Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) yeni başkanının seçileceği Genel Kurul’a sayılı günler kaldı. Koronavirüs salgını gerekçesiyle geçen yıl ertelenen TBB’nin 36’ncı Olağan Genel Kurulu, 4-5 Aralık'ta Ankara’da toplanacak. TBB Başkanlığı görevini 2013'ten beri sürdüren Metin Feyzioğlu Genel Kurul’da yeniden aday. Feyzioğlu’nun karşısında ise muhalif baroların ismi üzerinde uzlaştığı Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan olacak. 

 

Yeni TBB başkanının belirlenmesinde AKP iktidarının rahatsız olduğu baroları bölmek amacıyla getirdiği “çoklu baro” yasası düzenlemesiyle geçmişte 477 olan TBB delegelerinin sayısı 348’e düşürüldü. Böylece daha önce bu üç baronun delegelerinin oylarını almaları halinde TBB seçimlerini kazandıklarına kesin gözüyle bakılan İstanbul’un 153 olan delege sayısı 13’e, Ankara’nın 57’den 7’ye, İzmir Barosu'nun ise 31’den 5’e indi. Antalya Barosu'nun 4 delege ile temsil edileceği genel kurulda, geriye kalan diğer 78 baro ise doğal delege olan başkanlarının yanı sıra 3’er delege ile oylamaya katılacak.

 

Delege sayılarının artmasıyla bölge baroları, TBB seçimlerde önemli bir ağırlığa sahip olacak. Bölgenin 16 baro başkanı ve TBB delegeleri, genel kurul öncesinde 21 Kasım’da Diyarbakır’da bir araya geldi. Toplantının ardından 8 baro başkanı ve 32 delegenin imzası ile ortak ilkeler üzerinde uzlaşılan bir deklarasyon metni yayımladı.

 

Deklarasyonda TBB Genel Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu adaylarından beklentilerini 9 ilke halinde kamuoyu ile paylaştı. Bu ilkeleri önceleyen bir TBB için, Diyarbakır Barosu delegesi Av. Ahmet Özmen ve Muş Barosu delegesi Av. Abdulbaki Çelebi’nin TBB Yönetim Kurulu’na; Ağrı Barosu delegesi Av. Ali Artuk’un TBB Disiplin Kurulu’na; Adıyaman Barosu delegesi Av. İrfan Vurucu’nun TBB Denetleme Kurulu’na aday gösterilmesine karar verildi. Aktif bir pozisyon alınacak TBB seçim sürecini yürütmek için ise Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, Muş Barosu Başkanı Kadir Karaçelik ve Adıyaman Barosu Bilal Doğan görevlendirildi.

 

TBB başkanlığı için yarışan Feyzioğlu da bölge barolarının desteğini almak için Tahir Elçi’nin Diyarbakır’daki anma töreninde boy gösterdi. Elçi’nin katledilmesinden 6 yıl sonra ilk kez anma törenine katılan Feyzioğlu, Dört Ayaklı Minare önündeki anmaya gelip, mezarlıktaki törene katılmadan kentten ayrıldı. Sağkan'ın ise mezarlıktaki törende de yer alması bölge barolarının desteğini alacağına işaret etti. 

 

Ankara Barosu Başkanı Sağkan, başkan adayı olduğu TBB Genel Kurulu’nda dair MA’ya konuştu. 

 

HUKUKSUZLUK ‘HUKUK’ ELİYLE UYGULANDI

 

