Kadınlara yine kadınlar ses verdi

  • kadın
  • 09:08 27 Mayıs 2020
  • |
img

ANKARA - Salgın döneminde kadına yönelik şiddete karşı yeterli tedbirler alınmadığını söyleyen Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar İlayda Doğa Karaman ve Çiğdem Kolot, “Kadınların sesine yine kadınlar cevap verdi” diye belirtti.

Çoğunlukla avukatların yan yana geldiği Toplumsal Hukuk adlı oluşum, Kovid-19 sürecinde kadına yönelik artan şiddete dikkat çekmek için 30 farklı ülkeden kadınların katılımıyla “Evde kal ama sessiz kalma, kadın mücadelesi yaşatır” çağrısıyla bir kampanya başlattı. Mayıs ayının başından bu yana farklı ülkelerdeki kadınlardan gelen videolu mesajlar Toplumsal Hukuk’un sosyal medya hesaplarından yayımlanıyor. 
 
Bu oluşum içerisinde yer alan avukatlar İlayda Doğa Karaman ve Çiğdem Kolot, başlattıkları kampanyaya, artan şiddetin nedenlerine ve pandemi sürecindeki kadın politikalarına ilişkin Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularını yanıtladı.
 
Kadına yönelik şiddetin pandemi sürecinde daha çok artmasının temel nedenlerini nasıl değerlendirmek gerekiyor? Devletin bu artıştaki sorumluluğunu alanda çalışan avukatlar olarak nasıl yorumlarsınız?
 
Karaman: Salgınla birlikte kadınlar evlere hapsolmaya başladı ve evlerine hapsolan kadınlar haliyle şiddet failleri ile birlikte yaşamak durumunda kaldılar. Kadınlar önceden şiddete maruz kaldıklarında bir seçenekleri olabiliyordu. Örneğin yardım istediklerinde yönlendirilebilecekleri yerler olabiliyordu ama pandemi süreci ile birlikte devlet hızlı bir önlem almaya ya da hızlı bir politika geliştirmeyi başaramadı. Hal böyle olunca da normalde tam anlamıyla işlemeyen sistem pandemi sürecinde iyice cevap vermez bir hal aldı ve kadına yönelik şiddet sayılarında bir artış gördük. 
 
Bu artışın yanı sıra kadına yönelik şiddet ile ilgili ihbarların dahi yapılamadığını gördük. Bu yüzden de kadınlar seslerini doyuramaz hale geldi. Şiddet gören kadınlar ilk başlarda sığınma evlerine dahi alınamadılar. Aslında bütün kadın örgütleri pandemi başladığından itibaren devletin belli başlı önlemler alması gerektiğini söylemiştik. Ama yeterli önlemlerin alınmadığını gördük.
 
Kolot: Pandemi öncesinde zaten belli sıkıntılar yaşanıyordu. Şiddete uğrayan kadınlar özellikle avukatsız olarak karakola başvurduklarında bir şekli ile evlerine geri gönderiliyor ve başvuruları alınmamaya çalışılıyordu. Pandemi ile birlikte kadınların özellikle sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde karakola gidilip gidilemeyeceğine dair sorularının cevabı mevcut değildi. Karakollara başvuran kadınlar ise pandemi bahanesi öne sürülerek evlerine geri gönderildiler. Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın sosyal destek hattı olan ‘Alo 183’ yalnızca kadına yönelik şiddet vakaları üzerine açılan bir hat olmadığı için kadınlar buna da ulaşamadılar. Diğer yandan HSK, 6284 sayılı kanunun uygulanmasını zorlaştıracak mahiyette bir genelgeyle karşımıza çıktı. 
 
Eril yargı, pandemi öncesinde de bir set olarak karşımıza çıkıyorken, koronavirüs döneminde salgın bahanesiyle uzaklaştırma kararları çıkartmamaya başladı.
 
