Tetikçi Altun’un ses kayıtları: Polis ifademde yardımcı oldu

img
ANKARA - Konya Katliamı tetikçisi Mehmet Altun, ortaya çıkan ses kaydında, ifadesi alınırken polislerin kendisine yardım ettiğini belirtiyor. Eşi Zehra Altun, tanımadığı birçok kişinin hesabına para attığını belirtirken, dayıları ise, “Devlet sana da çocuklarına da bakar” diyor.   
 
Konya'nın Meram ilçesinde 30 Temmuz 2021'de Dedeoğulları ailesinden 7 kişiyi katleden tetikçi Mehmet Altun’un cezaevinde olduğu süreçte eşi Zehra Altun ve görüşüne gelen dayılarıyla yaptığı görüşmelere dair ses kayıtlarına ulaştık.
 
Eşi Altun’la yapılan görüşmelerde, polislerin nasıl aileyle “arkadaş” olduğu, “devletin şifalı ellerindesin” gibi söylemler açığa çıktı. Altun, ifadesinin alındığı sırada polisin kendisine yardımcı olduğunu da itiraf ediyor.
 
Görüşmelere dair ulaştığımız ses kayıtlarında yer alan dikkat çekici konuşmalar  yer alıyor. Zehra Altun da cezaevinde olduğu süreçte Mehmet Altun’u ilk olarak 16 Eylül 2021’de arıyor. Altun, ailesinin de tutuklandığını bu telefon görüşmesinden öğreniyor. Ancak, Zehra Altun’un “Bizi güvenlik amaçlı aldılar” sözleri bu konuşmada dikkat çekiyor. Öte yandan yapılan telefon ve cezaevi ziyareti görüşmelerinde dayılar ya da Zehra Altun, hiçbir şekilde katliamı neden işlediğini sormuyor.
 
‘ÇOK YANSIDI DİYE TUTUKLADILAR’
 
16 Eylül 2021 tarihinde yapılan telefon görüşmesi şöyle:
 
Mehmet Altun: Neredesiniz
 
Zehra Altun: Kayseri’deyiz, Cezaevindeyiz, annem ablam ben
 
Mehmet Altun: Neden
 
Zehra Altun: Hiç şüpheli durum oldu diye.
 
Mehmet Altun: Benim olaydan dolayı mı?
 
Zehra Altun: Hıhı, onun için tutukladılar. Güvenlik amacıyla diye. Annem Ayşe abla ben üçümüz bir kalıyoruz odada. Çocuklar babamla köydeler. İyiler üçü de. Bizi güvenlik amaçlı aldılar. Diğer taraf baskın yapar, herhangi bir şey yapar diye. Öyle dediler. Mecbur bir süre, olay medyaya çok yansıdı dediler. Olay medyaya çok yansıdığı için mecbur tutuklayacağız yoksa ortalık karışacak dediler. Mecbur attılar ama çok iyiyiz Allaha şükür.
 
Mehmet Altun: Hep benim yüzümden
 
POLİSLERDEN ALTUN’A: EŞİN NE KADAR DEĞERLİ
 
Zehra Altun: Senin yüzünden değil, bunlar anlımıza yazıldı. Çok kızdım affetmeeyceğim dedim ama böyle iki haftadır senden haber bekliyorum. Cezaevinde dursun ama ölmesin. O gün beni aldılar. Senin yaptığını şüphelendim, bilemedim göstermediler bana. Sadece Mehmet Altun’un eşi dediler. Aldılar, tuttular. Bildim ben zaten, ‘eşim mi yaptım’ dedim. Haberlere çıkmış. Söylemediler o gün. Sadece, ‘gidin bulun olun, baraja falan bakın, o yaptıysa kendisini öldürür sağ bulun ölmesin’ diye yalvardım. Ama bana kötü davranmadılar, sen bir meleksin falan diye.
 
Mehmet Altun: Söylediler, söylediler hepsi söylediler. İlk defa böyle bir eş görüyoruz. Senin eşin ne kadar değerli dediler de.
 
Zehra Altun: Her şey düzelecek. Çıkmasan bile burada ben hastaneye getirip götüren komutanlarla konuştum ‘olabilir’ diyor ‘insan bir anlık’ herkes anlıyor her şeyi olabilir diyor insanlık hali diyor. Sıkıntı yapma her şey oldu.
 
Mehmet Altun: Siz iyi olun
 
Zehra Altun: Biz iyiyiz İbrahim dayım geldi yanımıza. Avukat olarak Fatma gelecek senin yanına avukat görüşü diye.
 
Mehmet Altun: Ona da sıkıntı mı olmuş doğru mu ki?
 
