'İntihar etme, örgütlen' demek yerine ne yapılmalı?

img

İSTANBUL – Ekonomik krizle büyüyen işsizlik sorunu dolayısıyla peş peşe yaşanan intihar vakaları kaygı uyandırmaya başladı. İktidarın sorumluluktan kaçmak için yok sayıp, görmezden geldiği ortamda, muhalefetin "İntihar etme, örgütlen" yaklaşımında olduğunu belirten uzmanlar, kişileri intihara sürükleyen nedenlerin ekonomik ve politik olduğunu vurguladı. 

Türkiye’de giderek derinleşen ekonomik krizle işyerlerinin kapılarına bir bir kilit vurulurken, işsizler ordusuna da her gün yenileri ekleniyor. Sayıları günden güne artan bu işsizler arasında yoksulluk, geçim sıkıntısı ve borçlanma gibi nedenlerle yaşanan intiharlar da son dönemde artmaya başladı. 
 
CHP Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi (PM) üyesi Tekin Bingöl’ün derleyip, geçtiğimiz günlerde paylaştığı rapora göre, 2013’te 15, 2014’te 25, 2015’te 59, 2016’da 90, 2017’de 89 ve 2018’de de 73 işçi hayatına son verdi. Son 6 yılda, işe bağlı sebepler yüzünden yaşanan intiharlar 5 katına çıkıp, 351 kişiye ulaştı.
 
Son olarak Eyüp Dal isimli işsiz, 16 Mayıs günü Antep’de Şahinbey Belediyesi önünde bedenini ateşe vererek yaşamına son verdi.
 
Bu ve diğer birçok intihar vakasının en dikkat çekici yanı kamusal alanlarda gerçekleştirilmesi. Ancak işsizlik, geçim nedeniyle yaşamına son veren işçilerin siyaset arenasının yanı sıra sendika, sivil toplum örgütü ve kamuoyunda da yeteri kadar gündeme oturup, tartışılmadı.
 
Mezopotamya Ajansı'na (MA) konuşan, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Eğitim ve İSİG Dairesi Müdürü Tevfik Güneş, Sosyolog ve Akademisyen Prof. Dr. Ferhat Kentel ve Psikolog Sevgi Türkmen, bu tür hadiselerin ortaya çıkmasına zemin hazırlayan nedenlerin ekonomik, sosyal ve psikolojik yönünü değerlendirip, çözüm önerilerini de sıraladı. 
 
GÜNEŞ: İŞSİZLİK İLİŞKİLERDE YARILMALARA NEDEN OLUYOR
 
DİSK Eğitim ve İSİG Dairesi Müdürü Tevfik Güneş, bir insanı işsiz bırakmanın onun kişiliğiyle, benliğiyle ve ailesiyle olan ilişkilerinde inanılmaz yarılmalara ve problemlere neden olduğunu görüşünde.
 
İşsiz kalan insanın kendini değersiz hissetmeye başladığını ve bu değersizleştirmenin giderek bir çöküntü ve bunalıma yol açtığını ifade eden Güneş, "Kişi tek çare olarak bu değersizleşmeyi ortadan kaldıracak bir hareket yaparak intihar ediyor. Sonuçta insanlar kişisel bir çözüm olarak kendi hayatlarını, varlıklarını ortadan kaldırarak aslında işsizliğin yarattığı tahribata da tepki gösteriyor” diye belirtti.  Güneş, bu durum insanın yapabileceği en büyük karşı duruş olarak düşünülebilinirse de, bunun kabul edilemez bir şey olduğunu ekledi.
 
‘İŞ BULMANIN MADDİ ZEMİNİ OLUŞTURULMALI'
 
Bu durumun önüne geçmek için ise, özellikle işsiz kalan insanların kendi varlıklarını idame ettirebilecekleri politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyen Güneş, İşsizlik Fonu’nun işsizlere çare bulmaktan ziyade iktidarın ekonomi politikalarını destekleyicisi ve düzenlemecisi haline geldiğini kaydetti. Güneş, "Bu devlet eğer sosyal devlet ise insan onuruna uygun bir iş bulmanın politikalarını ve maddi zemini oluşturmak durumdadır" diye konuştu.
 
