DİYARBAKIR – Diyarbakır’da gözaltına alınan Bağlar Belediyesi Meclis üyesi Gönül Aslan’ın 3 buçuk yaşındaki oğlu Dilgeş Aslan, bayramı annesinin serbest bırakılması umuduyla beklediği Diyarbakır Adliyesi’nde karşıladı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Rosa Kadın Derneği hakkında başlatmış olduğu soruşturma kapsamında gözaltına alınan 18 kişinin arasında bulunan ve tutuklama istemiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen Bağlar Belediyesi Meclis üyesi Gönül Aslan’ın 3 buçuk yaşındaki oğlu Dilgeş Aslan, Diyarbakır Adliyesi’nde annesinin serbest bırakılması umuduyla bekliyor.

ANNESİNİN BIRAKILMASI UMUDUYLA ADLİYEDE

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Tem Şube’de bir günlük gözaltı süresinin ardından dün saat 15.00’da adliyeye sevk edilen 18 kişinin arasında bulunan Aslan, savcılık tarafından tutuklama istemiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Adliye süreciyle birlikte iki gün gözaltında bulunan Aslan’ın adliyeye getirilmesiyle birlikte 3 buçuk yaşındaki oğlu Dilgeş de adliyeye geldi. Saatlerdir adliyede bekleyen Dilgeş, saatler gece yarısını geçmesine rağmen adliyeden ayrılmıyor.

Ayrıca 3 çocuk annesi Aslan’ın eşinin yurtdışında olduğu ve bir çocuğunun ise böbrek hastası olduğu öğrenildi. “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla savcılık tarafından tutukluluğa sevk edilen Aslan’ın Rosa Kadın Derneği üyesi olması ve HDP’nin düzenlemiş olduğu eylem ve etkinliklere katılması nedeniyle gözaltına alındığı kaydedildi.

Diyarbakır Adliye’sinde siyasetçilerin ve kadın hakları aktivistlerin ifade işlemlerini takip eden DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ajansımıza önemli açıklamalarda bulundu.

'ÖZEL GÜNLERİ KALMAMIŞ'

“Kürtler hiçbir zaman ne bayramı ne de özel günlerini huzur ve sevinç içinde geçirmiş değiller” diyen Güven, Kürtler sürekli acılarla özel ve bayramlarını geçirdiklerini ifade etti. Kürtlerin yaşamı boyunca zulüm ve baskı altında geçtiğini vurgulayan Güven, “Bu aylar ve yıllarla ifade edilemeyen bir şeydir. Tam yüz yıldır Kürtlere dönük bu zulüm devam ediyor. Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana süre gelen bir zulüm vardır. Tüm baskılar çeşitli çeşitli kendini göstermiştir. Mahkemelerin isimleri değişmiş ola bilir ancak Kürtler için değişen bir şey yoktur. Kürtlere karşı zihniyet devam etmiştir. İstiklal Mahkemeleri, Özel Güvenlik Mahkemeleri, Devlet Güvenlik Mahkemeleri ismi ne olursa olsun ama Kürtler için bir şey değişmemiştir” dedi.

‘KÜRTLER İFADE VERİYOR’

Şêx Sait, Seyit Rıza’nın yargılaması ile 49’ların davasında yargılanan Kürt aydınlarının karşı karşıya kaldığı uygulamaları hatırlatan Güven, şunları söyledi: “Kürtler için hukuki bir şey yoktur. Bunlar hepsi hukuk maskesi altında yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Önceki günden bu yana kadın hakları savunucuları ve siyasetçilerimiz gözaltında tutuluyor ve yargılanıyorlar. Bugün bayramdır ancak Kürtler ve siyasetçileri adliyede ifade veriyor. Bu arkadaşlarımız ne yapmıştır?”

DİLGEŞ ANNESİ İÇİN VERİLECEK KARARI BEKLİYOR

Bağlar Belediye Meclis Üyesi Gönül Aslan’ın durumuna dikkat çeken Güven, “Gönül arkadaşımız 3 çocuk annesidir. Eşi yurtdışındadır. Bir çocuğu 3.5 yaşında, bir çocuğu da böbrek hastasıdır. Bu akşam Dilgeş isimli çocuğu annesine getirdiler. Annesiyle beraber mahkemenin kararını bekliyorlar.”

Barış Anneleri Meclisi üyesi Hava Kıran’ın durumuna da dikkat çeken Güven, “Hava ana yıllardır barış için mücadele ediyor. Şimdi de Diyarbakır Adliyesinde mahkemenin kararını bekliyor” dedi. 

‘KÜRTLER BAYRAMLARINI ADLİYE KORİDORLARINDA KARŞILIYOR’

“Kürtlere karşı ciddi bir düşmanlık hukuku uygulanıyor” diyen Güven devamla, “Kürtler hak sahibi olmasın, Kürtler en güzel sevinçli günlerinde sevinmesin diye adliye koridorlarında yargılanıyorlar. Kürtler bayramlarını mahkeme koridorlarında karşılıyorlar” diye belirtti.

Son 10 yıldır gece ve gündüzlerinin bu adliye koridorunda geçtiğine işaret eden Güven,  “Kürtlerin mezarları ve çocukları büyük zulümle yüz yüzedir. Kürt anneleri bayramlarını yıkım ve tutuklamalarıyla karşılıyorlar. Bize bayram yoktur. Yarın kalkıp halkımıza bayramınız kutlu diyemiyoruz. Kime bayramı kutlayacağız? Bu zulüm ve baskılara rağmen Kürtler dimdik ayakta ve mücadele ediyorlar. Tüm arkadaşlarımızın duruşu takdire şayandır. Hazırlanan suçlamalar da Kürt olmaları içindir. Suçumuz Kürt olduğumuz içindir. Biz Kürdüz hakkımızı aradığımız için suçlu pozisyona getiriyorlar” diye konuştu.