Kadınlara yine kadınlar ses verdi

  • kadın
  • 09:08 27 Mayıs 2020
  • |
img

ANKARA - Salgın döneminde kadına yönelik şiddete karşı yeterli tedbirler alınmadığını söyleyen Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar İlayda Doğa Karaman ve Çiğdem Kolot, “Kadınların sesine yine kadınlar cevap verdi” diye belirtti.

Çoğunlukla avukatların yan yana geldiği Toplumsal Hukuk adlı oluşum, Kovid-19 sürecinde kadına yönelik artan şiddete dikkat çekmek için 30 farklı ülkeden kadınların katılımıyla “Evde kal ama sessiz kalma, kadın mücadelesi yaşatır” çağrısıyla bir kampanya başlattı. Mayıs ayının başından bu yana farklı ülkelerdeki kadınlardan gelen videolu mesajlar Toplumsal Hukuk’un sosyal medya hesaplarından yayımlanıyor. 
 
Bu oluşum içerisinde yer alan avukatlar İlayda Doğa Karaman ve Çiğdem Kolot, başlattıkları kampanyaya, artan şiddetin nedenlerine ve pandemi sürecindeki kadın politikalarına ilişkin Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularını yanıtladı.
 
Kadına yönelik şiddetin pandemi sürecinde daha çok artmasının temel nedenlerini nasıl değerlendirmek gerekiyor? Devletin bu artıştaki sorumluluğunu alanda çalışan avukatlar olarak nasıl yorumlarsınız?
 
Karaman: Salgınla birlikte kadınlar evlere hapsolmaya başladı ve evlerine hapsolan kadınlar haliyle şiddet failleri ile birlikte yaşamak durumunda kaldılar. Kadınlar önceden şiddete maruz kaldıklarında bir seçenekleri olabiliyordu. Örneğin yardım istediklerinde yönlendirilebilecekleri yerler olabiliyordu ama pandemi süreci ile birlikte devlet hızlı bir önlem almaya ya da hızlı bir politika geliştirmeyi başaramadı. Hal böyle olunca da normalde tam anlamıyla işlemeyen sistem pandemi sürecinde iyice cevap vermez bir hal aldı ve kadına yönelik şiddet sayılarında bir artış gördük. 
 
Bu artışın yanı sıra kadına yönelik şiddet ile ilgili ihbarların dahi yapılamadığını gördük. Bu yüzden de kadınlar seslerini doyuramaz hale geldi. Şiddet gören kadınlar ilk başlarda sığınma evlerine dahi alınamadılar. Aslında bütün kadın örgütleri pandemi başladığından itibaren devletin belli başlı önlemler alması gerektiğini söylemiştik. Ama yeterli önlemlerin alınmadığını gördük.
 
Kolot: Pandemi öncesinde zaten belli sıkıntılar yaşanıyordu. Şiddete uğrayan kadınlar özellikle avukatsız olarak karakola başvurduklarında bir şekli ile evlerine geri gönderiliyor ve başvuruları alınmamaya çalışılıyordu. Pandemi ile birlikte kadınların özellikle sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde karakola gidilip gidilemeyeceğine dair sorularının cevabı mevcut değildi. Karakollara başvuran kadınlar ise pandemi bahanesi öne sürülerek evlerine geri gönderildiler. Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın sosyal destek hattı olan ‘Alo 183’ yalnızca kadına yönelik şiddet vakaları üzerine açılan bir hat olmadığı için kadınlar buna da ulaşamadılar. Diğer yandan HSK, 6284 sayılı kanunun uygulanmasını zorlaştıracak mahiyette bir genelgeyle karşımıza çıktı. 
 
Eril yargı, pandemi öncesinde de bir set olarak karşımıza çıkıyorken, koronavirüs döneminde salgın bahanesiyle uzaklaştırma kararları çıkartmamaya başladı.
 