EKONOMİ VE ÜRETİM İLİŞKİLERİNDE YAŞANAN DÖNÜŞÜM 
 
12 Eylül askeri cuntası dönemi sonrası ortaya çıkan ekonomik tablo üzerinden duran Güneş, şunları belirtti: "O dönemde kamu ağırlıklı üretimden söz edebiliriz. Sendikal örgütlenme neredeyse yarı yarıyaydı. 2000’lere doğru bu özel sektörden yana ağırlık kazanmaya başladı. AKP iktidarıyla birlikte ekonomik ve üretim ilişkilerinde hızlı dönüşümler yaşandı. Bizzat devletin eliyle güvencesiz, taşeron çalışma, sendikal örgütlenmenin önüne dayatıldı. İşsizlik ve intihar ilişkisine bakarak asla güvencesiz taşeron ve kayıt dışı ilişkiyi kabul edemeyiz. Özel sektöre bağlanmakla istihdam sorunu çözülemez. Ne küresel ne de yerel ilişkiler düzeyinde başarılı olur. Bunun için bizzat kamunun, devletin bu sürece müdahale etmesi, üretken yatırımlara yönelmesi gerekir. Özel sektöre sermaye aktarımı, varlık aktarımı anlamına gelirken, güvencesiz taşeronlaştırma giderek yaygınlaştırılmaya başlandı." 
 
‘KRİZİN OLDUĞU DÖNEMLERDE İNTİHARLARDA ARTIŞ VAR’
 
Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde intiharlarda artış yaşandığını dile getiren Güneş, sendikal hareketlerin de kriz dönemlerinde sermayenin saldırılarına karşı pasif kaldığı eleştirisinde bulundu 
 
Bugün de ücretleri aşağı çeken, istihdamı baskılandıran ve sendikal hareketlerin büyümesini ve güçlenmesini engelleyen bir ekonomik kalkınma modeliyle karşı karşıya olduklarının altını çizen Güneş, “Bunun ortadan kaldırılması mümkün. Fakat Türkiye’deki sendikal ilişkilerin bu kadar dağınık, parçalı, zayıf, çökmüş ve aidiyet ilişkileri içerisinde olması halinde buradan başarılı bir politikanın açığa çıkabilmesi çok zor. Öncelikli olarak sendikalı hareket, devleti bu konuda çok ciddi yatırımlara zorlayacak bir tarzın içerisine girmesi gerekiyor” dedi. 
 
‘DÜZENLEMELER UZUN DÖNEMLİ YAPILMALI’
 
Güneş, işsizlikten kaynaklı intiharların son bulmasına yönelik ihtiyaç duyulan düzenlenmelerin uzun dönemli olması gerektiğini de ifade etti. Güneş, bu konudaki çözüm önerilerini ise, şöyle dile getirdi: “Devlet kamusal yatırımlara yeniden dönmek, iş gücüne katılımı arttırmak durumundadır. İŞKUR, kamusal hizmetlere yeniden dönmek durumdadır. Bu konuda mesleki becerinin çeşitlendirilmesi, yeni açılmış meslek alanlarının, buna uygun üretim alanlarının istihdamına yönelik, işsizlere dönük eğitimlerin yapılması gerekiyor. İşsizlik Fonu’nun özelikle işsizler açısından bu tür ücretlerden, aylıklardan yararlanabilecek düzenlenmelerin uzun dönemli yapılması gerekiyor.” 
 