Zehra Altun: Yok yok, sadece dayımla konuştuk buraya geldi. Araba orada olduğu için, onu sakladı diye şey yapmışlar arama, evi aramışlar.
 
Mehmet Altun: Onu değil, Fatma hakimlik okuyacaktı ya onun başını yaktık mı diye aklıma geldi de.
 
Zehra Altun: Yok yok, Fatma isteyerek geldi. Avukat görüşü olarak geliyorum dedi. Bana seninle ilgili o kadar çok şey dediler ki. Ankara’da işte, kameralara yansımış arabaları kiralamış yemiş içmiş gazinolarda.. Var mı öyle bir şey?
 
Mehmet Altun: Yok yok
 
Zehra Altun: Bana o kadar dediler ki, gösterelim ama gösteremeyiz dediler. Yemiş içmiş kocan. Başka hiçbir şey yapmamış. Konya’daymış senin kocan. Kavgalı. şirkette falan çalışmamış, kargoda falan diye. Çok dediler. ‘Yaptıysa yapmıştır’ dedim. Sadece ölmesin, inanmadım. Daha önce de Konya’da cinayet olmuş. Büyük soruşturma açılmış Ankara’dan. O yüzden bizim olay da patlamış yani. Türkiye genelinde. Çok yürüyüşler olmuş. Kürt Türk kan davalısı öldürdü diye falan haberler yapılmış Cumhurbaşkanı haber yapmış ‘öyle bir şey yok’ diye. Adalet Bakanı, Süleyman Soylu falan geldi Konya’ya açıklama yaptı o gün akşam.
 
Mehmet Altun: Ben de öyle duydum da. Bilmiyorum ben hiç izlemedim zaten bakmadım da.
 
Zehra Altun: İzletmediler, bana da izletmediler. Ablam falan izlemiş seni teşhis için. Bu alın yazımız. Sağol iyi ol.
 
‘HERKES BİZİ BİLİYOR, SEVDİLER BİZİ’
 
Mehmet Altun: Siz iyi olun.
 
Zehra Altun: Biz iyiyiz. Burada müdür görüşü yaptım. Herkes bizi biliyor tanıyor, sevdiler bizi. (Cezaevindeki görevlilerden bahsediyor) Müdürler falan o kadar çok ilgileniyorlar ki. En ufak bir şeyde hastaneye götürüyorlar. Sıfır beşik battaniye her şeyi sağlıyorlar. Ama dediler, güvenlik amaçlı birkaç ay tutarız diye. Çıkarız biz. Bize dediler ki öbür tarafın herhangi bir baskın yapacağından korktuğumuz için diyorlar.
 
Mehmet Altun: Ablamgilin çocukları falan nasıl?
 
Zehra Altun: Onlar da cezaevinde Ali ile İbogil. 10 kişiyi tutukladılar. Yahyagil kavgaya dahil olan daha önce ilişkileri olan var ya. Herkesi güvenlik amaçlı o gün 10 kişiyi tutukladılar.
 
‘HİÇ BİLMEDİĞİM İNSANLAR PARA ATIYOR’
 
Zehra Altun: Seni düşünüyoruz. Sana kimse kızan yok eden yok. Ben burada komutanlarla arkadaş oldum. Götürüp getiriyorlar. Ben her şeyi o gece kabullendim. Bu başımıza gelecekmiş, alın yazımmış. Çekeceğiz, yapacak bir şey yok. O kadar çok destek geliyor ki. Şu an hesabımda 5-6 bin lira para var. Hiç bilmediğim insanlar para atıyor. Çevreden annemgile babamgile çocuklara yardım eden o kadar çok insan olmuş ki.
 
‘SÖYLENECEK ÇOK ŞEY VAR TELEFONDA OLMUYOR’
 
Zehra Altun cezaevinde olduğu süreçte 6 Ekim 2021 ve 13 Ekim 2021’de telefon üzerinden Mehmet Altun’la tekrar konuşuyor. Altun bu görüşmede, “Söylenecek çok şey var ama telefondan söylenmiyor” diyor.
 
Zehra Altun’da : Üç savcı bakıyormuş dosyaya. Bırakacaklar ama savcılar da demiş orada olmaları daha iyi diye. Diğer tarafın yatışmasını bekliyorlar.
 
