Hatimoğulları atılması gereken adımları sıraladı: Söz yetmez, eylem gerekir

img

ANKARA - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğlulları, Abdullah Öcalan'ın çağrısı sonrası çözüm için atılması gereken adımları sıralayarak, "Sayın Erdoğan'ın bu süreci sahiplenmesi çok önemli. Bu ülkede barışın tesis edilmesi için söz yetmez. Eylem ve icraat gerekir" dedi.  

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Meclis'te kadın grup toplantısı düzenledi. Tülay Hatimoğulları, kadın tutsakları selamlayarak, iktidarın kadın politikalarını eleştirdi.  
 
Tülay Hatimoğulları, "Kadınların sosyal ve siyasal haklarını, kazanımlarını güçlendirmek yerine 2025 yılını 'aile yılı' ilan ettiler. Bu ilanın hemen ardından kadınların doğurup doğurmayacağına, kaç çocuk doğuracaklarına, bütün bunlara reisli aile modeliyle karar vermeye kalktılar. Bu amaçla nüfus politikaları kurulu ve aile enstitüsü kurdular. Bizler aileyi korumak ve güçlendirmek adı altında kadının emeğine, bedenine, sağlığına ve tüm yaşamına müdahale eden politikalara karşı derhal geri adım atılmasını istiyoruz. Gebeliği engelleyici yöntemleri, kürtajı, hatta sezeryanla doğumu dahi anormal gösteren politikaları asla kabul etmiyoruz. Kadın bedeninden ve sağlığından elini çek ey iktidar. Bedenimizden elinizi çekin" diye konuştu. 
 
'İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NE DÖNÜLMELİ' 
 
"Kadınlar en çok, sevdikleri erkekler tarafından şiddet görüyor. Sevdikleri erkekler tarafından katlediliyor" diyen Tülay Hatimoğulları, iktidarı "kadın katliamlarını önleme konusunda ciddiyete" davet etti. Tülay Hatimoğulları, "Erkek şiddetini önlemenin yol haritası çok açıktır. Öncelikle İstanbul Sözleşmesi'ne derhal geri dönülmelidir. 6284 sayılı kanunun her maddesi etkin bir şekilde hayata geçirilmelidir. Kadınlara dayatılan yoksulluk ve bütçelemede reva görülen sefalet anlayışından derhal vazgeçilmelidir" dedi.
 
Kadınların ayrımcı uygulamalara maruz kaldığına dikkati çeken Tülay Hatimoğulları, şöyle devam etti: "Kadınların aldığı nafakayı tartışmaya açmak yerine ağır enflasyon ve yoksulluğun altında ezilen kadınların ekonomik güvence ve sosyal haklarına kavuşmasının yol ve yöntemleri bulunmalıdır. Kadın mahpuslara yönelik uygulanan siyasi baskı ve insanlık onuruna aykırı muamele ve ağır insan hakkı ihlallerine derhal son verilmelidir" diye kaydetti. 
 
‘KAYYIMLAR GİDECEK' 
 
Tülay Hatimoğulları, kayyımlara da tepki göstererek, "Her şeyden önce kadınların iradesinin gaspı demektir kayyım. Kadınların siyasette ve yerel yönetim mekanizmalarında dışlanması demektir. Yerelde yaşayan kadınların haklarına ve yaşamlarına ve yerel yönetim hizmeti almalarına müdahale demektir. Eşbaşkanlığa ve eşit temsiliyete, demokratik, ekolojik ve özgürlükçü yerel yönetim modelimize müdahale demektir. Biz kadınlar kadın kazanımlarına en büyük saldırı biçimlerinden biri olarak bu kayyım rejimini görüyoruz. Asla kabul etmedik, etmeyeceğiz. Kayyımlar gidecek, kadınlar ve halk kalacak, seçilmişler kalacak" dedi.  
 
