Sêrt Belediye Eşbaşkanı Sofya Alağaş'a gazetecilik yaptığı dönemki mesleki faaliyetleri nedeniyle dün Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmesinin arından bu gün belediyeye kayyım atandı. Belediye Eşbaşkanları Sofya Alağaş ve Mehmet Kaysi'nin görevden alınarak yerlerine Siirt Valisi Kemal Kızılkaya'nın atanmasına birçok kesim sanal medya hesapları üzerinden tepki gösterdi. 

 

SÊRT BAROSU: DERHAL VAZGEÇİN 

 

Karara tepki gösteren ve uygulamayı, önceki uygulamaların devamı olarak niteleyen Sêrt Barosu, sanal medya hesabından şu paylaşımı yaptı: "Önceki uygulamaların bir devamı niteliğindeki bu süreç, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, hukuk ve demokrasi ilkelerinin yok sayıldığı ve halkın iradesine doğrudan müdahale eden bir dizi hukuksuz işlemin yeni bir örneğidir. İktidarın aldığı bu keyfi kararlar, Kürt halkını ve onun siyasi iradesini yok saymaktadır. Siirt Belediye Eşbaşkanı’nın görevden alınarak yerine kayyım atanması, halkın iradesine açık bir müdahaledir. Belediye Kanunu'nun 45. ve 46. maddeleri gerekçe gösterilerek yapılan bu işlem, Anayasa'nın 67. maddesi ile güvence altına alınan seçme ve seçilme hakkını açıkça ihlal etmektedir. Uzun süredir devam eden kayyım politikası, özellikle Kürt seçmenin iradesi söz konusu olduğunda, hukukun geri plana itildiğini ve masumiyet karinesinin göz ardı edildiğini göstermektedir. Seçmen iradesini yok sayan bu uygulama, demokratik katılım hakkını ihlal eden ve hukuk devleti ilkelerine zarar veren bir anlayışın ürünüdür. Sêrt Barosu olarak, halkın iradesini yok sayan bu hukuksuz kayyım kararından derhal vazgeçilmesini, Sêrt Belediye Esbaşkanı Sofya Alağaş'ın görevine iade edilmesini talep ediyoruz. Yetkilileri, seçme ve seçilme hakkına, demokratik değerlere ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermeye davet ediyoruz."

 

DBP: İRADEMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ

 

Kayyım atamayı irade gaspı olarak niteleyen Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), yaptığı paylaşımda, "28 Ocak’ta, hukuksuz bir şekilde, asılsız ve dayanaksız suçlamalarla Sêrt Belediye Eşbaşkanımız Sofya Alagaş’a ceza verildi. Bugün ise belediyeye kayyım atandı. Halkın iradesini yok sayarak onu gasp eden bu anlayış kaybedecek! Siirt halkı, 31 Mart 2024 seçimlerinde bin bir türlü hileye rağmen belediyeyi kayyım işgalinden kurtarmış ve iradesini ortaya koymuştur. Ancak her defasında aynı yöntemlerle halkın iradesini gasp eden kayyımları da, onları atayanları da tanımıyoruz! Sêrt Belediyesi Eşbaşkanları Sofya Alagaş ve Mehmet Kaysi, Siirt halkının iradesidir. İrademize ve emeğimize sahip çıkacağız" ifadelerini kullandı. 

 

HDK: HALKIN İRADESİNİ TESLİM ALAMAZSINIZ

 

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Ali Kenanoğlu, "Sêrt halkının iradesi bir kez daha yok sayıldı! Halkın oylarıyla seçilmiş Sêrt Belediye Eşbaşkanı Sofya Alagaş’a verilen 6 yıl 3 aylık cezanın ardından, bu sabah Sêrt Belediyesi’ne kayyım atandı. Seçmen iradesi, hukuk dışı kararlarla gasp edildi. Kürt halkının, muhaliflerin ve demokratik siyasetin sistematik olarak hedef alındığı bu kayyım politikası, hukukun üstünlüğüne değil, siyasi vesayete dayanıyor! Halka rağmen, halkı yönetebileceğini sananlar bilsin ki: Kayyımlar, halkın iradesini teslim alamaz" paylaşımını yaptı.

 

ESP: ÖNCE CEZA SONRA KAYYIM UYDUR

 

Atamayı "belediyenin gaspı" olarak değerlendiren Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Murat Çepni, şu paylaşımda bulundu: "Sêrt Belediyesi gasp edildi. Önce ceza uydur sonra kayyum! Sêrt Belediye Eşbaşkanımız Sofya Alagaş’a verilen 6 yıl 3 aylık cezanın ardından bugün de sabahın erken saatlerinde Sêrt Belediyemiz iktidar tarafından gasp edildi ve kayyım atandı. Böylece 31 Mart seçimlerinden bugüne halkın oylarıyla seçilen Colemêrg, Mêrdîn, Êlih, Dêrsim, Xalfetî, Akdeniz, Miks (Bahçesaray) ve en son Sêrt olmak üzere 8 belediyemiz gasp edilmiş oldu."

 

CHP’Lİ TANRIKULU: KAYYIM ANAYASAYA AYKIRIDIR

 

Karara tepki gösteren CHP Amed Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da karara şöyle tepki gösterdi: "Sêrt'e de kayyum atandı.  Bir kez daha ifade ediyorum; kayyum düzenlemesi, serbest seçim hakkına, hukuk devleti ilkelerine, demokratik temsile ve mevcut Anayasaya aykırıdır. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ve iktidarının; hukuka, Anayasaya aykırı bu düzenlemenin arkasına sığınarak 8 yıldır halkın iradesini gasp etmesi toplumsal barışa yaklaşımının da açık göstergesidir. Dün karar verildi, gerekçesi yazılmadı, istinaftan ve Yargıtay’dan geçmedi; yani kesinleşmedi. Bu yönüyle mevcut düzenlemeye aykırıdır. Şu açık; Adalet ve Kalkınma Partisi ve iktidarı toplumsal barıştan yana değildir, samimi değildir. Çatışmadan, kutuplaşmadan, huzursuzluktan, toplumsal barışı zehirleyen ortamdan beslenerek iktidarını sürdürme gayreti içindedir. Sêrt halkı 2014'te ve 2019'da da kayyumun cevabını sandıkta vermişti; bir kez daha verecek. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın"