HABER MERKEZİ - Adana, Mersin, Ankara ve Antalya alanlara çıkanlar, CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atanmasına karşı demokrasi ve halk iradesine sahip çıkarak, "Darbeye hayır" mesajı verdi.
Adana Emek ve Demokrasi Platformu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atanmasını İnönü Parkı’nda basın açıklaması yaparak protesto etti. İnönü Parkı’nda gerçekleştirilen açıklamada KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Eser Demirçin, “1980 askeri darbesinin hayatımıza soktuğu kayyum uygulamaları, 1988 yılında Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmişti. Bu, halkın iradesinin ve hukukun üstünlüğünün bir zaferiydi. Ancak ne yazık ki, bugün aynı zihniyet, daha sivil, daha sinsi ama bir o kadar da yıkıcı yöntemlerle demokrasimizi kuşatma altına almaya çalışıyor” diye konuştu.
'DARBEYE HAYIR'
Demirçin, DBP ve HDP’li belediyelere atanan kayyımları hatırlatarak, bu uygulamaların halkın iradesini gasp ettiğini, şehirlerin geleceğini ipotek altına aldığını vurguladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik siyasi müdahaleleri de anımsatan Demirçin, “İktidar, halkın iradesini hiçe sayıyor. Bugün CHP İstanbul İl Başkanlığı seçimlerine kayyım atanması, delegelerin iradesini ve parti içi demokrasiyi yok saymaktır” dedi. Zeydan Karalar ve diğer CHP’li belediye başkanlarına yönelik operasyonların da aynı zihniyetin ürünü olduğunu değinen Demirçin, “Bu saldırılar yalnızca seçilmişlere değil, milyonların oyuna ve emeğine yöneliktir.Biat etmeyeceğiz, susmayacağız, sinmeyeceğiz. Kayyum politikaları kabul edilemez. Halkın iradesi esastır, demokrasiye evet, darbeye hayır” ifadelerini kullandı.
'HAK,HUKUK, ADALET'
Basın açıklamasının ardından kitle Zeydan Karalar’a yönelik operasyona karşı süren Adalet Nöbeti’nin gerçekleştiği Abidin Dino Parkı’na yürüyüş düzenledi. Yürüyüş sonrası yapılan konuşan CHP Yüreğir İlçe Başkanı Sabri Sarı, bu hukuksuzluğun sona ermesini talep etti. İHD Adana Şube Başkanı Yasemin Dora Şeker de “Tüm hakların temelini teşkil eden şey ifade özgürlüğüdür. İstanbul’da yaşananları gördünüz" diyerek hak, hukuk, adalet ve özgürlük talebinde bulundu. Son olarak konuşan DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Helin Kaya, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve il yönetiminin görevden alınmasına yönelik yargı kararına tepki göstererek, “Yargı artık siyasetten elini çekmeli, kayyımcı zihniyet terk edilmelidir. Bu karar hükümsüzdür. CHP İstanbul örgütü yalnız değildir, dayanışma içindeyiz” dedi.
MERSİN
Mersin’de de Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde, CHP İstanbul İl Başkanı ve yönetiminin “usulsüzlük” iddiasıyla geçici olarak görevden alınmasını protesto etmek için Özgür Çocuk Parkı'nda basın açıklaması gerçekleştirildi. Burada basın metnini okuyan Mersin Tabip Odası Başkanı İzzet Çalış, siyasetin yargı eliyle dizayn edilmek istendiğini ve bunun halk iradesine açık darbe anlamına geldiğini belirtti. Çalış, kayyım politikalarının sadece bir partiye değil, tüm demokrasi güçlerine yöneldiğini vurgulayarak, “Kayyım politikalarına derhal son verilsin, yargı bağımsızlığı güvence altına alınsın, halkın seçme ve seçilme hakkına saygı gösterilsin” çağrısında bulundu.
Açıklama, “Faşizme karşı omuz omuza” ve “Kayyımlar gidecek halk kalacak” sloganları ile sona erdi.
ANTALYA
Antalya'da ise Attalos Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirildi. Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri öncülüğünde gerçekleşen açıklamada, "Baskılar, gözaltılar, tutuklamalar bizi yıldıramaz" ve "Ne darbe ne dikta. Demokratik Türkiye" pankartları açıldı. Basın metnini okuyan Tüm Bel-Sen Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, yargının, "iktidarın siyasi hesaplarına göre hareket ettiğini" ve bunun halkın seçim iradesini ortadan kaldırmaya dönük bir girişim olduğunu ifade etti. Karakurt, hukuksuz uygulamalara karşı mücadele çağrısı yaptı.