DAYISI: DEVLET BİLDİĞİ BİRŞEY
 
Altun’u cezaevinde 20 Eylül 2021 tarihinde iki dayısı ziyaret etti. Bu görüşmede dayıların sürekli Altun’a “Devlet sana bakar, devletin şefkatli ellerindesin” gibi söylemleri dikkati çekerken, Altun da cezaevinde kendine çok iyi baktıklarını söylüyor. Bu görüşmelerde geçen dikkat çekici ifadeler şöyle:
 
Dayı: Ne yapacaksın. Olacak ya kader bu alın yazısı yapacak bir şey yok. Hayırlısı olsun. …Dışarısı bize emanet sıkıntı yok. Oldu başına geldi. Yapacak bir şey yok. Ha yapmasaydın iyiydi ama yapmışsın. Olsun, üzülme. Biz yanındayız. Tedbir amaçlı aldılar annen, baban, Ayşe ablan Zehra hepsi içerideler… Bunu devlet mesele…(tam olarak anlaşılmıyor) edecekler biliyor musun. Sıkıntı etme. Devletin bildiği bir şey. Bir şey olmaz. 30, 40, 50 sene ceza almış adamlar diyor, 10 sene 15 sene yatıp gidiyor. Sıkıntı yok, yapacak bir şey yok. En güzel şey, şefkatli el devletin elidir.
 
Mehmet Altun: Aynen dayı.
 
Dayı: Sen bak hele. Sen yalnız değilsin. Önce Allah, sonra devlet sonra biz. Onun için sıkıntı etme. Elin belasını üstüne almasan iyiymiş ama kader olmuş yapacak bir şey yok. Elin belasını üstümüze aldık. Elin cezasını sen çekmemeliydin dayım.
 
Dayı 2: Anneni babanı ziyaret ettik de onlar da bir şey yok tedbir amaçlı. Onları salarlar.
 
Mehmet Altun: Evet öyleymiş. Burada memurlar da diyorlar, tedbir amaçlı almışlar.
 
Dayı 2: Herkesin selamı var. Dışarıyı hiç dert etme. Müdürlere, gardiyanlara saygısızlık yapma.
 
Mehmet Altun: Biliyorum dayı, hepsi yardımcı oluyorlar.
 
POLİSLER ‘O ÇOCUĞUN SUÇU YOK’ DEMİŞ!
 
Dayı 2: Seni seviyorlar da o yüzden yardımcı oluyorlar. Emre itaatsizlik yapsan bir daha ilgilenmezler.
 
Dayı :Seni direk buraya mı getirdiler.
 
Altun: Evet direk buraya getirdiler.
 
Dayı: Direk niye teslim olmadın da kaçtın ya
 
Altun: Dayı o anki psikoloji bilmiyordum, ne yapacağını bilmiyon ki.
 
Dayı: Öyle şeylerde bak, telefon açıp soraydın. Bana soraydın, dayına soraydın emine soraydın. ‘Yaptım’ ben böyle bir hata diyecektin gidip teslim olacaktın. Devletten kaçılmaz ki. Ama yapacak bir şey yok. şimdi burada iyi duracaksın. Sana bunlar yardımcı olur zaten. Görüştüğümüz arkadaşların (polisler) hepsi o çocuğun suçu yok diyor.
 
Altun: Bana da diyorlar, kader mahkumusun yapacak bir şey yok diyorlar.
 
Dayı: Allah yardımcın olsun bir sıkıntın yok.
 
Altun: Sağ olsunlar onlar da yardımcı oluyorlar. Geçen Zehra ile de konuştuk. Memur geldi eşin cezaevindeymiş dedi. Ben de ya yok eşim neden cezaevinde olsun dedim.
 
Dayı: Onları tedbir amaçlı aldılar. Sıkıntı olur diye devlet şefkat elini açıyor. Allah razı olsun devletimizden. Mahsus tutuyorlar.
 
Altun: Evet ben de öyle duydum, güvenlik amaçlı tutuyorlar.
 
‘YATARIN 10 YILA İNER BİTER GİDER’
 
Dayı: Dert edecek bir şey yok. Sana önce bir sürü ceza verirler, sonra düşer düşer 20 seneye. Yatarın 10 yıla iner biter gider. Yapacak bir şey yok. Onun için üzülmeyeceksin, bundan sonra sevineceksin tamam bitti. Biz de üzülmüyoruz.
 
Altun: Sabah 8’de kalkıyorsun, TV izliyorsun. Bahçem var. Üç öğün yemeğim de geliyor. Yemekler çok güzel dayı, Allah razı olsun devletimizden.
 
Dayı: İfadeni de güzel vermişsin. Devletimiz boş değil. Cenabı Allah devletimize zeval vermesin.
 
Altun: Çok büyük devletimiz maşallah.
 
Dayı: Sen ne diyorsun ya, hiç kaçmayacaksın gidip teslim olacaksın uğraştırmayacaksın devleti…
 
‘BEN KENDİM TESLİM OLDUM YAKALANMADIM’
 
Altun: Zaten polisler de yalan söylediler. Yakalandı diye. Ben kendim teslim oldum halbuki.
 