İçişleri Bakanlığı pandemi sürecinde kadına yönelik şiddetin azaldığını iddia etti. Oysaki kadınların katıldığı anketler pandemi sürecinde şiddetin arttığını gösteriyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Karaman: İçişleri Bakanlığının açıklaması aslında bizim için büyük bir felaket çanıydı. Çünkü bu durum kadına yönelik şiddette bir düşüş yok, kadınlar şiddetin olduğunu dile getiremiyor olduğunu gösteriyor. Diğer yandan adli süreç kadına yönelik şiddet için işliyor, herhangi bir suç duyurusunda bulunmak için savcılıklar çalışmaya devam ediyor. Karakollar çalışmaya devam ediyor fakat bu dile getirilebilen bir tutum olmadı ve kadınlar bundan haberdar edilmediler. Kadınlar bize ulaştıklarında şunu söylediler; ‘Biz buradan çıkmak istiyoruz ama polise gittiğimiz takdirde yardım edemezlerse bu eve geri dönemeyiz ne yapmamız lazım?’
 
Kolot: Tüm dünyada kadına yönelik şiddet vakaları artıyorken Türkiye'de nasıl azalmadan bahsedebiliriz? Hangi veriler ışığında azalma var deniliyor? Siz bir şiddet faili ile şiddete uğrayan kadını ‘hayat eve sığar, evde kal’ çağrılarıyla aynı ortamda bulmaya zorluyorsunuz, uzaklaştırma kararı çıkartmıyorsunuz, kadınlar karakola gidip gitmeyeceği bilgisine dahi sahip değil. Sokağa çıkıp başvuracağını bilmeyen kadın, telefonla bir şekilde ulaşıp, ‘Ben şiddete uğruyorum’ çağrısını nasıl yapacak?
 
Devletin kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için nasıl yükümlülükleri var? Pandemi sürecinde bunları uygulandı mı?
 
Karaman: Toplum sağlığını korumak için alınan önlemler her ne kadar devletin pozitif yükümlülükleri ise aynı şekilde şiddet mağduru kadınların, çocukların korunması da devlet için pozitif yükümlülük hali ve bu yükümlülükleri doğrultusunda yapması gerekenleri ve alması gereken önlemler vardı ama bu zamana kadar alınmadı. Biz hala sesleniyoruz. Normalleşme süreci devam ediyor ve bundan sonra da kadına yönelik şiddet sayılarında artış yaşanmaya devam edecek. Devletin artık önlemini almasını istiyoruz.
 
Kolot: 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi devlete sadece kadınlara yönelik özel hatlar oluşturma, bilgilendirme kampanyaları yapma sorumlulukları yüklüyor. Ama maalesef ülkemizde eril yargı ve düşünce burada da kadına yönelik şiddeti görmezden geldi. Devlet zaten sistematik olarak kadına yönelik şiddet vakalarını görmezden geliyordu, pandemi sürecinde de bir bahane olarak ele aldı.
 
Salgınla beraber artan ev içi şiddete karşı örnek olabilecek önlemler alan ülkeler var mı?
 
Karaman: Mesela İngiltere’de şiddete uğrayan kadınların ulaşabileceği ayrı hatlar açıldı pandemi döneminde ve bunun için bütçe ayırdılar. Almanya'da gerek marketlerdeki poşetlerin üstünde gerekse kasaplarda kağıtların üzerinde kadınların şiddet durumunda nerelere başvurabileceği ile ilgili telefonlar paylaşıldı. Fransa'da bütçe ayrıldı, boşta kalan otellerin sığınma evleri gibi kullanılması sağlandı.
 
