'O' fotoğrafın ardındakiler

img

DİYARBAKIR - Kucağında oğlu Agit’in kemiklerinin bulunduğu bir kargo kutusuyla hafızalara kazınan 52 yaşındaki Halise Aksoy, O ve ağabeyini takip ederek, dağın yolunu tutan kızı Şinda’yı “uyandıran” devlet baskısını anlattı.

Son yıllarda insanın göz bebeklerinde asılı kalan kimi benzerleri gibi geçtiğimiz 10 Nisan günü önümüze düşen bir fotoğraf karesi, herkese “vicdan nedir?” sorusunu sordurdu. O fotoğraf karesi, Dersim’de 23 Mayıs 2017 tarihinde yaşamını yitiren HPG’li Agit İpek’in annesi Halise Aksoy’un, oğlunun bir kargo kutusu içerisinde gönderilen kemiklerini kucağında tuttuğu ana aitti. 
 
Yaşanan bir çatışmada yaşamını yitiren Agit’in cenazesi, otopsi için götürüldüğü İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK) aradan geçen zaman içerinde kemikleri kalmış olarak Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilir. Savcılığın 2 Mart’ta PTT’ye vererek İpek ailesinin ikamet ettiği Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği kemikler, 10 Nisan günü anne Aksoy’a teslim edilir. 
 
OĞLU İLE SON FOTOĞRAFINI ÇEKTİ 
 
Yaşamı her daim zorlukla içerisinde geçse de, acıların en büyüğünün “oğul yitirmek” olduğunu söyleyen 52 yaşındaki annenin, “fotoğraf çekmesini sevmezdi” dediği oğlu ile son fotoğrafı bu olur.
 
Kendisiyle görüşmek üzere kapısını çaldığımız Aksoy’u, başında sarı, kırmızı, yeşil oyalı yazması ile buluyoruz.  Mardin’in Artuklu ilçesi Tizyan (Elmabahçe) köyünde dünyaya gelen Aksoy, 9 nüfuslu bir ailede büyür. Babasını erken kaybeden Aksoy, 11 yaşına geldiğinde kendisinden 15 yaş büyük dayısının oğlu ile evlendirilir ve dördü kız, dördü erkek olmak üzere 8 çocuk sahibi olur.
 
Ailesini “yurtsever bir aile” olarak tanıtan Aksoy, “Köyümüzde sürekli bayrak asılırdı. Asılan bayraklardan rahatsız olan köylüler oluyordu. Bir şeyler oluyordu ama ne olduğunu anlamamıştık henüz. İlk çocuğum olunca, aynı dönemde büyük ağabeyimin de bir oğlu oldu. Adını Welat koymak istedi” dedi.  Kendi ülkelerinde yaşamalarına rağmen çocuklarına “ülke” adını koymak Aksoy’a her ne kadar garip gelse de bu ismi çok sever ve yeni doğan oğluna da bu adı vermek ister. Ancak aynı ailede iki Welat olmasın diye Wedat adını verir oğluna. 
 
KÖYLERİNE GELEN GENÇLERİ TANIDI 
 
1980’li yıllarda, Kürt özgürlük hareketinde yer alan gençler yaşadıkları köye gelip gitmeye başladı. Aksoy, o yıllara dair anısını şu sözlerle anlattı: “1980’li yıllarda köye Kürt özgürlük mücadelesinde yer alan gençler gelmeye başladı. Köyde sürekli bir hareketlilik vardı. Ben korkmaya başlamıştım. Tam olarak neyin mücadelesini verdiklerini bilmiyordum. Onlara karşı düşmanca yaklaşan köylülerin söylediklerinin etkisinde kalıyordum bazen. Evimin camlarına demir korkuluk yapmak istedim. Ağabeyim bana; ‘Onlardan sana zarar gelmez, tam aksine onlar seni korur’ dedi. Artık, her şeyin farkındaydık. 1990’lı yıllarda ise örgüte katılanlar oldu. Artık gençlerin ne için mücadele verdiklerini biliyordum.”  
 