İçişleri Bakanlığı pandemi sürecinde kadına yönelik şiddetin azaldığını iddia etti. Oysaki kadınların katıldığı anketler pandemi sürecinde şiddetin arttığını gösteriyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Karaman: İçişleri Bakanlığının açıklaması aslında bizim için büyük bir felaket çanıydı. Çünkü bu durum kadına yönelik şiddette bir düşüş yok, kadınlar şiddetin olduğunu dile getiremiyor olduğunu gösteriyor. Diğer yandan adli süreç kadına yönelik şiddet için işliyor, herhangi bir suç duyurusunda bulunmak için savcılıklar çalışmaya devam ediyor. Karakollar çalışmaya devam ediyor fakat bu dile getirilebilen bir tutum olmadı ve kadınlar bundan haberdar edilmediler. Kadınlar bize ulaştıklarında şunu söylediler; ‘Biz buradan çıkmak istiyoruz ama polise gittiğimiz takdirde yardım edemezlerse bu eve geri dönemeyiz ne yapmamız lazım?’
 
Kolot: Tüm dünyada kadına yönelik şiddet vakaları artıyorken Türkiye'de nasıl azalmadan bahsedebiliriz? Hangi veriler ışığında azalma var deniliyor? Siz bir şiddet faili ile şiddete uğrayan kadını ‘hayat eve sığar, evde kal’ çağrılarıyla aynı ortamda bulmaya zorluyorsunuz, uzaklaştırma kararı çıkartmıyorsunuz, kadınlar karakola gidip gitmeyeceği bilgisine dahi sahip değil. Sokağa çıkıp başvuracağını bilmeyen kadın, telefonla bir şekilde ulaşıp, ‘Ben şiddete uğruyorum’ çağrısını nasıl yapacak?
 
Devletin kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için nasıl yükümlülükleri var? Pandemi sürecinde bunları uygulandı mı?
 
Karaman: Toplum sağlığını korumak için alınan önlemler her ne kadar devletin pozitif yükümlülükleri ise aynı şekilde şiddet mağduru kadınların, çocukların korunması da devlet için pozitif yükümlülük hali ve bu yükümlülükleri doğrultusunda yapması gerekenleri ve alması gereken önlemler vardı ama bu zamana kadar alınmadı. Biz hala sesleniyoruz. Normalleşme süreci devam ediyor ve bundan sonra da kadına yönelik şiddet sayılarında artış yaşanmaya devam edecek. Devletin artık önlemini almasını istiyoruz.
 
Kolot: 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi devlete sadece kadınlara yönelik özel hatlar oluşturma, bilgilendirme kampanyaları yapma sorumlulukları yüklüyor. Ama maalesef ülkemizde eril yargı ve düşünce burada da kadına yönelik şiddeti görmezden geldi. Devlet zaten sistematik olarak kadına yönelik şiddet vakalarını görmezden geliyordu, pandemi sürecinde de bir bahane olarak ele aldı.
 
Salgınla beraber artan ev içi şiddete karşı örnek olabilecek önlemler alan ülkeler var mı?
 
Karaman: Mesela İngiltere’de şiddete uğrayan kadınların ulaşabileceği ayrı hatlar açıldı pandemi döneminde ve bunun için bütçe ayırdılar. Almanya'da gerek marketlerdeki poşetlerin üstünde gerekse kasaplarda kağıtların üzerinde kadınların şiddet durumunda nerelere başvurabileceği ile ilgili telefonlar paylaşıldı. Fransa'da bütçe ayrıldı, boşta kalan otellerin sığınma evleri gibi kullanılması sağlandı.
 
Kolot: Birçok ülkede örneğin bir telefon hattı sadece şiddet vakaları üzerinden yürütüldü. Siz telefonun ucunda şiddete uğradığınızı anlatmıyorsunuz ama karşı taraf şiddete uğradığınızı anlayıp ona göre size ‘evet’ ya da ‘hayır’ şeklinde cevap verebileceğiniz sorular soruyor ve bulunduğunuz ortama acil ekipler gönderebiliyor ya da bilgilendirilme mesajları yapılıyor. Bir dönem Türkiye’de kadınlar da yapıyordu. Örneğin kadın pedleri içerisine bilgilendirme mesajları yerleştiriyorlardı.
 