Kolot: Birçok ülkede örneğin bir telefon hattı sadece şiddet vakaları üzerinden yürütüldü. Siz telefonun ucunda şiddete uğradığınızı anlatmıyorsunuz ama karşı taraf şiddete uğradığınızı anlayıp ona göre size ‘evet’ ya da ‘hayır’ şeklinde cevap verebileceğiniz sorular soruyor ve bulunduğunuz ortama acil ekipler gönderebiliyor ya da bilgilendirilme mesajları yapılıyor. Bir dönem Türkiye’de kadınlar da yapıyordu. Örneğin kadın pedleri içerisine bilgilendirme mesajları yerleştiriyorlardı.
 
Diğer yandan salgınla birlikte iktidarın açıkladığı "normalleşme" adımlarına karşın uzmanların sık sık söylediği şeylerden biri artık hiçbir şeyin “normalleşmeyeceği” oldu. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaksa kadınların nasıl yeni mücadele şekilleri üretmesine ihtiyacı var?
 
Karaman: Hukukta, uluslararası ilişkilerde kısacası insan ile ilgili her şeyde verdiğimiz tepkiler ve dayanışma şekli değişmeye mahkumdur. Çünkü koşullar her zaman değişiyor ve şimdi de bu krizlerden biriyle karşı karşıyayız. Artık farklı bir tepkilerin verilmesi gerekiyor, farklı bir şekilde dayanışma, örgütlenme göstermemiz gerekiyor. Ama burada temel nokta kadınların yine bir arada ve omuz omuza olduğunun unutulmaması gerektiği. Temel içgüdümüzün bu olması gerektiğini düşünüyorum. Korona süreci bize başka şekilde konuşmaya, başka şekilde iletişim kurmaya itmiş oldu. Artık sosyal medyada, elektronik alandaki örgütlenme ve iletişimin daha fazla artacağını düşünüyorum. Ama sokakları hiçbir zaman bırakmamak gerekiyor. Çünkü hala interneti olan ve bilgisayarı olan insanlara ulaşmış oluyorsunuz. Bizim amacımız herkese ulaşmak olduğu için sosyal mesafeyi koruyarak yine de eylemlerimize devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum. 
 
Kolot: 6284 sayılı ve İstanbul Sözleşmesi’nin devlete yüklediği sorumlulukları kadın mücadelesiyle de olsa yerine getirilmesini sağlamamız gerekiyor. Buradan şu çağrıyı da yapmak isterim. 183’e ulaşamıyorsanız, karakoldan evlerinize gönderiliyorsanız, şiddet failleriyle aynı evde yaşamaktan korkuyorsanız lütfen bulunduğunuz illerdeki kadın örgütlerine, kadın derneklerine ulaşmaya çalışın. Onun dışında acil durumda bir kadın arkadaşınız, akrabanızla daha önceden haberleşin. Bir şey olursa sana ulaşacağım deyin. Gerçekten sizlerin yaşamı her şeyden daha önemli ve kadın dayanışması her zaman yaşatır.
 
Biraz da kampanyanızdan bahsedelim. 30 farklı ülkeden mesajlarını gönderen kadınların temel talepleri ne oldu?
 
Karaman: Bu kampanyaya ilk başladığımızda insanların bir tepki vereceğini biliyorduk ama sesimizin bu kadar yayılacağını ve bu kadar duyulacağını beklememiştik. Arkadaşlarımızdan birinin talebi ile birlikte Türkiye gibi diğer ülkelerde yaşanan kadına yönelik şiddeti uluslararası bir çağrı haline getirmek istedik ve öyle başladı. 
 
