Çocuk hak örgütleri, sendikalar, kadın dernekleri, siyasi parti temsilcileri, Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği üyesi Nejla Akyıldız'ın tarafından okullarda ücretsiz yemek uygulamasını kaldırmasına karşı Eğitim Bakanlığına açtığı davanın Danıştay tarafından incelenmesi öncesi açıklama yaptı. 2023'e açılan ve idare mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararını 8 ay sonra iptal ettiği Danıştay önünde yapılan açıklamada, "Okullarda bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek haktır" pankartı açıldı. Açıklamada "Savaşa değil beslenmeye bütçe", "Bu dava bizim hepimizin", "Sermayeye değil çocuklara bütçe" sloganları atıldı. 

 

Açıklamayı yapan Ekmek ve Gül Derneği üyesi Sıla Altun, "Okullarda 1 öğün ücretsiz, sağlıklı yemek her çocuğun hakkı" çağrısıyla başlattıkları kampanyayla 2022-2023'da okul öncesi eğitiminde çocuklara ücretsiz bir öğün yemek uygulamasının hayata geçtiğini, ancak 6 Şubat depreminin ardından uygulamayı kademe kademe sonlandırdığını ifade etti. 

 

'GERÇEKLER BAHANELERE SIĞMIYOR'

 

Eğitim Bakanlığının "kaynaklarının kısıtlı olduğunu", "okul öncesi eğitimin zorunlu olmadığı" iddiasıyla davanın reddini talep ettiğini hatırlatan Sıla Altun, "Ancak gerçekler, Bakanlığın masa başında uydurduğu bahanelere sığmıyor. Türkiye'de en az 7 milyon çocuk, yani her üç çocuktan biri yoksulluk içinde. 15 yaşındaki her beş öğrenciden biri haftada en az bir gün okula aç gidiyor. Çocuklar sadece açlıkla değil, beslenememekten kaynaklı sağlık sorunlarıyla da boğuşuyor; yoksulluktan dolayı eğitimden koparılıyor. Zorunlu eğitim çağında olması gereken 611 bin 612 çocuk şu an okul dışında. 15-17 yaş grubundaki dört çocuktan biri okul sıralarında olacağına iş cinayetlerinde katledildikleri atölyelerde, iş yerlerinde çalışmak zorunda bırakılıyor" ifadelerini kullandı. 

 

'BİR ÖĞÜN ÜCRETSİZ YEMEK HAKTIR'

 

Bakanlığın önce Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği olarak da dava açtıklarını ve aynı gerekçelerin öne sürüldüğünü ifade e3den Sıla Altun, "Biz iktidarın ve yargının çocuklara nasıl sırt çevirdiğini çok iyi hatırlıyoruz. Onlara iki çift sözümüz var: Ne MEB ne de yargı çocukları aç bırakamaz. Devletin görevi; çocukların beslenme, eğitim ve sağlık hakkını güvence altına almaktır. Bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek; lütuf değil, haktır. Bu hak, çocukların gelişimini desteklemenin, okul terki önlemenin ve nitelikli bir eğitimin parçasıdır" diye konuştu. 

 

'DANIŞTAY GERÇEKLİĞİ GÖRMEZDEN GELİYOR'

 

Davanın avukatlarından Elif Yetigin davanın açılmasının üzerinden 2 yıl geçtiğini hatırlatarak, "Çocukların açlığının ne kadar gerçek, çocukların açlığının ne kadar somut olduğunu aslında hepimiz biliyoruz ve görüyoruz. Burada kadın dernekleri var, milletvekilleri var, siyasi partiler var, avukatlar var, öğrenciler var ve hepimiz aslında gerçeğin ne olduğunun farkındayız. Ama Danıştay Başsavcısı bu gerçekliği görmezden geliyor" şeklinde konuştu. 

 

Kitle açıklamadan sonra Danıştay 8'inci Dairesi'nde görülecek davayı takip etmek üzere alandan ayrıldı.