Türkiye’nin son 4 yıldır çok ağır bir hukuksuzluğun mevcut olduğunu, bunun ise yine ‘hukuk’ eliyle uygulama konulduğunu dile getiren Sağkan, bu noktada ülke yurttaşlarının etkili ve Anayasa’da düzenlenmiş, teminat altına alınmış temel hak ve özgürlüklerin koruyucusu olacak bir Barolar Birliği’ne çok ama çok ihtiyacı olduğunu ifade etti. Sağkan, “Bu sebeple her şeyden önce bir meslek kuruluşu olduğumuzu unutmaksızın, öncelikle bu mesleğin ve meslektaşların sorunların çözümünde etkin bir Barolar Birliği’ni hayata geçirmekle birlikte, aynı zamanda temel hak ve özgürlükleri koruyan, adil yargılanma ilkesi başta olmak üzere en temel insan hakları koruyucusu, savunucu ve teminatı olacak bir Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Cumhuriyetini bir hukuk devleti olması noktasında bu dönem için çok ciddi bir ihtiyacı olan kamu kurumu ve meslek örgütüdür” dedi. 

 

'İKTİDARIN YANINDA POZİSYON ALDI'

 

TTB’nin olması gereken misyonunu bu sözlerle tarif eden Sağkan, devamında “Son yıllarda Türkiye Barolar Birliği Başkanı’nın kimliğinde özdeşleşen TBB yönetim anlayışının bırakınız yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini korumayı tam aksine bir pozisyon alarak iktidarın bütün baskılarına, hukuksuzluklarına meşruiyet kazandıran bir dil ve eylem bütünlüğü içerisinde görüyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

EN ÖNEMLİ KONGRE

 

TBB’nin kuruluş genel kurulundan sonraki en önemli Genel Kurulu’nu yaşayacağını vurgulayan Sağkan, “Hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hem de bugün ekonomik bir kaos altında sürüklenen ve gerçekten tükenme noktasına gelen avukatlık mesleğinin savunma mesleğinin, sorunlarının çözülmesi anlamında avukatlar açısından çok tarihi bir Genel Kurul olacağını düşünüyorum” dedi.

 

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ VURGUSU

 

Sağkan, adaylığının genel çizgisini ise şöyle açıkladı: “Öncelikle bir meslek örgütü olan Türkiye Barolar Birliği’nin, savunma mesleğinin sorunlarını çözümünde 150 bin avukatın, 81 baronun örgütlü gücüyle mücadele edebilecek güçlü bir TBB yaratmaktır. Aynı zamanda insan haklarını savunan, hukukun üstünlüğüne gerçekten inanan, içselleştirmiş ve bir hukuk devleti olmamız için mücadele edebilecek bir TBB’yi tekrardan yaratabilmektir.” 

 

Yargının bu ülkede şimdiye dek bütün iktidarlar döneminde baskı altında olduğunu belirten Sağkan, ancak son 10 yılda bu baskının çok ağır ve en kılcal damarlarına kadar hissettikleri bir noktaya ulaştığının da altını çizdi.

 

ÇOKLU BARO’YA ÇANAK TUTULDU

 

Bu yüzden yargı bağımsızlığını, tarafsızlığını hissetme noktasında, bağımsız savunmaya en çok ihtiyaç duydukları dönemde “çoklu baro” adı altında baroları bölmek, niteliksizleştirmek, itibarsızlaştırmak, seslerini kısmak ve gerçekte de yurttaşın sesini kısmak için bir düzenleme yapıldığını söyleyen Sağkan, Feyzioğlu’nu iktidarın bu politikasına çanak tutmakla suçladı. Sağkan, “Maalesef bu süreçte TBB Başkanı bırakınız bu çoklu baro sürecine karşı çıkmayı, iktidarla kol kola girerek çoklu baronun yasalaşması, savunmanın parçalanması çabasına destek olmuş ve çanak tutmuş bir anlayışta olmuştur” diye konuştu.

 

Bu anlayışa en net cevabı, yaklaşık 1 buçuk yıldır Ankara’da sözleşmeleri fesih noktasına gelmesine rağmen baskıya boyun eğmeyen avukatların gösterdiğini belirten Sağkan, şimdi aynı anlayışı Türkiye Barolar Birliği’nde tekrar yeşertmenin zamanının geldiğine inandıklarını kaydetti.

 

MA / Ömer Çelik - Ergin Çağlar