HABER MEREZİ - Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla yapılan eylemlerde, Mehmet Emin Çam ve Özge Özbek’in tahliyeleri için çağrıda bulunuldu.
Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla İzmir, İstanbul ve Ankara'da yapılan eylemlerde, tutsaklar Mehmet Emin Çam ve Özge Özbek’in tahliyesi istendi.
İZMİR
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla iki haftada bir yaptığı oturma eylemini, 309’uncu haftasında da sürdürdü. Konak ilçesinde bulunan Eski Sümerbank önünde yapılan eylemde “Hasta mahpuslar ölüyor. Susma suça ortak olma” pankartı açıldı. Bu haftaki eylemde Batman/Beşiri T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan ağır hasta tutsak Mehmet Emin Çam’ın (73) durumuna dikkat çekildi.
ÇAM'IN TEDAVİSİ KELEPÇELİ ŞEKİLDE DEVAM EDİYOR
Burada konuşan İHD İzmir Şube Yöneticisi Vetha Aydın Yüksel, Çam'ın beyin tümörü, damar tıkanıklığı, böbrek hastalığı, gibi çok sayıda ciddi hastalıklarının bulunduğunu, sol kol ve bacağının felçli olduğundan dolayı tek başına ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çektiğini belirterek, "Hastanede ise jandarma yatağa kelepçeli olarak bağlamış yemek yiyememiş ve hemşire tarafından yemeği yedirilmiştir. Hastane personeli kelepçenin açılmasını istemesine rağmen jandarma tarafından kelepçe açılmamıştır. Sadece bir saat bacağına ağırlık olarak kum torbası koydukları için kelepçe açılmış ve 1 saat sonra geri takılmıştır. Durumu ağır olmasına rağmen yatağa kelepçelenmiş ve hala tüm hastane süreci kelepçeli olarak devam etmektedir" dedi.
Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) Çam hakkında "Hastanede kalabilir" raporu vermesine rağmen, Çam'ın tedavisinin kesintiye uğratıldığını vurgulayan Vetha Aydın Yüksel, Çam'ın ve tüm hasta tutsakların bir an önce tahliye edilmesi gerektiğini ifade etti.
Açıklama, yapılan oturma eylemiyle son buldu.
İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, "F Oturması" eyleminin 682’inci haftasında dernek binası önünde açıklama gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde, Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan hasta tutsak Özge Özbek’in durumuna dikkat çekildi. “Tedavi haktır engellenemez” ve “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” pankartlarının açıldığı açıklamada, sık sık “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” sloganları atıldı.
Burada konuşan İHD Üyesi Bilal Yıldız, tutsakların İdare ve Gözlem Kurulları tarafından düzenlenen “iyi hal” değerlendirme raporuna dayanılarak şartlı tahliye ve denetimli serbestlik haklarının gasp edildiğini söyleyen Yıldız, “Avukat Selçuk Kozağaçlı bunun son örneği olmuştur. Serbest bırakıldığının ertesi günü iyi hal değerlendirme raporundaki puanı gerekçe gösterilerek tekrar tutuklanan Selçuk Kozağaçlı’na uygulanan bu hukuksuzluğa derhal son verilerek serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi.
'BEYİN TÜMÖRÜNE BAĞLI DENGE KAYBI YAŞIYOR'
Özge Özbek’in sağlık durumuna dikkat çeken Yıldız, “Beyninde oluşan tümör nedeniyle 27 Ekim 2020 tarihinde yapılan ameliyatın hemen ardından tutuklandı. Özbek o günden bu yana hastalığına bağlı olarak giderek artan baş ağrıları, nöbetler ve denge kaybı ile mücadele etmektedir. Özbek, 2 yıl önce denge kaybına bağlı düşme nedeniyle beyin kanaması geçirmiş, bu sırada beyninde yeni tümörler geliştiği tespit edilmiş, ameliyat edilmesi gerektiği söylenmiş ancak halen ameliyat edilememiştir” diye konuştu.