Dayı: Onlar pirim alacak diye
 
Altun: ‘Bize de silah çekti’ demişler.
 
Dayı: Yok ya onu mahsustan…
 
Altun: Yok savcı ifadede, öyle bildirmişler.
 
‘DEVLET BAKIYOR’
 
Dayı: Aynı ifadeni vereceksin. Yapacak bir şey yok sen yatacaksın biz de gücümüzün yettiği kadar bakacağız.
 
Altun: Devlet bakıyor dayı,
 
Dayı: Devlet bakar, devlet çocuğuna da bakar herkese bakar. Sen hiç dert etme. Tamam haydi dayına veriyorum.
 
POLİS SARILMAK İÇİN KENDİSİNİ ZOR TUTMUŞ!
 
Altun, katliamdan sonra saklandığı dönemde polisler ve dayısı arasında geçen konuşmaları soruyor. Bunun üzerine geçen konuşma şöyle:
 
Altun: Çok mu yordular seni (ikinci dayısına soruyor)
 
Dayı 2: Yok yok olacak o kadar.
 
Altun: Köye çok gelip gitmişler herhalde. (polisler kastediyor)
 
Dayı 2: Sen benim yeğenimsin oraya gelmişsin. Onların da bana şey yapmalarının sebebi, 120- 130 km hızla geliyor senin yanına geliyor nerede bu? Bilmiyorum diyorum. Alay komutanı geliyor, ‘muhtar bu nerede’, yarbay albay geliyor ‘bu nerde’ tabi onların da görevi yapacak bir şey yok.
 
Altun: Benim ifademi aldıktan sonra söylediler zaten. Çok değerli dayıların var dediler. Hatta sarılmamak için kendimizi zor tuttuk dediler de görevi yapmak için mecbur üzerine gittik dediler.
 
CİNAYET BÜRO AMİRİ HELALLİK İSTEMİŞ
 
Dayı 2: Üç gün baktım dayım. En son valinin koruması bana şey dedi, cinayet büro amiri yengenden benden helallik istedi. Ben de helal olsun dedim. Birinci tutuklanacakların içinde sen vardın seni tutuklattırmadım dedim. Çocuklarının üzerine de yemin etti. Sana itimat ettik güvendik. Sen burada rahat yat hiçbir sıkıntı yok.
 
Altun: Beni fazla da düşünmeyin, devlet bakıyor sağolsunlar.
 
Dayı 2: Saygısızlık yapma, iyi halin durmadan aşağıya çeker. Ben geçen gün görüştüm onun en fazla yatarı 15 yıl diyor. İyi hallisi düşer gelir diyor.
 
‘SENİ GÖTÜREN POLİSLER BİLE BU ADAM SUÇSUZ DİYOR’
 
Altun: …TV çay makinası hepsi var. Benim buzdolabı yok ama vereceğiz dediler. ……..Ben düşündüm zaten orada kendimi de öldürmeyi düşündüm.
 
Dayı 2: Senin o silahın tutukluluk yapardı, herşey olabilirdi. Onların vadesi doldu sebep sen oldun. Belki de Azrail seni yönlendirdi bunların canlarını al diye. Alın yazısı. Sen şimdi orada arkadaşlarla güzel anlaş. Gardiyanlara zorluk çıkarma.
 
Altun: Zaten bir şey olunca onlardan istiyorum. Onlar da biliyor hepsi gelip gelip gidiyorlar.
 
Dayı 2: Hepsi seni biliyor, suçsuz olduğunu biliyor. Seni götüren polisler bile bu adam suçsuz diyor. Onun için devlet sana yardımcı olur. 15-16 sene ya yatarsın ya yatman. Çıktığında devlet bir iş vermek zorunda. Zaten 5-6 sene durdun mu devlet hastanede falan iş veriyormuş.
 
Dayı 2: Sen emin ellerdesin, devletin elindesin sıkıntı yok.
 
Altun: Bu dünyayı yaktın öbür dünyayı bari yakmayacağız bundan sonra.
 
Dayı 2: Sen bu dünyada hayır işledin yakmadın da. Ama bir insanı öldürmek tüm insanlığı öldürmüş gibi oluyor da yapacak bir şey yok. Azrail seni kullandı. Dışlanmış değilsin kesinlikle.
 
‘DEVLETİMİZ VAR EMİN ELLERDEYİZ’
 
Altun: Devletimiz çok büyük. Çok ilgileniyor. Geçen bir memur geldi dedi ‘paran gelmedi herhalde sigara içiyor musun’, ‘Evet’ dedim hemen gidip bir sigara almış. Devletimiz var emin ellerdeyiz.
 
