Yazar Tunç: Mereş'te yaşananlar soykırımdı, devlet yüzleşmeli

İSTANBUL - Kürt Alevilere karşı düzenlenen Mereş Katliamı'nı çeşitli yönleriyle ele alan kitapları yeniden basılan Aziz Tunç, devleti, Mereş'te yaşananların soykırım olduğunu, devletin bununla yüzleşmesi gerektiğini söyledi. 
 
Yazar Aziz Tunç'un 19 Aralık 1978'de Alevi Kürtleri hedef alan Mereş katliamını çeşitli yönleriyle ele aldığı "Beni Sen Öldür" ve  "Maraş Kıyımı- Tarihsel Arka Planı ve Anatomisi" kitapları, Belge Yayınları tarafından yeniden basıldı. "Maraş Kıyımı- Tarihsel arka planı ve anatomisi" kitabı Uluslararası PEN ödülüne layık görülen Tunç, katliamının arka planını, katliama giden yolu ve katliam sırasında yaşanılanlara odaklanıyor. Yazar Tunç, bu kitabını uzun yıllara yayılan bir saha çalışması ile birlikte okuyucuya Mereş katliamının aniden ve "münferit" bir olay olmadığını gösteriyor. 
 
Tunç'un "Beni Sen Öldür" kitabı, ülke tarihinin "en kanlı" ve "planlı" katliamlarından biri olan Mereş katliamına dair tarih çalışması, bir katliamın nasıl bir toplumun bütün kuşaklarını etkilediğini göstermesi açısından da önemli bir yerde duruyor. Kitap, Mereş katliamı sırasında yaşamını yitirenlerin hikayesine odaklanırken, bir katliamın sadece yapıldığı tarih ve yerde kalmadığının da çok net bir kanıtını sunuyor. Katliam sırasında katledilenlerin tek tek yaşamlarına odaklanan kitap, katliam sonrası yaşamak zorunda kalanların hikayelerini anlatarak, bir katliamın sürekliliğini de gözler önüne seriyor.
 
'MEREŞ KATLİAMI YAZMAMIN NEDENLERİ'
 
Katliama dair yanlış bilinenlere odaklandığı "Soykırım ve Maraş Kıyımı" kitabı 2022'de yayımlanan olan Tunç, "Maraş katliamı 12 Eylül darbesine giden yolun önünü açmak için yapıldı" değerlendirmelerin yanlış olduğunu söyledi. Bu bilgilerin dönemin koşullarına göre ortaya çıkmasının "normal" olduğunu ifade eden Tunç, "Çünkü Maraş kıyımı sonrasında hemen sıkıyönetim ilan edildi. Ardından da 12 Eylül faşist darbesi yapıldı. Dolayısıyla devrimci basın gerekli bilgileri o dönem yeteri kadar veremedi. Basının 12 Eylül'den kaynaklı araştırma yapma olanağı da olmadı. O yüzden farklı belirlemeler yapıldı. Yine Maraş kıyımında hayatını kaybedenlerin sayısı giderek, artıyor ve gerçek dışı oluyordu. Bu gibi yanlış anlatımlara bu konuya yönelmeme sebep verdi. Ayrıca bu katliamlarda kimlerin katledildiği de bilinmiyordu. Bunlar tanıdığımız insanlardı, bunların isimlerinin yok olması gibi bir durum da olamazdı. 'Maraş Kıyımı' kitabı sonrasında 'Beni Sen Öldür' kitabını yazacakken, KCK operasyonları kapsamında hapishane alındık. İçime dert olmuştu. O yüzden içeriden çıktıktan sonra ilk işim katledilen insanları tespit etmek oldu. Herkesi Türkiye ve Kürdistan'da birçok yeri ziyaret ederek, tespit ettim. Böylece kimlerin katledildiği, nasıl katledildiği, yaşamları gibi bilgilerle bir kitap hazırladım. Böyle Maraş katliamının kim tarafından, nasıl yapıldığı, niçin yapıldığı, hangi amaçlarla yapıldığı, nasıl bir süreç izlendi gibi kamuoyu tarafından bilinmesi gereken bir dizi soru açığa çıkarılmış oldu. Onunla yetinmedik. 'Beni Sen Öldür' kitabıyla katledilen insanların portreleri, resimleri, bilgileri de kamuoyuna yansıtmış olduk. Bunların değerli olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.  
 