Yaptığımız çağrı beklediğimizden daha fazla ses getirdi ve 30 farklı ülkeden kız kardeşlerimiz bize ulaştı. Bize ulaşan kadınların bir kısmını ortak çalışma alanlarından tanıyorduk ama bir kısmını hiç tanımıyorduk. Şimdiye kadar hep olumsuz şeylerden bahsettik ama burada kadınların söylediği ve talepte bulunduğu bir nokta vardı. ‘Evet biz şiddete dur diyoruz, kadınların omuz omuza olması gerektiğini söylüyoruz ve kadın dayanışmasının yaşattığını söylüyoruz ama aynı zamanda biz diyoruz ki sevgi şiddetten daha üstündür, kadın dayanışması hep birlikte yaşatır, artık sizin de tepki vermenizin zamanı geldi, artık etrafınızda yaşanan sıkıntıları siz de görün siz de paylaşın.’ İki önemli sonuç çıktı ‘erkeklerin koronovirüsten daha fazla öldürdüğü’ ve ‘bir kişiyi daha kaybetmeye tahammülümüz yok.’ Kampanyayı en sonunda raporlayacağız. Bu şekilde bırakmak tabi ki yeterli olmaz. Karşılaştığımız problemlere yönelik olarak somut talepler haline getireceğiz ve bunlarla ilgili çalışmalarımız yapmaya devam edeceğiz.
 
Her kadın aslında gönderdiği mesajında yaşadıklarını anlatıyordu...
 
Karaman: Evet örneğin bizimle iletişime geçen kız kardeşlerimizden birisinden şöyle bir tepki aldım. Küçükken babası vefat etmiş ve babasının ailesi tarafından annesi ve kız kardeşi ile birlikte şiddete maruz kalmışlar. Bunun sonucunda başka bir ülkeye taşınmak zorunda kalmışlar. Orada karşılaştıkları başka sıkıntılar olmuş ve anneleri tarafından tek başına büyütülmüşler. Bizimle anında video paylaşmak ve her türlü dayanışma içerisinde olmak istedi. Bunu duymak bile doğru bir şey yaptığımızı hatırlattı ve durmamamız gerektiğini gösteriyor.
 
Kampanyaya katılan kadınlardan çoğu çağrılarını “gör ya da duy kayıtsız kalma tepki ver” “kadın dayanışması yaşatır” sözleri ile iletti. Siz bu çağrıları nasıl yorumladınız? 
 
Kolot: Kadınların pandemi sürecindeki uyarılarına rağmen devlet şiddet vakalarına maalesef arkasını döndü ve bunlara yönelik çalışmalar yapmadı. Kadınlar yine çareyi kadınlardan, kadın örgütlerinden ya da kadın avukatlarına ulaşmakta buldular. Kadınların sesine yine kadınlar cevap vermeye başladı. Bu anlamda ‘kadın dayanışması yaşatır’ sloganının bir kez daha ne kadar önemli olduğunu ve devlete sorumluluklarını hatırlatmamızın çok acil önemli bir konu olduğunu hatırlatmış oldu.
 