Köylerine gelen gençlerin kendisine, “Bir gün tüm Kürtler özgür olacak” dediklerini, bu sevinç ve umutla yaşayıp, çocuklarını da a bu inançla büyüttüğünü söyleyen Aksoy, “Çocuklarım büyüyünce hepimiz özgür olacağız sanıyordum” diyerek, yıllarca verdiği mücadelenin nasıl başladığını dile getirdi.
 
Bir yandan eşinden şiddet görüp, bir yandan da yoksulluk ile boğuşan Aksoy, maddi imkansızlıklar nedeniyle annesinin evinde yaşamaya başlar. O yılları “Eşim bir vardı bir yoktu, annem ve kardeşlerim bana ve çocuklarıma baktı. Kardeşlerimin eşleri de politik nedenlerden cezaevindeydi. Bir evde birden fazla aile yaşıyorduk. Bazen tok, bazen aç yattık. Elimde kalan bir altınım vardı. Bozup bir ev yaptım. Sadece duvarlarını ördüğümüz eve yerleştik” sözleriyle anlatırken yeniden hatırlatan Aksoy, devlet baskısı ile tanışır. 
 
KORUCULUK DAYATILINCA YOLA DÜŞTÜ 
 
Ailesindeki erkeklere korucu olmaları yönünde baskı uygulanır. Koruculuğu kabul etmesi için her türlü baskıyı gören Aksoy’a askerler her fırsatta, ‘Zaten kocan da yok defol buradan’ der. Terk etmek istemediği köylerine hemen her gece baskın yapan askerler, bazen ışıklarını söndürdüğü için, bazen de söndürmediği için Aksoy’a şiddet uygular. Aksoy, bu baskılar sonucu çocuklarını da yanına alarak 1993' yılında Diyarbakır’a taşınır, köydeki evi ise askerlerce yakılır. 
 
Burada terzilik yaparak çocuklarını büyüten Aksoy, bu kez eşinin baskıları sonucu 1996’da İstanbul’a göç etmek zorunda kalır. Geçimlerini sağlamak için tekstil atölyelerinde çalışmaya başlayan çocukları ayrımcılığın ne demek olduğunu bu metropolde daha iyi anlar.
 
‘TÜM ZAMANIM UCUZ EKMEK KUYRUĞUNDA GEÇTİ’
 
“İstanbul’da tüm zamanım ucuz ekmek kuyruğunda geçti” diyen Aksoy’un çocukları, halka reva görülen bu yoksulluğa başkaldırır. Çocuklarının hak mücadelesi verirken sürekli polislerle başlarının belada olduğunu dile getiren anne, cenazesi yıllar sonra kendisine kargo ile gönderilen Agit’in PKK’ye katılış sürecini şöyle anlattı: “Agit, İstanbul’da yaşarken adı ile alay ediyorlardı. Ona adının anlamını söyledim. ‘Yiğitsin sen’ dedim. Agit tekstilde ütücülük yapıyordu. Evimiz sürekli gözetim altındaydı. Oğlumu bir gün gözaltına aldılar. Çocuk şubeye götürmüşler. O kadar dövmüşlerdi ki tanıyamadım. Sonra serbest bıraktılar. Bırakırken ‘Bir daha elimize düşerse kafasını keseriz’ dediler.” 
 
‘OĞLUMU ONLAR UYANDIRDI’
 
Sürekli polislerce rahatsız edilen Aksoy ve çocukları, çareyi adres değiştirmekte bulur. İstanbul’un başka semtine taşınan aile burada da rahat bırakılmaz. Agit, bu yeni adreste de gözaltına alınır, İşkence görür. 2010 yılında henüz 15 yaşındayken evden çıkar, bir daha da geri dönmez. Aksoy, “Bana ‘oğlunu dağa gönderdin’ dediler. Oğlumu onlar uyandırdı. Baskıya dayanamadı. Onurlu bir yol seçti” dedi. 
 
Agit’in gidişinin ardından baskıların artması üzerine 2010'da yanına çocuklarını da alan anne Mardin’in Kızıltepe ilçesindeki ağabeyinin yanına gitse de, üç ay sonra olarak Diyarbakır’a gelip yerleşir.
 
