Muhalefet, infaz düzenlemesine eşitlik ilkesine aykırı olduğu nedeniyle tepki gösterdi. CHP’li Alpay Antmen, “terör” suçları başlığında siyasi suçların yer almaması gerektiğini belirtirken, HDP’li Abdullah Koç ise “Tutukluların serbest bırakılması iktidarın sorumluluğundadır” dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, başlattıkları bağış kampanyalarının engellenmesine “Kimin ne dediği beni ilgilendirmiyor. İBB, Anayasa’nın öngördüğü şekliyle devletin ta kendisidir” sözleriyle yanıt verdi.
HDP Milletvekili Hişyar Özsoy, partisinin Diyarbakır’da yoksul ailelere yaptığı yardımın engellemesini İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordu.
İnfaz düzenlemesinin komisyon görüşmelerinde, iktidar ve muhalefet arasında “af” tartışması yaşandı. HDP ve CHP tarafından düzenlemenin siyasi tutukluları kapsamayan af niteliği taşıdığı belirtilirken, AKP ise düzenlemenin af olmadığını savundu.
İnfaz düzenlemesinin komisyon görüşmelerinde konuşan HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran, koronavirüs salgınının neden olduğu risk ve tehditlere değinerek, “İnsanların yaşam hakkını koruyacak bir düzenleme değil” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, koronavirüsle mücadele üzerinden iktidarı "Sağlık konusunda Bilim Kurulu ne karar veriyorsa ona uyacaktınız. Alınan kararlara uyulmadı" sözleriyle eleştirdi.
Meclis Adalet Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan infaz düzenlemesindeki eşitsizliğe tepki gösteren HDP Sözcüsü Ebru Günay, “İnfazda eşitlik bir lütuf değil, anayasal bir hak. Herkes anayasal olarak eşittir ve bu eşitlik güvence altındadır” dedi.
İktidarın infaz yasasında düşündüğü değişikliğin yürürlükte olan eşitsiz ve ayrımcı kanunu derinleştireceğini belirten HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, “AKP, 2018’de MHP’nin önerisiyle ortaya çıkan bir taslağı bu kriz sürecinde geçirmeye çalışıyor" dedi.
HDP’li vekil Habip Eksik, koronavirüs ile mücadelede herkesin seferber olduğunu ancak son zamanlarda adı yolsuzlukla alınan Kızılay’ın görünmez olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a “İnsanların çaresiz kaldığı bu dönemde Kızılay’ın suskun kalmasının sebebi nedir?” diye sordu.
Koronavirüsü salgınıyla kapitalist sistemin çaresizliğinin ve yıkıcılığının yeniden gün yüzüne çıktığını belirten HDK Eşsözcüsü Sedat Şenoğlu, oluşturulan halk dayanışma ağlarının yeni yaşamın mayası olduğunu söyledi.
Korona pandemisi sonrası hayatı yeniden düşünmek gerektiğini söyleyen Marksist yazar Temel Demirer, günümüzü en iyi Rosa Luxemburg’un sözünün tanımlayabileceğini belirterek, “Önümüzde iki seçenek var; ya sosyalizm ya da totaliter rejimler” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başlattığı yardım kampanyasını eleştiren Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Bütçe kaynaklarını yanlış kullanırsanız, şeffaf davranmazsanız, yardım istemeye başlarsınız” dedi.
İçişleri Bakanlığı genelgesine ortak tepki gösteren CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanı, “Yardım niyetiyle yola çıktıktan sonra, doğabilecek siyasi kârı veya zararı hesaplayacak halde hiç değiliz” açıklaması yaptı.
Partisinin il başkanları toplantısında konuşan AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, yardımlaşma kampanyası yapan CHP’li belediyeleri hedef alarak, “Devlet içinde devlet olmanın bir anlamı yoktur” dedi.
Koronavirüs salgınının cezaevlerine bulaştığını söyleyen HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, infaz düzenlemesinin insanları cezaevinde ölüme terk etmek olduğunu belirterek, “İnfaz paketi aynı zamanda toplu katliama imza atmaktır” dedi.