Sozdar'ın yeni romanı 'Tirs': Yüzleştiğimiz oranda barışı inşa ederiz

img
HABER MERKEZİ – "Tirs" adlı yeni romanıyla 50 yıllık savaşın bireyde ve toplumda oluşturduğu yıkımının psikolojik etkisini işleyen yazar Roger Sozdar, "Kürtçe yazılan her eser geçmişte yaşananlara ışık tutup geleceğin nasıl olması gerektiğine katkı sunmalı" dedi. 
 
Yazar Roger Sozdar'ın yeni kitabı "Tirs", Bêjing Yayınları'ndan çıktı. Okuyucuyla buluşan eser Amed sokaklarında bir morg görevlisinin gözünden faili meçhul cinayetlerin izini sürerken failin hiç de meçhul olmadığının altını çiziyor. Devlet şiddetinin bireyde yarattığı korkunun derinlikli bir otokontrolüne ve irade kırılmasına dönüşüne odaklanan Roger Sozdar, iradesizleşen bireyin paranoya dönüşen dünyasına ışık tutuyor. Kürtçe "Tirs" anlamına gelen roman; korkunun, ölümün, direnişin ve başkaldırının psikolojik anatomisini çiziyor. Diyarbakır 9'uncu Kitap Fuarı'nda ilk kez okuyucu ile buluşacak olan "Tirs" için 25-26 Ekim'de imza günü düzenlenecek. Roger Sozdar'ın yurt dışında olması nedeniyle kitaplarını onun yerine annesi okuyucular için imzalayacak. 
 
"Tazî" ve "Rêzan û Çolo" kitaplarının da yazarı olan Roger Sozdar, eserlerinde dili yalnızca bir ifade aracı değil, aynı zamanda bir varoluş alanı olarak kullanıyor. Psikolojik derinliği, dilsel cesareti ve toplumsal bağlamı ile son kitabı "Tirs", çağdaş Kürt edebiyatında yeni bir kapı aralıyor. Biz de Roger Sozdar ile "Tirs" ı, dil ve edebiyatın Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ndeki yerini konuştuk. 
 
Kürtçe ile yazmak sizin için tercihten çok, bir duruş gibi görünüyor. "Tirs" gibi psikolojik derinliği olan bir kitabı Kürtçe kaleme almak sizin için ne ifade ediyor? Kürtçenin duyguları, korkuyu ve insan ruhunu anlatmadaki gücünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Egemen olanın (baba-devlet) her şeyi görüyor olması ve buna karşı hiç bir şeyin yapılamazı. Aslında taşıdığı farkındalık itibarıyla travma yaratıyor. Kürtçe tam da bu noktada yani söylenemeyeni söyleyebilme konusunda çok zengin bir dil.
 
Bir Kürt olarak Kürtçeyi tercihler gibi konformist bir literatüre alamam elbet; bu, olduğum yere aykırı. Duruştan ziyade, kendim olmanın biricik yolu diyebilirim. Tirs'ı yazarken Kürdistan tarihinde yaşanan tüm devrimleri ve buna karşı hareketsizlikte ve tepkisizlikte kalan Kürt bireyine odaklandım. Sömürge altında yaşayan bir halkın içinde sıkıştığı çemberin bendeki yansımalarını ele aldım diyebilirim. Ve aslında bunu yazarken kendi deşifrasyon sürecimi de açığa çıkartmış oldum. 
 
Aslında tüm dillerin derinlikli duyguları ele alma zenginliği var. Çünkü dilin kendisi toplumsal refleksler ile gelişimini sürdürüyor. Ama burada Kürt halkının önemle görülmesi gereken bir oluşturulmuşluğu var. Kendi kimliğinden koparılan bir halk olarak öze dönüş bizde hep bir korkuya neden olmuştur. Bu korkunun dile yansıma biçime de tabii ki iz bırakır nitelikte. İşte egemen olanın (baba-devlet) her şeyi görüyor olması ve buna karşı hiç bir şeyin yapılamazı. Aslında taşıdığı farkındalık itibarıyla travma yaratıyor. Kürtçe tam da bu noktada yani söylenemeyeni söyleyebilme konusunda çok zengin bir dil. Kendi içerisinde evrene ve doğaya ait olan hemen her şeyin bir yansımasını taşıyor.
 
