Kadınlara yine kadınlar ses verdi

  • kadın
  • 09:08 27 Mayıs 2020
  • |
img

ANKARA - Salgın döneminde kadına yönelik şiddete karşı yeterli tedbirler alınmadığını söyleyen Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar İlayda Doğa Karaman ve Çiğdem Kolot, “Kadınların sesine yine kadınlar cevap verdi” diye belirtti.

Çoğunlukla avukatların yan yana geldiği Toplumsal Hukuk adlı oluşum, Kovid-19 sürecinde kadına yönelik artan şiddete dikkat çekmek için 30 farklı ülkeden kadınların katılımıyla “Evde kal ama sessiz kalma, kadın mücadelesi yaşatır” çağrısıyla bir kampanya başlattı. Mayıs ayının başından bu yana farklı ülkelerdeki kadınlardan gelen videolu mesajlar Toplumsal Hukuk’un sosyal medya hesaplarından yayımlanıyor. 
 
Bu oluşum içerisinde yer alan avukatlar İlayda Doğa Karaman ve Çiğdem Kolot, başlattıkları kampanyaya, artan şiddetin nedenlerine ve pandemi sürecindeki kadın politikalarına ilişkin Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularını yanıtladı.
 
Kadına yönelik şiddetin pandemi sürecinde daha çok artmasının temel nedenlerini nasıl değerlendirmek gerekiyor? Devletin bu artıştaki sorumluluğunu alanda çalışan avukatlar olarak nasıl yorumlarsınız?
 
Karaman: Salgınla birlikte kadınlar evlere hapsolmaya başladı ve evlerine hapsolan kadınlar haliyle şiddet failleri ile birlikte yaşamak durumunda kaldılar. Kadınlar önceden şiddete maruz kaldıklarında bir seçenekleri olabiliyordu. Örneğin yardım istediklerinde yönlendirilebilecekleri yerler olabiliyordu ama pandemi süreci ile birlikte devlet hızlı bir önlem almaya ya da hızlı bir politika geliştirmeyi başaramadı. Hal böyle olunca da normalde tam anlamıyla işlemeyen sistem pandemi sürecinde iyice cevap vermez bir hal aldı ve kadına yönelik şiddet sayılarında bir artış gördük. 
 
Bu artışın yanı sıra kadına yönelik şiddet ile ilgili ihbarların dahi yapılamadığını gördük. Bu yüzden de kadınlar seslerini doyuramaz hale geldi. Şiddet gören kadınlar ilk başlarda sığınma evlerine dahi alınamadılar. Aslında bütün kadın örgütleri pandemi başladığından itibaren devletin belli başlı önlemler alması gerektiğini söylemiştik. Ama yeterli önlemlerin alınmadığını gördük.
 
Kolot: Pandemi öncesinde zaten belli sıkıntılar yaşanıyordu. Şiddete uğrayan kadınlar özellikle avukatsız olarak karakola başvurduklarında bir şekli ile evlerine geri gönderiliyor ve başvuruları alınmamaya çalışılıyordu. Pandemi ile birlikte kadınların özellikle sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde karakola gidilip gidilemeyeceğine dair sorularının cevabı mevcut değildi. Karakollara başvuran kadınlar ise pandemi bahanesi öne sürülerek evlerine geri gönderildiler. Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın sosyal destek hattı olan ‘Alo 183’ yalnızca kadına yönelik şiddet vakaları üzerine açılan bir hat olmadığı için kadınlar buna da ulaşamadılar. Diğer yandan HSK, 6284 sayılı kanunun uygulanmasını zorlaştıracak mahiyette bir genelgeyle karşımıza çıktı. 
 
Eril yargı, pandemi öncesinde de bir set olarak karşımıza çıkıyorken, koronavirüs döneminde salgın bahanesiyle uzaklaştırma kararları çıkartmamaya başladı.
 