Diğer yandan salgınla birlikte iktidarın açıkladığı "normalleşme" adımlarına karşın uzmanların sık sık söylediği şeylerden biri artık hiçbir şeyin “normalleşmeyeceği” oldu. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaksa kadınların nasıl yeni mücadele şekilleri üretmesine ihtiyacı var?
 
Karaman: Hukukta, uluslararası ilişkilerde kısacası insan ile ilgili her şeyde verdiğimiz tepkiler ve dayanışma şekli değişmeye mahkumdur. Çünkü koşullar her zaman değişiyor ve şimdi de bu krizlerden biriyle karşı karşıyayız. Artık farklı bir tepkilerin verilmesi gerekiyor, farklı bir şekilde dayanışma, örgütlenme göstermemiz gerekiyor. Ama burada temel nokta kadınların yine bir arada ve omuz omuza olduğunun unutulmaması gerektiği. Temel içgüdümüzün bu olması gerektiğini düşünüyorum. Korona süreci bize başka şekilde konuşmaya, başka şekilde iletişim kurmaya itmiş oldu. Artık sosyal medyada, elektronik alandaki örgütlenme ve iletişimin daha fazla artacağını düşünüyorum. Ama sokakları hiçbir zaman bırakmamak gerekiyor. Çünkü hala interneti olan ve bilgisayarı olan insanlara ulaşmış oluyorsunuz. Bizim amacımız herkese ulaşmak olduğu için sosyal mesafeyi koruyarak yine de eylemlerimize devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum. 
 
Kolot: 6284 sayılı ve İstanbul Sözleşmesi’nin devlete yüklediği sorumlulukları kadın mücadelesiyle de olsa yerine getirilmesini sağlamamız gerekiyor. Buradan şu çağrıyı da yapmak isterim. 183’e ulaşamıyorsanız, karakoldan evlerinize gönderiliyorsanız, şiddet failleriyle aynı evde yaşamaktan korkuyorsanız lütfen bulunduğunuz illerdeki kadın örgütlerine, kadın derneklerine ulaşmaya çalışın. Onun dışında acil durumda bir kadın arkadaşınız, akrabanızla daha önceden haberleşin. Bir şey olursa sana ulaşacağım deyin. Gerçekten sizlerin yaşamı her şeyden daha önemli ve kadın dayanışması her zaman yaşatır.
 
Biraz da kampanyanızdan bahsedelim. 30 farklı ülkeden mesajlarını gönderen kadınların temel talepleri ne oldu?
 
Karaman: Bu kampanyaya ilk başladığımızda insanların bir tepki vereceğini biliyorduk ama sesimizin bu kadar yayılacağını ve bu kadar duyulacağını beklememiştik. Arkadaşlarımızdan birinin talebi ile birlikte Türkiye gibi diğer ülkelerde yaşanan kadına yönelik şiddeti uluslararası bir çağrı haline getirmek istedik ve öyle başladı. 
 