MA / Zemo Ağgöz

Diğer başlıklar

09:30 AHKEM işçileri: Tazminat ödememek için istifaya zorluyorlar
09:24 İzBB Başkanının gönderisine yorum yaptı, ücretsiz izne çıkarıldı
09:23 İHD Şirnex Eşbaşkanı: Barışın toplumsallaşması için cesur adımlar atılmalı
09:21 '10 yıl değil 100 yıl geçse de unutmayacağız'
09:20 Bir mezar mücadelesi: Oğlunun kemiklerini dördüncü kez gömdü
09:17 Zorlu kış şartlarında hayvancılık
09:15 İzBB işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı
09:13 Yönetmen Eskiköy: Sinema ve televizyon yoluyla toplumun kutuplaşmasına rıza üretiliyor
09:08 Ölüye Saygı İnisiyatifi Eşsözcüsü: Barışın kalıcılaşması için mekansal hafıza konuşulmalı
09:04 Tutsağa işkencenin görüntüleri çıktı, bilirkişi işkenceyi raporladı
09:03 Yasaklı köyler petrol ve madene açılıyor
09:01 Belçika: Merkezi yönetim yerele karışmıyor, komüniteryen anlayış hakim
09:00 Kadınlar 2025’ten 2026’ya mücadeleyi devrediyor
09:00 18 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:47 ‘Uyuşturucu’ operasyonu: 4 gözaltı
17/12/2025
23:58 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
23:54 Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahüratlara tepki yağdı
23:06 Amed Büyükşehir Belediyesi'nden iddialara yanıt
22:25 Mersin ve İzmir'de eylem: S ve Y Tipi Cezaevleri kapatılsın
21:26 Hindistan’da hava kirliliği ‘aşırı şiddetli' seviyeye ulaştı
21:24 Hasta tutuklu yaşamını yitirdi
21:18 CHP raporunu yarın Meclis'e AKP de Erdoğan'a sunacak
21:08 İnsan hakları haftasının son eylemine polis ablukası
21:01 Mereş Katliamı 47'nci yılında: Kayıplarımızın mezar yerleri bulunsun
20:53 Afgan mülteciler zorla ülkelerine gönderiliyor
20:37 Gazze’de 17 kişi soğuktan yaşamını yitirdi
20:33 Başkurdistan’daki Marksist grup üyelerine ağır ceza
20:27 Amed'de Ayşe Şan için anma
20:20 Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi: Savaş bütçesiyle militarizm kuşatılıyor
20:11 Ahmet Özer: Süreç için herkese düşen sorumluluklar var
19:52 Ankara'da kadın cinayeti
19:38 KHK eylemi: Hukuksuzluklar son bulana kadar mücadelemiz sürecek
19:31 'Leyla Zana'ya yönelik ırkçı sloganlar kabul edilemez'
19:27 Okulda çocuklara silahlı araçlar tanıtıldı
18:48 Komisyondan rapor için ‘yazım ekibi’ kararı
18:40 Cenevre’den çağrı: 'Umut hakkı' derhal uygulanmalı
18:14 Arkaş: Artık Kürtlerin varlığı inkar edilemez
18:07 Görüşme sona erdi: Kanun teklifinin çerçeve metni Meclis'e sunulacak
17:52 Kızını ve torununu katleden Keskin’e ağırlaştırılmış müebbet
17:49 Veysi Aktaş: Mücadelemiz norm dışı devlete karşıdır
17:43 Avukat Suna Bilgin’e 6 yıl 3 ay hapis cezası
17:12 Arhavi’deki çevreciler: Mücadelemiz devam edecek
16:34 Kurtulmuş ve siyasi parti koordinatörlerin görüşmesi başladı
16:31 Dilan Karaman İnceleme Komisyonu: Bilgiler titizlikle derleniyor
16:28 Diba Keskin: Dilimize sahip çıkmazsak yok olacağız
16:21 DEM Parti Meclis Kadın Grubu’ndan ‘istismar’ açıklaması
16:10 'Hakime rüşvet' haberinin erişim engeli haberine de erişim engeli
16:06 25 yıl hapis cezası verilen taciz faili tutuklanmadı
16:04 Gazeteci Aykol’un tedavisi antibiyotiklerle sürüyor