8 MART ÇAĞRISI
 
Tülay Hatimoğulları, "Unutmayalım ki kadınlar birlikte güçlü" vurgusu yaparak, şunları kaydetti: "8 Mart'ta hep birlikte alanlarda, meydanlarda olacağız. Türkiye kadın hareketi, feministler, Kürt kadın hareketi ile el ele verip Türkiye’nin dört bir yanını mora boyayacağız. Bizler Kadın Meclisi’mizle, ‘Kadın Özgürlük Mücadelesiyle Barışı Örgütlüyoruz’ şiarıyla alanlarda ve meydanlarda olacağız. Bütün kadınlar o gün hiçbirimiz ne iş yerinde ne de evimizde değil alanlarda, meydanlarda, 8 Mart direnişlerinde olalım ve buradan çağrımızı yineliyoruz.”
 
ÖCALAN'IN ÇAĞRISINI PAYLAŞTI 
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat tarihli çağrısına değinen Tülay Hatimoğulları, şunları söyledi: "Bu görüşmede Sayın Öcalan halkların özgürlük mücadelesine ve özellikle kadınların onurlu direnişine olan güçlü inancını bir kez daha ifade etti. Sayın Öcalan şunu çok net olarak söyledi: 'Yeni dönemin temel şifresi demokratikleşme mücadelesidir. Demokratikleşme mücadelesinin devrimci öznesi kadınlardır. Demokratikleşme devrimci olmanın, sosyalist olmanın ilk şartı kadın meselesine özgürlükçü yaklaşmaktır. Tarihin en derin sömürüsüne maruz bırakılan kadınlarla eşitlik, özgürlük ve demokrasi mücadelemizi taçlandıracağız.' Kadın özgürlük mücadelesinin yarattığı büyük umut ve kararlılığın altını çizen Sayın Abdullah Öcalan, tüm kadınlara en içten selam ve saygılarını gönderdi. 27 Şubat 2025 tarihinde bütün dünya tarihi bir ana tanıklık etti. Sayın Abdullah Öcalan, barış ve demokratik çağrısıyla Türkiye'de ve Ortadoğu'da barışın ve demokrasinin kapılarını ardına kadar araladı. Bu çağrı asrın barışı ve çözümün en güçlü zeminini sağlamıştır. Artık korkuların, kaygıların, sendromların değil, demokrasi, eşitlik, adalet ve özgürlük taleplerinin yaşamlarımızı belirleyeceği bir döneme girmeye yakınız. Bu dönem kimsenin birbirine üstünlük sağlayacağı bir dönem değildir. Herkesin eşit ve adil bir yaşamı paylaşacağı demokratik bir zamandır.”
 
SİYASET VE HUKUK ALANINI GENİŞLETMELİDİR
 
Sayın Öcalan, barış ve demokratik toplum çağrısıyla bir asrı cesaretle kapatmıştır. Yeni dönemin kapılarını aralayan  barış ve demokrasi manifestosunu bütün dünya kamuoyu ile paylaşmıştır. Bu manifestonun muhatabı sadece kendi örgütü olan PKK değildir, aynı zamanda devlettir, iktidardır, toplumun kendisidir ve muhalefetin tamamıdır. Barış ve demokratik toplum çağrısının en önemli muhataplarından biri de şuan çatısı altında konuştuğumuz grup toplantısını gerçekleştirdiğimiz TBMM ve parlamentodur. Parlamento hızla demokratik, siyaset ve hukuk alanını genişletmelidir. Barış ve demokrasiyi büyüterek darbe mekaniğinin tarihe karışmasında kurucu ve tarihsel bir rol üstlenmelidir. Bakın Sayın Abdullah Öcalan asrın çağrısında ne dedi? Bunu kelime kelime sizlerle paylaşmak istiyorum, ‘Kimliklere saygı, kendilerini özgürce ifade edip demokratik anlamda örgütlenmeleri ve her kesimin kendilerine esas aldıkları sosyo-ekonomik ve siyasal yapılanmaları ancak demokratik ve siyasal alanın mevcudiyeti ile mümkündür. Cumhurieytin ikinci yüzyılı ancak demokrasi ile taçlandığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir.'
 
