'İntihar etme, örgütlen' demek yerine ne yapılmalı?

img

İSTANBUL – Ekonomik krizle büyüyen işsizlik sorunu dolayısıyla peş peşe yaşanan intihar vakaları kaygı uyandırmaya başladı. İktidarın sorumluluktan kaçmak için yok sayıp, görmezden geldiği ortamda, muhalefetin "İntihar etme, örgütlen" yaklaşımında olduğunu belirten uzmanlar, kişileri intihara sürükleyen nedenlerin ekonomik ve politik olduğunu vurguladı. 

Türkiye’de giderek derinleşen ekonomik krizle işyerlerinin kapılarına bir bir kilit vurulurken, işsizler ordusuna da her gün yenileri ekleniyor. Sayıları günden güne artan bu işsizler arasında yoksulluk, geçim sıkıntısı ve borçlanma gibi nedenlerle yaşanan intiharlar da son dönemde artmaya başladı. 
 
CHP Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi (PM) üyesi Tekin Bingöl’ün derleyip, geçtiğimiz günlerde paylaştığı rapora göre, 2013’te 15, 2014’te 25, 2015’te 59, 2016’da 90, 2017’de 89 ve 2018’de de 73 işçi hayatına son verdi. Son 6 yılda, işe bağlı sebepler yüzünden yaşanan intiharlar 5 katına çıkıp, 351 kişiye ulaştı.
 
Son olarak Eyüp Dal isimli işsiz, 16 Mayıs günü Antep’de Şahinbey Belediyesi önünde bedenini ateşe vererek yaşamına son verdi.
 
Bu ve diğer birçok intihar vakasının en dikkat çekici yanı kamusal alanlarda gerçekleştirilmesi. Ancak işsizlik, geçim nedeniyle yaşamına son veren işçilerin siyaset arenasının yanı sıra sendika, sivil toplum örgütü ve kamuoyunda da yeteri kadar gündeme oturup, tartışılmadı.
 
Mezopotamya Ajansı'na (MA) konuşan, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Eğitim ve İSİG Dairesi Müdürü Tevfik Güneş, Sosyolog ve Akademisyen Prof. Dr. Ferhat Kentel ve Psikolog Sevgi Türkmen, bu tür hadiselerin ortaya çıkmasına zemin hazırlayan nedenlerin ekonomik, sosyal ve psikolojik yönünü değerlendirip, çözüm önerilerini de sıraladı. 
 
GÜNEŞ: İŞSİZLİK İLİŞKİLERDE YARILMALARA NEDEN OLUYOR
 
DİSK Eğitim ve İSİG Dairesi Müdürü Tevfik Güneş, bir insanı işsiz bırakmanın onun kişiliğiyle, benliğiyle ve ailesiyle olan ilişkilerinde inanılmaz yarılmalara ve problemlere neden olduğunu görüşünde.
 
İşsiz kalan insanın kendini değersiz hissetmeye başladığını ve bu değersizleştirmenin giderek bir çöküntü ve bunalıma yol açtığını ifade eden Güneş, "Kişi tek çare olarak bu değersizleşmeyi ortadan kaldıracak bir hareket yaparak intihar ediyor. Sonuçta insanlar kişisel bir çözüm olarak kendi hayatlarını, varlıklarını ortadan kaldırarak aslında işsizliğin yarattığı tahribata da tepki gösteriyor” diye belirtti.  Güneş, bu durum insanın yapabileceği en büyük karşı duruş olarak düşünülebilinirse de, bunun kabul edilemez bir şey olduğunu ekledi.
 
‘İŞ BULMANIN MADDİ ZEMİNİ OLUŞTURULMALI'
 
Bu durumun önüne geçmek için ise, özellikle işsiz kalan insanların kendi varlıklarını idame ettirebilecekleri politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyen Güneş, İşsizlik Fonu’nun işsizlere çare bulmaktan ziyade iktidarın ekonomi politikalarını destekleyicisi ve düzenlemecisi haline geldiğini kaydetti. Güneş, "Bu devlet eğer sosyal devlet ise insan onuruna uygun bir iş bulmanın politikalarını ve maddi zemini oluşturmak durumdadır" diye konuştu.
 