15:56 Oluç: Cumhurbaşkanlığının kimi merkezi yetkileri yerellere devredilmeli
15:32 Arkaş: Önder Apo dışında kimse Türk-Kürt barışını sağlayamaz
15:22 Diyanet’in bütçesi beş bakanlığa ayrılan paydan fazla
15:20 ‘Dayanışmayı büyüterek barışı inşa etmek mümkün’
15:17 DEM Parti, Meclis'te çocuk istismarı için araştırma komisyonu istedi
14:31 İHD: KHK'liler görevlerine iade edilsin
14:10 AYM, Tayfun Kahraman'ın tedbiren tahliyesini reddetti
13:57 Meclis kreşinde Yerli Malı Haftası konusu: SİHA ve savaş
13:56 Kayyım önce koli dağıttı sonra ihale imzaladı
13:32 Gazeteci Diren Yurtsever'e ceza istemine ret
13:21 İmralı Heyeti üyesi Sancar: Şimdi, barış hukukunu kurmanın zamanıdır
12:14 Kurtulmuş ve komisyondaki partilerin koordinatörleri bir araya gelecek
12:07 Miting deklarasyonu: Hukukun anahtarı ‘umut hakkı’nın uygulanmasındadır
11:58 10 Ekim Katliamı davasında 3 polis için soruşturma izni
11:23 31 yıllık tutsaklığın ardından memleketine döndü
11:17 'Siyaset konuştun' denilerek işten çıkarıldı
10:57 Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin İstanbul'da anılacak
09:25 Çiftyürek: Devletin bir beyanda bulunması lazım ki süreç hukuki olarak ilerlesin
09:19 Alman Sosyolog: Abdullah Öcalan'ın çağrısı nadir umut anlarından biridir
09:16 Buluşmaya katılanlar: Meclis Komisyonu tutanakları açıklamalı
09:13 Anneler: İmralı'ya gitmemiz kabul edilsin, Abdullah Öcalan'ı alıp gelelim
09:11 Şiyar Be! Platformu Licê'de temsilcilik açacak
09:09 'Sinemanın dil ve kültür üzerindeki etkisi büyük'
09:07 MAF-DAD Eşbaşkanı Geisweid: 'Umut hakkı'nı uygulamayan Türkiye Konseyden ihraç edilmeli
09:06 Garzan Mezarlığı’nın yok edilip 267 cenazenin çalınmasının üzerinden 8 yıl geçti
09:05 'Nazım ve Cihan'ın tek amacı halkın yaşadıklarını dünyaya duyurmaktı'
09:01 Kültür rüzgarının estiği bir yılda Kürtçe için statü çağrısı büyüdü
09:00 Almanya: Güç de yetki de belediyelerde
09:00 17 ARALIK GÜNDEMİ
16/12/2025
23:36 İstanbul Valiliği’nin yasakları hukuka aykırı bulundu
22:53 Bismîl’de Barış ve Demokratik Toplum Buluşmalarına çağrı
22:48 Konya’da iş cinayeti
22:34 DEM Parti milletvekilleri: Yanlış politikaların dönüşü kaos oluyor
21:31 Koma Amed Ankara'da konser verecek
20:57 Humus ve Lazkiye’de Alevi yurttaşlar kaçırılıyor
20:22 İsrail cezaevlerinde 9 bin 300 Filistinli tutuluyor
19:59 Tülay Hatimoğulları: Demokratik seviyenin hukuki bir sürece kavuşmasını istiyoruz
19:41 Suriye Geçiş Hükümeti QSD’ye saldırdı
19:36 223 işçinin direnişi 140'ıncı gününde
18:52 ‘KCK Basın Davası’ ertelendi
18:49 İnsan Hakları Haftası etkinlikleri sürüyor
17:57 Suriye Geçiş Hükümeti, uluslararası hukuk uzmanını tutukladı
17:09 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
17:04 Arkaş : Her iki taraf da hakikatle yüzleşmeli
16:46 İran’da bir tutsak dudaklarını dikerek açlık grevine başladı
15:55 PFDK 224 futbolcu ve 24 hakeme daha bahis cezası verdi
15:33 Ahmet Özer’den DEM Parti’ye ziyaret: Süreç tarihidir
15:01 Agirî’de görkemli halk buluşması: Sürecin yol haritası manifestodur
14:45 HPG'li Hacı Başaran'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:43 Sağlıkçılar ısrarlı: Eziyet yönetmeliği geri çekilsin