Yaptığımız çağrı beklediğimizden daha fazla ses getirdi ve 30 farklı ülkeden kız kardeşlerimiz bize ulaştı. Bize ulaşan kadınların bir kısmını ortak çalışma alanlarından tanıyorduk ama bir kısmını hiç tanımıyorduk. Şimdiye kadar hep olumsuz şeylerden bahsettik ama burada kadınların söylediği ve talepte bulunduğu bir nokta vardı. ‘Evet biz şiddete dur diyoruz, kadınların omuz omuza olması gerektiğini söylüyoruz ve kadın dayanışmasının yaşattığını söylüyoruz ama aynı zamanda biz diyoruz ki sevgi şiddetten daha üstündür, kadın dayanışması hep birlikte yaşatır, artık sizin de tepki vermenizin zamanı geldi, artık etrafınızda yaşanan sıkıntıları siz de görün siz de paylaşın.’ İki önemli sonuç çıktı ‘erkeklerin koronovirüsten daha fazla öldürdüğü’ ve ‘bir kişiyi daha kaybetmeye tahammülümüz yok.’ Kampanyayı en sonunda raporlayacağız. Bu şekilde bırakmak tabi ki yeterli olmaz. Karşılaştığımız problemlere yönelik olarak somut talepler haline getireceğiz ve bunlarla ilgili çalışmalarımız yapmaya devam edeceğiz.
 
Her kadın aslında gönderdiği mesajında yaşadıklarını anlatıyordu...
 
Karaman: Evet örneğin bizimle iletişime geçen kız kardeşlerimizden birisinden şöyle bir tepki aldım. Küçükken babası vefat etmiş ve babasının ailesi tarafından annesi ve kız kardeşi ile birlikte şiddete maruz kalmışlar. Bunun sonucunda başka bir ülkeye taşınmak zorunda kalmışlar. Orada karşılaştıkları başka sıkıntılar olmuş ve anneleri tarafından tek başına büyütülmüşler. Bizimle anında video paylaşmak ve her türlü dayanışma içerisinde olmak istedi. Bunu duymak bile doğru bir şey yaptığımızı hatırlattı ve durmamamız gerektiğini gösteriyor.
 
Kampanyaya katılan kadınlardan çoğu çağrılarını “gör ya da duy kayıtsız kalma tepki ver” “kadın dayanışması yaşatır” sözleri ile iletti. Siz bu çağrıları nasıl yorumladınız? 
 
Kolot: Kadınların pandemi sürecindeki uyarılarına rağmen devlet şiddet vakalarına maalesef arkasını döndü ve bunlara yönelik çalışmalar yapmadı. Kadınlar yine çareyi kadınlardan, kadın örgütlerinden ya da kadın avukatlarına ulaşmakta buldular. Kadınların sesine yine kadınlar cevap vermeye başladı. Bu anlamda ‘kadın dayanışması yaşatır’ sloganının bir kez daha ne kadar önemli olduğunu ve devlete sorumluluklarını hatırlatmamızın çok acil önemli bir konu olduğunu hatırlatmış oldu.
 