İçişleri Bakanlığı pandemi sürecinde kadına yönelik şiddetin azaldığını iddia etti. Oysaki kadınların katıldığı anketler pandemi sürecinde şiddetin arttığını gösteriyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Karaman: İçişleri Bakanlığının açıklaması aslında bizim için büyük bir felaket çanıydı. Çünkü bu durum kadına yönelik şiddette bir düşüş yok, kadınlar şiddetin olduğunu dile getiremiyor olduğunu gösteriyor. Diğer yandan adli süreç kadına yönelik şiddet için işliyor, herhangi bir suç duyurusunda bulunmak için savcılıklar çalışmaya devam ediyor. Karakollar çalışmaya devam ediyor fakat bu dile getirilebilen bir tutum olmadı ve kadınlar bundan haberdar edilmediler. Kadınlar bize ulaştıklarında şunu söylediler; ‘Biz buradan çıkmak istiyoruz ama polise gittiğimiz takdirde yardım edemezlerse bu eve geri dönemeyiz ne yapmamız lazım?’
 
Kolot: Tüm dünyada kadına yönelik şiddet vakaları artıyorken Türkiye'de nasıl azalmadan bahsedebiliriz? Hangi veriler ışığında azalma var deniliyor? Siz bir şiddet faili ile şiddete uğrayan kadını ‘hayat eve sığar, evde kal’ çağrılarıyla aynı ortamda bulmaya zorluyorsunuz, uzaklaştırma kararı çıkartmıyorsunuz, kadınlar karakola gidip gitmeyeceği bilgisine dahi sahip değil. Sokağa çıkıp başvuracağını bilmeyen kadın, telefonla bir şekilde ulaşıp, ‘Ben şiddete uğruyorum’ çağrısını nasıl yapacak?
 
Devletin kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için nasıl yükümlülükleri var? Pandemi sürecinde bunları uygulandı mı?
 
Karaman: Toplum sağlığını korumak için alınan önlemler her ne kadar devletin pozitif yükümlülükleri ise aynı şekilde şiddet mağduru kadınların, çocukların korunması da devlet için pozitif yükümlülük hali ve bu yükümlülükleri doğrultusunda yapması gerekenleri ve alması gereken önlemler vardı ama bu zamana kadar alınmadı. Biz hala sesleniyoruz. Normalleşme süreci devam ediyor ve bundan sonra da kadına yönelik şiddet sayılarında artış yaşanmaya devam edecek. Devletin artık önlemini almasını istiyoruz.
 
Kolot: 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi devlete sadece kadınlara yönelik özel hatlar oluşturma, bilgilendirme kampanyaları yapma sorumlulukları yüklüyor. Ama maalesef ülkemizde eril yargı ve düşünce burada da kadına yönelik şiddeti görmezden geldi. Devlet zaten sistematik olarak kadına yönelik şiddet vakalarını görmezden geliyordu, pandemi sürecinde de bir bahane olarak ele aldı.
 
Salgınla beraber artan ev içi şiddete karşı örnek olabilecek önlemler alan ülkeler var mı?
 
Karaman: Mesela İngiltere’de şiddete uğrayan kadınların ulaşabileceği ayrı hatlar açıldı pandemi döneminde ve bunun için bütçe ayırdılar. Almanya'da gerek marketlerdeki poşetlerin üstünde gerekse kasaplarda kağıtların üzerinde kadınların şiddet durumunda nerelere başvurabileceği ile ilgili telefonlar paylaşıldı. Fransa'da bütçe ayrıldı, boşta kalan otellerin sığınma evleri gibi kullanılması sağlandı.
 
Kolot: Birçok ülkede örneğin bir telefon hattı sadece şiddet vakaları üzerinden yürütüldü. Siz telefonun ucunda şiddete uğradığınızı anlatmıyorsunuz ama karşı taraf şiddete uğradığınızı anlayıp ona göre size ‘evet’ ya da ‘hayır’ şeklinde cevap verebileceğiniz sorular soruyor ve bulunduğunuz ortama acil ekipler gönderebiliyor ya da bilgilendirilme mesajları yapılıyor. Bir dönem Türkiye’de kadınlar da yapıyordu. Örneğin kadın pedleri içerisine bilgilendirme mesajları yerleştiriyorlardı.
 