Kürtçe edebiyat, sadece bir dilin değil, bir halkın varoluş mücadelesinin de aynası. Sizce "Tirs", Kürtçe edebiyatın gelişiminde nasıl bir yere sahip? Kürtçe yazmak edebi üretimde size hangi sınırları veya özgürlükleri sunuyor?
 
Tirs'in Kürt edebiyatında edineceği yer tabii ki okurların beğenisine bağlı bir durum. Edebiyatımıza yapacağı katkının değerlendirmesini de yine onlar yapacak. Kürtçenin kendisi aslında hiç bir sınır çizmiyor yazara. Tam tersine alabildiğine geniş bir kavramlar deryası sunuyor. Ele alınan bir kelimenin pek çok farklı isme sahip olması ve bunun yazara değerli bir avantaj sunduğunu özellikle vurgulamak isterim. Kendi ana diline odaklanan her yazarın kendisini dilsel özgürlüğün içinde bulacağını söyleyebilirim. Eğer bir sınırdan söz edecek olursak bu anca kendinden kopmaktan, sömürüden ve asimilasyondan kaynaklandığını bilmemiz gerekiyor.
 
Kitapta korku, insan psikolojisinin derinlerinde bir yer tutuyor. Bu psikolojik temalar Kürt toplumunun yaşadığı tarihsel sorunlarla veya kolektif hafızayla bir bağ kuruyor mu?
 
Elbette, kendi toplumsal tarihinde ve kolektif hafızasında yer edinen olaylar ile bir bağ kuramayan eserin gerçeklikten uzak olduğunu söyleyebilirim. Tirs ile yansıtmak istediğim tam da bu toplumsal hafızanın bireye yansıması... Katliamlar, faili meçhuller bizlerde yarattığı derin yaraların nasıl bir tramvaya ve nihayetinde paranoya dönüştüğünü ele almaya çalıştım.
 
 
Kürtçe yazılan her eser geçmişte yaşananlara ışık tutup geleceğin nasıl olması gerektiğine katkı sunmalı. İşte Sayın Öcalan'ın 27 Şubat'ta başlattığı Barış ve Demokratik Toplum Süreci buna çok büyük bir avantaj sunuyor.
 
Barış ve Demokratik Toplum Süreci kültürel üretim üzerinde doğrudan etkili. Sizce Kürtçe yazılan edebiyat ve özellikle "Tirs" gibi psikolojik metinler, barış sürecine nasıl bir katkı sunabilir?
 
Kürtçe yazılan her eser geçmişte yaşananlara ışık tutup geleceğin nasıl olması gerektiğine katkı sunmalı. İşte Sayın Öcalan'ın 27 Şubat'ta başlattığı Barış ve Demokratik Toplum Süreci buna çok büyük bir avantaj sunuyor. "Nasıl oldu, nasıl yapılmalı" sorularının cevabı edebi anlatım ile verilebilmesi gerekiyor. Burada Tirs'a düşen görev ise 50 yıllık savaşın ve hatta ondan öncesinin toplum ve birey üzerine oluşturduğu yıkımın görünür kılınmasını sağlamak. Umarım bunu başarır ve toplumsal barış sürecine iyileşmeye bir katkı sunar.
 
Psikoloji gibi soyut ve derin bir alanı Kürtçede ifade etmekte ne tür zorluklar ya da keşifler yaşadınız? Dilin kendisi size yeni anlam alanları açtı mı?
 
Kavramsal olarak pek çok zorluk ile karşılaştım elbette. Kürtçenin eğitim dili olmamasından kaynaklı bazı kelimelerin karşılığına cevap bulamıyordum. Buradan anlaşılıyor ki tüm bilimsel dallarda Kürtçe kavramların oluşturulması ya da var olan temel kavramların Kürtçe dil yapısına uygun hale getirilmesi gerekiyor. Kürtçenin bana açtığı anlam alanları ele aldığım konunun kavramsal karşılığından çok toplumsal duygunun yarattığı bir anlam alanı oldu. Bu Tirs'ı kaleme almamda büyük katkılara neden oldu.
 
Sizce Kürtçe edebiyatın bugünkü rolü, sadece kültürel bir varlık mücadelesi midir, yoksa barış sürecinde demokratik toplum oluşumunu besleyen bir araç olabilir mi?
 