AĞABEYİNİN YOLUNU İZLEDİ
 
Aksoy, çocukları ile birlikte kendisine ait bu evde yaşamaya başlar. En küçük kızı olan Şinda’da çocuk yaşına rağmen Kürtlere yapılan zulme tanıklık eder ve ağabeyi gibi bir süre sonra örgüte katılım yapar. Aksoy, asla haksızlığa gelmediğini söylediği kızını şu sözlerle anlattı: “Tekstilde işe başlamıştı. Bir gün eline parasını verip eve göndermişler. İşten kovulmuş. İşyerinde ucuza dikilen eteklerin pahalıya satılmasına karşı çıkmış diye kovmuşlar onu. Haksızlığa gelemezdi. Bir süre sonra Azadiya Welat Gazetesi’nde çalışmaya başladı.” 
 
Diyarbakır’da yaşamaya başladığı süre zarfında çocukları için evinin sayısız kez basıldığını belirten Aksoy, 16 yaşındaki kızı Şinda’nın haftada birkaç kez gözaltına alındığını söyledi. Kızı Şinda’nın sürekli polis baskınları ile uykudan sıçradığını ve bir gün “Agit’i rüyamda gördüm” diyerek evden çıkıp, bir daha da geri dönmediğini söyleyen anne, “2014 yılıydı, kızım bir daha gelmeyeceğini söyledi. Evden çıktı. Peşinden gittim, sokağı döndü gözden kayboldu. Kızımdan bir daha haber alamadım” diye belirtti.
 
Aksoy, kızı Şinda’yı şu sözlerle anlattı: “Evin en küçüğüydü. Hepimizin gözdesi olduğu için şımarık büyüdü. Bir gün beni bırakıp gideceği aklıma gelmezdi. Devlet Agit gibi Şinda’yı da uyandırdı” diyerek kızı ile birçok anısını anlattı. 
 
İKİ KARDEŞİN BULUŞMASI GERÇEKLEŞMEZ 
 
Aksoy’un en çok üzüldüğü ise, Agit ile Şinda’nın gittikleri yerlerde birbirlerini görememiş olmaları. Yaşadığı evin arkasında küçük bir bahçesi olan Aksoy’un, burada oğlu Agit ile birlikte aldıkları tavukları ve kızı Şinda ile birlikte ektikleri nar ve dut ağaçları var.  
 
EKTİĞİ AĞAÇLARIN YEŞERDİĞİNİ GÖREMEDEN GİTTİ 
 
“Agit, bu bahçedeki nar ağaçlarından habersiz gitti. Kızım ise ektiği nar ağacından bir tane koparamadan gitti” diyen Aksoy, gözü gibi baktığı bahçesinin yazın yeşillendiğini, her yeşillendiğinde çocuklarını yad ettiğini kaydetti. 
 
2015 yılında ev baskınlarının tekrar arttığını söyleyen Aksoy, “Kapımı kırıyorlardı. Artık her hafta kapı kilini değiştiriyordum. Kırmasınlar diye bazen kapıya doğru koşuyordum. Açacağımı söylememe  rağmen kırıyorlardı. Artık baskınlardan bıkmıştık. Bir günde kırma yetkileri yoktu, kapıyı açmadım, kırın dedim. Saatlerce bekleyip tutanak tutup gittiler” bu baskıları sözleriyle dile getirdi.
 
3 YIL BOYUNCA AGİT’İ ARADI
 
2017 yılında televizyondan oğlu Agit İpek’i yaşamını yitirdiği haberini alan Aksoy, oğlunun cenazesini alabilmek için önce Dersim’e, sonra Malatya’ya, oradan İstanbul’a, oradan tekrar Dersim’e gider. 3 yıl boyunca kurum kurum oğlunun cenazesi için gezen Aksoy’un oğlunun cenazesi PTT kargo ile bir kutu içinde teslim edilir. 
 