EKONOMİ VE ÜRETİM İLİŞKİLERİNDE YAŞANAN DÖNÜŞÜM 
 
12 Eylül askeri cuntası dönemi sonrası ortaya çıkan ekonomik tablo üzerinden duran Güneş, şunları belirtti: "O dönemde kamu ağırlıklı üretimden söz edebiliriz. Sendikal örgütlenme neredeyse yarı yarıyaydı. 2000’lere doğru bu özel sektörden yana ağırlık kazanmaya başladı. AKP iktidarıyla birlikte ekonomik ve üretim ilişkilerinde hızlı dönüşümler yaşandı. Bizzat devletin eliyle güvencesiz, taşeron çalışma, sendikal örgütlenmenin önüne dayatıldı. İşsizlik ve intihar ilişkisine bakarak asla güvencesiz taşeron ve kayıt dışı ilişkiyi kabul edemeyiz. Özel sektöre bağlanmakla istihdam sorunu çözülemez. Ne küresel ne de yerel ilişkiler düzeyinde başarılı olur. Bunun için bizzat kamunun, devletin bu sürece müdahale etmesi, üretken yatırımlara yönelmesi gerekir. Özel sektöre sermaye aktarımı, varlık aktarımı anlamına gelirken, güvencesiz taşeronlaştırma giderek yaygınlaştırılmaya başlandı." 
 
‘KRİZİN OLDUĞU DÖNEMLERDE İNTİHARLARDA ARTIŞ VAR’
 
Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde intiharlarda artış yaşandığını dile getiren Güneş, sendikal hareketlerin de kriz dönemlerinde sermayenin saldırılarına karşı pasif kaldığı eleştirisinde bulundu 
 
Bugün de ücretleri aşağı çeken, istihdamı baskılandıran ve sendikal hareketlerin büyümesini ve güçlenmesini engelleyen bir ekonomik kalkınma modeliyle karşı karşıya olduklarının altını çizen Güneş, “Bunun ortadan kaldırılması mümkün. Fakat Türkiye’deki sendikal ilişkilerin bu kadar dağınık, parçalı, zayıf, çökmüş ve aidiyet ilişkileri içerisinde olması halinde buradan başarılı bir politikanın açığa çıkabilmesi çok zor. Öncelikli olarak sendikalı hareket, devleti bu konuda çok ciddi yatırımlara zorlayacak bir tarzın içerisine girmesi gerekiyor” dedi. 
 
‘DÜZENLEMELER UZUN DÖNEMLİ YAPILMALI’
 
Güneş, işsizlikten kaynaklı intiharların son bulmasına yönelik ihtiyaç duyulan düzenlenmelerin uzun dönemli olması gerektiğini de ifade etti. Güneş, bu konudaki çözüm önerilerini ise, şöyle dile getirdi: “Devlet kamusal yatırımlara yeniden dönmek, iş gücüne katılımı arttırmak durumundadır. İŞKUR, kamusal hizmetlere yeniden dönmek durumdadır. Bu konuda mesleki becerinin çeşitlendirilmesi, yeni açılmış meslek alanlarının, buna uygun üretim alanlarının istihdamına yönelik, işsizlere dönük eğitimlerin yapılması gerekiyor. İşsizlik Fonu’nun özelikle işsizler açısından bu tür ücretlerden, aylıklardan yararlanabilecek düzenlenmelerin uzun dönemli yapılması gerekiyor.” 
 
KENTEL: MÜŞTERİ NİTELİĞİNDE BİR DESTEK KİTLE YARATILDI
 
Sosyolog Ferhat Kentel de, Türkiye’de özellikle darbe dönemlerde uygulanan otoriter siyasetle sendikal örgütlenme ve hak arama yolları alabildiğine kısıtlanırken, bugün ise mevcut yönetimin ‘Bizim sayemizde artık grev falan yapılmıyor’ açıklamalarıyla gurur duyduğuna işaret etti.
 