ÖCALAN’IN ÇAĞRISIYLA TÜM DİNAMİKLER KAZANACAK
 
Türkiye’nin önümüzdeki süreçte temel mücadele dinamiği demokrasidir, adalettir, özgürlüktür. Emin olun ki iktidar ve muhalefet ve toplum asrın çağrısını yerine getirdiği an sadece Kürt halkı değil, bütün Türkiye halkları ve inançları hep birlikte çok büyük kazanacak. Sayın Öcalan’ın çağrısıyla Ortadoğu ve Türkiye’deki tüm dinamikler kazanacak, Türkiye mutlaka ve mutlaka barışa kavuşacak. Sayın Öcalan’ın yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’na dünyadan, bölgeden ve Türkiye’den tarihte eşine az rastlanan bir destek var. 
 
LİDERLERE TEŞEKKÜR 
 
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Almanya Başbakanı, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü, Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü, İngiltere, Almanya, İran, Irak, Suudi Arabistan Devletleri, Avrupa Birliği Dış Politika Sözcülüğü Sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısına çok güçlü bir destek verdi. Gelen desteklerin bir kısmını daha paylaşmak istiyorum Türkiye kamuoyu ile. Aynı zamanda Avrupa Birliği sol partilerin çatı örgütü Avrupa Sol Partisi ve Avrupa Birliği Sosyal Demokratların çatı örgütü Avrupa Sosyalist Partileri de güçlü bir destek açıklaması yaptı. Kürt halkının önemli liderlerinden Sayın Mesut Barzani, Neçirvan Barzani, Kubat Talabani, Mesrur Barzani, Bafil Talabani, Selahattin Bahadin ve Ali Bapir’in destekleri hem Kürt ulusal birliği ve hem de barış için büyük katkılar içermektedir. Yurt içinde de bu sürecin başlatıcısı olan Sayın Devlet Bahçeli, ana muhalefet partisi CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu ve burada ismini sayamadığım çok sayıda siyasi aktör bu sürece destek açıklaması yaptı. Bileşenlerimiz, sol sosyalisti ittifaklar, yapılar, demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri, birçok halktan ve inançtan çok sayıda kişinin çok açık destek açıklamaları oldu. Bu destekten hakikaten tarihi bir destektir.”
 
ADIM ATMA SIRASI DEVLETTE VE İKTİDARDADIR
 
PKK de yaptığı açıklamada Sayın Öcalan'ın çağrısına uyacağına kamuoyuna deklare etti. PKK’nin Sayın Öcalan’ın çağrısına harfiyen uyacağına dair yaptığı açıklama ve tüm güçlerine ateşkes çağrısı yapması bizlerin barış umudunu büyütmüştür. Bu umudu kalıcı hale getirmek için PKK’nin kongresini gerçekleştirebileceği bir çatışmasızlık zeminin acil bir biçimde oluşturulması gerekiyor. Sınır ötesi operasyonların acilen durması gerekiyor. PKK biliyorsunuz ateşkes ilan etti aynı şekilde buradan sınır ötesine gerçekleşen bütün askeri operasyonların durması ve bu zeminin oluşması çok önemli. Şimdi bu sürecin toplamı bakımında adım atma sırası ve sorumluluk iktidar ve devlettedir. Her bir destek açıklaması bu ülkede yüzyıldır yanan ateşe su dökmektir. Ülkenin demokratikleşmesine eşsiz katkılar sunmak demektir. Ne mutlu demokratik çözümden yana olanlara ne mutlu barış için mücadele edenlere ne mutlu insanca ve demokratik yaşam diyenlere. Ne mutlu sizlere, ne mutlu bizlere, ne mutlu barışa olan inancını hiç yitirmeyen bütün kadınlara.”
 