Dayı: Birileri yaptırdı azmettirdi diye düşündüler. Devletin kestiği parmak acımaz. Seni açığa verirler. Orada da bir işte çalışırsın.
 
Altun: Aynen dayı buradakiler de diyor. Burada daha 20 sene yatan olmadı diyor. 9 kişiyi öldürdü 8 sene yattı çıktı dedi. Hiç beli olmaz af çıkar dedi.
 
Dayı: Onu bana Belediye başkanı Recep Candan da (AKP'li Çumra Belediye Başkanı) dedi. Çoktan af çıkmıyor biran önce cezasını alsa da af çıkabilir dedi.
 
Altun: Aynı şeyi buradakiler de dedi.
 
POLİSLER İFADE VERİRKEN YARDIMCI OLMUŞ!
 
Konuşmanın devamında dayısı nasıl ifade vermesi gerektiğine dair fikir veriyor.
 
Altun: Biliyorlar dayı onlar da biliyorlar. Onlar, sizin aileyi de iyi araştırdık onları da araştırdık, onların ne olduğunu çok iyi biliyoruz dedi. Polisler ifade verirken yardımcı oldular sağ olsunlar.
 
Dayı: Oldular ha
 
Altun: Evet evet, hatta çoğu hak bile veriyordu yani.
 
Dayı: Allah kimsenin başına vermesin ya, ama uslu dur ya. Dimdik ayakta dur ya anlın açık senin. Hırsızlık mı yaptın arsızlık mı yaptın.
 
Altun: (gülüyor) kader mahkumuymuşuz dayı buradakiler de öyle diyor.
 
Dayı: Devletimize Allah zeval vermesin. Devlet sana da bakar çocuklarına da bakar. Devletimiz muktedir olduğu sürece korkma.
 
Altun: Aynen dayı aynen.
 
‘POLİSLE HAŞİR NEŞİR OLMUŞLAR’
 
Dayılardan biri 11 Ekim 2021’de tekrar ziyarette bulunuyor.
 
Bu ziyarette dayı polislerin hala kapıda beklediğini, Altun’un ailesiyle iyi olduklarını “haşır neşir” olduklarını anlatıyor. 
 
Dayı: Ablan gitmiş evinden bir şeyler almış ablana göndermek için. Polis de fazla durma hemen al, biz buradan aslında sana eşya veremeyiz demiş. O da hemen alıp çıkmış.
 
Dayı: Oldu bir kere, her şeyde bir hayır vardır. Belki de onların ölümü senin elindeydi. Olmaması gerekiyordu ama oluverdi. Hayırlısı olsun inşallah. İyi ki dışarıda biz varız. Sıkıntı olmaz.
 
‘SANA ÇOK DESTEK OLAN VAR’
 
22 Kasım 2021’de Zehra Altun tahliye edildikten sonra Mehmet Altun’u bu kez cezaevinde ziyaret ediyor.
 
Zehra Altun: Kimse seni suçlamıyor. Kendini asla suçlama. Pişmanlığını mahkemede dile getir. Güzel şeyler olacak duyuyoruz. Sen bir şey bilmiyorsun. Sen iyi ol biz iyiyiz güzel şeyler de olacak. Bizim için kendini ifade edebil.
 
Altun: Buradakiler de diyor. İfadene, avukata gerek yok. Sana verilen ceza belli diyorlar.
 
Zehra Altun: Olabilir ama sana çok destek olan var. Avukatlığını üstlenecek olan insanlar var. Senin için de iyi şeyler olacak. Şu an olmasa da bazı şeyler araştırılıyor yani her şey iyi olacak.
 
Altun: Şu olan 10 sene önce olsaydı hiç kafama takmazdım kimseyi düşünmezdim güle oynaya yatardım.
 
ZEHRA ALTUN: BAYA PARAM VAR
 
 Zehra Altun: Benim baya param var. Ev alacağım. Onlar alamasa da ben kendi imkanlarımla alırım.
 
Zehra Altun emniyette ifadesinin nasıl alındığını anlatıyor.
 
Zehra Altun: İfademde bana da dediler çocukların yuvaya verilir diye. Ama öyle bir şey olamaz annemler bakıyordu. Güvendelerdi. Zaten polis aylarca kapıyı bekledi. Onlar çocuklarla top oynuyordu. Çocuklara hemen köye gitmedi, polislerle arkadaş oldular.
 
Zehra Altun konuşmanın devamında kendisine çok fazla para yardımı yapıldığını ve ev alacağından bahsediyor.
 