Diğer yandan salgınla birlikte iktidarın açıkladığı "normalleşme" adımlarına karşın uzmanların sık sık söylediği şeylerden biri artık hiçbir şeyin “normalleşmeyeceği” oldu. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaksa kadınların nasıl yeni mücadele şekilleri üretmesine ihtiyacı var?
 
Karaman: Hukukta, uluslararası ilişkilerde kısacası insan ile ilgili her şeyde verdiğimiz tepkiler ve dayanışma şekli değişmeye mahkumdur. Çünkü koşullar her zaman değişiyor ve şimdi de bu krizlerden biriyle karşı karşıyayız. Artık farklı bir tepkilerin verilmesi gerekiyor, farklı bir şekilde dayanışma, örgütlenme göstermemiz gerekiyor. Ama burada temel nokta kadınların yine bir arada ve omuz omuza olduğunun unutulmaması gerektiği. Temel içgüdümüzün bu olması gerektiğini düşünüyorum. Korona süreci bize başka şekilde konuşmaya, başka şekilde iletişim kurmaya itmiş oldu. Artık sosyal medyada, elektronik alandaki örgütlenme ve iletişimin daha fazla artacağını düşünüyorum. Ama sokakları hiçbir zaman bırakmamak gerekiyor. Çünkü hala interneti olan ve bilgisayarı olan insanlara ulaşmış oluyorsunuz. Bizim amacımız herkese ulaşmak olduğu için sosyal mesafeyi koruyarak yine de eylemlerimize devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum. 
 
Kolot: 6284 sayılı ve İstanbul Sözleşmesi’nin devlete yüklediği sorumlulukları kadın mücadelesiyle de olsa yerine getirilmesini sağlamamız gerekiyor. Buradan şu çağrıyı da yapmak isterim. 183’e ulaşamıyorsanız, karakoldan evlerinize gönderiliyorsanız, şiddet failleriyle aynı evde yaşamaktan korkuyorsanız lütfen bulunduğunuz illerdeki kadın örgütlerine, kadın derneklerine ulaşmaya çalışın. Onun dışında acil durumda bir kadın arkadaşınız, akrabanızla daha önceden haberleşin. Bir şey olursa sana ulaşacağım deyin. Gerçekten sizlerin yaşamı her şeyden daha önemli ve kadın dayanışması her zaman yaşatır.
 
Biraz da kampanyanızdan bahsedelim. 30 farklı ülkeden mesajlarını gönderen kadınların temel talepleri ne oldu?
 
Karaman: Bu kampanyaya ilk başladığımızda insanların bir tepki vereceğini biliyorduk ama sesimizin bu kadar yayılacağını ve bu kadar duyulacağını beklememiştik. Arkadaşlarımızdan birinin talebi ile birlikte Türkiye gibi diğer ülkelerde yaşanan kadına yönelik şiddeti uluslararası bir çağrı haline getirmek istedik ve öyle başladı. 
 
Yaptığımız çağrı beklediğimizden daha fazla ses getirdi ve 30 farklı ülkeden kız kardeşlerimiz bize ulaştı. Bize ulaşan kadınların bir kısmını ortak çalışma alanlarından tanıyorduk ama bir kısmını hiç tanımıyorduk. Şimdiye kadar hep olumsuz şeylerden bahsettik ama burada kadınların söylediği ve talepte bulunduğu bir nokta vardı. ‘Evet biz şiddete dur diyoruz, kadınların omuz omuza olması gerektiğini söylüyoruz ve kadın dayanışmasının yaşattığını söylüyoruz ama aynı zamanda biz diyoruz ki sevgi şiddetten daha üstündür, kadın dayanışması hep birlikte yaşatır, artık sizin de tepki vermenizin zamanı geldi, artık etrafınızda yaşanan sıkıntıları siz de görün siz de paylaşın.’ İki önemli sonuç çıktı ‘erkeklerin koronovirüsten daha fazla öldürdüğü’ ve ‘bir kişiyi daha kaybetmeye tahammülümüz yok.’ Kampanyayı en sonunda raporlayacağız. Bu şekilde bırakmak tabi ki yeterli olmaz. Karşılaştığımız problemlere yönelik olarak somut talepler haline getireceğiz ve bunlarla ilgili çalışmalarımız yapmaya devam edeceğiz.
 