MEDYANIN DİLİ BARIŞ VE ÇÖZÜME KATKI SAĞLAMALI
 
Bakın 90’lı yıllardan bu yana 600’den fazla çatışma ve çözüm deneyimi yaşandı. Bu deneyimlerden başarıya ulaşanlar siyasi ve hukuki düzenlemelerle zemini oluşturulmuş olan süreçlerdir. Bu çağrıya biraz önce de bahsini ettiğim gibi çok geniş, dünya ölçeğinde de bir teveccüh var. Barışın ve çözümün ihtimali dahi Türkiye, Ortadoğu ve bütün dünyada bir heyecan yaratmış durumda. Durum ve hal böyleyken barış iklimini daha da büyütmek yerine sürecin ciddiyetinden uzak bir dilin kullanılmasının hiç kimseye faydası yoktur. Benzer anlamda medyadaki dilin barış ve demokratik çözüme katkı sağlayan bir dil olması çok önemlidir. Çünkü barışı önce dilimizde inşa edeceğiz. Bu konuda da medyaya ve basın emekçilerine çok büyük bir görev düşmektedir.
 
KENDİMİZE GÜVENECEĞİZ 
 
Sayın Erdoğan'ın bu süreci sahiplenmesi çok önemlidir. Türkiye’nin demokrasisi için, bu ülkede barışın tesis edilmesi için söz yetmez. Eylem ve icraat gerekir. Eylem ve icraat doğal olarak devletin yöneten icra makamından bekleniyor yani Sayın Cumhurbaşkanından beklenir. Çatısı barış, umudu ve demokrasi olan bu sürecin zemini demokratik siyaset ve hukuk olmak zorundadır. Sayın Öcalan, çağrıyla demokratik cumhuriyetin inşası için çok güçlü bir başlangıç yapmıştır. Bu başlangıcı büyütüp geliştirmek demokrasi ile taçlandırmak bizlerin elindedir. Geçmiş dönem deneyimlerine bakarak zor diyen bazı sesleri kulaklarımızda işitiyor gibiyiz. Hiçbir şey kolay değil, ama asla imkansız değil. Burada biz barış uğruna verdiğimiz mücadeleye, demokratik cumhuriyet için verdiğimiz mücadelemize güveneceğiz. Örgütlü mücadelemize güveneceğiz, barış umuduna güveneceğiz. Biz kadınlar en çok kendimize güveneceğiz. 
 
BARIŞ VE DEMOKRASİ CESURLARIN İŞİDİR
 
Sayın Öcalan barış için ve yaptığı çağrı için çok fazla çalışmak, daha fazla emek vermek istiyor. Bunun için de kendisi de ifade etti görüşmemizde, her kesimin ama her kesimin çok büyük bir çabasına ihtiyaç var. Bakın Öcalan’ın özgür yaşam ve çalışma koşulları oluşturulmazsa kendisi bu katkıyı vermekte zorlanır. O yüzden Sayın Öcalan’ın özgür yaşam ve çalışma koşulları hızla oluşturulmalıdır. Yine atılacak acil adımlardan birisi bu sürecin yasal ve hukuki adımlarının atılmasıdır. Kürt sorunun çatışma ve şiddetten arınabilmesi Sayın Öcalan’ın demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınması vurgusunun bir kez daha bizler burada altını çiziyoruz. Hepimiz bilmeliyiz ki demokratikleşme asla bir zayıflık değildir. Barış zayıfların işi değildir, barış cesurların işidir, barış güçlülerin işidir. Demokrasiyi inşa etmek cesurların, güçlülerin ve örgütlülerin işidir. Demokratikleşme ve barış bir siyasi pazarlık konusu olamayacak kadar değerli ve önemlidir. Bunu bütün Türkiye kamuoyu böyle bilmelidir; En temel insan hakları ve halkların en temel hakları asla pazarlık konusu yapılamaz, yapılmamalıdır. Bu süreç bir yenme-yenilme süreci değildir. Herkesin kazandığı, kazandığına olan inançla ve özgüvenle adım attığı bir adımlar zinciri. Kürt halkının varlığı, anadilde eğitim hakkı, Aleviler başta olmak üzere bu ülkede yaşayan bütün farklı halklar ve inançların eşitliğinin sağlanması, yerel demokrasinin esas alınması acil demokratik çözüm görevi olarak önümüzde durmaktadır. Bununla ilgili atılacak adımlar herkesi rahatlatacaktır.
 