Zehra Altun: Dayılarım bakıyorlar zaten. Çok yardım edenler oldu. Hiç beklemediğimiz insanlardan yardımlar geldi Avrupa’dan, köyümden. Arkamızda çok insan var destek olan, o evi alacağım. Şuan hesabımda 100 bin tl para oldu. Mahkum aylığı da varmış onun için de gideceğim.
 
MA / Zemo Ağgöz
 
 

Diğer başlıklar

00:20 Kürt müzisyen Hakan Akay'a havaalanında gözaltı
00:13 Riha'da iş cinayeti: 1 çocuk hayatını kaybetti
02/11/2025
22:19 Edirne'de zincirleme kaza
21:43 Marsilya’da binler 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' için yürüdü
21:02 Şara ABD'ye gidiyor: 70 yıldan sonra ilk resmi ziyaret
20:55 Sındırgı’da deprem sonrası 42 yapı yıkıldı
19:42 Kobanê için sınıra gidenler anlattı: İnsanlık için direndiler
19:20 Avrupa Forumu’nda Kürdistan’daki katliamlar kınandı
18:26 Keskin Bayındır engellenen Fesih Vural’ın taziyesini ziyaret etti
18:22 İran, mahkeme kararı olmaksızın 4 Kürt yurttaşı gözaltına aldı
17:56 Barış ve Demokrasi Çalıştayı'nın sonuç bildigesi açıklandı
17:51 İstanbul'da Yerel Demokrasi Konferansı: Kentini yönetmek demokrasinin özüdür
17:29 Demokrasi ve Barış Çalıştayı: Aktör olarak sürece katılmalıyız
17:10 İzmir'de sendikalar, sol ve işçi sınıfı tartışıldı
17:01 Êzidî buluşması: Abdullah Öcalan bütün dünya için barış istiyor
16:50 Sûr’da kadınların yaşadığı eve cüppeli ve sarıklı şahıslardan saldırı
16:25 Sosyalist örgütler: Tıkanıklıktan çıkmalı, birlikte mücadele etmeliyiz
16:23 Balıkesir'de 4,3 büyüklüğünde deprem
16:18 Çiğdem Kılıç Gün Uçar: Dayanışma yetmiyor, sorumluluk almak gerekir
15:46 ‘Kadına yönelik şiddet’ paneli: Çözüm toplumsal dayanışma
15:39 Werîşe Muradî: Kobanê ruhu kadınların direnişinde yaşıyor
15:11 Wêranşar Belediyesi Gastronomi Merkezi açtı
14:55 'Kürtlerin kaybedecek bir yüzyılı daha yok'
14:36 Muğla'da orman yangını
14:32 Vietnam’da selin bilançosu ağırlaştı: 35 ölü, 5 kişi kayıp
13:56 Abdullah Öcalan'dan DEM Partili Öcalan'a: Toplumu örgütlemeniz gerek
13:42 Temel: CHP'ye saldırılar sürecin toplumsallaşmasını engelliyor
12:36 Besta'da asker gözetiminde ağaç kıyımı sürüyor
11:18 Bakırhan: Bu sürecin menzili demokrasi, pusulası da adalettir
10:27 Evrensel gazetesine saldırının davası yarın: Herkesi adliyeye bekliyoruz
09:56 Jin derginin 140’ncı sayısı yayında
09:26 Meksika’da yangın: Çocuklar dahil 23 kişi yaşamını yitirdi
09:20 Sarısözen: Türkiye’nin çıkış yolu demokratik entegrasyon
09:10 ‘Müzakereyi sürdürebilecek tek aktör Abdullah Öcalan’dır’
09:08 İzmir’deki yurttaşlardan ‘asgari ücret’ yorumu
09:06 Feride Eralp: Barış kadınların meselesi, tartışmak zorundayız
09:04 Her taşında komünal emek: ZIWAN-KURD
09:00 02 KASIM 2025 GÜNDEMİ
01/11/2025
23:32 1 Kasım kutlamalarında enternasyonal dayanışma mesajı
23:10 İsrail Kuneytra'da yol devriyesi kurmaya çalıştı
20:55 Maxmur’da Kobanê Günü kutlaması
20:30 Demokrasi ve Barış İçin Buluşuyoruz Çalıştayı: Abdullah Öcalan’ın koşulları kritik önemde
19:58 Polislerin engellediği Fesih Vural'ın taziyesi sokağa taşındı
19:41 Qers’te, ‘Demokratik Cumhuriyet’ tartışıldı
19:14 Eskişehirde 'maden' protestosu: Siyanür Sakarya Nehri’ni kirletecek
19:01 Tülay Hatimoğulları: Komisyon acilen İmralı’ya gitmeli