ATK ENGELİ
Özbek’in eşinin anlatımlarına yer veren Yıldız, şunları söyledi: “Tutuklanmasının ardından hapishane koşullarında gerekli tedavi ve bakım sağlanamadığından durumu daha da ağırlaşan Özbek, cezasının ertelenmesi için yapılan girişimler sonucunda hakkında 3 ay infaz erteleme kararı verilerek serbest bırakılmıştır. Ancak tedavisi tamamlanmadan, süre bitiminde tekrar tutuklanarak Gebze Kadın Kapalı Hapishanesi’ne konulmuştur. Durumu ağırlaştığı için gönderildiği Sağlık Bakanlığı Darıca Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu'nun, 24 Aralık 2021 tarihli 'hapishane şartlarında kalması uygun değildir' diyen raporuna karşılık, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hapishanede kalabileceği şeklinde rapor düzenlenmiş ve Özbek’in serbest bırakılması engellenmiş, ardından Sincan Kadın Kapalı Hapishanesi’ne sevk edilmiştir.”
Beynindeki tümörlere bağlı olarak baş ağrılarının giderek arttığını belirten Yıldız, “Özge, tedavi olması için Sincan’a gönderilmiş ancak iki yıl sonra doktorlar sadece ışın tedavisi yapmıştır. Yapılan son tomografide ise var olan tümörlerin büyüdüğü, çoğaldığı ve tedavi için geç kalındığı söylenmiştir. İki ay önce sevk edildiği Bilkent Şehir Hastanesi bu gelişmelere rağmen ‘hapishanede kalabilir’ şeklinde rapor düzenlemiştir. Ancak Özge Özbek’in sağlık durumunun hızla bozulması üzerine savcılık durumu değerlendirip resen Adli Tıp Kurumuna sevk kararı almış ve 15 Nisan 2025 tarihinde sevkini gerçekleştirmiştir. Özge Özbek, her gün yaşam kalitesini ciddi bir şekilde bozan baş ağrıları, nöbetler ve denge kayıpları yaşamakta ve hapishane koşullarında hayatını devam ettirememektedir” diye belirtti.
‘ÖZGE İÇİN KAMPANYA YAPILMALI’
İnsan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu, “Özgeyle daha önce aynı koğuşta kalıyorduk. Durumu iyi değildi, ilerleyen zamanlarda yaşam şansı yok. Bunu Özge biliyor, bulunduğu koğuşta sürekli düşme yaşıyor. Esas önemli olan Özge, Bilkent Üniversitesi Heyetine giriyor. Heyetteki ürolog asla bir dakika dahi cezaevinde kalamaz raporu veriyor ama heyet kalabilir diyor. Bunun üzerine ısrarla gidilmelidir. Dışarı da çok yoğun bir kampanya yapılması lazım. Kadınlar mutlaka Özge için bir şey yapması lazım” dedi.
ANKARA
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirdikleri eylemlerin 554’üncü haftasında Ankara’nın Sakarya Caddesi’nde bir araya geldi. Bu hafta ağır hasta tutsak 73 yaşındaki Mehmet Emin Çam'ın durumuna dikkat çekildi.
‘BİR AN ÖNCE TAHLİYE EDİLMELİ’
İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Ömer Faruk Yazmacı, Mehmet Emin Çam’ın sağlık durumuna ilişkin bilgiler vererek, beynindeki tümörün büyüdüğünü ve 3 damarının halen tıkalı olduğuna dikkat çekti. Yazmacı, Mehmet Emin Çam’ın beyin kanaması geçirme riskinin yüksek olduğunu ifade ederek, “73 yaşında, çok sayıda kronik ve ağır hastalığı bulunan ve düzenli tedaviye ihtiyaç duyan Mehmet Emin Çam’ın, cezaevi koşullarında yaşamını sürdürmesi mümkün değildir. Sağlıklı ve kesintisiz bir tedavi süreci için bir an önce tahliye edilmesi gerekmektedir” dedi.