Yargıtay'ın "Örgüt propagandası yapmak"tan hüküm giyenlere denetimli serbestlik uygulanması kararının ardından benzer bir karar, "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek"ten hüküm giyenler için çıktı. Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi, "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adında suç işlemek"ten 3 yıl bir ay 15 gün hapis cezası alan Sıla Türkmen'in denetimli serbestlik uygulamasından yararlanmasına karar verdi. Türkmen'in cezasının son 6 ayı kalırken denetimli serbestlik uygulamasından faydalandırılması, "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek"ten hüküm giyenler için ilk olma özelliğini taşıyor.

 

İLK TALEP DİSİPLİN NEDENİYLE REDDEDİLDİ

 

Diyarbakır’da 2013 yılında toplumsal bir gösteriye katıldığı gerekçesiyle "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" gerekçesiyle Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada 2017'de 3 yıl bir ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan Sıla Türkmen, 2013 yılında katıldığı eylem nedeniyle cezası 2017'de Yargıtayca onandı. Tutuklanarak Elazığ Kadın Kapalı Cezaevi'ne sevk edilen Türkmen, cezasının son bir yılında denetimli serbestlik uygulamasından faydalanmak için Elazığ İnfaz Hakimliği'ne başvuruda bulundu. Ancak aldığı disiplin cezası nedeniyle talebi reddedildi. "İyi hal durumunun oluşa bilmesi için gerekli olan 6 aylık sürenin ardından yeniden Türkmen avukatı Sinan Can aracılığı, denetimli serbestlikten yararlanmak için yeniden Ceza İnfaz Hakimliği'ne başvurdu.

 

MAHKEME LEHE KARAR VERDİ

 

Ceza İnfaz Hakimliği, İdare Gözlem Kurulu'nun cezasını, "örgüt üyelerinin bulunduğu" koğuşta infaz ettiği gerekçesiyle, "örgütle ilişkisinin devam ettirdiği" gerekçesiyle Türkmen'in denetimli serbestlik talebini reddetti.  

 

Türkmen'in avukatı Sinan Can, müvekkilinin "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek"ten aldığını, mahkemenin bu yönde verdiği kararla müvekkilinin "örgüt üyesi olmadığının" tescili olduğunu belirterek Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkeme, Türkmen'i haklı bularak denetimli serbestlik uygulamasından faydalanmasına karar verdi. 

 

Türkmen'in avukatı Sinan Can, müvekkilinin "örgüt üyesi olmak"tan ceza almadığı dolayısıyla örgüte mensubiyet şartının aranamayacağını vurguladı. İtirazlarının haklı bulunduğunu belirten avukat Can, "Mahkeme, müvekkilin örgüt üyeliğinden aldığı bir cezasının olmadığından itirazımızın haklı bularak, tahliye edildi. Böylelikle müvekkil koşullu salıverilmesine 6 ay kala tahliye edildi. Denetimli serbestlikten yararlandı." ifadesini kullandı.

 

'KARAR BİR İLKTİR' 

 

"İdare Gözlem Kurulları kendilerini yargısal makam yerlerine koyuyor" diyen avukat Can, gözlem kurullarının verdikleri kararlarla birçok kişinin denetimli serbestlik talebinin reddedildiğini dile getirdi. "Örgüt propagandası" ve "örgüte yardım etmek" gerekçesiyle ceza alanların Yargıtay kararıyla denetimli serbestlikten yararlandıklarını hatırlatan Can, "Bu güne kadar 'örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek'te alınan mahkumiyetlerde ilk defa denetimli serbestlikle tahliye kararı verildi. Gecikmiş bir karar olsa da yerinde bir karar. Mahkeme idare gözlem kurullarının hukuki pozisyonuna da örtülü olarak bir atıfta bulunmuş. Ancak mahkeme ayrıntılı bir gerekçeli karar yazmadığı için eksik bir karardır. Çünkü emsal nitelik taşıması için kararını daha fazla gerekçelendirseydi, aynı suçtan mahkum olanların denetimli serbestlikten yararlanması için daha güçlü bir karar olabilirdi" diye konuştu.

 

MA / Aydın Atay