18:43 'Toplum sağlığı için mücadeleyi sürdüreceğiz'
17:52 Şirnex ve Mêrdîn'de 1 Kasım kutlaması: Kobanê umut olmaya devam ediyor
17:43 Bayındır: Öcalan’ın hayallerini gerçekleştirmek için mücadele edeceğiz
17:36 Dr. Günderci: Madde bağımlılığı bir halk sağlığı sorunudur
17:18 Siracettin Kondu’nun taziyesine kitlesel ziyaret
17:13 Cezaevlerinden Gazeteci Aykol’a mektup: Sen binlerce tutsağın sesisin
17:02 6 Şubat’ın 1000’inci günü: Kamu görevlileri yargılansın
16:41 Palamutlar ekim için toplandı
16:17 1 Kasım eylemleri: Kobanê direnişi halkların yolunu aydınlatıyor
15:41 MSD: Kobanê Savaşı, insani değerlerin korunması mücadelesiydi
15:27 Abdullah Öcalan: Yerel örgütlülük güçlendirilmeli
15:16 Arîn Serhed’in taziyesine kitlesel ziyaret
15:15 Maraton nedeniyle tramvay seferlerinde değişiklik
15:13 Hasta tutsaklar Öztel ve Avcı'nın tahliyesi istendi
14:05 Cizîr 'Adalet Nöbeti'nde birlikte mücadele çağrısı
13:57 ‘Barışın yolu Galatasaray ve Koşuyolu’ndan geçer’
13:53 7 gazeteciye verilen cezaya tepki: Basın özgürlüğüne saldırıdır
13:27 Güler'in taziyesinde süreci başarıya ulaştırma sözü
13:24 Cumartesi Anneleri Kerboran'da kaybedilenler için adalet istedi
12:30 DEM Parti süreç kapsamında muhtarlarla bir araya geldi
11:15 ‘Kontrollü yıkım’ yan binanın duvarını da aldı!
11:07 DEM Parti’den 25 Kasım programı: Eşitlik ve özgürlük için bir aradayız
10:34 1 Kasım: Kobanê direnişi halklar için yeni bir yaşam yarattı
10:21 QSD’den Reqa’da güvenlik operasyonu
10:13 DFG’den 7 gazeteciye verilen cezaya tepki
09:54 McLaren: Marx'ın dili Kürdistan dağlarında yeni bir umut grameri buldu
09:18 İş cinayetleri artıyor: Derinleşen yoksulluk Wan'a göç ve ölüm getiriyor
09:11 DEM Parti heyeti 3 Kasım’da İmralı’ya gidecek
09:03 Köln yürüyüş ve mitingine çağrı: Seferberlik ruhuyla katılalım
09:02 İstinaf 7 gazetecinin cezasını onadı
09:02 'Qers bir arada yaşamanın prototipidir'
09:00 01 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:37 Tahliye edilen eşbaşkanlar: Mücadelemiz sürecek
31/10/2025
23:59 Bakırhan: Kurtulmuş'a yönelik ifadeler kabul edilemez
23:08 Temel: Yasal çerçeve için Kasım ayı kritik
22:54 Yeşil Sol Parti’den ‘Sol Odak’ ve ‘Demokrasi Koalisyonu’ önerisi
22:50 Türkiye'deki 30 yıllık tutsaklıktan sonra Halep'te zılgıtlarla karşılandı
22:41 Tutuklanan lise öğrencisi tahliye edildi
22:08 Akdeniz belediye eşbaşkanları tahliye edildi
21:22 Kurtulmuş’un okuduğu Kürtçe şiir tutanaklara 'bilinmeyen dil' olarak geçti
21:12 Amed’de Rojhilatlı şair Celal Melekşa anması
20:21 Aynur Epli 30 yılın ardından tahliye edildi
20:17 Mêrdîn’de şüpheli çocuk ölümü
20:14 223 işçi 93 gündür direnişte
19:24 Mêrdîn’deki kazalarda 4 kişi hayatını kaybetti
19:09 Fransa’da 2024’te 107 kadın katledildi
18:53 KHK'liler İzmir'de bir araya geldi: Barış sadece partilere emanet edilemez
18:49 Ayşe Tokyaz'ın otopsi raporu tamamlandı
18:47 İstanbul’da 12 kişi tutuklandı
18:01 Komisyon üyeleri IRA deneyimini incelemek üzere İrlanda’ya gitti
17:45 5 HPG'linin taziyesine kitlesel ziyaret
17:20 Akdeniz Belediyesi davası: Demokrasiye sahip çıkacağız
16:41 Kurtulmuş'tan sürece karşı çıkan İYİ Parti'ye: Memlekete ihanet ediyorsunuz