Her kadın aslında gönderdiği mesajında yaşadıklarını anlatıyordu...
 
Karaman: Evet örneğin bizimle iletişime geçen kız kardeşlerimizden birisinden şöyle bir tepki aldım. Küçükken babası vefat etmiş ve babasının ailesi tarafından annesi ve kız kardeşi ile birlikte şiddete maruz kalmışlar. Bunun sonucunda başka bir ülkeye taşınmak zorunda kalmışlar. Orada karşılaştıkları başka sıkıntılar olmuş ve anneleri tarafından tek başına büyütülmüşler. Bizimle anında video paylaşmak ve her türlü dayanışma içerisinde olmak istedi. Bunu duymak bile doğru bir şey yaptığımızı hatırlattı ve durmamamız gerektiğini gösteriyor.
 
Kampanyaya katılan kadınlardan çoğu çağrılarını “gör ya da duy kayıtsız kalma tepki ver” “kadın dayanışması yaşatır” sözleri ile iletti. Siz bu çağrıları nasıl yorumladınız? 
 
Kolot: Kadınların pandemi sürecindeki uyarılarına rağmen devlet şiddet vakalarına maalesef arkasını döndü ve bunlara yönelik çalışmalar yapmadı. Kadınlar yine çareyi kadınlardan, kadın örgütlerinden ya da kadın avukatlarına ulaşmakta buldular. Kadınların sesine yine kadınlar cevap vermeye başladı. Bu anlamda ‘kadın dayanışması yaşatır’ sloganının bir kez daha ne kadar önemli olduğunu ve devlete sorumluluklarını hatırlatmamızın çok acil önemli bir konu olduğunu hatırlatmış oldu.
 