DEMOKRASİ İNSANLARIN AĞZINI ÖZGÜRCE AÇMA SANATIDIR
 
Sayın Abdullah Öcalan’ın görüşmede çok güzel bir söz kullandı: ‘Demokrasi insanların ağzını özgürce açma sanatıdır.’ Artık Türkiye’nin konuşma zamanı. Artık toplumun kendini özgürce ifade etme zamanı. Biz de diyoruz ki yüz yıllık kapatılan ifade kanalları açılınca demokrasinin zemini güçlenir. Demokratikleşme bu ülkenin geleceğinin sigortasıdır. Demokratik uzlaşı ve özgür siyaset gelecek kuşaklara bırakacağımız en önemli ve en temel mirastır. Gelin yarınlarımızı hep birlikte kuralım diyoruz. Buradan Türk halkına seslenmek isterim. Bu gelişmelerin barışla ve çözümle nihayetlenmesi zannetmeyin ki sadece Kürt halkına yarayacak. Kafalarımız karışık, yaşadığımız kimi tedirginlikler var. Çünkü bugüne kadar yaşanan bu süreçlerde resmi devlet ideolojisinin kurduğu sistem kafaların karışmasına sebebiyet vermiştir. Ama emin olun ki burada Kürt halkı kadar Türk halkı ve bu coğrafyada yaşayan diğer bütün halklar kazanacak. Bu bütün halkların ortak yaşam başarısının altına imza atmak olacak. Hepimiz eşit kendi dilimiz ve inancımızla özgür yaşayabileceğimiz bir düzenin inşası olarak okunmalıdır bu süreç. Demokrasi ve eşitlik halkların alınması hiç bir halkı bölmez. Her halkın birbirine karşı saygısını, sevgisini ve birlikteliğini büyütür. Bir çağ kapanıp başka bir çağ açılırken biz DEM Parti olarak bu demokratik dönüşümü esas alan ortak bir geleceği kurmak için hazırız kolları sıvadık. Bizler barış yolunda adımlarımızı düşe kalka değil koşarak atacağız.
 
Sevgili Selahattin Demirtaş’ın dediği gibi barış ağacına bir damla su verme zamanı. Onlarca yıllık mücadelesiyle barış tohumunu fideye dönüştüren, büyük bir barış ağacı etrafında bizleri birleştiren, derleyen, toplayan, en ağır bedelleri ödeyen barış annelerine ben burada bir kez daha kendilerinin önünde saygıyla eğiliyorum. Bu sürecin en önemli sahipleri sizsiniz barış anneleri. Onlarca yıllık mücadeleyi veren, ağır bedeller ödeyen kadınlar sizlersiniz değerli analar. 
 
Hep birlikte hem bedenimiz hem emeğimiz hem kimliğimizin hakları için 8 Mart’ta olacağız. Aynı zamanda Sayın Abdullah Öcalan’ın yaptığı bu çağrıya sahip çıkmak için 8 Mart'ta alanlarda olacağız. Ve önümüzdeki günlerde Newroz mitinglerinde olacağız. Newroz ateşini barış ve demokratik toplum için hep beraber harlayacağız."

