ANKARA - HDP Dış İlişkiler Komisyonu Sözcüleri Feleknas Uca ve Hişyar Özsoy, Kuzey Suriye halklarının temiz suya erişiminin engellenmesini “savaş suçu” olduğunu belirterek, "Kuzey Suriye’de yaygınlaşacak bir salgın hastalığın sebep olacağı insani krize karşı AKP İktidarını bu vicdansız ve ahlak dışı yöntemlerden vazgeçmeye çağırıyoruz" açıklaması yaptı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dış İlişkiler Komisyonu Sözcüleri Feleknas Uca ve Hişyar Özsoy, Kuzey Suriye halklarının temiz suya erişimin engellenmesine ilişkin yazılı açıklamada bulundu. Suriye Milli Ordusu (SMO) unsurlarının Türk Silahlı Kuvvetleri ile birlikte yürüttüğü ve halen devam eden Kuzey Suriye’ye yönelik saldırılar sonucu Serêkaniyê sınırları içerisindeki Allouk su istasyonunun ele geçirilmesine değinilen açıklamada, istasyonun 500 bine yakın nüfusun en önemli içme suyu kaynağı olduğu belirtildi.
Koronavirüs başta olmak üzere salgın hastalık riskine karşı Birleşmiş Milletler ve UNICEF' in devam eden planlı ve süresiz su kesintisine karşı uyarılarda bulunduğu belirtilen açıklamada, "Benzer bir uyarı yine işgalden hemen sonra UNICEF tarafından 18 Ekim 2019'da da yapılmıştı. Suriye Kızılay’ı bombardımanlar sonrasında Allouk Su İstasyonu’nu aktive eden elektrik iletimini sağlanmasına rağmen, söz konusu su istasyonu AKP İktidarı tarafından bilinçli olarak çalıştırılmadı. Uluslararası Kızılhaç Örgütü de savaş suçuna dönüşen bu su kesintisi uygulamasının devam etmesine nedeniyle 8 Kasım 2019'da uyarıda bulunmuştu" denildi.
'AKP SAVAŞ SUÇU İŞLİYOR'
Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı, "AKP iktidarı, Kuzey Suriye’de sürdürdüğü gayri-meşru işgalini bölgedeki demografik yapının değiştirilmesi ve yerel halkın göç ettirilmesi üzerine kurarak, çok ciddi bir savaş suçu işlemektedir. Sivil halkın en temel ihtiyacı olan suyun kesilmesi, insanlığa karşı işlenen son derece ağır bir suçtur. Bununla birlikte korona salgını ile mücadele etmek için hijyen ihtiyacının kritik bir önemi olduğu bilinmesine rağmen, Kuzey Suriye’de insanların temiz suya erişiminin engellenmesi, sadece Kuzey Suriye halklarına değil, bütün insanlığa yönelik bir tehdittir ve asla kabul edilemez. Kuzey Suriye’de yaygınlaşacak bir salgın hastalığın sebep olacağı insani krize karşı AKP iktidarını bu vicdansız ve ahlak dışı yöntemlerden vazgeçmeye çağırıyoruz. Küresel ateşkes çağrısında bulunan Birleşmiş Milletler başta olmak üzere bölgedeki insani krizde sorumluluğu olan Rusya’yı ve ABD’yi bu acil durum karşısında yapıcı önlemler almaya çağırıyoruz."