Türkiye’de küresel ekonomi politikalarına paralel olarak yürüyen bir süreçte, yerli ve milli baskı politikalarıyla insanların maddi meseleler hakkında hak aramalarının önünün tıkandığını söyleyen Kentel, “Bu alanda ortaya çıkabilecek risklere karşı da popülist önlemlerle göz boyayıcı ve ‘müşteri’ niteliğinde bir destek kitle yaratılmaya çalışıldı” dedi.
 
‘HAK ARAMA YOLLARI TIKANIRSA ÇARESİZLİK HAKİM OLUR’
 
Sözün imkanının alabildiğine kısıtlandığı ve adalet konusunda mağdur toplumsal kesimler için hak arama yollarının tıkalı olduğu süreçlerde çaresizliğin ve umutsuzluğun hakim olacağını ifade eden Kentel, "Böyle bir durumda istenmeyen olaylar da gerçekleşiyor. İnsanlar ya başkalarına ya da kendilerine zarar veriyorlar. Bir yanda suç oranları, aile krizleri, dolandırıcılıklar ve ahlaksızlık artıyor, diğer yanda birçok insan kendi hayatına kıyıyor" dedi.
 
‘BUNALIM HALİNDEN ÇIKMAK MÜMKÜN’ 
 
Kentel, her yönden beslense de bu bunalım halinden çıkmanın mümkün olduğu üzerinde önemle duruyor. Sosyo-ekonomik, sınıfsal, kültürel, ekonomik, dinsel ve toplumsal cinsiyete dair her türlü mağduriyet halinin birbirleriyle konuşması ve dayanışması gerektiğini belirten Kentel, şöyle devan etti: “Hiçbir insan sadece ekonomik ya da sadece kültürel bir varlık değildir. Her birimizin bir yanı başka insanlarla ortak bir derde sahiptir ve bu ortak dertler ancak birlikte, başkalarını da duyarak aşılabilir.”
 
TÜRKMEN: EGEMENLER İNTİHARLARI ‘HASTALIK’ OLARAK TANIMLIYOR 
 
Psikolog Sevgi Türkmen’e göre ise, ‘işsizlik ve yoksulluk’ şeklinde tanımlanan intiharların tümü ekonomi temelli. İktidarların yaşanan bu intiharları her dönem yok sayıp, görmezden geldiğini belirten Türkmen, nedenini şöyle açıkladı: “Çünkü görürse kendi kudretinden kaybedecek ve sorumluluk almak zorunda kalacaktır. Buradan baktığımızda egemenlerin intiharları mesele edinmesinin en fazla ‘hastalık’ olarak tanımlamaktan ileri gitmediğini görüyoruz. Buna şaşırmaya gerek yok. Asıl düşünülmesi gereken, bu kadar işçinin, yoksulun, ihracın intiharı bir seçenek olarak görmek zorunda bırakıldığı bir ortamda muhalifler olarak bizler ne yapıyoruz. İntihar biçimleri yaşamakta olanın hissettiği acı ile paraleldir. Bir insan kendi bedenini ateşe verebiliyorsa, yaşam içinde kendisine hiçbir yol, hiçbir yer, hiçbir çözüm bulamamış demektir. Bunun nedenlerini salt psikolojide ararsak doğru yerden bakamaz ve intihar meselesini anlayamayız. 
 
Tabi ki intihar edenlerin beyanına inanacağız, insanlar kendilerini ifade ettikleri, ölümü seçme nedenlerini anlattıkları notlar, mektuplar bırakarak intihar ediyorlar. Tabi ki burada konuşacağımız şey bir hastalık,  güçsüzlük, acizlik değil; yoksulluk işsizlik, yalnızlıktır. Yani nedenler ziyadesiyle ekonomik ve politiktir.” 
 
‘İNSANLAR KENDİLERİNİ ÇARESİZ HİSSEDİYOR!’ 
 