Diğer başlıklar

26/09/2025
09:00 26 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
25/09/2025
23:59 Dîlok'ta kaza: 1 kişi hayatını kaybetti
23:57 Kuzey ve Doğu Suriye kadın heyeti Berlin’de
23:49 Amed Barosu’ndan Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne protokol tepkisi
22:30 Amedspor sahasında galip geldi
22:25 Türkiye ve ABD arasında 'nükleer' anlaşma
21:33 Geçiş Hükümeti güçleri cinsel saldırıya uğrayan kadını kaçırmak istedi
19:58 İsrail Yemen’e hava saldırısı düzenledi
19:43 Amed ve Wan Barosu'ndan Rojin Kabaiş için ATK hakkında suç duyurusu
19:41 İşçilerin direnişi 57'nci gününde: Wan halkı kazanacak
18:59 Erdoğan Beyaz Saray'da: F-16 ve yaptırımlar masada
18:43 Rıza Altun Tuzluçayır’daki evinde anıldı
18:14 DİAYDER üyesi kadınlardan yürüyüşe katılım çağrısı
17:57 Yurttaşlar, barış için imza attı
17:48 Wan Büyükşehir Belediye Meclisi, 7'nci kez toplandı
17:37 Amed Barosu'ndan kreşteki şiddete karşı başvuru
17:34 BM Genel Kurulu'nda Filistin'e destek çağrısı
17:21 Zelenski ve Şara ortak bildiri imzaladı
17:12 Ege Üniversitesi'nde öğrencilere polis saldırısı
16:58 YNK: Yakın zamanda yeni hükümet kurulacak
16:49 KON-MED Almanya’nın 7 kentinde alanlara çağırdı
16:43 Brezilya’dan ‘Öcalan’a özgürlük’ çağrısı
16:36 Elyakut: İçerde de dışarda da olsak süreç için çalışacağız
16:28 ‘Çocuğa cinsel taciz’ failinin tutuklanması talebi reddedildi
16:23 Amed’te ‘Kentin sorunları ve çözüm önerileri’ toplantısı
15:54 Haber-Sen'den Cumartesi mesaisi protestosu
15:25 Kadınlar Rojin Kabaiş için yürüdü: Münferit bir olay değil
15:24 Merdan Yanardağ beraat etti
15:20 Wan'da kayyımdan ağaç kıyımı
14:58 Demirtaş'a bir dava daha açıldı
14:49 İran'da tutsak Somayeh Rashidi yaşamını yitirdi
14:43 Hastane işçileri: Haklarımızı tek seferde istiyoruz
14:42 İzmir Barış Anneleri, konferansını gerçekleştirdi
13:26 Eğitim Sen’den rapor: Depremin 30’uncu ayında eğitim hala yetersiz
13:10 Alagöz Giresun'da yeni maden için sondaj yapacak
12:35 Sınırda öldürülen Durdu davasında raporların gönderilmesi talep edildi
12:24 ‘Hırsız AKP'li başkan’ demek suç sayıldı
12:23 Gazeteci Heval Arslan gözaltına alındı
11:41 DEM Partili komisyon üyeleri: Öcalan ile görüşülmesi kalıcı barış için gerekliliktir
11:34 Mandalina bahçeleri nöbetine müdahale: 2 gözaltı
11:26 Cizîr’de kadın doğum uzmanları cezalandırılıyor!
11:12 TJA Amed'ten Ankara'ya yürüyecek: Öcalan'ın özgürlüğü, özgürlüğümüzdür
11:10 Ciddi olmak
10:43 Filozof Rebecca Goldstein'den Öcalan’ın çağrısına destek
10:32 Vahap Coşkun: Komisyonun Öcalan'ı dinlemesi taviz değil, zorunluluk
10:11 ANHA ve ROJNEWS Türkçe servislerini kapatıyor
09:54 'Sürece güven için Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü şart'
09:40 Ezio Menzione: Süreçte belirleyici olan devletin tavrı olacak
09:16 11 ilde sağanak yağış bekleniyor
09:08 Kadınlardan çağrı: Rojin'in sesi olmak için sokaklarda olalım
09:07 ÖHD'li Rezan Gezer: Karar BK'nin yapısına aykırı, hukuksal değişiklik dayatmalıydı