KÜRTSÜZ VE ALEVİSİZ 
 
Devletin Mereş katliamını "olay" gibi tanımladığını ve bunun yanlış olduğunu belirten Tunç, "pogrom" da denildiğini, ancak bunun da yanlış bir tanımlama olduğunu söyledi. Tunç, "Pogrom üçüncü toplu insan kıyımı kategorisi değil. Toplu insan kıyımı kategorisi BM'nin kabul ettiği kategori iki tanedir. Birisi katliam, diğer soykırımdır. Katliamın motivasyonu politiktir. Ama etnik ve dinsel nedenler olursa o soykırımdır. Devlet bu tarz katliamları 'olay' kavramı üzerinden bilincimizden çıkarmaya çalışıyor. Çünkü olay dendiğinde daha geri düzeyde bir durumdan söz edilir. Sokaktan geçen iki insanın kavga etmesi de olaydır ve unutma imkanı daha kolaydır. Ben, Maraş kıyımı üzerinde çalışırken, buradaki insanların herhangi bir düşmanlıktan dolayı öldürülmediklerini fark ettim. Burada insanlar Kürt ve Alevi oldukları ve öncü oldukları için öldürüldüler. Bu etnik ve dinsel bir arınmaydı, soykırımdı. Kitabımda, Maraş'ta neden yapıldı sorusuna da odaklanmıştım. 'Maraş kıyımı 12 Eylül'e giden süreç için yapıldı' dendiğinde otomatikman diğer darbeler içinde bir soykırım gerekli olmuş oluyor. Mademki darbe yapmak için bir soykırım gerekiyorsa o zaman 12 Mart'ta niye bir soykırım yapılmadı? Aslında gerçek şuydu Maraş kıyımı konjonktürel olarak yükselen toplumsal mücadeleyi bastırmak için yapıldı. Ama tek neden bu değil. İkinci neden etnik ve dinsel arınma yani soykırım yapmak için bu katliam yapıldı. Çünkü Maraş kıyımı bir anda yapılmamış. Başından sonuna kadar özel bir düzenlemeyle yapılmış. Bu tamamen devletin organize ettiği bir durum. Devlet orayı Kürtsüz ve Alevisiz bırakmak için bunu yaptı. Bu duruma kitaba net bir şekilde değindik" diye konuştu.  
 
MEREŞ KATLİAMINDA YARGILAMALAR
 
"Maraş Kıyımı" kitabında yargılamalara da dikkat çeken Tunç, "Katliam bir mekanizma, politika işidir. Bu politikayı devlet geliştiriyor. O mekanizmanın başında Türk ordusunun en yetkili kişileri var. Yanlarında MİT'in en yetkilileri ve paramiliter katiller var. Karar vericiler bunlar. Siyasetinde MHP'liler var. Paramiliter katiller o dönem 'milli piyangocu' adı altında getirilip Maraş'a yerleştiriliyorlar. Katliam esnasında da yüzleri maskeli, elleri silahlı olarak katliamı icra ediyorlar. Bunlar Ülkü Ocakları içinde yer alan Abdullah Çatlı'dan, Haluk Kırcı'ya bir dizi katil var. Bunlar dosyalarda bulunan bilgiler. Bunların yanında Maraş'ın köy ve mahallelerinde toplanmış 30 bin civarında katliamcı bir güruh 1 hafta boyunca katliamı icra ediyorlar. Burada önce katliama karar verenleri yargılayıp onları açığa çıkaracaksınız, ardından katliamın fiilen uygulayıcıları olan paramiliter katilleri yargılayacaksınız. Normal yargılama bu şekilde olmalı; ama böyle olmadı. Katliamda karar vericilerin adı bile açığa çıkartılmadı. Paramiliter katiller de aynı şekilde devre dışı katıldı. 30 bin civarındaki katiller güruhunda da 600 yüze yakını yakalandı. Onların da büyük kısmını katliama maruz kalan halk yakaladı. Bunlarında 140 tanesi Alevi ya da Kürt idi. Burada da yanlışlık var. Katliamda yargılanan herkes katil değildi. Geriye kalanların da bir kısmı ceza aldı. Sadece sanırım 10, 15 tanesine biraz fazla ceza verilmişti. Onlar da 1991'de serbest bırakıldı. Bu noktaya gelmesinin nedeni o dönem komutanlarından Sedat Celasun verdiği rapor oldu. Rapor Maraş katliamının iddianamesi olarak ortaya çıktı. Celasun raporunda, 'Maraş olaylarını Alevi gençler, Sünnilere saldırdı. Sünniler tepki gösterdi. Bu bir katliam değil, karşılıklı çatışmadır. Aleviler, Sünniler çatıştı' dediği için 140 tane Alevi ve devrimci de yargılandı. Bunların önemli bir kısmı ceza aldı. Böylece katliamın üstü kapatıldı" diye belirtti.
 
