Türkiye’nin ve ona bağlı “Suriye Milli Ordusu”nun Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik başlattığı saldırılar 9’uncu gününde sürüyor. Saldırıların yoğun olarak sürdüğü Akçakale ve Ceylanpınar ilçeleri hayale kentlere döndü. Ankara'daki DAİŞ saldırısında kızı Başak Sidar Çevik'i yitiren Suruç Belediye Eşbaşkanı Hatice Çevik saldırılarla birlikte Suruç’taki yurttaşların durumunu ve belediye bünyesinde kurdukları kriz masasının çalışmalarını anlattı.

 

‘SURUÇ HALKI TEDİRGİN’

 

Suruç halkının tedirgin olduğunu dile getiren Çevik, çatışmalı ortamın yurttaşların sosyal yaşamlarına bir bütün yansıdığını söyledi. Çevik, “Sınırdan 5 kilometreye kadar boşaltma kararı var. Köyler zorla boşaltılmaya çalışılıyor. Muhtarlar halkı ikna etmeye çalışıyorlar, ancak başarılı olamıyorlar. Orada halkın kurulu bir düzeni, ekinleri, hayvanları var. Geçim kaynakları var. İnsanları bir yerden çıkarmak çözüm değil bunun yanında geçimlerini sağlamak, düzenlerini kurmak gerekiyor. Biz insanların taşınmasını, yerinden edilmesini değil, barış ve huzur içerisinde orada yaşamalarını istiyoruz. Yurttaşlar da bunu istiyor. Gece köylerinden çıkıp başka yerlerde kalıyor, gündüzleri tekrar köylerine dönüyorlar. Sınır bölgelerindeki insanlar çok mağdur ve buna bağlı olarak çok gerginler” ifadelerini kullandı.

 

‘DAİŞ İLE MÜCADELE ÜZERİNDE DURULMALI'

 

Dünya halklarının yüzleştiği en büyük tehlikenin DAİŞ olduğunu belirten Çevik, “DAİŞ’in 2015’te neler yapabildiğini gördük. Art arda patlamalar, bir sürü can kaybı yaşandı bu ülkede. Kaçan DAİŞ üyelerinin Türkiye tarafında mı Suriye tarafında mı olduklarına dair bir bilgimiz yok. Bu tüm dünya için büyük bir problem ve göz ardı edilmemesi gerekiyor. DAİŞ dünyanın başına bela olmuş bir terör örgütüdür. Bu anlamda tüm ülkelerin bir şeyler yapmaları gerektiğine inanıyorum. Bu bölgede DAİŞ ile mücadele üzerinde durulması gerekiyor. Ülkelerin Türkiye’ye yaptırım uygulayacaklarını söylemesi bize ne yeterli ne de inandırıcı geliyor. Ortadoğu halkları kimsenin umurunda değil. Dünya devletleri kendi çıkarlarının peşinde. Buna karşı dünya halkları büyük bir duyarlılık gösteriyor. Bunları görüyor ve cesaret alıyoruz. Tüm bu olanların sonunda acı da gözyaşı da halklara kalıyor” diye konuştu.

 

‘ÜZERİMİZE DÜŞEN NE VARSA YAPMAYA HAZIRIZ’

 

İlçede yaşanan tüm bu sorunlara çözüm üretmek amacıyla belediye bünyesinde bir kriz masası oluşturduklarını anlatan Çevik sınır bölgelerinde yaşayan yurttaşların ateş altında kalmasını istemediklerini belirtti. Çevik, “Bizler kriz masası olarak yurttaşlar için ne yapabiliriz üzerinden planlamalar yapıyoruz. Barınma, giyim, gıda gibi temel ihtiyaçları karşılamak için belediyenin imkanlarını zorluyoruz. Olağanüstü durumlara karşı hazırlıklarımızı yapıyoruz. Yalnızca Suruç köylerinden değil, Ceylanpınar’dan Suruç’a göç eden insanlar var. Ceylanpınar’dan gelen 4-5 aile başvuruda bulundu. Yurttaşlar evlerinden hiçbir eşyalarını alamadan kaçıp gelmek zorunda kalmışlar. Suruç’a gelen yurttaşlar için de belediye olarak barınma ve gıda yardımı sağlamaya çalışıyoruz. Bu süreçte üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Tüm kurum ve kuruluşların da bu konuda duyarlı olmaları gerekiyor” dedi.

 

‘PROJELERİMİZİ ASKIYA ALDIK’

 

Halkların savaş istemediğini kaydeden Çevik, bu savaştan yalnızca sınır illerinin değil tüm Türkiye’nin etkilendiğini ifade etti. Türkiye’de hem ekonomik hem de sosyal açıdan bu saldırıların yansımasının olacağını söyleyen Çevik, “Halk üzerinde psikolojik anlamda da etkilerle karşı karşıyayız. Biz bütün Türkiye halklarının barış ve huzur içerisinde yaşamasını istiyoruz. Bu temelde de mücadele ediyoruz. Ölümün en acısını en kötüsünü görmüş biri olarak Suruç’ta can kaybı olmasın, kimse ölmesin istiyorum. Bu anlamda diyalogla çözülebilecek olan sorunların barışçıl bir çözümü olduğuna inanıyorum. Yapmayı düşündüğümüz projelerimizi askıya aldık. Böylesi ölümlerin yaşandığı bir süreçte ne hevesimiz kalıyor ne de ileriyi öngörebiliyoruz. Umarız insanlar yerlerinden yurdundan daha fazla edilmez ve daha fazla can kaybı yaşanmaz” ifadesinde bulundu. 

 

‘BU SORUN İKTİDARLARIN SORUNUDUR’

 

Çevik son olarak şunları kaydetti: “Yıllardır süregelen savaşların hiç kimseye bir faydası olmamıştır. Barış her zaman zordur yönetenlerin işlerine gelmez. Biz barışı savunuyoruz, savunmaya da devam edeceğiz. Türkiye’deki tüm halkların barış ve huzur içerisinde kardeşçe yaşayabileceğine inanıyoruz. Bu sorun halkların sorunu değil iktidarların sorunudur. Ben dünya kamuoyunu burada yaşananlara duyarlı olmaya çağırıyorum. Bu topraklarda 5 yıl önce çok büyük bir olay yaşandı. Biz bugün yine aynı durumun eşiğindeyiz. Umuyorum bir an önce bu çatışma ortamı sonlanır ve daha fazla can kaybı gerçekleşmez.”