 
Barış sürecinin konuşulduğu yeni dönemde edebi eserlerin bu esen rüzgara doğru bir yön vermesi ve bu esintiyi toplumlar ile buluşturması şart. Kullandığı dil ve üsluptan kaynaklı barışın inşasında doğru bir araç haline getirilebilir.
 
Ebette, tüm toplumsal edebi eserlerin temelinde olduğu gibi Kürtçenin de kültürel bir varlık mücadelesi verdiğini ve eserlerini bu eksende oluşturduğunu belirtmek gerekiyor. Ama bilinmelidir ki Kürdistan'da yürütülen özgürlük mücadelelerinin yeni bir kimlik oluşturma ve inşa etme misyonu da her zaman olmuştur. Zaten bunun olması kaçınılmaz ve gereklidir de. Devlet oluşumunun deşifre edilmesi ve alternatif bir oluşum olarak demokratik toplumu sunması gelinen aşama olarak büyük anlam taşıyor. Barış sürecinin konuşulduğu yeni dönemde edebi eserlerin bu esen rüzgara doğru bir yön vermesi ve bu esintiyi toplumlar ile buluşturması şart. Kullandığı dil ve üsluptan kaynaklı barışın inşasında doğru bir araç haline getirilebilir. Bu gayet mümkündür.
 
"Tirs"i okuyan bir Kürt okur, sadece bir hikâye değil; aynı zamanda kendi iç dünyasının ve halkının yankısını da buluyor. Bu karşılıklı etkileşimi nasıl tanımlarsınız?
 
Kesinlikle kendisini görecektir; çünkü ele aldığım her duruş ve davranış bizden açığa çıkan bir yansıma. Eser ile okuyucu arasında bir bağ oluşturan ve okuyucunun eserdeki karakterde kendisini bulabiliyor olması, gurur verici bir duygu oluşturur elbette.  
 
"Tirs" korkudan doğan bir kitap gibi görünüyor; ama aynı zamanda cesareti çağırıyor. Sizce korkularımızla yüzleşmek hem bireysel hem toplumsal anlamda özgürleşmenin bir yolu olabilir mi? 
 
 
Çocuk kalan yanlarımıza baktığımızda hala içinde bir korkunun var olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz; gelişebilmenin ve nihayetinde öz kimliğine ulaşmanın tek yolu yüzleşmek.
 
Çocukluğumuzdan beri bu hep öyle olmadı mı? Bizler her zaman aşabildiğimiz korkularımız oranında büyüdük. Çocuk kalan yanlarımıza baktığımızda hala içinde bir korkunun var olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz; gelişebilmenin ve nihayetinde öz kimliğine ulaşmanın tek yolu yüzleşmek. Barış ve özgürlük kavramları direkt olarak bu yüzleşme ile ilişkili. Yüzleştiğimiz oranda özgürleşir, özgürleştiğimiz oranda barışı inşa edebiliriz.
 
Kürtçe yazan yeni kuşak yazarlara ve özellikle psikoloji, felsefe gibi alanlarda üretim yapmak isteyenlere ne önerirsiniz? Kürtçenin bu alanlarda gelişmesi için nasıl bir kültürel atmosfer gerekiyor?
 
Tabii ki evrensel psikoloji ve felsefî çalışmalarda bulunsunlar. Bilimsel dayanağı olmayan hiç bir iddia varlığını sürdüremez. Ama nihayetinde elde edecekleri veriler ile kendi toplumsal hakikatlerine geri dönüşü sağlamaları gerekiyor. Çünkü özü almaları gereken ana kaynak orası. Kürtçenin kendisini geliştirebilmesi için toplumsal korumacılık ya da içsel zenginlik bir yerden sonra yetersizliğe düşecektir. Bunun korunabilmesi için anadilde eğitimin şart olduğunu ve Kürtçenin akademik ve bilimsel kimliğine kavuşması gerektiğini önemle vurgulamak gerekiyor.
 
