RIHA – Kobanê eylemlerinin yıldönümünde Pirsûs’ta düzenlenen yürüyüşte, Kobanê Davası tutsaklarının serbest bırakılması çağrısı yapılarak, “Yeni dönemin gerekliliklerini yerine getirin” denildi.
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına ve Türkiye’nin izlediği politikaya karşı başlayan Kobanê eylemlerinin yıl dönümü dolayısıyla Pirsûs’ta yürüyüş düzenlendi. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Pirsûs İlçe Örgütü önünde bir araya gelen kitle sloganlarla kent meydanına yürüdü. “Rojava xeta me ya sor e” pankartının açıldığı yürüyüşte sık sık “Biji berxwedana YPJ” “Bijî Serok Apo” “Bijî berxwedana Kobanê” sloganları atıldı. DEM Parti ve DBP Riha, Semsûr ve Dîlok il örgütlerinin yanı sıra birçok demokratik kitle örgütünün katıldığı eyleme DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ile DEM Parti Riha Milletvekilleri Ömer Öcalan ve Ferit Şenyaşar katıldı.
Yürüyüşün ardından ilçe meydanında yapılan açıklamada ilk olarak Ömer Öcalan söz aldı. Öcalan, Pirsûs halkının DAİŞ’e karşı eşsiz bir mücadele yürüttüğünü belirterek, “Toplumun ve Kobanê topraklarının özgürlüğü için sayısız şehit verdik. Bazıları Kobanê’nin düşmesini, DAİŞ’in eline geçmesini istedi. Kobanê halkı 4 parça Kürdistan halkı, Kobanê’de bedel ödedi. 6 Ekim’de başlayan direnişte 54 yurttaşımız hayatını kaybetti, 47’si HDP üyesiydi. Bu yüzden HDP’ye dava açıldı. Bu davayla Kürt ve Kürdistan halkının mücadelesini, Kobanê direnişini mahkum etmek istediler. Türkiye artık bazı şeyleri gözden geçirmelidir. 2014 yılı HDP yönetiminin neredeyse tamamı şu an cezaevinde. Cezaevindeki arkadaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır. Halkımız onurlu bir barış için mücadele ediyor. Bunun için Türkiye hükümetinin, DAİŞ üyeleriyle değil Mazlum Ebdi ile, QSD ile Kürt güçleri ile diyalog kurmalı. Kürt halkı Türk halkı ile kardeşçe yaşamak istiyor. Ancak bunun için pratik adım atılmalı. Pirsûs – Kobanê kapısı açılmalıdır. 13 yıldır sınır kapısı kapalı. Bu sınırın bizim için bir anlamı yok. Pirsûs neyse Kobanê odur. Qamişlo neyse Nisêbin odur. Sürecin artık güçlendirilmesi gerekiyor. Biz sonuna kadar sürece destek vereceğiz. Önderliğin başlattığı bu sürecin en hassas noktası Kobanê davasıdır, Rojava’dır, Kürt birliğidir. Süreç tamamlanıncaya kadar Kürt halkı bir bütün olarak genciyle, kadınıyla çalışacağız” şeklinde konuştu.
‘ONURLU DİRENİŞ BARIŞ YOLUNU AÇTI’
Ardından konuşan Sezai Temelli, Kobanê’de insanlık tarihini değiştiren bir direnişin gerçekleştiğini belirtti. HDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ başta olmak üzere birçok siyasetçinin Kobanê dayanışması mazeret gösterilerek tutuklandığını belirten Temelli, “Onurlu direnişin yanında olmak büyük bir onurdur. Tutsak edildikleri yerlerde direnişe devem ediyorlar. Çünkü biliyorlar ki Kobanê direnişi bir barış, demokrasi mücadelesiydi. Hiçbir hukuki gerekçeniz yok, bir an önce arkadaşlarımızı serbest bırakın. Kobanê ayakta, Rojava ayakta bugün eğer Ortadoğu'da bir barıştan bahsediyorsak, bugün eğer Türkiye'de bir barıştan bahsediyorsak, demokrasiden bahsediyorsak şunu bilin ki bu halkın onurlu direnişi bu yolu açmıştır. Dolayısıyla bu onurlu direnişin önüne geçmek yerine bu karanlık güçlerin bütün yaratmış olduğu tahribatı ortadan kaldırma zamanı gelmiştir. Çok önemli bir sürecin içinden geçiyoruz. Böyle bir sürecin içinden geçerken hala geçmişin siyaset ile devam etmek mümkün değildir" ifadelerini kullandı.
‘ÇÖZÜM MÜMKÜNDÜR’
Türkiye siyaseti için 27 Şubat’tan itibaren yeni bir dönem açıldığına dikkati çeken Temelli, “Buradan iktidara bir kez daha sesleniyoruz, artık yeni bir dönemdeyiz. Bu yeni dönemin kapısı 27 Şubat'ta açılmıştır. Bunun gereğini yapmak hepimizin boynunun borcudur. Barışı inşa etmek, demokratik toplumu var etmek için bir aradayız. Kürt düşmanlığıyla hatta imha, inkar ve asimilasyon politikaları ile yok etmeye çalıştığı Kürt halkı buradadır. Şimdi barış zamanıdır. Kürt ve Türk kardeşliği denen söyleminin hukuka kavuşma zamanı gelmiştir. Sayın Öcalan’ın işaret ettiği Meclis Komisyonu, çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmalar artık bir an önce hukuki zemine kavuşmalıdır. Hukuki güvencelerin, siyasi hakların çalışmaların ortaya konacağı çalışmaları yapmalı. Meclis, ,komisyondan gelecek bu çalışmalarla bütün toplumun beklediği adımı atmalı. Bir çözüm mümkündür. Bir an önce İmralı’ya gidilmelidir. Bir an önce Sayın Öcalan ile müzakereler sürdürülmelidir. Sayın Öcalan’ın çalışma ve yaşam koşulları kendi istediği şekilde düzenlenmelidir” dedi.
‘ÖCALAN’I ARAÇSALLAŞTIRAMAZSINIZ’
Sürecin silah bırakma gündemine kilitlenmesinin çözüm olmadığını vurgulayan Temelli Konuşmasını şöyle sürdürdü: “Çatışmalar bitecek evet ancak bunun hukuki zemini var edilmelidir. Kobanê’den bugüne kaybettiğimiz zamanı kazanmanın eşiğindeyiz. Bu eşiği geçmek bütün herkesin hep birlikte dayanışma ile ortaya koyacağı barış ve demokrasi mücadelesiyle mümkün olacaktır çünkü bunun zamanıdır. İşte bunun için yine alanlarda sokaklardayız, mecliste her yerdeyiz ve mücadelemizi büyütmeye devam ediyoruz. Bir yandan müzakere bir yandan mücadele ediyoruz. Barışın bu topraklara yerleşmesi için kararlı müzakereyi en güçlü şekilde sürdüreceğiz. Ne mücadeleden vazgeçeriz ne de müzakerenin önünü tıkarız. Muhalefetiyle iktidarıyla tüm siyasete sesleniyoruz. Tüm Türkiye halkı samimiyetinizi görmek istiyor. Ne bizi ne de Sayın Öcalan’ı araçsallaştırabilirsiniz. Sayın Öcalan baş aktördür, baş müzakerecidir. Barış ve demokratik toplumda eğer samimiyseniz gereken adımları bir an önce atın.”