MA / Zemo Ağgöz

Diğer başlıklar

12:28 EMEP Genel Başkanı: Komisyon bir an önce Abdullah Öcalan ile görüşmeli
12:27 Rojin Kabaiş’in ailesinden DEM Parti’ye ziyaret
12:02 Helin Ümit: Devlet karar vermek zorunda
11:51 Îlham Ehmed: Kadınların içinde yer almadığı bir barış kalıcı olamaz
11:49 MHP’li Yıldız: Komisyon Abdullah Öcalan’ı ziyaret etme yönünde karar alacak
11:45 İmralı’ya gönderilen araştırma raporları iade edildi
11:11 Aksoyoğlu: İktidar süreci bekletiyor
10:54 Ebdî: Önder Apo’nun başlattığı barış süreci tüm Ortadoğu için şanstır YENİLENDİ
10:37 Bedran Çiya Kurd: Sözlü olmaz, tüm haklar anayasal güvenceye alınmalı
10:05 Çukurova bölge mitingine katılım çağrısı: Halktan yana bütçe istiyoruz
10:03 Çocuk Hakları Günü: İhlaller devlet eliyle derinleştiriliyor
10:01 Akbelen'de maden sahası dışındaki ağaçlar da kesildi
09:59 Kamaç: Nasıl ki Kürt tarafı adım atıyorsa devlet de adım atmalı
09:54 Saadet Partisi Grup Başkanı Kaya: Güven artırıcı adımlar atılmalıdır
09:52 Afganistan’da varoluş duruşu: Direniş
09:26 Kadın öncülüğünde yeniden inşa: 23 merkez ve 145 proje
09:13 Saadet, DEVA ve CHP il başkanları: Acilen yasal adımlar atılmalı
09:11 Eren Keskin: Rojin dosyasında ATK işkenceyi gizlemek üzerine iş yaptı
09:05 Direnişle örülen bir yaşam: Botan’ın Bêrîvan’ı
09:02 Arıcılardan sahte bal uyarası: Glikoza dikkat!
09:00 19 KASIM 2025 GÜNDEMİ
07:59 Eylemlerin tanıdık siması Dengbêj Hecer hayatını kaybetti
07:50 Mêrdîn'de çöp toplamada yeni yöntem için ilk adım
18/11/2025
23:43 Sevilay Çelenk: Türkiye’nin dış politikası ölüm ve yıkım getiriyor
23:23 Komisyon'dan Kurtulmuş için 'ortak tavır' bildirisi
22:33 Wan Barosu Başkanı, Rojin Kabaiş dosyası başsavcı vekili ile görüştü
22:17 Özel: Komisyon'da görevli arkadaşlarımız perşembe günü toplanacak
21:17 Tanhan'dan Fidan'a: Türkiye'nin Efrîn'deki rolü ne?
21:07 Komisyon, 21 Kasım'da 'İmralı'ya gitme' gündemiyle toplanacak
20:39 Mazlum Ebdî ve İlham Ehmed Duhok’taki foruma katılacak
20:28 Komisyon İmralı kararını verecek: CHP engel mi?
19:10 111 gündür direnen işçiler: Gasp edilen haklarımızın iadesini istiyoruz
18:46 Gazeteci Hamdullah Bayram tahliye edildi
18:43 Böcek ailesinin ölümüne ilişkin ön rapor çıktı
18:17 DEM Partili Temelli: İmralı’ya sırtınızı dönemezsiniz, o vapur kalkacak
18:01 Gelecek Partili Torun: Türkiye Adem-i Merkeziyetçilikten korkmamalı
17:39 Kadınlardan 25 Kasım eylemleri: Şiddeti birlikte durduracağız
16:51 Yücel 31 yılın ardından tahliye oldu: Başaracağız
16:49 Gazeteci Aykol’un tedavisi devam ediyor
16:46 Özgür Özel’den AİHM kararlarını uygulama çağrısı
16:28 HPG’li Garan’ın taziyesine ziyaret: Süreci onurlu barışla taçlandıracağız
16:18 EMEP Genel Başkanı Aslan, gazetecilerle bir araya geldi
16:15 İnternet sitelerine erişim sağlanamıyor
15:42 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadınların emeğiyle bu süreci büyütebiliriz
15:37 KESK'ten Adana bölge mitingi için çağrı
15:24 Komisyon’un 17’nci toplantısı başladı: Hep birlikte kazanacağız
15:03 Öztürk: Suriye politikanızın gelecekteki sonuçlarını görmek istiyorsanız Kıbrıs’a bakın
14:59 Sanal medya platformu X çöktü
14:56 Dêrsim’de baz istasyonu tepkisi