PKK'nin kuruluşuyla devletin katliamı organize etmesi arasında sebep sonuç bağı kuran Tunç, "Devletin Kürt özgürlük mücadelesinin yeniden bir diriliş sürecinin yaşandığı, PKK'nin kongresini yaptığı ve kongre sonrası Kürt halkı içerisinde ciddi anlamda gelişmeye başlandığı durumu da dikkate alarak bu süreci geliştirdiğini söylemek gerekiyor. Çünkü o dönem MGK'de bununla ilgili bir toplantı yapılıyor. Toplantıda, Kürdistan'da iki yolcunun otobüste değerlendirme yapmasından hareketle bunu toplantı konusu yaptılar. Çünkü Kürdistan'daki mücadele devlet tarafından biliniyordu. Ve oldukça tedirgindi" şeklinde konuştu.
 
'BENİ SEN ÖLDÜR' İSMİN HİKÂYESİ
 
"Beni Sen Öldür" kitabının isminin kitaptaki bir hikayeden alındığını söyleyen Tunç, hikayeyi şöyle anlattı: "Katliamcı güruh bir eve geliyor. O evde Ümmühan Anne var, Sünni biri. Ümmühan Anne saldıran gruba, 'Ben de Sünni'yim niye bize saldırıyorsunuz. İşte Kur'an işte dua' diyor. Fakat katliamcı güruh başka hesapların peşinde olduğu için saldırıyor onlara. Saldırı ileri bir noktaya geliyor ve bulundukları odaya gelecek kadar geliyor katliamcılar. Orada Ümmühan Teyze'nin yanında oğlu, kızı eşi var. Ümmühan Teyze kadın olmanın duyarlılığıyla katliamcıların herhangi bir kötülük yapacağını, gözünün önünde çocuklarını öldürebileceklerini düşününce çok etkileniyor ve 'Bana bunu yaşatmalarına izin vermeyin. Beni sen öldür' diyor. Çok etkileyiciydi. Dolayısıyla bunu kitabın ismi yaptık. Ve gerçekten Ümmühan Teyze yaralanıyor ve oğlu öldürülüyor. Ümmühan Teyze buna dayanamıyor ve bir süre sonra kendisi de yaşamını yitiriyor. Ayrıca yine katliamda katledilen insanların mezarları ve iki kişinin cesetleri de kayıp. Bu bilgi de ilk defa 'Maraş Kıyımı' kitabıyla kamuoyuna sunmuştuk."
 
YÜZLEŞME ÇAĞRISI
 
Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ne de değinen Tunç, devletin yaptığı katliamlarla bir hesaplaşmanın yapılması gerektiğini söyledi. Tunç, "Barış ve Demokratik Toplumun inşası yüzleşme gerektirir. Yüzleşme çok mümkün bir şeydir. Devletin bize anlattığı yalanlardan birisi de şu: Sürecin sabote edilmesine yol açar diye 'toplumun hassasiyeti' deyip duruyorlar. Toplumun hassasiyeti gerçeklerle yüzleşmeye engel değildir" dedi. 
 