KENTEL: MÜŞTERİ NİTELİĞİNDE BİR DESTEK KİTLE YARATILDI
 
Sosyolog Ferhat Kentel de, Türkiye’de özellikle darbe dönemlerde uygulanan otoriter siyasetle sendikal örgütlenme ve hak arama yolları alabildiğine kısıtlanırken, bugün ise mevcut yönetimin ‘Bizim sayemizde artık grev falan yapılmıyor’ açıklamalarıyla gurur duyduğuna işaret etti.
 
Türkiye’de küresel ekonomi politikalarına paralel olarak yürüyen bir süreçte, yerli ve milli baskı politikalarıyla insanların maddi meseleler hakkında hak aramalarının önünün tıkandığını söyleyen Kentel, “Bu alanda ortaya çıkabilecek risklere karşı da popülist önlemlerle göz boyayıcı ve ‘müşteri’ niteliğinde bir destek kitle yaratılmaya çalışıldı” dedi.
 
‘HAK ARAMA YOLLARI TIKANIRSA ÇARESİZLİK HAKİM OLUR’
 
Sözün imkanının alabildiğine kısıtlandığı ve adalet konusunda mağdur toplumsal kesimler için hak arama yollarının tıkalı olduğu süreçlerde çaresizliğin ve umutsuzluğun hakim olacağını ifade eden Kentel, "Böyle bir durumda istenmeyen olaylar da gerçekleşiyor. İnsanlar ya başkalarına ya da kendilerine zarar veriyorlar. Bir yanda suç oranları, aile krizleri, dolandırıcılıklar ve ahlaksızlık artıyor, diğer yanda birçok insan kendi hayatına kıyıyor" dedi.
 
‘BUNALIM HALİNDEN ÇIKMAK MÜMKÜN’ 
 
Kentel, her yönden beslense de bu bunalım halinden çıkmanın mümkün olduğu üzerinde önemle duruyor. Sosyo-ekonomik, sınıfsal, kültürel, ekonomik, dinsel ve toplumsal cinsiyete dair her türlü mağduriyet halinin birbirleriyle konuşması ve dayanışması gerektiğini belirten Kentel, şöyle devan etti: “Hiçbir insan sadece ekonomik ya da sadece kültürel bir varlık değildir. Her birimizin bir yanı başka insanlarla ortak bir derde sahiptir ve bu ortak dertler ancak birlikte, başkalarını da duyarak aşılabilir.”
 
TÜRKMEN: EGEMENLER İNTİHARLARI ‘HASTALIK’ OLARAK TANIMLIYOR 
 
Psikolog Sevgi Türkmen’e göre ise, ‘işsizlik ve yoksulluk’ şeklinde tanımlanan intiharların tümü ekonomi temelli. İktidarların yaşanan bu intiharları her dönem yok sayıp, görmezden geldiğini belirten Türkmen, nedenini şöyle açıkladı: “Çünkü görürse kendi kudretinden kaybedecek ve sorumluluk almak zorunda kalacaktır. Buradan baktığımızda egemenlerin intiharları mesele edinmesinin en fazla ‘hastalık’ olarak tanımlamaktan ileri gitmediğini görüyoruz. Buna şaşırmaya gerek yok. Asıl düşünülmesi gereken, bu kadar işçinin, yoksulun, ihracın intiharı bir seçenek olarak görmek zorunda bırakıldığı bir ortamda muhalifler olarak bizler ne yapıyoruz. İntihar biçimleri yaşamakta olanın hissettiği acı ile paraleldir. Bir insan kendi bedenini ateşe verebiliyorsa, yaşam içinde kendisine hiçbir yol, hiçbir yer, hiçbir çözüm bulamamış demektir. Bunun nedenlerini salt psikolojide ararsak doğru yerden bakamaz ve intihar meselesini anlayamayız. 
 
Tabi ki intihar edenlerin beyanına inanacağız, insanlar kendilerini ifade ettikleri, ölümü seçme nedenlerini anlattıkları notlar, mektuplar bırakarak intihar ediyorlar. Tabi ki burada konuşacağımız şey bir hastalık,  güçsüzlük, acizlik değil; yoksulluk işsizlik, yalnızlıktır. Yani nedenler ziyadesiyle ekonomik ve politiktir.” 
 