14:53 Siyaset bilimci Köker: Komisyonun İmralı'ya gitmesi ciddi bir beklenti haline gelmiştir
14:39 Rosa Kadın Derneği: Nilay Esmer’in yanındayız
14:38 Ekoloji örgütlerinden Avrupa Komisyonu'na mektup
14:35 ‘Kadın Kurtuluş İdeolojisi’ atölyelerinin raporu: 25 kentte 3 bin kadına ulaşıldı
14:34 DAKAP'tan 25 Kasım açıklaması: Barışı kadın mücadelesi getirecek
14:32 Gazeteci Kaya’nın duruşması ertelendi
14:31 İHD’den, Hatice Onaran çağrısı
14:27 7. Mezopotamya Gurme Fuarı açıldı
14:15 Kadınlar, sergiye yapılan baskını protesto etti
14:13 Silifke'de atık deposuna tepki: Köylerimizde çöplük istemiyoruz
14:09 Figen Yüksekdağ’dan Önder adına yapılan turnuvaya mesaj
14:04 Bakırhan: Komisyon İmralı’ya giderse sürecin zemini güçlenir
13:38 750 kurum ve kuruluştan açıklama: Kürt dili resmen tanınsın
13:06 Gazeteci Bayram’a 7 yıl 6 ay hapis
12:48 DEM Parti’den cezaevi katliamına yönelik zaman aşımı kararına tepki
12:43 Bakırhan: Bahçeli tarihi sorumluluk alma cesaretini gösterdi
12:40 Berivan Kutlu uğurlandı: Yarım bıraktığı barış şarkısını tamamlayacağız
12:21 Tunç’tan İmralı ziyareti açıklaması: Takdir komisyona ait
11:49 Kolombiya’da askeri operasyonlarda 15 çocuk yaşamını yitirdi
11:41 Tülay Hatimoğulları ve Özgür Özel'in olduğu 11 vekil için dokunulmazlık fezlekesi
11:03 Zelenski Türkiye'ye geleceğini açıkladı
11:00 Bahçeli: 3 arkadaşımla İmralı’ya gitmekten imtina etmem
10:29 25 Kasım sergisine polis baskını: 7 fotoğrafa el konuldu
10:13 CHP Genel Merkezi avukatı Çağlayan: İBB iddianamesi hukuki değil siyasi bir dosya
10:10 Fransa Ukrayna’ya savaş uçağı gönderecek
10:07 BM, ABD’nin Gazze tasarısını kabul etti
10:06 Hüseyin Özsoy: Örgütlü toplumlar özgür toplumlardır
09:34 Êzidî komutan Dilvîn Şengalî: Erkeklerin ve yasaların korumadığını öğrendik
09:27 Anadolu Üniversitesi’ndeki kadın öğrenciler: Güvende değiliz
09:12 ‘Bir fotoğrafla hayatımızı kararttılar’
09:07 SMF’li Gürz: Barış bütün ezilenlerin ortak mücadele programıyla gelişebilir
09:05 ÖHD'li Aktaş: 'Umut hakkı'nın uygulanmasının önünde engel yok
09:02 Wan otlu peynirin fiyatı cep yakıyor
09:00 18 KASIM 2025 GÜNDEMİ
17/11/2025
23:59 ‘Kamu görevlileri tarafından uyuşturucu dağıtımı yapılıyor’
23:37 Irak seçimlerinin nihai sonuçları açıklandı
23:20 Çiçek Otlu: Bakanlık ve ATK, Rojin Kabaiş'in cinayetine ortaktır
23:11 ‘İçişleri Bakanlığı bütçesinde barışa, adalete ve ekmeğe tek bir kuruş yok’
22:24 'Bîra Sûrê' Rojava Film Festivalinde
21:51 Süveyda’nın batısı ağır silahlarla bombalanıyor
21:29 Kayseri'de 74 kişi gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvurdu
20:44 Dilek İmamoğlu'ndan 'toplumsal sorumluluk' çağrısı
20:38 Tanhan: Kayyım ve bürokratlar hakkında mali soruşturma açılsın
20:13 Zehirlenme faciasında baba Servet Böcek de hayatını kaybetti
19:40 Kadınlardan Berk Akand protestosu
19:35 DEM Parti Kadın Meclisi'nden direnişteki işçilere ziyaret
19:16 DEM Parti Eş Genel Başkanlarından Berivan Kutlu için taziye mesajı
18:53 Suriye’de Alevi evleri işaretlendi, evleri boşaltma çağrısı yapıldı
18:49 Kuzey Ege için fırtına uyarısı
18:47 Devrilen kepçenin altında kalan Akkaya yaşamını yitirdi
18:43 Gazeteci Aykol'un tedavisi ek ilaçlarla devam ediyor