Sosyo-ekonomik politikaların toplumun hem sosyolojik hem de psikolojik yaşamında önemli etkisi olduğunun altını çizen Türkmen, “Bizler sadece kendi doğamızdan menkul canlılar değiliz. Dış dünyamızda neler oluyorsa onların iç dünyamıza yansımaları vardır. Dolayısıyla bir ülkede intiharlarda artış varsa bakalım dünya tarihinde, mutlaka o ülkede ya savaş ya ekonomik kriz vardır. Türkiye de son yıllarda böyle bir çıkmazda” dedi. 
 
Türkmen, bu çıkmaz içerisinde ülkede işsizliğin ciddi oranlarda olduğunu, insanların asgari ihtiyaçları için bile kaynak bulamadığını, borçlu olduklarını ve kendilerini çaresiz hissettiklerini ifade etti. Türkmen, “İnsanlar çocuklarının gelecekleri ile ilgili kaygılılar, onların temel ihtiyaçlarını dahi gideremiyorlar ve bir yandan da patronlarının çocuklarının yaşamlarıyla kendi çocuklarının yaşamlarını karşılaştırıyorlar. Bunların tümü insanda hem derin bir çaresizlik hem de yalnızlık hissi vermektedir” ifadelerini kullandı.
 
‘İNTİHAR ETME, ÖRGÜTLEN’ YORUMLARI
 
Bazen intiharlarla ilgili yorumlara baktığında özellikle sol cenahtan ‘İntihar etme, örgütlen’ vs. gibi yorumlara denk geldiğini paylaşan Türkmen, bu tür yaklaşımlarda bulunmak yerine sendika, örgüt ve STK’lere ne görevler düştüğü üzerinde durdu.
 
Türkmen, bu konuda “Gününün 12 saati çalışmak zorunda bırakılan bu insanlara değil, sendikalara ‘Siz neredesiniz?’ diye çağrılar yapmalıyız. Her işçi ölümü, sendikalı olsun olmasın, muhalif sendika olduğunu iddia eden sendikaların en temel meselesidir. Baktığımızda çoğu zaman istatistiki çalışmalar dışında maalesef pek birşey göremiyoruz. Sosyal medya paylaşımlarıyla ahlamanın vahlamanın intiharları azaltmadığını deneyim içinde gördüğümüzü düşünüyorum. Muhalif sendikalar, örgütler, STK’ler bu meselenin neresindeyiz ve kendimizi ne kadar sorumlu hissediyoruz diye düşünmemiz lazım. Buna dair kesinlikle yaptırımlar önemli, kendi yapacaklarımızı, sorumluluklarımızı harekete geçirip bu intiharlarla ilgili tüm sorumluların da işaret edilmesi gerekmektedir. O vakit insanlar kendilerini yalnız hissetmeyebilirler, o vakit intihar bir seçenek olarak zihinlerde yer almayabilir” önerierinde bulundu.

Diğer başlıklar

21:12 Epstein albümünden Trump’ın yeni fotoğrafları paylaşıldı
20:59 Türkiye'den giden gemiye Rusya saldırdı
20:54 Riha'dan seslendiler: Talepleri çuvallarla Meclis'e taşıyacağız
20:45 Dêrsim’de kadınlar barışı konuştu
20:37 Sonay Bayramoğlu: Belediyeler kent yönetimi olmaktan çıktı
20:33 ODTÜ'de tecavüz failinin yurtta barındırılmasına karşı protesto
19:50 Asgari Ücret İnisiyatifi: Ücreti emekçiler belirlesin
19:44 Özel ve 6 milletvekillinin dokunulmazlıkların kaldırılması istemiyle fezleke
19:35 Yürüyüşün Ege kolu: Bütçe halka ayrılsın
19:28 223 işçinin direnişi sürüyor: Barış olmadan emek korunmaz
19:25 Bakırhan: Bütçe, savaşa değil emekçiye harcansın diye yola çıktık
19:15 Erzirom’da ‘Ekmek ve barış için bütçe’ şiarıyla açıklama
18:59 Neslihan Şedal: Eşbaşkanlık sistemi ile dünyaya öncülük ettik
18:54 Amed film festivalinde 18 film ve belgesel gösterildi
18:31 Cizîr'de Barış ve Demokratik Toplum buluşması
18:23 Bütçe görüşmeleri: Dillerin yaşatılması için tek bir kuruş dahi ayrılmadı
17:49 İHD: İç Anadolu bölgesi cezaevlerinde 335 ağır hasta tutsak bulunuyor
17:44 Kocaeli’de 7 işçinin yaşamını yitirdiği bina yıkıldı
17:38 UNICEF: Gazze’de 2 çocuk soğuktan hayatını kaybetti
17:35 Ahmet Özer: Sürecin toplumsallaşması için adımlar atılmalı
17:30 Meclis'teki istismar soruşturmasında 4 kişi hakkında gözaltı kararı
17:27 Temelli: Hangi füze karnımızı doyuracak?
17:20 İHD'den tutsaklara yeni yıl dayanışma kartı
17:16 Gazeteci Aykol'a PEG işlemi uygulandı
17:13 Beritan Güneş Altın: Bütçede uyuşturucu ile mücadeleye ayrılan pay 0,02
17:04 Ailesinden 4 kişiyi kaybeden tutsağın taziyeye gelmesi için 200 bin TL istendi
17:02 DEM Parti’nin ‘çözüm’ raporunda neler var?
16:31 Çetin Arkaş: Kalıcı barış için bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç var
16:22 Yüksel Genç: Halk süreç konusunda ciddi anlamda temkinli
16:17 Bakanlık önünde 'asgari ücret' protestosu
16:11 Putin ve Erdoğan görüşmesinde Ukrayna konusu ele alındı
15:46 Şirnex'ta koruculardan pezkovî katliamı
15:45 Karadeniz madenleri Yıldız Holdinge veriliyor
15:40 Agirî Belediyesi, itfaiye binasının açılışını yaptı
15:32 Amed'de petrol için verilen 'ÇED gerekli değil' kararı iptal edildi
15:29 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi
15:10 Colemêrg'te yüksek faturalar protesto edildi
14:58 Rapor: Bin kadından yalnızca 1’i adli yardıma erişiyor
14:45 Pervin Buldan: Barış Yasası olmalı
Devlet Bahçeli: Pervin hanımın her cümlesine imzamı atarım
14:37 Çukurova'da 'Ekmek ve Barış için Bütçe' yürüyüşü: Bütçe barışa aktarılsın
14:26 Cizîrê Kantonu Belediye Birliği Başkanı: Rojava'da kararlar komünlerde alınıyor
14:19 Cezaevi raporu: İnfaz erteleme ve işkence uygulamaları artarak sürüyor
14:08 DEM Parti İmralı Heyeti ile Bahçeli görüşmesi başladı
13:17 Duran Kalkan: Bu sürece katılmayan kaybeder
13:16 Ankara’da toplu taşımaya yüzde 35 zam
13:13 'Barış için yerel yönetimlerin özerkliği desteklenmelidir'
13:03 Emek ve Barış için Bütçe: Ekmek ve barış hakkına ulaşmak zorundayız
12:43 Babacan: Sürecin en büyük eksikliği Erdoğan'ın kamuoyunu bilgilendirmemesi
DEM Parti Heyeti: Yasal düzenlemeler barışı katkı sunmalı