MA / Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

12:43 İstanbul Valiliği Amedspor maçında taraftar kapasitesi artırmadı!
12:29 Gülistan Kılıç Koçyiğit'ten tezkere tepkisi: Halkların beklentisi demokrasi
12:08 Yüzde 80 görme engelli tutsağın tahliyesi 6'ncı kez ertelendi
10:28 Suriye güçleri Şêxmeqsûd’a saldırdı
10:23 'Güç olarak kullanılan su, çatışma ve göçü tetikliyor'
10:17 Şam güçlerinden Süveyda’ya saldırı
10:07 Meteoroloji'den 6 kent için sarı kodlu uyarı
09:52 Sozdar'ın yeni romanı 'Tirs': Yüzleştiğimiz oranda barışı inşa ederiz
09:42 Barış Anneleri’nin tek talebi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü
09:37 Çandar: Türkiye’nin Suriye’deki Kürtlere dönük tavrı değişmeli
09:23 Akbulut: Yargı toplumsal barışı güçlendirecek kararlar vermeli
09:20 Öz Sağlık-İş’ ‘hediye’ ile üye topluyor!
09:14 DEM Parti’den rapor: Mali müşavirler ajanlığa zorlanıyor
09:08 ‘Çözüm için Kürtçenin önündeki engeller kaldırılmalı’
09:00 20 EKİM 2025 GÜNDEMİ
19/10/2025
22:51 Hamas heyeti, ateşkesi takip için Mısır'a gitti
22:47 Şengal'de Abdullah Öcalan için yürüyüş: Bizim varlık nedenimiz
22:42 Denizli ve Hatay'da trafik kazası
22:01 Cizîr 1. Kadın Govend Festivali son buldu
21:19 CPT: Zap ve Avaşîn'de kesilen ağaçlar Türkiye'ye taşınıyor
21:11 İsrail, Gazze'ye insani yardım girişini durdurma kararı aldı
20:27 Kuzey Kıbrıs'ın yeni cumhurbaşkanı Tufan Erhürman oldu
20:17 Rojin Kabaiş için eylem: Failler bulunsun
18:35 Su hakkı için ortak komisyonlar kurulacak
17:06 Barış Anneleri: Barışın anahtarı Öcalan’ın özgürlüğüdür
16:51 Tahliye engellemelerine Bakırköy Cezaevi önünde tepki
16:23 Amed’de düzenlenen kitap fuarı 2’nci günde
16:00 Wan’da şüpheli kadın ölümü
15:38 Cizîr 1. Kadın Govend Festivali başladı
14:50 Entübe edilen gazeteci Aykol'un durumu stabil
14:35 Gürsel Karaaslan okurlarıyla imza gününde buluştu
13:27 Cengiz Yaşar’ın taziyesine kitlesel ziyaret
13:18 Taksiciler rektörün engellemelerine rağmen Rojin için eyleme katıldı
12:34 DEM Parti Eş Genel Başkanları: Önemli bir adım AİHM kararlarının hayata geçmesi
11:38 Arjantin’de Abdullah Öcalan’ın Özgürlük Sosyolojisi’ne yoğun ilgi
11:30 Pakistan ve Afganistan’dan ‘derhal ateşkes’ anlaşması
10:41 DEM Parti'den Demirtaş'a ziyaret
10:04 Gençler: İmralı tecridi kalkmadan barış sağlanmaz
09:42 Jin derginin 138’inci sayısı yayında
09:37 İktidarın ağaçsız ‘Hatıra Ormanları’
09:34 'Herkes özel savaş politikalarına karşı ses çıkarmalı'
09:25 ‘DEDAŞ mafya olmuş’
09:20 Tahliyesi 3’üncü kez engellenen tutsak: Ölmemi bekliyorlar
09:19 ‘Sorunların çözümü Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne bağlı’
09:13 Rojin Kabaiş’in sıra arkadaşları: Rektör neden saklanıyor?
09:11 Agirî’nin 576 köyünden 379’unun ismi değiştirildi
09:07 Esenyurt’taki mitinge çağrı
09:05 Abdullah Öcalan 2009'da da 'terörist' kavramı için 'gelin tartışalım' demişti
09:00 19 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:54 Birçok kentte kuvvetli yağışlar bekleniyor
08:49 Kuzey Kıbrıs’ta halk sandık başında
18/10/2025