‘KENDİMİ AFFEDEMİYORUM’
 
Aksoy, 10 Nisan günü yaşadıklarını ise şu sözlerle ifade etti: “Geçen yıl bizi aradılar, 'Cenazeniz elimizde' dediler. Kemikler için DNA örneği istediler. Sonra tekrar aradılar 'dosyanız var' dediler. 'Dosyada gizlilik var' deyip söylemediler. En son aradıklarında 'Emanetiniz var, adliyede, gidin alın' dediler, ne olduğunu söylemediler.” 
 
Oradaki yetkililerin kendisine, ‘Agit İpek’in kemikleri gelmiş’ diyerek, bir kutuyu işaret ettiklerini aktaran Aksoy, “Öldüğümü düşündüm. Öfkelendim. Onlara katil olduklarını söylemek istedim ama yanımda gelen gencin başını belaya sokmamak için sustum. Baktım tüm tanıdıklarım adliyeye gelecek, Agit’in kemiklerini de vermezler diye kartonu aldım çıktım” dedi.
Oğlunun, başına ne gelirse gelsin annesine asla ağlamaması yönündeki telkinlerini hatırlayan Aksoy’un, sonrasında kendisine dair en büyük kızgınlığı ise oradan sessiz sedasız çıkması olur.
 
‘GECELERİ UYUYAMIYORUM’
 
İnançlı bir kadın olarak oğlunu defnederken dini vecibelerini yerine getirmesine dahi izin verilmediği için her gece kabus gördüğünü kaydeden Aksoy, “Kucağıma aldığım kutu onun cenazesi idi. Ben oğlumun cenazesine son kez bakamadım. Kemikleri görmedim. Defnetmemek için ellerinden geleni yaptılar. İmamın gelmesine izin vermediler. O kirli torba ile oğlumu göndüm. Bazen rüyama giriyor, ‘Anne diyor ben bu mezara girmek istemiyorum.’ Ben uyuyamıyorum, her gece bu rüyaları görüyorum” diye belirttii.
 
‘DİRENMEK ZORUNDAYIZ’
 
En son geçtiğimiz hafta “ihbar var” gerekçesiyle evi basılan ve darp edilerek gözaltına alınan Aksoy, yıllarca yaşadığı yoksulluk karşısında direndiği gibi, devlet baskısına da boyun eğmeyeceğini şöyle dile getirdi: “Çok acı çektim, hala da çekiyorum. Ama artık korkmuyorum. Onca yoksulluk yaşadım kimseye el açmadım bundan sonra da açmam.” 
 
Aksoy’un, yönelttiğimiz ‘Bunca acıya rağmen hala nasıl ayaktasın?’ sorusuna yanıtı ise, “Yüreğim yanıyor. Çocuklarım şerefi ile gitti ama yemek yerken, yürürken, televizyon izlerken, çocuklarım gözümün önünden gitmiyor. Bize karşı yürütülen düşmanlığa karşı direnmek zorundayız” oldu 
 