16:37 Aslan’ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:36 DEM Parti'den Meclis'te Kürtçe tercüman bulundurma teklifi
16:36 Tülay Hatimoğulları: Bu süreç 86 milyonun kurtuluşudur
Meral Danış Beştaş: Yakın zamanda İmralı’ya gidebiliriz
16:30 Veliler baz istasyonuna karşı eylem gerçekleştirdi
16:28 Abdullah Öcalan ailesi ile görüştü
16:13 Kentsel dönüşüm çalıştayında Rezan'ın geleceği tartışıldı
16:07 Tülay Hatimoğulları YYÜ’den seslendi: Rojin için adalet
15:51 TFF'den Amedspor'a 'tezahürat' cezası
15:33 Gazeteci Aykol'a üçüncü farklı antibiyotik tedavisine geçildi
15:16 'Bin 348 ihlal yaşandı, 105 bin 287 cezaevlerinin kapasitesi aşıldı'
15:03 Amed’te ‘Kadın kentlerine doğru’ şiarıyla buluşma düzenlenecek
15:00 Kurtulmuş: Bölgesel ve küresel şartlar barışı zorunlu kılıyor
14:35 Adliyede polis şiddeti
13:56 'Kuyu tipi' cezaevi açıklaması: İşkence yasağı ihlal ediliyor
13:36 Koma Amed’in Wan konseri 22 Kasım’da
13:09 BM: İran’da İsrail savaşı sonrası baskılar tırmanıyor
12:55 Ege Üniversitesi'nde 5 öğrenci gözaltına alındı
12:54 Demokratik cumhuriyet ve demokratik toplum
12:41 Îdir'de Bakırhan'ın katılımıyla halk buluşması
12:09 Aykol'a cezaevlerinden mektup: Hepimizin çıkınca seni görme hayali var
11:52 KNK’den Köln yürüyüşüne katılım çağrısı
11:33 Sêrt’te 2 kişi katledildi, 3 kişi ağır yaralı
11:28 İtalyan tarihçiden Abdullah Öcalan'ın çağrısına destek
10:41 Kobanê 1 Kasım'a hazırlanıyor: 100 ressamdan sergi
10:33 Necla Özmen’in şüpheli ölümü: 10 dakika mesafedeki hastane yerine uzaktaki tercih edildi
10:24 Kapatılmayan ve temizlenmeyen DSİ kanalı sağlığı tehdit ediyor
10:22 Şirnex’taki ekokırımın boyutlarının araştırılması istendi
10:15 İranlı yazar eserlerinin Kürtçeye çevrilmesinden mutlu
10:14 Amed Barosu'nun 'süreç komisyonu' 11 başlıkla çalışma yürütecek
09:58 Kayyımın yapboz yolu esnafı mağdur ediyor
09:40 İzmir'de sürecin nabzı: Devletten adım bekliyoruz
09:39 Hiç gitmediği köyde kaçak elektrik kullanmaktan 850 bin TL ceza kesildi
09:12 Rojhilatlı çift, çocuklarıyla kukla tiyatrosuna Kürtçe hayat veriyor
09:10 'Okullarda anadilin değersiz olduğu algısı oluşturuluyor'
09:07 Yıllardır cezaevi yollarındalar: Yasalar çıksın, tutsaklar serbest bırakılsın
09:04 Geri çekilen HPG’li Ayhan: Özgür bir zeminde demokratik siyaset yapmak istiyoruz
09:00 31 EKİM 2025 GÜNDEMİ
30/10/2025
23:31 'GYO hakkında re'sen inceleme başlatılsın' çağrısı
23:19 Bütçeye tepki: Kadınların tank, top, İHA, SİHA'ya ihtiyacı yok
22:47 Bolu Cezaevi'nde iki tutsağın tahliyesine engel, birine tahliye
22:34 Yaşamını yitiren Necla Özmen için hastane önünde açıklama
22:01 Meral Danış Beştaş: Temel ihtiyaçlar karşılanamazken milyonlar savunmaya harcanıyor
20:58 İmralı Heyeti: Karşılıklı anlayış ve fikir birliği içindeyiz
20:48 Amed'de bir derneğe silahlı saldırı
20:31 Şam’da silahlı grup yurttaşlara saldırdı
20:02 İzmir Depremin'de yaşamını yitirenler anıldı
19:29 Nizamettin Kabaiş: Kızımın telefonu Portekiz'e gönderilecek
19:16 223 işçinin direnişi 92’nci gününde
19:03 İmralı Heyeti ile Erdoğan görüşmesi sona erdi
18:53 Tunç: Sürece dair yasal düzenlemeler Meclis'in takdirinde
18:19 İmralı Heyeti ve Erdoğan görüşmesi başladı