‘İNSANLAR KENDİLERİNİ ÇARESİZ HİSSEDİYOR!’ 
 
Sosyo-ekonomik politikaların toplumun hem sosyolojik hem de psikolojik yaşamında önemli etkisi olduğunun altını çizen Türkmen, “Bizler sadece kendi doğamızdan menkul canlılar değiliz. Dış dünyamızda neler oluyorsa onların iç dünyamıza yansımaları vardır. Dolayısıyla bir ülkede intiharlarda artış varsa bakalım dünya tarihinde, mutlaka o ülkede ya savaş ya ekonomik kriz vardır. Türkiye de son yıllarda böyle bir çıkmazda” dedi. 
 
Türkmen, bu çıkmaz içerisinde ülkede işsizliğin ciddi oranlarda olduğunu, insanların asgari ihtiyaçları için bile kaynak bulamadığını, borçlu olduklarını ve kendilerini çaresiz hissettiklerini ifade etti. Türkmen, “İnsanlar çocuklarının gelecekleri ile ilgili kaygılılar, onların temel ihtiyaçlarını dahi gideremiyorlar ve bir yandan da patronlarının çocuklarının yaşamlarıyla kendi çocuklarının yaşamlarını karşılaştırıyorlar. Bunların tümü insanda hem derin bir çaresizlik hem de yalnızlık hissi vermektedir” ifadelerini kullandı.
 
‘İNTİHAR ETME, ÖRGÜTLEN’ YORUMLARI
 
Bazen intiharlarla ilgili yorumlara baktığında özellikle sol cenahtan ‘İntihar etme, örgütlen’ vs. gibi yorumlara denk geldiğini paylaşan Türkmen, bu tür yaklaşımlarda bulunmak yerine sendika, örgüt ve STK’lere ne görevler düştüğü üzerinde durdu.
 
Türkmen, bu konuda “Gününün 12 saati çalışmak zorunda bırakılan bu insanlara değil, sendikalara ‘Siz neredesiniz?’ diye çağrılar yapmalıyız. Her işçi ölümü, sendikalı olsun olmasın, muhalif sendika olduğunu iddia eden sendikaların en temel meselesidir. Baktığımızda çoğu zaman istatistiki çalışmalar dışında maalesef pek birşey göremiyoruz. Sosyal medya paylaşımlarıyla ahlamanın vahlamanın intiharları azaltmadığını deneyim içinde gördüğümüzü düşünüyorum. Muhalif sendikalar, örgütler, STK’ler bu meselenin neresindeyiz ve kendimizi ne kadar sorumlu hissediyoruz diye düşünmemiz lazım. Buna dair kesinlikle yaptırımlar önemli, kendi yapacaklarımızı, sorumluluklarımızı harekete geçirip bu intiharlarla ilgili tüm sorumluların da işaret edilmesi gerekmektedir. O vakit insanlar kendilerini yalnız hissetmeyebilirler, o vakit intihar bir seçenek olarak zihinlerde yer almayabilir” önerierinde bulundu.