MA / Arjin Dilek Öncel - Fahrettin Kılıç

Diğer başlıklar

21:44 Tülay Hatimoğulları: Kalıcı barışın tek yolu örgütlenmek
21:18 İsrail katlettiği Filistinli'nin cenazesini alıkoydu
21:15 'Sağlık hizmetlerinin 3'te 1'i özel sektöre devredilmiş durumda'
20:57 CHP PM üyesi Fırat: Parti yönetimimiz tarihsel bir hataya düşmüştür
20:24 Aynı firmanın ilaçlaması bir çocuğun ölümüne de neden olmuş
20:16 Şişli'de 25 kişi zehirlenme şüphesiyle hastaneye başvurdu
20:11 'Şüpheli kadın ve çocuk ölümleri aydınlatılsın'
20:06 Temel: CHP stratejik bir hata yapmıştır
19:44 Kadınlar, şartlı tahliyelerin engellenmesini protesto etti
19:35 Amed’de trafik kazası
19:29 Geçiş Hükümeti Reqa’yı Dêrazor’a bağlayan yolu kapattı
19:26 Zaxo Spor taraftarlarından Amedspor’a ziyaret
19:22 Pervin Buldan: Komisyonun İmralı kararıyla daha emin adımlarla yürüyeceğiz
18:47 223 işçinin eylemi devam ediyor
18:45 SRK inşaat, ajansımızı tehdit etti
18:38 ÖGB, Anadolu Üniversitesi öğrencilerine saldırdı
18:23 Murat Çepni: Öcalan’la görüşmek olmazsa olmazdır
18:21 TJA’dan fail Burak Ercan’ın beraat etmesine tepki
18:17 İmralı'ya dört kişilik heyet gidecek
18:12 Ahmet Faruk Ünsal: CHP büyük bir siyasi hata yaptı
18:07 İskender Bayhan: CHP'nin İmralı heyetinde olmaması ciddi bir eksikliktir
18:02 Wanlılar: CHP tarihi bir hata yaptı, kaybedecek
17:55 UNICEF: Ateşkese rağmen İsrail 72 çocuğu katletti
17:37 Bayındır: CHP toplumun sesine kulak vermedi
17:33 DEM Parti'den ilk açıklama: Görüşme kader niteliğinde, mesafeli yaklaşımlar üzüntü verici
17:24 SYKP Eş Genel Başkanı Titiz: CHP kararını gözden geçirsin
17:19 Tülay Hatimoğulları'ndan, hayatını kaybeden işçilerin ailelerine ziyaret
17:12 Bayındır'dan Göktayi ailesine taziye ziyareti
17:06 CHP’nin kararına tepki yağdı
17:01 YSP Eş Genel Sözcüsü: Kürt halkı bunu unutmayacak
16:59 CHP'nin İmralı kararının arkasında İmamoğlu mu var?
16:53 Komisyon'un hafta başında Abdullah Öcalan ile görüşmesi bekleniyor
16:45 İşkence ile katledilen çocuk işçi için yürüyüş
16:40 Komisyon Abdullah Öcalan ile görüşme kararı aldı
16:39 Eren Keskin: CHP’nin davranışı kabul edilemez
16:26 Komisyonda İmralı oylaması başladı
16:20 Agirî’de Sırrı Süreyya Önder Parkı açıldı
16:15 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Kürt halkı not ediyor
Ahmet Şık: İmralı’ya gidilmeli, gerekirse Kandil’e gidilmeli
15:47 Bakırhan’dan CHP’ye: İktidar karşıtlığını çözüm karşıtlığına dönüştürmeye çalışıyor
15:45 CHP süreci sabote etmeyi sürdürüyor: Toplantıyı terk ettiler
15:35 Aydın: Karar hem Türkiye demokrasisi hem de CHP açısından sorunlara yol açar
14:28 CHP'li Emir: İmralı'ya temsilci göndermeyeceğiz
14:18 Meclis komisyonu İmralı ziyareti gündemiyle toplandı
14:11 Kadınlar devlet-erkek şiddetine karşı alanlarda GÜNCELLENİYOR
13:53 MHP’li Yıldız: İmralı’ya ben gideceğim
13:33 KESK’ten 22 Kasım mitingine çağrı
13:31 Özel: Demokratik siyasetin önünün açılmasını savunuyoruz
13:30 Kurtulmuş parti koordinatörleri ile bir araya geldi
13:29 İHD Çocuk Hak İhlali Raporu: Bir yılda en az 192 hak ihlali