MA / Ömer İbrahimoğlu
 
 

Diğer başlıklar

16:13 Bismil’de Arjen Kültür ve Sanat Merkezi açıldı
16:06 Dêrsim’de ilk kar
15:59 4 Ocak mitinge çağrı:‘Umut hakkı’ sağlanmalı YENİLENDİ
15:34 Karaman'da bir kadın katledilmek istendi
15:15 Ertürk ve Kavak’ın tahliyesi talep edildi
15:01 Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği raporu: Kadınlar şiddetin her türlüsüne maruz kalıyor
14:48 ‘Doğu Raporu’nun 30. Yılında: Dünden Bugüne Paneli
14:43 Dêrsim'de Gaxan etkinliği
13:42 Kayıp yakınları beş kentte adalet talep etti
13:34 Mêrdîn'de görüş mesafesi 5 metrenin altına düştü
13:23 HPG'li Lokman Gazyak anıldı
13:10 Emek ve Demokrasi Platformu: ‘Umut hakkı’ barışın toplumsallaşmasını sağlar
12:58 Cumartesi Anneleri Mehmet Özdemir’in akıbetini sordu
12:42 Sokağa çıkma yasaklarında katledilen sağlık emekçileri anıldı
12:40 Mersin’de 2 çocuk yangında yaşamını yitirdi
11:49 İBB’ye yeni operasyon: 4 gözaltı
10:34 Eşbaşkanlardan ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine davet
09:32 Libya uçak kazasını incelemek için heyet gönderdi
09:07 3’ü kadın 4 öğrenciyi yaralayan kişi tutuksuz yargılanıyor
09:06 4 Ocak mitingine çağrı: 'Umut hakkı' bir halkın umudunun ilkesidir
09:06 Şaqayiq Nowruzi: İran’da kadın hareketi akan bir nehir
09:05 Kürdistan'da 300’ü aşkın arkeolojik alan baraj suları altında bırakıldı
09:04 Kadifekale'de özel savaş politikasına karşı yürüyüş
09:03 Erdoğan ‘kesinlikle bulacağız’ demişti: İnal’dan 20 yıldır haber yok
09:03 2026’da kadın mücadelesi ve örgütlülüğü daha da güçlenecek
09:02 Roboskî 14 yıldır kanıyor: Acımızı barış dindirir
09:01 Sistematik tacize uğrayan çocuğa polisten soru: Annen iftira mı atıyor?
09:00 Zam, enflasyon, yoksulluk: Türkiye 2026’ya ekonomik çöküşle giriyor
09:00 27 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:09 Şêx Meqsûd ve Eşrefiye'ye saldırı
07:57 38 il için yağış uyarısı
00:05 Demokratik Suriye Meclisi: 10 Mart Mutabakatı’nın başarısı acil bir ulusal öneme sahiptir
26/12/2025
23:50 Artuklu’da meşe ve çam fidanları toprakla buluştu
23:43 Gözaltına alınan gazeteci Mezarcı serbest bırakıldı
22:56 Amed’de bir kadını katleden Siraç Kartal tutuklandı
22:52 DEM Parti: Saldırılara karşı ortak mücadele hayati önemdedir
22:25 DAİŞ gümrük devriyesine saldırdı: 3 yaralı
22:03 Alevi Yüksek Meclisi: Cami saldırısının sorumlusu Şam’dır
21:36 Bakan Tunç’tan 11’inci Yargı Paketi savunması: Ceza adaletini sağlamaya yönelik bir düzenleme
21:25 Ankara'da Şeva Yelda kutlaması
20:40 Gazze’de can kaybı 70 bin 945’e yükseldi
20:28 Amed’de iş cinayeti
20:11 Süveydalı tutuklular açlık grevine başladı
20:05 Antalya'da polis şiddetine tepki: Sorumlular cezalandırılsın
19:23 Humus’taki cami saldırısını HTŞ’nin ‘eski’ kolu üstlendi
19:05 Alevi örgütlerinden katliamlara karşı mücadele çağrısı
18:28 Wan’da 223 işçinin eylemi sürüyor: Ne zaman dur diyeceksiniz?
18:18 HDK’deki çalışmaları nedeniyle sosyolog Berfin Azdal’a hapis cezası
18:12 'Yomra’da doğa talanına izin vermeyeceğiz'
17:24 MESEM protestosunda tutuklanan öğrencilere tahliye