18:33 Kadınlar şiddete karşı mücadele yöntemlerini konuştu
18:30 Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu: Susmayacağız
17:36 ‘Hayata Dönüş Operasyonu’ katliamı davasında ‘zaman aşımı’ kararı
17:26 Tutsakların tahliyelerinin engellenmesi Meclis gündeminde
17:20 Ayşe Tokyaz cinayetinde iddianame hazırlandı
17:16 Cizîr Belediyesi eski Eşbaşkanı Berivan Kutlu hayatını kaybetti
16:55 Irak'ta seçimi kazanan 6 adayın oyları iptal edildi
16:48 Meclis tutanaklarda yer verdiği Kürtçe ifadeleri sildi
16:10 'Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu' kuruldu
15:34 İZBB işçileri: İşimizi geri istiyoruz
15:13 Meclis tutanaklarında ilk defa Kürtçe ifadeler yer aldı
14:51 TTB Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu: Çözüm demokratikleşme programıyla mümkündür
14:41 Bütçe görüşmelerinde Yerlikaya'ya tepki: Huzur bu mu?
14:39 Eğitim Sen’den rapor: 2026 Eğitim Bütçesini kabul etmiyoruz
14:36 Kadın tutsaklar için birçok kentte açıklama: Dayanışmayı büyütelim
14:35 Fadime Elkan’ın taziyesi kitlesel ziyaret
14:05 Asistan hekimler eylemde
13:49 Barış İçin Toplumsal Girişim: 'umut hakkı'nın uygulanması talep edilmeli
11:56 Qamışlo'da ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ yürüyüşü
11:02 Temelli: Komisyon özel yasa hazırlanması için rapor hazırlayacak
10:58 Çöpte buldukları para ve ziynet eşyalarını sahibine teslim ettiler
10:20 Dêrsimli yurttaşlar: Doğa talanına izin vermeyeceğiz
09:34 Şiyar Be Platformu Sözcüsü: Sadece bizimle sonuç alınmaz, tüm dinamiklerin sözü olmalı
09:30 ‘Komisyon Abdullah Öcalan’la görüşmeli’
09:22 Kerboran'da bir genç öldürüldü
09:19 ‘Topyekun mücadele erkeklerin dönüşümünü zorunlu kılar’
09:11 Hareket Yönetimi: Zap güçlerimizi uygun sahalara çektik
09:10 Wan Baro Başkanı Özaraz: Entegrasyon yasaları düzenlenmeli
09:02 Foza Yûsif: Dünyada kadın perspektifiyle örgütlenmeli
09:00 17 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:47 Trump’tan, ‘Epstein dosyaları’ çağrısı
08:45 Birçok kentte kuvvetli kar yağışı ve sağanak bekleniyor
16/11/2025
23:15 Riha Barosu: İki çocuğun öldüğü iş cinayeti denetimsizliği göstermiştir
22:44 Tuncer Bakırhan, Barış Akademisyenleri ile bir araya geldi
22:34 BMGK, Gazze’ye ‘çokuluslu güç konuşlandırılmasını' yarın oylayacak
22:19 Gazeteci Alican Uludağ'ın Akand paylaşımına soruşturma açıldı
21:29 Ahmet Kaya’nın 1996’daki sözleri yayınladı
20:44 Bakanlıktan Şule Çet'in faillerinden Berk Akand hakkında açıklama
19:47 Annesi kızı Rojbin Sönmez’i ağıtlarla andı
18:54 Ekoloji Kervanı 2'nci gününde: Talana karşı sesimizi yükseltiyoruz
18:50 Reqa'da 2 Kürt genci kaçırıldı
18:46 İHD’nin yeni Eş Genel Başkanları belli oldu
18:36 Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yılını kutlandı
18:29 Riha'da iş cinayeti: 2 çocuk yaşamını yitirdi
17:54 Kayyımın kapattığı Şamiran Kadın Yaşam Merkezi yeniden açıldı
17:36 TJA, 25 Kasım startını Kadifekale'de verdi
17:24 Kadınlar barış için buluştu: Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz
17:15 Colemêrg-Wan Karayolunda kaza
17:12 Qamişlo'da Abdullah Öcalan için yürüyüş düzenlenecek
16:48 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadının özgür olmadığı bir toplum demokratik olamaz