13:28 Kadını katletmek isteyen fail tutuklandı
13:09 CHP’nin kurultayda oylanacak parti programında neler var?
13:04 Riha'nın Ape Melle'si son yolculuğuna uğurlandı
12:58 Uğur Kaymaz ve babası mezarları başında anıldı
12:26 Kurtulmuş partilerin koordinatörleriyle bir araya gelecek
12:20 Ankara Tiyatro Festivali başlıyor
11:39 İstanbul’da sahte reçete soruşturması
11:21 Netleşme zamanı
10:31 Katılımcı Bütçe programında Komisyon Süreci’ne geçildi
10:06 Çetin Lodi: Yazarlar barış taleplerini yükseltmeli
10:03 EMEP Genel Başkanı Aslan: Sosyalist partiler tabanlarını sürece hazırlamalı
09:57 Îlham Ehmed ajansımıza konuştu: Genel bir çözüme açığız, Türkiye ile ortak çıkarlarımız var
09:47 Türkiye Riknaddin'de neyi amaçlıyor?
09:38 Ceza hukukçusu Kanar: ‘Geçiş yasaları’ kapsamında köklü reformlar yapılmalı
09:34 DSİ’nin ‘işletmede’ dediği baraj 6 yıl sonra yapılmış
09:29 Asgari ücret yorumu: Kaşıkla verilip kepçeyle alınıyor
09:25 'Barışı kadınların söz ve karar gücüyle inşa edelim'
09:23 Helebcelilerin kimsesiz mezarlarına Mûş sahip çıkıyor
09:22 Uğur Kaymaz ve babası 21 yıl önce katledildi: Adalet için yeni mekanizmalar yaratılmalı
09:15 3 milyon insan köye dönüş için çözüm bekliyor
09:13 Irak ve Federe Kürdistan’da ‘kadın mücadele birliğine’ ihtiyaç var
09:11 Yusuf Karadaş: Enerji ve ticaret yolları yeni gerilimlere yol açacak
09:06 Selime Büyükgöze: Erkek şiddeti eşitlikle son bulabilir
09:02 Kış lastiği uygulaması başlıyor: Fiyatlar cep yakıyor
09:00 21 KASIM 2025 GÜNDEMİ
20/11/2025
23:54 Maduro’dan Karayip'ler için ‘ağır silah’ ve ‘füze’ talimatı
22:50 Edirne’de kadın cinayeti
22:21 Tecavüze uğrayan çocuk yoğun bakımda
22:11 DEM Partililerden MESEM tepkisi: Çocukları öldürüyor
21:34 Trump’tan Zelenski’ye Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sonlandırmak için taslak
21:19 Almanya’da Kürt Çocuk Korosu’na 'Entegrasyon' ödülü
21:13 Bina ilaçlamasında 7 kişi hastaneye kaldırıldı
21:07 Eğitim Bakanı’na tepki: Bir yılda bin 300 öğrenci gözaltına alındı
20:33 Rojin Kabaiş'in ağabeyi: Telefonun İspanya'ya gönderilmesi için dilekçe verdik
20:29 Amûdê, Şam ve Halep'te 25 Kasım etkinlikleri
20:06 İran'da tutsak Zeyneb Celaliyan’ın tedavisi engelleniyor
20:01 Bütçe görüşmeleri: Son bir yılda 1 milyon çocuk eğitimden koptu
19:47 Merkez Bankası soruşturmasında bir tahliye daha
19:03 Pirsûs katliamı davasına çağrı
18:59 Böcek ailesinin kaldığı otelin sahibi ve çalışanına yakalama kararı
18:55 Kuzey ve Doğu Suriye'de çocuk haklarına dikkat çekildi
18:49 Mûş'ta bir kadın katledilmek istendi
18:40 Gazze: İsrail saldırıları devam ediyor, tankları ilerliyor
18:11 Gülizar Yıldız’ı katleden Remzi Kayaalp'a ağırlaştırılmış müebbet
17:55 ABD-Çin Komisyonu: Çin deniz altı iletişim kablolarını kesmeyi amaçlıyor
17:47 11'inci Yargı Paketinin meclise gelişi ertelendi
17:40 Kadınlardan 25 Kasım çağrısı: Sokaklar bizimdir
17:26 CHP İmralı kararını yarın açıklayacak
17:24 Yaşamını yitiren YJA Star ve HPG'lilerin taziyelerine kitlesel ziyaret
17:18 HDK ve ÖHD'den direnen sağlık emekçilerine ziyaret
