WAN - Kayyımın işten çıkardığı işçiler eylemlerini çocuklarıyla birlikte sürdürdü. Çocuklar, "223 işçinin çocuklarının hayallerini çaldınız" diyerek anne ve babalarının işe geri iadesini talep etti.
Kayyım yönetimindeki Wan Büyükşehir Belediyesi tarafından 223 işçinin işten çıkarılmasına karşı, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel-İş öncülüğünde yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi. Beşyolda Dabbaoğlu Parkı’nda bir araya gelen işçiler bugün ellerinde pankartlar ile çocukları ile yürüyüşe katıldı. Çocuklar eşliğinde gerçekleştirilen yürüyüşe, çok sayıda demokratik kitle örgütü ve siyasi parti temsilcisi ile yurttaşlar katıldı. Çocuklar, "223 işçinin çocuklarının hayallerini çaldınız", "Ben çocuğum haklarımla varım" yazılı dövizler taşıdı. Eylemde “223 işçinin haksız ve hukuksuzca işten çıkarılması kabul edilemez. İşimizi geri istiyoruz. Direne direne kazanacağız” yazılı pankart taşınırken sık sık “Hırsız kayyım Wan’dan defol”, “Kayyım gidecek emekçiler gelecek” sloganları atıldı.
Basın metnini İşten çıkarılan işçilerden birinin kızı Mizgin Yılmaz okudu. Babasının işini bir gecede bir telefon ile kaybettiğini dile getiren Mizgin Yılmaz, "Bu durum yalnızca maddi bir kayıp değil, aynı zamanda manevi açıdan da ailemizi derinden etkiledi. Babamızın her sabah işe gitmesini izlemek bize güven veriyor, geleceğe dair kaygılarımızı azaltıyordu. Şimdi, o güven duygusu elimizden alındı. Babamız üzülüyor ve biz çocukları olarak onun gözlerindeki umutsuzluğu görmek bizi daha da yaralıyor. “Bugün burada toplanmamızın sebebi, yaşadığımız haksızlığı basın mensupları aracılığıyla Cumhurbaşkanlığı'na, Adalet Bakanlığı'na ve Milli Eğitim Bakanlığı'na duyurmaktır.” “Biz üç kardeşiz. Bugün burada sadece kendi ailemiz adına değil, aynı zamanda işten çıkarılan 223 ailenin sesi olmak için bulunuyoruz. Biz çocuklarız; normalde okuldan, derslerden, hayallerimizden bahsetmemiz gerekirken, bugün geçim derdini konuşmak zorunda kalıyoruz. Çünkü babamız, o 223 kişinin arasında, işinden edilenlerden biri. “Ailemizin tek geçim kaynağı babamızın maaşıydı. Onun işini kaybetmesiyle birlikte hayatımız bir anda altüst oldu" dedi
‘OKUL İHTİYAÇLARIMIZI KARŞILAYAMIYORUZ’
Daha önce zor da olsa bir düzenlerinin olduğunu söyleyen Mizgin Yılmaz, onun da tamamen sarsıldığını belirtti. Mizgin Yılmaz, "Faturaları ödeyemez hale geldik, evin temel ihtiyaçlarını karşılamakta büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Okul masraflarımızı, kitaplarımızı, servislerimizi karşılamak neredeyse imkânsız oldu. Evimizde sürekli bir kaygı, sürekli bir endişe var. Biz çocuklar olarak derslerimize odaklanmamız gerekirken, aklımızda sürekli 'Acaba faturaları ve marketten aldığımızı nasıl ödeyeceğiz, okul taksitini yatırabilecek miyiz?' gibi sorular dönüyor. Bu sadece bizim ailemizin hikâyesi değil. Burada bulunan yüzlerce aile aynı derdi yaşıyor. Çocuklar, anneler, babalar aynı sıkıntıları çekiyor. Biz bugün burada kendi yaşadıklarımızı anlatırken aslında yüzlerce kişinin sesi olmaya çalışıyoruz. Çünkü bu işten çıkarmalar sadece tek tek aileleri değil, bütün bir toplumu derinden etkiliyor. İnsanların alın terine, emeğine sahip çıkılması gerekiyor. Biz, bu zor günlerde sesimizin duyulmasını, yaşadığımız bu haksızlığın görülmesini istiyoruz. Çünkü bu yaşadıklarımız sadece bizim değil, toplumun ortak yarasıdır" diye konuştu.