ANKARA
Özgür Üniversite Hareketi de Yüksel Caddesi’nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde basın açıklaması düzenledi. Sık sık “Kayyımlar gidecek biz kalacağız” ve “Atamayla gelen direnişle gider” sloganlarının atıldığı açıklamada üzerinde “Kayyıma geçit yok, ne kadar baskı o kadar direniş” yazılı pankart açıldı. Açıklamaya Kaldıraç, Birleşik Devrimci Parti ve öğrenciler katıldı.
Açıklamayı yapan Özgür Üniversite Hareketi üyesi Esra Garip, Kürt illerinden İstanbul'a, belediyelerden üniversitelere kadar atanmış her kayyımın işçilerin, öğrencilerin ve kadınların iradesinin gaspı olduğuna dikkati çekerek, “Ekonomik kriz bıçak gibi kemiğe dayanmışken, kadınlar katliama uğruyorken saray rejimi hem ölmekten beter bir yaşamı tek seçenekmiş gibi önümüze sunuyor. Bunu yaparken de bu yaşama karşı direnişi büyütebileceğimiz her alana saldırıyor. 19 Mart sürecinde görmüş olmalılar ki onların planları tutmuyor. Yıllardır baskıya, yoksulluğa, ölüme mahkum edilen öğrenciler artık yeter diyor. Mart direnişinde kampüslerden taşıp meydanları dolduran isyanımızla bir kez daha buradayız. Hiçbir kayyumun meşruluğunu kabul etmiyoruz. Her zaman olduğu gibi direnişte öncü olan gençlik, sloganlarıyla, pankartlarıyla, dillerinde özgürlük şarkılarıyla meydanlarda tiranlara geçit vermiyor, vermeyecek. Herkesi bu gerçeği görmeye, yaşamı değiştirmek için adım atmaya, örgütlü mücadeleyi ve direnişleri büyütmeye çağırıyoruz” diye konuştu.
ESKİŞEHİR
Eskişehir Emek Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla Ulus Anıtı’nda toplanan yurttaşlar “Kayyımlar gidecek biz kalacağız”, “Faşizme karşı omuz omuza” ve “Gün gelecek AKP halka hesap verecek” sloganları atarak Köprübaşı’na yürüdü. Yürüyüş ardından platform adına açıklama yapan Deniz Bursalı, İstanbul Valiliği’nin ilan ettiği eylem yasağını grev yapan işlerin yaşadığı grev yasağına benzeterek şunları söyledi: “Bugün AKP, atadığı kayyumunun arkasına polisi de alarak halka saldırmış, en ufak demokratik tepkileri bile orantısız müdahalelerle bastırmaya çalışmıştır. Meydanlarda işkenceye varan uygulamalarla kendi çürümüş iktidarını ayakta tutmaya uğraşmaktadır. Tek adam iktidarından kurtulmak dışında başka bir yol kalmamıştır. En küçük bir demokratik hakka bile tahammülü olmayanların toplumda bir meşruiyeti kalmamıştır. Kurtuluş yolu faşizme karşı omuz omuza verip birleşik mücadelemizden geçmektedir.”
Espark AVM önünde toplanan üniversite öğrencileri ise “Özgürlük sokakta sandıkta değil” pankartı açarak Kanatlı AVM önüne yürüdü. Kanatlı AVM önünde öğrenciler adına konuşan Orhan Yüksel Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her yere kayyım atayarak kontrol edebileceğini zannettiğini belirterek şu ifadelerde bulundu: “Öfkemizi soğurmaya çalışan mitinglere ve AKP'den kurtuluş yolu olarak gösterilen sandık aldatmacasına karnımız tok. Haklarımızı, özgürlüklerimizi ve geleceğimizi geri almak için sokaklara çıkıyoruz. Yalnızca CHP İstanbul İl başkanlığındaki ablukayı değil meydanlarımızın, hayatlarımızın ve geleceğimizin alındığı ablukayı parçalamak için sokağa çıkıyoruz. Saray rejimine ve kayyumcu AKP iktidarına son vermek için sokağa çıkıyoruz. Eskişehir gençliği başta olmak üzere tüm Eskişehir halkını demokratik haklarını geri kazanması için birlik olmaya çağırıyoruz.”