17:10 DEM Parti'den Burak Ercan'a ilişkin açıklama
16:53 AKP’den İmralı kararı: Olumlu oy kullanacağız
16:02 AKP İmralı gündemiyle bir araya geldi
15:50 Ankara, İmralı görüşmesine kilitlendi: Kim ne diyor?
15:29 DEM Parti'nin İmralı'ya gidecek üyesi belli oldu, diğer partilere de çağrı yapıldı
15:13 Çocukların güvenli geleceği için talepler sıralandı
15:04 Sağlık emekçileri bütçe taleplerini açıkladı
14:56 Hostekar’da 60 bin meşe palamudu ekildi
14:38 CHP ‘İmralı ziyareti’ gündemiyle toplandı
14:28 Demirtaş’tan görüşme açıklaması
13:49 Gazetecilerin davasında Aslan savunma yapacak
13:45 Gazeteci Namık Tarancı mezarı başında anıldı
13:40 Pakistan: Afganistan sınırında 23 isyancı öldürüldü
13:39 Taciz failinin beraat ettirilmesine tepki: Takipçisi olacağız
13:33 MESEM'li Eren Dağ davasında sanıklardan süre talebi
13:16 Onlarca öğrenciyi tacizden yargılanan Burak Ercan beraat ettirildi
12:35 Amedspor-Trabzonspor maçına davet
12:11 CHP’li komisyon üyeleri: Henüz karar almadık
12:03 DEM Parti: Cezasızlık politikası çocuk istismarını arttırıyor
12:02 Çocuğa cinsel taciz failinin duruşması görülmeden ertelendi
11:43 Sürece karşı çıkan CHP’liler sessizliğe büründü!
11:23 Feti Yıldız'dan AİHM kararı açıklaması: Makul sürede incelenmeli
11:18 Marcia Inhorn ve Mashuq Kurt’tan ortak mesaj: Yasal reformlar hayata geçirilmeli
10:53 CHP'nin ‘süreç karşıtı’ isimleri belli oldu!
10:42 Sokağın bütçe yorumu: Sonumuz iyi değil
10:33 DEM Parti MYK toplandı
10:28 KJK'den 25 Kasım deklerasyonu: Komün yaşatır
09:52 Fatih’te zehirlenme şüphesi: 1 kişi yaşamını yitirdi
09:36 Rojin Kabaiş eylemine ceza: Şiddetin kurumsallaştığını gösteriyor
09:22 Devlet Kürtçe ile barışmalı
09:16 MED TUHAD-FED Eşbaşkanı: Cezaevlerinde ihlaller artarak devam ediyor
09:11 İş dünyasından sürece destek
09:10 Riha Baro Başkanı Öncel: Eşit yurttaşlık temelinde anayasal düzenleme yapılmalı
09:08 Av. Yavuz: Abdullah Öcalan ile doğrudan görüşülmeli
09:07 10 bin işletmeden sadece 4'ü denetleniyor
09:05 İHD Mersin Eşbaşkanı: 100 yıllık inkar ve imha politikalarıyla yüzleşilmeli
09:04 Kadınlar ‘özgürlükçü’ perspektifle yerel yönetimleri dönüştürüyor
09:00 Kürt kadınların mücadelesi özgürlük vadediyor
09:00 20 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:46 CHP'de 'sürece karşı' olan isimler kim?
08:18 Düşürülen dronedan DAİŞ-Şam işbirliği çıktı
00:12 Darp edilerek gözaltına alınan öğrenciler serbest
00:09 Bütçe görüşmeleri: Ulaşımda geçiş ücretleri yüzde bin 400 arttı
19/11/2025
23:41 Meclis'te ‘suça sürüklenen çocuklar’ ile ilgili komisyon kuruldu
22:47 MHP'li Yıldız: İmralı'ya kesin gidilecek
22:39 Çiçek Otlu: Yap işlet devret modeli halkı iki kere sömürüyor
22:23 TJA'dan Dîlok ve Hatay'da atölye çalışması
22:02 İsrail'in saldırılarında 10 Filistinli katledildi
21:58 Amed’deki zincirleme kazada ölü sayısı 4’e çıktı
21:55 Mazlum Ebdî, Mesud ve Neçirvan Barzanî görüşmesi: Kürt sorunu barışçıl yöntemlerle çözülmeli
21:48 Rojin Kabaiş'in ailesinden parti ziyaretleri ve Bakan Tunç'tan randevu talebi