17:22 Yeniden Refah Partisi’nden 102 kişi istifa etti
17:09 Mêrdîn’de 3 kişinin öldürülmesine dair hukukçular ve aileden açıklama
17:08 Katliam Yasası'nın durdurulması için BM'ye başvuru yapılacak
16:21 Humus’ta Alevilere ait camiye saldırı: Çok sayıda ölü ve yaralı var
16:20 Bayram ve Yıldeniz aileleri yaşamını yitiren yakınlarını andı
15:56 Keskin Bayındır: 7'den 70'e herkes mitinge katılmalı
15:49 Ankara'daki barınaklarda 10 ayda 17 bin köpek ölümü
15:42 Selma Kara'yı katleden faile ağırlaştırılmış müebbet cezası istemi
15:41 Şirnex’te ağaç kıyımının üstü brandayla örtülüyor
15:15 ABD'den Nijerya'ya DAİŞ operasyonu
15:12 Katliamın üzerinden 14 yıl geçti: Roboskî süreç açısından turnusol kağıdıdır
14:39 Adana'da 4 Ocak mitinginin çalışmaları için start verildi
14:34 Leyla Zana'ya saldırı ve hakaretlere suç duyurusu
14:13 Emeklilerden asgari ücret protestosu
13:54 Katliamların aydınlatılması için hukuki düzenleme ve komisyon talebi
13:53 Tutsaklara yeni yıl kartı
13:52 Humus’ta camide patlama: 3 ölü, 5 yaralı
13:28 ABB Başkanı Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni talep edildi
12:43 Yolda önlem alınmamasına tepki: Hakkari’de ölüm var!
12:32 4 Ocak mitingine çağrı: ‘Umut hakkı’nı savunmak, barışı savunmaktır
12:30 DTSO Meclisi’nden çağrı: Barış ve ekonomi için somut adım şart
12:27 Nihal Ay’ın taziyesine kitlesel ziyaret
11:25 Enflasyonun düşeceğini bekleyenlerin oranı düştü
10:50 AİHM İmamoğlu dosyasını ‘öncelikli’ inceleyecek
10:16 Buca Belediyesi işçileri yeniden iş bıraktı
09:59 Süreç anketi: 'Umut hakkı' talebi yüzde 71 oranında
09:43 Karasu: Kürt halkının iradesinin dikkate alınması gerekiyor
09:20 Mazlum Ebdî Şam’a gidecek
09:17 Doğum izni düzenlemesi: Kadınların hayatını zorlaştıracak
09:17 Edebiyat, folklor, bilim ve direnişin sesi: Sehîdê Îbo
09:15 Kadınların talepleri 'yetersiz elektronik kelepçe' gerekçesiyle reddediliyor
09:14 Wan Barosu Cezaevi Komisyonu'ndan Kaya: Süreci sabote etmek isteyen hapishane ve yönetimleri var
09:13 Yazar Tunç: Mereş'te yaşananlar soykırımdı, devlet yüzleşmeli
09:13 Sanatçılar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için miting alanını dolduralım
09:07 Gaxan'ın bu yılki gündemi: Demokratik toplum ve barış
09:06 Dumlu'da tutsaklara sistematik şiddet
09:01 İnsan hakları ve yargı açısından garabet bir yıl geride kaldı
09:00 Avrupa yıl boyunca Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü haykırdı
09:00 26 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:49 Çok sayıda kent için kar ve sağanak uyarısı
08:40 Futbolda bahis soruşturması sürüyor: 29 kişi hakkında gözaltı kararı
08:32 Colemêrg'de bir araç Zap Suyu'na yuvarlandı
08:30 Asgari ücret artışı Resmi Gazete'de yayımlandı
25/12/2025
23:55 Selim Sadak’ın hayati riski sürüyor
23:17 Erdîş’te yangın: 15 kişi hastaneye kaldırıldı
23:13 Wan’da kavgada bir kişi hayatını kaybetti
21:34 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê’de abluka sürüyor
21:25 Asgari ücrete tepki: Geçim artık imkansız
20:56 Boş dairede bir kadın hayatını yitirmiş halde bulundu
