URFA - Hak talebinde bulundukları için kapı dışarı edilen TİGEM Ceylanpınar İşletmesi’nden 326 çoban, maaşlarının zamanında yatmadığını, sözleşmedeki kurallara müteahhit firmaların uymadığını belirterek, parklarda çözüm bekliyor.

 

Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne (TİGEM) bağlı Urfa Ceylanpınar Tarım İşletmesi’nde hak talebinde bulundukları için işlerine son verilen 326 çoban, Ceylanpınar ve Viranşehir'deki parklarda çözüm için bekliyor. İnsanca yaşam ve çalışma koşulları talebiyle görüştükleri işletme müdür yardımcısının hakaretine maruz kaldıkları için iş bırakan işçiler, TİGEM müdür yardımcısının "Şartlar bu, beğenmezseniz gidebilirsiniz" diyerek işsiz bırakılmışlardı. İşten çıkarılmalarının üzerinden 15 gün geçti ama tek bir muhatap bile bulamıyorlar. Kamuoyuna seslenen işçiler, "Elimizdeki parada biterse ne yiyip içeceğiz" diye dert yandı.

 

Viranşehir ilçesi Develi Parkın'da her sabah topladıklarını anlatan işçilerden Mustafa Paçal, mağdur edildiklerini, kendi istekleri dışında yönetim tarafından zorla iş bıraktırıldıklarını dile getirdi. 

 

'ZORLA İŞ BIRAKTIRDILAR'

 

Paçal, maaşlarının zamanında yatmadığı için TİGEM yönetimi ile çalışma koşullarını görüşmeye gittiklerini, ancak müdür yardımcısının kendilerine "Bu şartlarda çalışıyorsunuz çalışın, çalışmıyorsanız gidin" dediğini hatırlattı. Kendilerine yönelik hakaretleri kabul etmeyip oradan ayrıldıklarını dile getiren Paçal, hasta 1 kızının olduğunu asgari ücret üzerinden alması gereken maaşının bir kısmının sürekli eksik yattığını bu nedenle ailesini geçindiremediğini ifade etti. Ayın 15'inde yatması gereken maaşın 25'inde yatırıldığını sözlerine ekleyen Paçal, "Şuan 326 işçi evdeyiz. Çocuklarımız mağdur durumda. Çoğu arkadaşım bu maaşa dayanarak kredi çekmişti. Biz bu sorunun çözülmesini istiyoruz. Mağdur olan sadece 326 insan değil, bu çobanların baktığı 7-10 çocuk var. Benim bir kızım var. Bu maaşla ona ve eşime bakıyordum. Kızım bronşit hastasıydı. Eşim de hasta" dedi. 

 

'MÜTAHİTLER KANIMIZI EMDİ'

 

Yönetimin işçileri müteahhitlerin inisiyatifine bıraktıklarını vurgulayan Paçal, şöyle devam etti: "Müteahhitlerde bizim kanımızı emdi. 2002'den beri çalışıyoruz. 2012'ye kadar sigortasız çalışıyorduk.  Ben iş sözleşmesinde olan haklarımı istiyorum. Fazla bir şey istemiyorum. Bizim iş sözleşmenin içinde 4 saat mesai, servis parası var. Hem servis ücretini vermiyorlar, hem de servisle bizi almıyorlar. Paralarımız müteahhitlerin cebine giriyor. Yıllık izinlerimizi alamadık. Pazar günleri ise tatil yapamıyoruz. Çobanlığın haricinde bana iş yaptırıyorlar, ellerim nasır içinde." 

 

'KİMSE ÇOBANLARI DİNLEMİYOR'

 

İşçilerden Mustafa Aslan da 6 çocuğa baktığını 15 günlük işsizlikten sonra 10 ve 12 yaşlarındaki çocuklarını pamuk tarlalarına göndermek zorunda kaldığını söyledi. Çocuklarının küçük olmasından kaynaklı pamuk tarlalarında zorlandıklarına üzülen baba Aslan, "2007'de işe başladım. 2009 da sigortam yapıldı. Bizim sorunlarımız çözülsün istiyoruz. Kimse biz çobanları dinlemiyor" dedi. 

 

‘SEÇİMLERDE DENDİNİZİ SÖYLEYİN DİYORLAR ALIN SİZE DERT’

 

Yaşadığı mağduriyeti dile getiren Yusuf Kırat ise, sade 326 işçi değil onların bakmakla yükümlü olduğu 3 bin nüfusun mağdur olduğunu belirtti. Kırat, şunları dile getirdi: "6 çocuk babasıyım. Her bir çocuğuma bir defter alsam 50 TL. Benim günlüğüm ise 53 TL. Sözleşme 8 saat üzerinden düzenlenmiş, ancak biz 24 saat çalışıyoruz. TİGEM'de neler oluyor? Araştırın istiyorum. Seçim zamanlarında gelip diyorlar, derdinizi bize söyleyin. Alın size dert." 

 

'HAYVANLAR BAŞIBOŞ KALDI'

 

TİGEM'de 80 bin hayvandan 65 bininin küçükbaş, 15 bininin büyükbaş hayvan olduğunun bilgisini veren Kırat, "Biz insanlara acımayanlar hayvanlara da acımıyor. O hayvanlar başıboş, sahipsiz kadı" diyerek endişesini aktardı.