MA / Zemo Ağgöz

Diğer başlıklar

12:46 Cengiz Çiçek: Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı 100 yıllık ezberin bozulmasını gerektirir
12:44 MHP de süreç raporunu Meclis’e iletti: İnfaz düzenlemesi mutlaka yapılacak
12:18 'Uluslararası Konferans' sonuç bildirgesi: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü barışın gereğidir
11:45 Myanmar'da cunta yönetimi hastane bombaladı: En az 31 ölü
11:39 Gazeteci Akyüz'e verilen hapis cezasına itiraz reddedildi
10:26 'Türk'ün gücünü göreceksin' işkencesine suç duyurusu
10:07 Kayyımın Newala Qasaba'yı imara açma kararı durduruldu
09:58 FED politika faizini 25 baz puan indirdi
09:39 Adliyede intihar eden polis öldü
09:27 Hasta tutsak hastanede bir hafta elleri ve ayakları kelepçeli tutuldu
09:12 Suriyeli Aleviler için 'acil adım' çağrısı
09:09 Avukat Kaya: ‘Umut hakkı’ tercih ya da lütuf değil, zorunluluktur
09:07 Sembolîzmin Kürt edebiyatına etkisi
09:05 BES: Antalya Defterdarlığı Memur-Sen aklıyla yönetiliyor
09:03 Tarihi Ermeni bahçeleri kurutulup yapılaşmaya açıldı
09:00 Av. Özoral: Abdullah Öcalan artık serbest kalmalı
09:00 11 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:42 Pendik’de yangın: 2 çocuk hayatını kaybetti
10/12/2025
23:59 Ulaştırma ve Ticaret Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
22:22 Fed, yılın son faiz kararını açıkladı
20:53 Licê’de fuhuşa karşı yürüyüş düzenlenecek
20:48 Barış temalı müzik festivali ilk gününde
20:44 Dîlok’ta ambalaj fabrikasında yangın
20:40 DEM Parti'li Eren: Özerk Yönetim'e kapıları açın
20:23 Sendikalardan MESEM protestosu
20:16 DEM Parti: Meclis çatısı altında işlenen istismar örtülmemeli
20:11 Dindar: Milyonların konuştuğu Kürtçe, yok saymanızla yok olmaz
20:06 İzmir’de su kesintileri her gün uygulanacak
20:03 Wan’da Bîra Sûr’ê gösterimi: İhlal 10 yıldır sürüyor
19:48 Cenevre’den çağrı: Abdullah Öcalan derhal özgür olmalı
19:28 KHK eylemi 350'nci haftasında
19:18 DEM Parti milletvekilleri: İktidarın yaptığı, yapmadığı yollar halkın canına mal oluyor
19:11 Beritan Güneş Altın: Meclis çocuklar için suç mahali
19:02 Kanireş depreme hazır değil
18:58 Werîşe Mûradî’ye verilen idam cezası iptal edildi
18:50 Amed Film Festivali'ne yoğun ilgi
18:35 İsrail mülteci kampına saldırdı
17:47 ABD’nin yeni bütçe tasarısı: QSD Suriye'nin siyasi çerçevesinin parçası olmalıdır
17:24 Yasin B. kendisinden boşanmak isteyen kadına saldırdı
17:20 Avustralya'da çocuklara sanal medya yasağı başladı
17:13 Meclis'ten kız çocuklarının taciz edilmesine dair açıklama
16:57 TKDF Kasım ayı şiddet çağrısı raporunu açıkladı
16:13 Tetwan’da halk buluşması: Sayın Öcalan ilk defa bir sürece bu kadar umutla bakıyor
16:08 Gazeteci Aykol'a bir kez daha kan takviyesi yapıldı
16:06 Veysi Aktaş: Kim örgütlenirse o kazanacak
15:47 DEM Parti, CHP ve EMEP ‘çözüm’ raporlarını Meclis’e verdi
15:28 TÜMBEL-SEN 'Emek ve Demokrasi Sempozyumu' düzenleyecek
15:10 Yaşamını yitiren PKK'liler için taziye kuruldu, mevlit verildi
14:50 BM’ye mektup: ‘Umut hakkı’ kararı konusunda teşvik edici olun
14:48 Kürtçe kurs engeli protestosu: Dilimiz, onurumuzdur