12:30 Mêrdîn’deki kazada ölen Fidan ailesinin 4 ferdi defnedildi
12:10 Mêrdîn’de genç kadına tecavüz eden 2 kişi tutuklandı
12:09 ‘Güvenlik’ gerekçesiyle kapatılan yol kontrol noktası kurularak açıldı
11:52 İmralı Heyeti Ali Babacan’la bir araya geldi
11:47 Tuncer Bakırhan: Hepinizi mücadeleye çağırıyoruz
11:27 Diyarbakır Valiliğinden konsolosluklarla görüşmeyi kısıtlayan karar
11:03 Gülistan Sönük: Demokratik toplumu kurmak hepimizin görevi
10:57 Tülay Hatimoğulları: Savaşa ayrılan bütçeye ‘hayır’ diyeceğiz
10:39 ‘Kalıcı barış için temel hak ve özgürlükler inşa edilmeli’
10:08 İzBB işçileri: Taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemiz sürecek
09:53 Polisten ajanlaştırma mesajı: Bu hikayede yanan sen olma
09:42 Daniela Patti: Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını sağlamalıyız
09:38 İHD’li Jiyan Tosun: Türkiye hak ihlallerinde ısrar ediyor
09:24 Bolu’da 13 tutsağın tahliyesi engellendi: Sürecin ruhuna aykırı
09:23 Cizîr'deki sokağa çıkma yasağının 10'uncu yılı: 52 dosya AİHM’de
09:21 Yönetmen Kilo: Efrîn'i barış kenti yapalım
09:17 Ra belgeseliyle Alevilik inancındaki asimilasyona dikkat çekiyor
09:16 Licê'deki yürüyüşe çağrı: Özel savaş politikalarına cevap olalım
09:09 Eski Diyanet İşleri Başkanı Görmez rektör olarak atandı
09:06 Aliye Timur'u anlattılar: Dava insanıydı
09:05 Efrîn’deki cezaevleri ve ajanlaştırma ağları
09:01 Cezaevinden mektuba sansür: Tek satır bırakıldı
09:00 12 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:31 Kürt seçmen, İmralı kararı nedeniyle CHP'yi terk etti
08:29 Birçok kentte karla karışık yağmur uyarısı
11/12/2025
23:54 Portekiz’de 24 saatlik genel grev
23:13 Dilan Ayan: Silivri'deki 3 bin kişilik duruşma salonunun amacı nedir?
22:09 Eskişehir'de barış konuşuldu: Toplumsallaştırmalıyız
21:22 Özel ile görüşen Ahmet Özer'den 'barış süreci' mesajı
20:30 DEM Parti'nin 'ekmek ve barış için bütçe' yürüyüşü yarın başlıyor
20:20 Mêrdîn’de zincirleme kaza: 4 kişi hayatını kaybetti
20:09 DEM Parti ve HDK'den 'asgari ücret 46 bin TL olsun' çağrısı
19:45 31 yıl sonra tahliye olan Öncü: Hep birlikte özgürlüğü kutlayacağız
19:41 Ayşe İnceyol davası yine ertelendi
19:24 Bulgaristan Başbakanı Jelyazkov istifa etti
19:07 Meclis'te çocukları taciz eden personel tutuklandı
19:02 Avukat Naim Eminoğlu tutuklandı
17:42 3. Amed Uluslararası Film Festivali sürüyor
17:24 Onur Yaser Can davasında Yargıtay'a uyma kararı
17:03 Erdoğan: Komisyonun ortak bir perspektif çizmesini temenni ediyorum
16:58 Meclis'te çocuk istismarı: Meclis dahi çocuklar için güvenli alan olmaktan çıktı
16:29 Colemêrg’te serbest kürsü kuruldu
16:26 Özel Okmeydanı Hastanesi çalışanlarından açıklama
16:17 Çetin Arkaş: Demokratik ulus çatısı altında bir arada yaşayabiliriz
16:15 MESEM'in çocuk işçi cinayetinde sanıklara indirim
16:11 DEM Parti İmralı Heyeti Babacan ve Bahçeli'yi ziyaret edecek
15:26 Aykol'un tedavisine yeni antibiyotiklerle devam edilecek
15:25 Roman dernekleri temsilcileri DEM Parti İzmir İl Örgütünü ziyaret etti
15:24 İşçilerden belediyelerden SGK borcu kesintisi yapılmasına tepki
15:00 Kadınlardan Meclis'teki istismara tepki