14:37 İHD’den tutsaklara dayanışma kartı
14:36 Berfin Nûrhaq ve Sema Roza İzmir'de anıldı
14:14 ‘İnsan hakları savunucusu Suna Bilgin tahliye edilsin’
14:03 Cezaevi raporu: Kelepçeli muayene, ağız içi arama, ilaç verilmemesi, tehdit
14:02 Mali Müşavirlerden yetkilerinin devredilmesine tepki
13:45 Komünal çalışmanın ürünü Ronahî Halkevi açıldı
13:43 Bozan'dan kelepçeli tedaiye tepki: İşkence ve kötü muameledir
13:20 5 gazetecinin adli kontrol tedbiri kaldırıldı
12:47 DEM Parti İmralı Heyeti ile AKP görüşmesinin tarihi belli oldu
12:40 ‘Umut ve özgürlük’ mitingi düzenlenecek
11:56 Sancar: Gündemimizde olan barış yasasıdır
Davutoğlu: Türkiye içindeki yasal düzenlemeler süratle yapılmalı
11:55 İşçilerin eylemleri 9'uncu gününde
11:54 İstanbul'da ev baskınlarında 12 kişi gözaltına alındı
11:32 Ayşe Şan Amed'de çeşitli etkinliklerle anılacak
11:01 DEM Parti ve AKP milletvekilleri Wan’ın sorunları için bir araya geldi
10:26 Bir mezar hasreti: Nazım ve Cihan'ın köşesi
10:19 İmralı Heyeti ile Gelecek Partisi görüşmesi başladı
09:41 Aykol tutsakların sesi olmaya devam ediyor: Hücre cezasından beraat etti ama tahliyesi engellendi
09:36 İlçeden geçen uluslararası yol tehlike saçıyor
09:35 Kayyımın bitmeyen 12 milyon TL'lik mezbahası!
09:26 Rojhilat Aksoy: Festivalde komün ruhu oluştu
09:25 Nazım'ın gülüşünde devrim gizliydi
09:25 Doğa talanına karşın palamut ekimi
09:19 Sait Yıldırım’ın tahliyesi ‘örgütsel’ konuştuğu iddiasıyla engellendi
09:17 Çilek üreticileri: İthalat durdurulmazsa üretici ayakta kalamaz
09:14 Şiddet uygulayan zabıtalar mağdur, kendisi şüpheli oldu
09:11 Kooperatifçilikle geçinen köyde 92 yıldır tiyatro sahnesi kuruluyor
09:08 Aydın'dan çağrı: Bütçe halka ayrılsın
09:04 Türkiye hangi ‘özerklik’ maddelerinde çekimser?
09:02 2025 Ekoloji Karnesi: Dünya yok oluşa gidiyor
09:00 16 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:17 Meteoroloji'den sağanak ve kar yağışı uyarısı
08:07 GAİN'e operasyon: Şirket yetkilileri gözaltında, TMSF kayyım olarak atandı
15/12/2025
23:41 BES-AR: Asgari ücretle insanca yaşam mümkün değil
23:36 Buğday silosunun altında kalan işçi hayatını kaybetti
21:52 Tom Barrack ile Netanyahu görüştü
21:07 Xarpêt’ta iş cinayeti
21:04 Paramiliter grupların işkence ettiği Efrînli hayatını kaybetti
21:01 Wan’da engellilerle atölye çalışması
20:58 Erciyes Üniversitesi’nde bir kadın katledilmek istendi
20:34 ATK raporlarının kadın davalarındaki rolü: Asıl sorun sistemde
20:15 Gülderen Varlı: Kayyımların usulsüzlükleri Şam'a kadar yol olur
20:04 DEM Partili Uçar: Norm dışı devlet hala devrede
19:57 Sel sonrası Endonezya’dan 'orman ruhsatı' hamlesi
19:48 Rojava Kadın Platformu’ndan sel mağdurları için yardım çağrısı
19:43 DEM Parti milletvekilleri: Asker ve polisler çetelerle işbirliği yapıyor
19:33 Sevcan Demir'i katleden faile ağırlaştırılmış müebbet istendi
19:25 Erdoğan: Ayrıştırıcı söylemlere izin vermeyeceğiz
18:15 İran'da 1’i çocuk 4 Kürt yurttaş gözaltına alındı
18:08 Suudi Arabistan’da 340 kişi idam edildi
18:04 Okul müdürü, öğrenciyi darp etti