23:53 Dêrazor’un El Bûkemal kentinde patlama
20:55 Mehmet Çetin-Emirali Yağan Dêrsim Kültür ve Sanat Günleri sona erdi
20:36 Amedspor’un yeni başkanı Nahit Eren oldu
20:14 Gazze İnsan Hakları Merkezi: Ateşkese rağmen 35 Filistinli katledildi
19:33 Sigaraya yine zam
18:47 Kadınlar alanlara çıktı: Rojin Kabaiş’in ölümü aydınlatılsın
18:19 Eskişehir'de madencilik faaliyetleri halk sağlığını olumsuz etkiliyor
17:56 Cizîr 1. Kadın Govend Festivali'ne çağrı ziyareti yürüyüşe döndü
17:51 Gençler Abdullah Öcalan için yürüdü: Özgür olana kadar kesintisiz mücadele edeceğiz
17:43 Kutlu ve Akbalık taziyesine kitlesel ziyaret
17:12 'Kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesini büyütmeliyiz'
17:06 'Abdullah Öcalan'la görüşme iradesi ortaya çıkmalı'
16:39 ESP: AKP'ye karşı özgürlük mücadelesini yükselteceğiz
16:04 Hasta tutsaklar Keskin ve İnci için tahliye talebi
15:57 Bakanlıktan Cengiz Holding'e 57 bin ağaç kesmesi için izin
15:53 Amed'te 9'uncu kitap fuarı başladı: 31’i Kürtçe 200 yayınevi okurları bekliyor
14:43 Kadınlar: Cinsiyetçi yaklaşımı kabul etmiyoruz
14:35 Siyasetçilere ceza: Hukukun değil, siyasetin kararıdır
14:15 'Tosun'un katledilmesi münferit değil, bir politikanın sonucudur'
14:14 16 barodan ortak açıklama: Rojin Kabaiş dosyasının takipçisi olacağız
14:03 Dört kentte adalet talebi: Kayıpların akıbeti açıklanmadan barış sağlanmaz
14:00 Gülben Duru'yu katleden fail tutuklandı
13:35 Barış Anneleri konferansı: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmalı
13:34 Agirî'de verilen hapis cezalarına 'provokasyon' tepkisi
13:15 Cumartesi Anneleri: Fehmi Tosun dosyasında adaleti sağlayın
12:49 Cizîr'de taciz failinin cezalandırılması için Adalet Nöbeti başlatıldı
12:35 Entübe edilen gazeteci Aykol'un refleksleri izlenecek
12:06 Gençler Amed'e doğru yola çıktı
11:53 Mezopotamya Su Forumu 2’nci gününde atölyelerle devam ediyor
11:50 Abdullah Öcalan’dan Barış Anneleri’ne mesaj: Özgür kadın kimliği ve bilincinizle mücadele edin
11:13 Eşit ve özgür bir yaşam için Alevilik tartışılacak
11:10 Şemrex'teki şölende Rojin Kabaiş için adalet istendi
09:31 Pontos belgeselleri yapan Yunan gazeteci Türkiye'ye alınmadı
09:27 CHP İstanbul Kongresi’nin de durdurulması istendi
09:02 Kürtçe için çağrı: Anadil mücadelesi toplumsal bir sorumluluktur
09:02 'Kalıcı barışın yolu hapishanelerden geçiyor'
09:01 Bakanlığın iş başvurularında ‘ırkçı’ soru
09:00 ‘Komisyon İmralı'ya gitmeli’
09:00 18 EKİM 2025 GÜNDEMİ
17/10/2025
23:39 Agirî'de 10 kişiye 177 yıl 7 ay hapis cezası
22:39 Beyaz Saray'da Trump-Zelenskiy görüşmesi
22:24 Polis ablukasını aşan gençler, Amed'e doğru yola çıktı
21:52 DEM Partili Berdan Öztürk’e 6 yıl 4 ay ceza
21:25 Mehmet Çetin-Emirali Yağan Dêrsim Kültür ve Sanat Günleri başladı
21:12 Suriye Geçici Hükümeti, Şêxmeqsûd’da 2 genci kaçırdı
20:45 223 işçinin direnişi 79’uncu gününde
19:58 Kadın Zamanı Derneği’nden meme kanseri farkındalık atölyesi
19:48 DEM Parti'den tütün üreticilerine dayanışma ziyareti
19:43 Trump: Abraham Anlaşmaları'na herkes dahil olsun