14:28 Hak ve hukuk örgütlerinden İnsan Hakları Haftası açıklaması: İhlaller artarak devam ediyor
14:23 Suriye Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nden ‘umut hakkı’ açıklaması
14:03 ‘Taliban İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni çiğniyor’
13:46 İzBB'den iş bırakan işçilere soruşturma
13:22 İşten çıkarılan maden işçileri: Maden bizim emek bizim
12:54 TJA, DBP ve DEM Parti’den İnsan Hakları Haftası açıklaması
12:37 Antalya’da 'Geçinemiyoruz' mitingine katılım çağrısı
12:35 HTŞ’nin bir yıllık iktidarında kadınlar: Kaçırılma, katliam, cinsel şiddet
12:28 Barış Anneleri: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep ediyoruz
12:18 Amed’de insan hakları yürüyüşü: Kürt sorunu çözülmeli
11:43 ÇHD’li avukat gözaltına alındı
11:39 Gar Katliamı anması: Savaş severliğinizi alt edeceğiz
10:57 MKG'nin Kasım raporu: Kadın gazetecilere baskılar sürüyor
10:54 İzBB işçilerinin eylemi 3'üncü gününde
10:23 Mahkeme durdurdu, bakanlık tekrar ÇED süreci başlattı
10:15 Araştırma: DEM Parti seçmeninin yüzde 97'si İmralı ziyaretinin sürmesini istiyor
10:04 Amed'de yoğun sis zor anlar yaşattı
10:00 Tarım işçilerini taşıyan minibüs devrildi: 18 yaralı
09:43 600 haneye ceza kesen DEDAŞ, hızını alamayıp sağlık ocağının da elektriğini kesti
09:29 Ermeni Meclisi Eşbaşkanı: Heval Apo'nun felsefesiyle kendimizi tanıdık
09:22 'Xwêfiroş'un yönetmeninden doğaya sahip çıkma çağrısı
09:21 Ayşe İnceyol'u kaçırarak tecavüz eden Oral aynı gece jandarmayla mesajlaşmış
09:19 'Eğitime ayrılan bütçe yanlış kullanılıyor'
09:13 Oscar adayı filmin yönetmeni: Amed Kürdistan'ın Cannes'ı olmalı
09:13 Fırat Acar’ın IFC adına hazırladığı sahte projeyle 30 milyon TL aldığı iddiası
09:11 DEM Parti 'Ekmek ve Barış' için Ankara'ya yürüyecek
09:06 Artemêt kadınların özgür ve ekolojik kenti oluyor
09:04 Dr. Yaviç: Hasta tutsakların durumu ATK’nin insafına bırakılmamalı
09:04 Basklı avukat Azurtza: Abdullah Öcalan'ın kilit kişi olduğunu anlamak gerekir
09:01 Panos'ta Girêsor, çöp tepesi oldu
09:00 10 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:45 Mısırlı akademisyen: Öcalan'ı özgür koşullarda Riha'da görmek isterim
08:33 Abdullah Öcalan’dan toplumsal sorunlara dair önemli mesajlar
09/12/2025
23:51 Qers’te kar yağışı: 17 köyün yolları kapandı
23:08 Meclis, AYM, Sayıştay, Adalet ve Dışişleri Bakanlığı'nın bütçeleri kabul edildi
22:45 KYK yurdunda öğrenciler tarihi geçmiş mantıdan zehirlendi
22:32 Süveyda’da 3 toplu mezar bulundu
21:16 İzBB işçilerinden meşaleli yürüyüş: Müzakere masası kuralım
21:01 Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Ersoy gözaltına alındı
20:33 Dêrazor’da operasyon: 3 DAİŞ'li yakalandı
20:22 Mülkiyeliler Birliği tiyatro gösterimi için salon vermedi
19:47 ÖHD'den Burdur Cezaevi için çağrı: Soruşturma başlatılsın
19:43 İşçilerin eylemi 133'üncü gününde
19:38 Amed Film Festivali'nde 14 film ve belgesel izleyicisiyle buluşturuldu
19:12 Sevilay Çelenk: Türkiye, Suriye Kürtlerinin kazanımlarını korumalı
19:08 Alevilere dönük katliamlar protesto edildi
18:39 Karşıyaka Emek ve Demokrasi Platformu: Savaşa değil barışa bütçe
17:52 DEM Partili Dilan Ayan: Barış ve demokratik toplum yasaları çıkarılmalı