20:17 Pulur’da Gaxan kutlandı
20:12 Aralık ayı katliamları yürüyüşle protesto edildi
19:37 Minbic’te 1 çocuk katledildi
19:35 İsrail Lübnan’da aracı hedef aldı: 2 ölü
18:54 DEM Parti İzmir Kadın Meclisi: Leyla Zana onurumuzdur
18:41 Geçiş hükümetine bağlı gruplar bir çocuğu katletti
17:35 Mazlum Alas'ın taziyesine kitlesel ziyaret
17:14 İran Kürt yurttaşa idam cezası verdi
16:47 Gazeteci Aykol'un tedavisi sürüyor
16:40 Emeklilerden iktidar protestosu: Bu iktidar sermayenin iktidarıdır
16:38 Nihal Ay'ın taziyesine kitlesel ziyaret
15:33 Pêrtag Belediyesi, GES kurulması için 350 dönümlük araziyi kiraya verdi
15:20 Mazlum Ebdî: Entegrasyon noktasında ortak anlayışa varılmıştır
15:04 MED TUHAD-FED: İstasyon Meydanı'nı barış meydanı yapalım
14:45 Sudan’da 73 kadın ve 29 kız çocuğu alıkonuldu
14:44 'Ajanlaştırma baskısına' karşı mücadele vurgusu
14:36 Ayşegül Doğan: Türkiye Suriye’de yapıcı rol oynamalı
13:36 İslami Araştırmalar Federasyonu eşbaşkanları seçildi
12:46 Eğitim Sen: Şiddeti çözmek uzun vadeli eğitim politikalarıyla mümkün
12:12 DEM Parti'den Leyla Zana'ya yönelik saldırılara karşı suç duyurusu
12:10 Mêrdîn'de Süryaniler ‘Doğuş Bayramı’nı kutladı
11:47 Wan'lı yurttaşlar: Devlet adım atsın
11:35 Libya heyetini taşıyan jete ilişkin yeni detaylar
11:16 Abdullah Öcalan: Demokratik İslam, Medine Vesikası’nın ruhuna dönmektir
11:09 Fenerbahçe Başkanı Saran adliyeye sevk edildi
11:00 Tülay Hatimoğulları: Kürt meselesi herkesin yüzleşmesi gereken bir meseledir
10:48 Riha’da ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine çağrı
10:32 70 yaşındaki gazeteci 70 gündür direniyor
09:37 Kadınlara 4 Ocak çağrısı: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü haykıralım
09:30 Kriz, toplumsal çöküş ve direniş: Zibechi'den alternatif bir dünya okuması
09:28 Ercan Yılmaz: Meclis’e sunulan raporlar meseleyi çözme noktasında eksik
09:23 Bastonuyla açtığı çukurlara ‘umut tohumlarını’ ekti
09:21 Ekonomist Döğüş: Asgari ücret yoksulluk sınırına göre tanımlanmalı
09:19 'Cezaevlerinde sürece provokasyon' uyarısı
09:17 Kadın balıkçılar 120 gündür balık çiftliği nöbetinde
09:09 Hastanedeki ‘hukuksuzluğa’ dava açacak savcı arıyor!
09:06 GABB Eşbaşkanı Neslihan Şedal: Yerele yetki ülkeyi bölmez, bütünleştirir
09:02 İran ve Rojhilat'ta 2025: Tarihi bir kırılma yılı oldu
09:00 25 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:37 Meteoroloji'den çok sayıda il için uyarı
24/12/2025
23:53 Paris'te katledilenler anıldı: Avrupa gerçeği açığa çıkarsın
22:47 Nijerya’da camide patlama
20:46 Kadın Emeği Almanağı'nın sergisi düzenlendi
20:27 Sadettin Saran tekrar gözaltına alındı
19:42 QSD: 6 DAİŞ’li yakalandı, bomba yüklü araç etkisiz hale getirildi
19:37 Şehitler Mağarası’nda 33 yıl sonra ilk anma
19:29 KHK eyleminde asgari ücret tepkisi
19:23 Asgari ücret protestosu: Bu sömürü düzenine mahkum değiliz
19:19 CHP’li Alp’ten CHP’li Dikbayır’a: Kürtlerin inkarı çoktan tarih oldu
19:13 11’inci Yargı Paketi itirazlara rağmen kabul edildi
19:08 Gülistan Kılıç Koçyiğit'ten siyasi tutsakların kapsam dışı bırakılmasına tepki