Diğer başlıklar

15:21 Çetin Arkaş: Önder Apo’nun istediği kişilerle görüşmesinin imkanları yaratılmalı
15:09 Bozan: Cezaevi İvrendi’ye düşman hukukuyla yaklaşılıyor
15:00 Kamu emekçileri iş bıraktı
14:55 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümünde cezaevi tellerine karanfil bırakıldı
14:44 Yazar Tunç’un Mereş katliamını konu alan kitapları yeniden basıldı
14:27 Katledilen Taybet İnan ve 29 kişi anıldı: İnsanlığa karşı suçtur
14:23 Kayyım kararının yürütmesinin durdurulması karara bağlanacak
14:22 İHD: 'Hayata Dönüş' operasyonlarında cezasızlık politikası sürdürülmüştür GÜNCELLENİYOR
14:13 Kaya’nın taziyesine kitlesel ziyaret
14:09 Katledilen gazeteci Daştan için mevlit verildi
12:46 'Katledilen arkadaşlarımızın hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz'
12:33 AKP raporunu Meclis'e sundu
11:51 DEM Parti İmralı Heyeti ile TİP görüşmesinin tarihi belli oldu
11:13 Farqînli yurttaşlar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür
10:53 Cizîr’de taciz faili öğretmen gözaltına alındı
09:53 2025: Küresel güç dengeleri değişti, yeniden mevzilenme başladı
09:29 Cizîr’de çok sayıda öğrencinin taciz edildiği ortaya çıktı
09:25 'Hasta tutsakları hala cezaevinde, barışa nasıl inanalım?'
09:24 10 yıldır kayyımın yönettiği kent komün ve meclislerle yeniden inşa edilecek
09:20 Eril şiddet çemberinde bir yaşam mücadelesi
09:19 Veysi Aktaş'tan 'Umut ve Özgürlük' mitingine katılım çağrısı
09:16 19 Aralık'tan bugüne tecrit daha da derinleşti
09:16 Şanogel kuruldu: Sokağa ve halka ulaşmak istiyoruz
09:15 Rûbarêşîn ve Sergen dereleri HES kıskacında
09:08 Mereş'te 47 yıllık yara: Yüzleşin
09:07 Filozof Holloway: Rojava sistemdeki süper çatlaktır
09:01 İsviçre: Doğrudan demokrasi ilkesi esastır
09:00 19 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:44 PİRHA muhabiri Cihan Berk gözaltına alındı
08:18 26 şirkete eş zamanlı operasyon: Gözaltılar var
18/12/2025
23:22 DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı
22:33 İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil
21:44 Ayşe Şan, konser ile anıldı
21:12 Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi
21:06 Kuyu Tipi Cezaevleri paneli: Mekanın yarattığı şiddet rejimi
19:53 KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi
19:47 Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim
19:42 Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?
18:22 Denizli’de çocuk işçi yandı
18:20 Hakan Fidan, QSD'yi hedef aldı
17:47 Ebex’te Sima Semend Kadın Eserleri Kütüphanesi açıldı
17:44 Leyla Zana’ya yönelik ırkçı saldırı protesto edildi
17:39 Serhat Bölgesinde toplantılar son buldu: Tarafların imkanları eşit olmalı
17:30 Bahçeli: Abdullah Öcalan’a özgürlük mitingi ifade özgürlüğüdür
17:27 Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır
17:22 CHP'den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!
17:18 Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı
17:10 Akın Birdal: İşçi sınıfının ekmeği barıştadır
16:56 Ev baskınında polis, 5 yavrusu olan köpeği kurşunlayarak öldürdü
16:40 Gazeteci Aykol, 2 ay 4 gündür yoğun bakımda