09:06 8 ilçenin atık suyunun döküldüğü Wan Gölü alarm veriyor!
09:04 Erdoğan 'aile yılı' ilan etmişti: 9 ayda 200'den fazla kadın katledildi
09:03 Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü: Atletinde bir kadına ait kan tespit edildi
09:00 25 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
08:12 32 yılın ardından tahliye oldu
24/09/2025
23:53 TIR ile taş yığını arasında sıkışan işçi hayatını kaybetti
23:20 30 yıldan sonra tahliye edildi: Halkımıza hizmet ediyoruz
22:59 Wan'da erkek şiddeti: 3 kişi hayatını kaybetti
22:45 DEM Parti Genç Kadın Meclisi'nden 'Manifesto Kampları'
22:42 Cinsel istismar faili yine tutuklanmadı
20:56 Erdoğan, New York’ta Şara ile görüştü
20:51 Abdullah Öcalan’ın mektubu Dêrazor’da okundu
19:45 Kuzey ve Doğu Suriye kadın heyeti Almanya’da siyasi partilerle görüştü
19:29 223 işçi direnişte: Barışı sabote eden anlayışı kabul etmiyoruz
19:10 KHK eylemi 339'uncu haftasında
19:06 Özgür Çelik yeniden il başkanlığına seçildi
19:03 Mûş’ta 'Barış istiyorum' kampanyasına destek
18:20 Gazeteci Kaya’ya 1 yıl 8 ay hapis cezası
18:12 Geçiş Hükümet güçleri Hama’da evleri yakıp yağmaladı
18:07 Şirnex'te ‘barış için imza kampanyası' başlatıldı
17:44 Rojin Kabaiş için yapılacak yürüyüşe katılım çağrısı
17:31 Komisyon toplantısı bitti: Meclis'e sağlam bir raporu çerçeve olarak sunacağız
17:23 BM: 7 Ekim'den bu yana Gazze'de 4 bin çocuk ampute edildi
17:13 İbrahim Ateş 30 yılın ardından tahliye edildi
17:03 'Sürece destek yüzde 70'e, umut hakkı beklentisi yüzde 60'a çıktı'
17:01 Adem Kurtay'ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:56 Ölüm orucundaki Yılmaz ‘zorla’ hastaneye götürüldü
15:36 14 Avukatın yargılanmasında ‘durma’ kararı
15:33 Yüreğir'de ‘barış’ için imza kampanyasının startı verildi
15:32 MKG’den kadın gazetecilerin tehdit edilmesine tepki
14:52 Komisyonunda konuşan Çelenk: Öcalan’ın kavramları barışa katkı sağlar
14:46 HPG'li Ertaş, Işık ve Öztan'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:29 YSK’den ‘CHP İstanbul İl Kongresi' için devam kararı
13:17 YSK, CHP kongresi için olağanüstü toplanıyor
13:03 Ayşegül Doğan: Toplum somut adım görmek istiyor
13:02 Ekoloji örgütleri, 'Doğayla barışı' Meclis komisyonuna sunacak
12:49 Tom Barrack: Suriye ile İsrail anlaşmaya yakın
12:01 Mahkemeden CHP İl Kongresi’ne durdurma talebi
12:00 Tedavisi yapılmayan hasta tutsak başka cezaevine sevk edildi
11:30 Demirtaş'ın 6 konuşmasından '5 suç çıkartılan' dava ertelendi
11:24 TOKİ inşaatı için mandalina bahçelerine girildi
11:14 Kurtulmuş: Yasal düzenleme hazırlıklarına odaklanacağız
11:13 32 yıl sonra gösterdiği mezar yerlerini ziyaret ettiler: Direniş bıraktılar
10:49 Tayvan’ı tayfun vurdu: 14 kişi hayatını kaybetti
10:34 Gleditsch: Öcalan’ın koşulları düzeltilmeli
Budgen: ‘Umut hakkı’ hayata geçirilmeli
10:24 Koma Amed'in konserinin tarihi değişti
10:02 AYM'den Taybet İnan'ın 'yaşam hakkı ihlali' başvurusuna ret
09:54 Eşit yaşam ‘umut hakkı’nın sağlanmasıyla mümkün olur
09:50 Lice’de DSİ’nin ‘su kirliliği’ uyarısına rağmen maden çalışması başlatıldı!