17:45 Gazze’de ateşkese rağmen 70 çocuk katledildi
17:42 İsrail askerleri Kuneytra’da yurttaşlara ateş açtı
17:39 Torununa tecavüz eden erkek yine tutuklanmadı
17:36 Sakık’tan Fidan’a: Şam yerine kardeşlerimizin olduğu Rojava’ya gidin
17:18 Çanakkale'de bir kadın katledildi
16:43 Serap Avcı cezaevi önünde alkışlarla karşıladı
16:15 Dêrsim'de 4.2 şiddetinde deprem
15:56 Öz savunmada bulunan Serap Avcı için tahliye kararı
15:39 Haber telif hakkının 'örgüte yardım' olarak değerlendirildiği dava görüldü
14:56 Fotoğraftaki kişi iddiasına beraat
14:47 Wan'da Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu ve GABB kadınlar ile bir araya geldi
14:35 Rojbin Sönmez anıldı
14:28 Gelecek Partili Torun: Suriye'de kalıcı çözümün anahtarı kapsayıcı diplomasidir
14:27 'Türk'ün gücünü göreceksin, denilerek tutsağa işkence yapıldı'
14:19 Ayla Akat Ata’nın yargılandığı davada mütalaa hazırlanacak
14:16 Şırnak Adliyesi'nde intihar girişimi
14:12 Hukuk örgütleri Riha'daki cezaevlerindeki ihlalleri açıkladı
13:43 Patron işkencesinde 4 kişiye hapis cezası
13:13 Dêrsim’de kampüsün kamu kurumlarına açılmasına tepki
13:09 HDK soruşturmasında sanatçı Pınar Aydınlar'a hapis cezası verildi
13:05 Partiler ‘çözüm’ raporlarını Meclis’e sunacak
12:11 QSD’den Şam’a: Barışı bozan girişimlere karşılık verilecektir
12:09 Yasadışı bahis soruşturmasında 20 gözaltı
12:07 Hevsel ve On Gözlü Köprü'deki işgal gündemiyle toplantı
11:13 Dilan ve ‘komünün çocuğu’
10:28 Kayyıma gerekçe yapılan davadan beraat eden eşbaşkandan göreve iade başvurusu
10:11 İşçiler, işe iade kararını uygulamayan İzmir Belediyesi'ni protesto etti
10:02 Bahisten Fenerbahçe’nin kaptanının da aralarında olduğu 20 kişiye tutuklama
09:44 Suriye bölünmesin ama Halep benim olsun!
09:33 Akademisyen Lemkow: Abdullah Öcalan'a katılıyorum
09:25 Irmak: Ortak dil festivallerde yakalanır
09:23 KYK'de öğrenciler dinci yapılara yönlendiriliyor
09:21 ‘Erkek-devlet şiddetine karşı birbirimizin güvencesiyiz’
09:20 'Abdullah Öcalan bizi yepyeni bir sosyalizm tartışmasına davet ediyor'
09:19 Licê’de kadınlardan ortak mücadele çağrısı
09:16 İHD Antalya Eşbaşkanı: Abdullah Öcalan’ın koşulları düzeltilmeli
09:10 Agirî Belediyesi bir yılda kentin çehresini değiştirdi
09:06 Ekolojist Özdemir: Toplumsal ve ekolojik adalet yan yana gelmeli
09:01 Hîlala Zêrîn çarpıtılan tarihe sanatla ışık tutuyor
09:00 09 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:26 Wan, Şirnex, Sêrt ve Colemêrg için sarı kodlu uyarı
08/12/2025
23:14 Hesekê'de Orkêş Müzik Festivali başladı
22:49 Wan'da oteldeki yangın kontrol altına alındı
22:05 KESK’ten 30’uncu yıl etkinlikleri
22:03 Öğrencilerden Eskişehir Kurdî Topluluğu'na destek
22:00 Amed'de festival ikinci gününde: Hafızaya kazınan konular beyaz perdede
21:46 Wan'da otel yangını
20:59 DEM Parti'den Selvi'ye: Süreci sabote edenleri başka yerde ara
20:46 Özel'den 'Suriye Kürtleri' mesajı: Huzur içinde olmaları Türkiye’ye güvencedir
19:50 Bahis soruşturması: Kaptan ve futbolcular hakkında tutuklama talebi
19:13 Bahçeli'den eş genel başkanlara 'tebrik'
19:01 AB'den iltica başvurusu reddedilenler hakkında yeni kararlar