16:30 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısı gerçekleştirdi
16:22 Bakanlık Kazanhan'ın katili için 1,5 yıl sonra kırmızı bülteni uyguladı
15:37 30 bin TL’lik zam teklifi geri çekildi
15:06 Qers Barosu’ndan ırkçı doktor hakkında suç duyurusu
15:04 Kadınlardan 'Kadın Mitingi'ne katılım çağrısı
14:56 Ayşe Şan mezarı başında anıldı
14:37 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşmesinin tarihi beli oldu
14:37 Dersim Gazeteciler Platformu kuruldu
14:36 CHP raporunu Meclis’e sundu
14:33 Çetin Arkaş: Barış olacaksa yapılanlarla yüzleşilecek
14:30 KESK: Emekçiler bu bütçeyi kabul etmiyor
14:03 DEM Parti Gençlik Meclisi üyesi kaçırılıp işkence yapıldı
13:43 Irkçı akademisyenden Kürtlere hakaret: Hakları kısıtlansın, çalıştırılmasınlar
13:00 Ahmet Türk’ten Bursaspor’a tepki: Bu tüm Kürtlere yapılan hakaret ve tehdittir
12:54 Türkiye’nin Suriye’de hedeflediği ‘üç’ şey
12:42 Barolardan Leyla Zana'ya küfre yaptırım çağrısı
12:02 Sincar davası bir kez daha mütalaa için ertelendi
12:00 Nazım ile Cihan’ın çektiği fotoğraflar sergilenecek
11:18 Asgari ücreti işveren belirleyecek: En yüksek oran yüzde 30
10:48 Efrin'de bir kadın işkenceyle katledildi
10:29 Kenanoğlu: 'Umut ve özgürlük' mitingi sahiplenilmeli
09:52 Fatma Bostan Ünsal: Yaşananlar konuşulmadan barışın toplumsallaşması mümkün olmaz
09:30 AHKEM işçileri: Tazminat ödememek için istifaya zorluyorlar
09:24 İzBB Başkanının gönderisine yorum yaptı, ücretsiz izne çıkarıldı
09:23 İHD Şirnex Eşbaşkanı: Barışın toplumsallaşması için cesur adımlar atılmalı
09:21 '10 yıl değil 100 yıl geçse de unutmayacağız'
09:20 Bir mezar mücadelesi: Oğlunun kemiklerini dördüncü kez gömdü
09:17 Zorlu kış şartlarında hayvancılık
09:15 İzBB işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı
09:13 Yönetmen Eskiköy: Sinema ve televizyon yoluyla toplumun kutuplaşmasına rıza üretiliyor
09:08 Ölüye Saygı İnisiyatifi: Barışın kalıcılaşması için mekansal hafıza konuşulmalı
09:04 Tutsağa işkencenin görüntüleri çıktı, bilirkişi işkenceyi raporladı
09:03 Yasaklı köyler petrol ve madene açılıyor
09:01 Belçika: Merkezi yönetim yerele karışmıyor, komüniteryen anlayış hakim
09:00 Kadınlar 2025’ten 2026’ya mücadeleyi devrediyor
09:00 18 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:47 ‘Uyuşturucu’ operasyonu: 4 gözaltı
17/12/2025
23:58 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
23:54 Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahüratlara tepki yağdı
23:06 Amed Büyükşehir Belediyesi'nden iddialara yanıt
22:25 Mersin ve İzmir'de eylem: S ve Y Tipi Cezaevleri kapatılsın
21:26 Hindistan’da hava kirliliği ‘aşırı şiddetli' seviyeye ulaştı
21:24 Hasta tutuklu yaşamını yitirdi
21:18 CHP raporunu yarın Meclis'e AKP de Erdoğan'a sunacak
21:08 İnsan hakları haftasının son eylemine polis ablukası
21:01 Mereş Katliamı 47'nci yılında: Kayıplarımızın mezar yerleri bulunsun
20:53 Afgan mülteciler zorla ülkelerine gönderiliyor
20:37 Gazze’de 17 kişi soğuktan yaşamını yitirdi
20:33 Başkurdistan’daki Marksist grup üyelerine ağır ceza
20:27 Amed'de Ayşe Şan için anma
20:20 Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi: Savaş bütçesiyle militarizm kuşatılıyor