09:32 Êlih Barış Anneleri: Ağaç kıyımı durdurulana kadar eylemde olmalıyız
09:18 Yazar Turhan’ın tahliyesi yazdığı kitaplar gerekçesiyle ertelendi
09:14 Taraftarlara ‘ajanlaştırma’ dayatması: Siz de birer ‘Yeşil’ olabilirsiniz
09:10 Mexmûr Meclisi: Yeni komplo devrede, kampa sahip çıkın
09:06 'Özgürlük yoldaşı’ Rıza Altun’u anlattı: Direnişlerin öncüsüydü
09:03 DAD Gimgim'da şube açıyor: Asimilasyona karşı mücadele edeceğiz
09:01 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê heyeti, Avrupa Birliği heyetiyle görüştü
09:00 24 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
09:00 Meteoroloji: Yağış Yok, sıcaklık artacak
08:43 Fransa’ya çağrı: Kürt halkının iradesine saygı gösterin
08:40 İsrail’den Gazze’ye yardım götüren Global Sumud Filosu’na saldırı
23/09/2025
23:12 Suriye’nin sahil bölgelerinde seferberlik ilanı
22:05 Kartalkaya Otel Yangını Davası’nda 1 kişi daha tutuklandı
21:59 Hêlîn Ümit: Önder Apo'nun siyaset yapmasının önü açılmalı
21:27 Şenyaşar’dan konteynerde yaşayan yurttaşlara ziyaret
20:20 Erdoğan BM’de konuştu
20:12 İşçiler 55 gündür direnişte: Adaleti mumla arıyoruz
20:05 Dêr Hafir’e bombalı saldırı: 4 çocuk yaralandı
19:40 Bahçeli: İsrail’e karşı sert bir ültimatom vermenin zamanı gelmiştir
19:19 Agit Ertaş’ın taziyesine kitlesel ziyaret
18:26 TELE1 yöneticileri serbest
18:08 Eylemdeki işçiler: Kadroya alınacaksınız sözleriyle kandırıldık
17:48 Wan'da Rojin Kabaiş'in pankartını astılar
17:20 İHD Antalya: S, Y Tipi ve Yüksek Güvenlikli Cezaevleri kapatılsın
16:59 Cenazesi 6 yıl sonra defnedildi
16:19 Tutsakları taşıyan ring aracı devrildi: 12 kişi yaralandı
16:12 Seher Aktekin’i katleden faile ağırlaştırılmış müebbet cezası
15:51 DEM Parti Wan’da 2 aileyi barıştırdı
15:50 Dumlu Cezaevi'ndeki ihlaller için inceleme ve denetim talebi
15:38 AKP’den Özel hakkında suç duyurusu
15:26 Alevi katliamında hükümetin rolü düzenlenen raporla teyit edildi
15:17 Yerine kayyım atanan Colemêrg Eşbaşkanı Akış'ın cezası bozuldu
14:54 TELE1 yöneticileri adliyeye götürüldü
14:36 İşten çıkarılan işçilerden CHP'ye 'ekmek ve soğanlı' protesto
14:35 Çocukları kreşte şiddete maruz kalan ailelerden suç duyurusu
13:55 DEM Parti'den 'Barış istiyoruz çünkü' kampanyası yayılıyor
13:30 ABB'den operasyon açıklaması
13:23 Kreşte çocukları şiddete maruz kalan aileler: Sessiz kalmayacağız
13:06 Riha'da halkın temel talebi Öcalan’ın özgürlüğü
13:02 Uyuşturucu operasyonunda gözaltına alınan kişi polis çıktı
12:41 Maaşları ödenmeyen işçiler valilik önünde
12:36 Wan'da birçok mahalle Abdullah Öcalan'ın posterleriyle donatıldı
12:04 Asrın Hukuk Bürosu’ndan açıklama
11:25 İstanbul'da metrobüs kazası
11:04 Gazeteci Şahin’in yurt dışına çıkış yasağı kaldırılmadı
10:35 Özel kreşteki kötü muameleye soruşturma
10:34 DEM Parti MYK toplandı
10:25 İsrail'in saldırılarında 17 Filistinli öldü
10:17 Abdullah Öcalan için toplanan imzalar uluslararası kurumlara gönderildi
10:17 Dört ülke daha Filistin devletini tanıdığını duyurdu