14:56 DEM Partili Parlak: Fidan ülkeleri silahlandırmaya teşvik ediyor
14:53 Nisêbîn’de ‘Barış ve Demokratik Toplum’ buluşması: Barış en acil ihtiyaç
14:52 MB politika faizini düşürdü
13:30 İzBB işçileri belediyeyi diyaloga çağırdı
13:23 Cezaevleri raporu: Sürece rağmen tutuklular her alanda hukuksuzluklara maruz kalıyor
12:54 Savcılık '19 Aralık Katliamı'nın zaman aşımı kararına itiraz etti
12:46 Cengiz Çiçek: Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı 100 yıllık ezberin bozulmasını gerektirir
12:44 MHP de süreç raporunu Meclis’e iletti: İnfaz düzenlemesi mutlaka yapılacak
12:18 'Uluslararası Konferans' sonuç bildirgesi: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü barışın gereğidir
11:45 Myanmar'da cunta yönetimi hastane bombaladı: En az 31 ölü
11:39 Gazeteci Akyüz'e verilen hapis cezasına itiraz reddedildi
10:26 'Türk'ün gücünü göreceksin' işkencesine suç duyurusu
10:07 Kayyımın Newala Qasaba'yı imara açma kararı durduruldu
09:58 FED politika faizini 25 baz puan indirdi
09:39 Adliyede intihar eden polis öldü
09:27 Hasta tutsak hastanede bir hafta elleri ve ayakları kelepçeli tutuldu
09:12 Suriyeli Aleviler için 'acil adım' çağrısı
09:09 Avukat Kaya: ‘Umut hakkı’ tercih ya da lütuf değil, zorunluluktur
09:07 Sembolîzmin Kürt edebiyatına etkisi
09:05 BES: Antalya Defterdarlığı Memur-Sen aklıyla yönetiliyor
09:03 Tarihi Ermeni bahçeleri kurutulup yapılaşmaya açıldı
09:00 Av. Özoral: Abdullah Öcalan artık serbest kalmalı
09:00 11 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:42 Pendik’de yangın: 2 çocuk hayatını kaybetti
10/12/2025
23:59 Ulaştırma ve Ticaret Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
22:22 Fed, yılın son faiz kararını açıkladı
20:53 Licê’de fuhuşa karşı yürüyüş düzenlenecek
20:48 Barış temalı müzik festivali ilk gününde
20:44 Dîlok’ta ambalaj fabrikasında yangın
20:40 DEM Parti'li Eren: Özerk Yönetim'e kapıları açın
20:23 Sendikalardan MESEM protestosu
20:16 DEM Parti: Meclis çatısı altında işlenen istismar örtülmemeli
20:11 Dindar: Milyonların konuştuğu Kürtçe, yok saymanızla yok olmaz
20:06 İzmir’de su kesintileri her gün uygulanacak
20:03 Wan’da Bîra Sûr’ê gösterimi: İhlal 10 yıldır sürüyor
19:48 Cenevre’den çağrı: Abdullah Öcalan derhal özgür olmalı
19:28 KHK eylemi 350'nci haftasında
19:18 DEM Parti milletvekilleri: İktidarın yaptığı, yapmadığı yollar halkın canına mal oluyor
19:11 Beritan Güneş Altın: Meclis çocuklar için suç mahali
19:02 Kanireş depreme hazır değil
18:58 Werîşe Mûradî’ye verilen idam cezası iptal edildi
18:50 Amed Film Festivali'ne yoğun ilgi
18:35 İsrail mülteci kampına saldırdı
17:47 ABD’nin yeni bütçe tasarısı: QSD Suriye'nin siyasi çerçevesinin parçası olmalıdır
17:24 Yasin B. kendisinden boşanmak isteyen kadına saldırdı
17:20 Avustralya'da çocuklara sanal medya yasağı başladı
17:13 Meclis'ten kız çocuklarının taciz edilmesine dair açıklama
16:57 TKDF Kasım ayı şiddet çağrısı raporunu açıkladı
16:13 Tetwan’da halk buluşması: Sayın Öcalan ilk defa bir sürece bu kadar umutla bakıyor
16:08 Gazeteci Aykol'a bir kez daha kan takviyesi yapıldı
16:06 Veysi Aktaş: Kim örgütlenirse o kazanacak
15:47 DEM Parti, CHP ve EMEP ‘çözüm’ raporlarını Meclis’e verdi