19:14 Öğrenciler Rojin Kabaiş için ATK'ye yürüdü
19:05 KESK’ten ihraçlar için adalet çağrısı
18:57 KESK’lilerin yürüyüşü sona erdi: Mücadele sürecek
18:53 CHP’li kadınlardan yoksulluğa karşı ses çıkarma eylemi
18:26 Mehmet Nimet Yılmaz 31 yıldan sonra tahliye edildi
18:14 900 milyon yoksul iklim krizinin doğrudan etkisi altında
18:08 Doktorlar yarın Aykol ile iletişim kurmaya çalışacak
17:50 HRW : Kadınlara karşı ayrımcılık kurumsallaştırılıyor
17:47 Rojin Kabaiş’in kardeşi: Bir asır da geçse mücadelemiz devam edecek
17:43 Kurtulmuş’un Amed ziyareti sürüyor: Halkın iradesi esas alınmalı
17:36 Devletin Kürtçe ile imtihanı: Amed’de ‘barış’ sözü, Meclis’te ‘bilinmeyen dil’
17:34 Şemrex'te kadın şöleni panelle başladı
17:25 Yılmaz ve Sıvacı’nın taziyelerine kitlesel ziyaret
17:10 Rezan Epözdemir'in ilk duruşması 19 Aralık'ta
16:26 Aykol'un reflekslerinin ölçümü için ilaçları büyük oranda kesildi
16:21 Yaşamını yitiren Yıldırım için taziye kuruldu
16:14 HPG, YJA Star ve YPS'lilerin taziyesine kitlesel ziyaret
15:53 'Deywan Futbol Turnuvası'nda şampiyon belli oldu
15:42 Kutlu ve Akbalık için Pirsûs'ta taziye kuruldu
15:04 Yurttaşları 'dosyanız var' diyerek dolandıran 2 polis tutuklandı
14:36 Amed'de Kurtulmuş'a 'süreç' tepkisi: Somut adım atın
14:34 Kurtulmuş, Amed Büyükşehir Belediyesi’nde
14:14 Tülay Hatimoğulları KESK heyetiyle görüştü
13:58 Ege Üniversitesi'nden Rojin Kabaiş yürüyüşü: Susmayacağız
13:57 Dêrsim'de KHK eylemi: İhraçlar görevlerine iade edilsin
13:56 Sağlıkçılardan Adalet Nöbeti'ne destek
13:08 ESP'den hapis cezası protestosu
12:58 Gazeteci Aykol'un gün içerisinde uyandırılması bekleniyor
12:50 Kurtulmuş Amed’de: Bu sefer başaracağız
12:42 Emekçiler Madenci Anıtı önünde oturma eylemi başlattı
12:29 Mezopotamya Su Formu başladı: Doğaya ve su varlıklarına sahip çıkalım
12:12 DEM Parti: Savaş ekonomisine karşı dayanışma ekonomisini büyütelim
11:59 Abdullah Öcalan: Umut ilkesi devletin atması gereken bir adımdır
11:57 Ağır yaralanan Suzan Elik yaşamını yitirdi
11:51 Jandarma kelepçeli muayeneye karşı çıkan tutsağı darp etti
11:50 Sermayenin sığınağı AKP: 3 trilyon 597 milyar TL vergiden vazgeçildi
11:12 Gazetecilerden talep: Komisyon gazetecileri dinlemelidir
11:01 Meclis önüne gitmek isteyen KESK'liler ablukaya alındı
11:00 30 yıllık tutsağın tahliyesi 3'üncü kez ertelendi
10:28 Aram Yayınevi'nden 7 yeni kitap
09:34 'Suça karşı farkındalığı oluşmadı' denilerek tahliyesi ertelendi
09:20 Mazlum Ebdî: Entegrasyon konusunda prensipte anlaşmaya vardık
09:19 Birdal: Komisyondan bir heyetin mutlaka İmralı'ya gitmesi gerekiyor
09:18 'Kıbrıs'ta seçimler irademizi yansıtmıyor'
09:17 'Türkiye mültecilerin geri dönüşünü engelliyor'
09:14 Kadınlardan ATK'ye Rojin Kabaiş sorusu: Neyi korumaya çalışıyorsunuz?
09:13 'Çözüm' konuşulurken iktidar ‘güvenlik yolları’ yapıyor
09:12 Rojin Kabaiş’in otopsi işlemine katılan doktor: Tahkikat eksikliği süreci zorlaştırdı
09:04 Azerbaycan’a AİHM kararını uygulatan Komite Türkiye’ye neden uygulatmıyor?
09:00 17 EKİM 2025 GÜNDEMİ