20:11 Ahmet Özer: Süreç için herkese düşen sorumluluklar var
19:52 Ankara'da kadın cinayeti
19:38 KHK eylemi: Hukuksuzluklar son bulana kadar mücadelemiz sürecek
19:31 'Leyla Zana'ya yönelik ırkçı sloganlar kabul edilemez'
19:27 Okulda çocuklara silahlı araçlar tanıtıldı
18:48 Komisyondan rapor için ‘yazım ekibi’ kararı
18:40 Cenevre’den çağrı: 'Umut hakkı' derhal uygulanmalı
18:14 Arkaş: Artık Kürtlerin varlığı inkar edilemez
18:07 Görüşme sona erdi: Kanun teklifinin çerçeve metni Meclis'e sunulacak
17:52 Kızını ve torununu katleden Keskin’e ağırlaştırılmış müebbet
17:49 Veysi Aktaş: Mücadelemiz norm dışı devlete karşıdır
17:43 Avukat Suna Bilgin’e 6 yıl 3 ay hapis cezası
17:12 Arhavi’deki çevreciler: Mücadelemiz devam edecek
16:34 Kurtulmuş ve siyasi parti koordinatörlerin görüşmesi başladı
16:31 Dilan Karaman İnceleme Komisyonu: Bilgiler titizlikle derleniyor
16:28 Diba Keskin: Dilimize sahip çıkmazsak yok olacağız
16:21 DEM Parti Meclis Kadın Grubu’ndan ‘istismar’ açıklaması
16:10 'Hakime rüşvet' haberinin erişim engeli haberine de erişim engeli
16:06 25 yıl hapis cezası verilen taciz faili tutuklanmadı
16:04 Gazeteci Aykol’un tedavisi antibiyotiklerle sürüyor
15:56 Oluç: Cumhurbaşkanlığının kimi merkezi yetkileri yerellere devredilmeli
15:32 Arkaş: Önder Apo dışında kimse Türk-Kürt barışını sağlayamaz
15:22 Diyanet’in bütçesi beş bakanlığa ayrılan paydan fazla
15:20 ‘Dayanışmayı büyüterek barışı inşa etmek mümkün’
15:17 DEM Parti, Meclis'te çocuk istismarı için araştırma komisyonu istedi
14:31 İHD: KHK'liler görevlerine iade edilsin
14:10 AYM, Tayfun Kahraman'ın tedbiren tahliyesini reddetti
13:57 Meclis kreşinde Yerli Malı Haftası konusu: SİHA ve savaş
13:56 Kayyım önce koli dağıttı sonra ihale imzaladı
13:32 Gazeteci Diren Yurtsever'e ceza istemine ret
13:21 İmralı Heyeti üyesi Sancar: Şimdi, barış hukukunu kurmanın zamanıdır
12:14 Kurtulmuş ve komisyondaki partilerin koordinatörleri bir araya gelecek
12:07 Miting deklarasyonu: Hukukun anahtarı ‘umut hakkı’nın uygulanmasındadır
11:58 10 Ekim Katliamı davasında 3 polis için soruşturma izni
11:23 31 yıllık tutsaklığın ardından memleketine döndü
11:17 'Siyaset konuştun' denilerek işten çıkarıldı
10:57 Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin İstanbul'da anılacak
09:25 Çiftyürek: Devletin bir beyanda bulunması lazım ki süreç hukuki olarak ilerlesin
09:19 Alman Sosyolog: Abdullah Öcalan'ın çağrısı nadir umut anlarından biridir
09:16 Buluşmaya katılanlar: Meclis Komisyonu tutanakları açıklamalı
09:13 Anneler: İmralı'ya gitmemiz kabul edilsin, Abdullah Öcalan'ı alıp gelelim
09:11 Şiyar Be! Platformu Licê'de temsilcilik açacak
09:09 'Sinemanın dil ve kültür üzerindeki etkisi büyük'
09:07 MAF-DAD Eşbaşkanı Geisweid: 'Umut hakkı'nı uygulamayan Türkiye Konseyden ihraç edilmeli
09:06 Garzan Mezarlığı’nın yok edilip 267 cenazenin çalınmasının üzerinden 8 yıl geçti
09:05 'Nazım ve Cihan'ın tek amacı halkın yaşadıklarını dünyaya duyurmaktı'
09:01 Kültür rüzgarının estiği bir yılda Kürtçe için statü çağrısı büyüdü
09:00 Almanya: Güç de yetki de belediyelerde
09:00 17 ARALIK GÜNDEMİ