Şırnak'ın Silopi ilçesinden Irak Federal Kürdistan Bölgesi’ne açılan Habur Sınır Kapısı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle 1 Mart'tan bu yana insan geçişine kapalı. İstanbul, Adana, Mersin, Ankara ve Antep gibi kentlerden getirilen TIR'lardaki yüklerin geçişleri ise kontrollü yapılıyor. Söz konusu kentlerden getirilen araçların dorseleri, Federe Kürdistan Bölgesi'ndeki kapı ile Habur Sınır Kapısı arasındaki tampon bölgede değiştirilerek, yükler teslim edildikten sonra araç sahiplerine teslim ediliyor. 

 

VİRÜS TEHDİDİNE RAĞMEN BEKLİYORLAR

 

Bu işlemden kaynaklı çok sayıda TIR şoförü, uzun bir süredir Silopi, Cizre, Mardin'in Nusaybin ve Kızıltepe ilçe girişlerinde oluşan araç kuyruklarında bekliyor. Şoförler, dünya genelinde binlerce insanın yaşamını yitirmesine neden olan virüs tehdidine rağmen herhangi bir önlem almadan bekleyişlerini sürdürüyor. Yeme ve içme gibi ihtiyaçlarını araç sandıklarında depolayan şoförler, sağlık taramasından geçirilmediklerini belirterek, geçimlerini sağlamak için çalışmak dışında herhangi bir alternatiflerinin olmadığını dile getirdi.   

 

8 ÇOCUĞUN GEÇİMİ

 

Urfa’dan getirdiği yükle yaklaşık bir haftadır Cizre-Silopi karayolunda bekleyen Ali Demir, 8 çocuk babası olduğunu belirterek, "Virüs ve hastalık var. Bu yollarda rezil olduk. Öğrencilerimiz var onlara bakmamız lazım. Mecbur olmazsa kimse bu hastalık yüzünden bu yollara düşmezdi” dedi. 

 

2004 yılından beri şoförlük yaptığını belirten Demir, virüse karşı sadece önlem olarak maske taktıklarını ifade etti. "Çalışmazsak çocuklarımız ne yer" diye yakınan Demir, "8 çocuğumun 8’i de öğrenci. Çocuklarımız her gün endişe ile bizleri telefonla arıyor. Ne yapalım çalışmak zorundayız. Durumumuz iyi olsaydı bu hastalık nedeniyle evimizden çıkmazdık” diye konuştu. 

 

‘NE ŞİRKET NE DEVLET ÖNLEM ALMIYOR'

 

Mersin Limanı’ndan yük getiren ve isminin açıklanmasını istemeyen A.K. ise, virüse karşı yeteri kadar önlem alınmadığı görüşünde. A.K, “Bizler durumun farkındayız. Ama ne şirket tarafından ne de devlet tarafından herhangi bir önlem alınmıyor. Mesela araçlarımız kontrol edilmiyor. Dezenfekte yapılmıyor. Sanki ülkemizde virüs yokmuş gibi ya da yurtdışından gelen ürünleri araçlarımıza yüklemiyormuşuz gibi bir durum var. Sadece Habur Sınır Kapısı’ndan gelirken araçlarımızın içi ve dışı dezenfekte ediliyor. Oysa bu salgına yakalanan birçok şoför arkadaşımızın olduğunu biliyoruz" dedi. 

 

Tüm şoförlerin testten geçirilmesini isteyen A.K, “Kontrolsüz kimse yola çıkmamalı. Şoförler ve TIR sahipleri için zor olacak ama tüm önlemler alınmadan kimseyi yola çıkarmasınlar" diye konuştu. 

 

‘TEKER DÖNMESE PERİŞAN OLURUZ’

 

Urfa’dan gelen Orhan Demir de, oluşan kuyruğa tepki göstererek, "Bize 'dışarı çıkmayın' diyorlar. Peki biz ne yiyip ne içeceğiz? Bu teker dönmediği gün biz perişan oluyoruz. Kredi borcumuz var. Ne yapacağız? Yetkililer bu soruna çare bulmalı" çağrısında bulundu. 

TIR’ın için 3 ayda 18 bin TL ödeme yaptığını söyleyen Demir, "Ben çalışmasam bu parayı nasıl ödeyeceğim? Bize çözüm önerin de biz de çalışmayalım. Yetkililere sesimizi duyurmak istiyoruz. Elimiz ve kolumuz bağlı. Annem ve babam da dahil 7 kişiye bakıyorum. Maddi durumun iyi olmayınca mecburen çalışıyorum. Bu arabanın vergisi ve taşıt pulu var. Bakımı ve borcu var; çalışmazsak ne yapacağız ve bunları nasıl ödeyeceğiz” diye sordu. 

 

MA / Müjdat Can