İSTANBUL – KHK ile kapatılan Özgür Gündem gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Eren Keskin hakkında açılan davalardan bu güne kadar 355 bin 920 TL para cezası verilirken, bunun 105 bin 920 TL’si onaylandı. Bu cezalar ile gerçeklerin susturulmaya çalışıldığını belirten Keskin, "Susmayacağım" dedi.
Kanun Hükmünde Kararnameyle (KHK) kapatılan Özgür Gündem gazetesinin Eş Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı için İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı avukat Eren Keskin’e şimdiye kadar 105 bin 920 TL para cezası verildi. Cezaların çoğunluğu "Cumhurbaşkanı’na hakaret" gerekçesiyle onaylandı. Geçtiğimiz günlerde Keskin’e 7 bin TL para cezası daha verilirken, dün de İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde de 50 bin TL para cezası verildi. Kendisine verilen para cezalarını değerlendiren Keskin, “Korkutmak ve bu korkularla basının haber verme özgürlüğünü ellinden almak amaçlanıyor. İkincisi de muhaliflerin Türkiye’yi terk ederek gitmelerini amaçlıyorlar” dedi.
‘AMA SUSMUYORUZ’
Özgür Gündem gazetesinin 3 yıl genel yayın yönetmenliğini yaptığını söyleyen Keskin, “Tabi ki avukat olduğum için aktif olarak bu görevi yapmadım. Ama bir gönül bağı olarak orada genel yayın yönetmeni hanesinde ismim yazıldı. Bu tamamen gazete ile dayanışma amaçlıydı. Çünkü coğrafyamızın en çok baskı gören yayın organı Özgür Gündem gazetesidir. Bu nedenle ben gazete ile dayanışmak istedim” dedi. Çözüm sürecinde hiç dava açılmadığını aktaran Keskin, “Ancak Barış sürecinin ardından neredeyse tüm sayılara davalar açıldı” diye kaydetti.
Keskin, “Şu anda benim hakkımda 143 tane dava var. Yargıtay’da onaylamayı bekleyen 250 bin TL para cezası ve 5 yıl hapis cezası var. Bunun dışında 105 bin TL kesinleşen para cezası var. Ayrıca hapis ve para cezası içeren dosyalar devam ediyor. Bunların hepsi tabi ki sonuçlanacak. Burada amaç bence muhalif bütün sesleri susturmaktır. Ama susmuyoruz. Ben 20 yıldan fazladır insan hakları hareketi içindeyim ve Kürt sorununun siyasi olarak çözülmesi gerektiğini her zaman dile getiriyorum. Dile getirmeye de devam edeceğim” şeklinde konuştu.
‘MUHALİFLER TÜRKİYE’Yİ TERK ETSİNLER DİYORLAR’
Bazı kesimler üzerinde büyük bir korku yaratıldığını dile getiren Keskin, “En başta son derece değerli insanlar bu coğrafyayı terk edip gidiyorlar. Üniversitede en değerli hocalar üniversiteleri bırakıp yurt dışına gittiler. Çünkü işlerinden atıldılar. Evlerine ekmek götüremez duruma getirildiler ve müthiş bir beyin göçü yaşandı. Bunun dışında bir çok insan tabi cezaevine girmeyi tercih etmediği için de yurt dışına gidiyor. Birinci amaç korkutmaktır. Ve bu korkularla basının haber verme özgürlüğünü de elinden almayı amaçlıyorlar. Bir de muhaliflerin Türkiye’yi terk ederek gitmelerini amaçlıyorlar” dedi.
‘TAHİR’E SIKILAN KURŞUN İLE BİZE CEZA VEREN NİYET AYNI’
1994 ve 2004’te silahlı saldırıya uğradığını belirten Keskin, “90’lardan beri hepimizi aynı yöntemlerle susturmaya çalıştılar. Her dönemin farklı baskı biçimleri oldu. Tabi ki Tahir’e sıkılan kurşunun niyeti ile bize ceza veren niyet aynı niyet. Buna bakmak gerekiyor. Kürtseniz, gerçekten siyasi bir çözüm istiyorsanız, özgür olamazsınız. Ya yaşamayacaksınız ya da hapiste olacaksınız. Böyle bir şey arzulanıyor. Ama dediğim gibi bugün son derece karanlık bir biçimde Tahir Elçi öldürüldü. 90’ların o bir zamanlar hükümetin Beyaz Toroslar dönemi bitti, o dönemin devamı olarak Tahir Elçi öldürüldü. 90’lardaki ifade özgürlüğü alanındaki hak ihlalleri artarak bugün varlığını sürdürüyor. 90’lardaki zihniyet ile bugünkü zihniyet arasında hiçbir fark yok” diye konuştu.
‘HAPİS CEZALARI DA KESİNLEŞECEK’
İHD ve İnsan Hakları Vakfı’nın kendisi için başlattığı kampanyaya değinen Keskin, “Para cezalarını İHD ve İnsan Hakları Vakfı taksitle ödüyor. Ama ne kadar ödenir bilmiyorum. Benim bunu ödeyecek bir gücüm zaten yok. Ama hapis cezaları bir süre sonra kesinleşmeye başlayacak. Hakkımda oldukça fazla hapis cezası isteniyor. Yatacağım. Cezaevinde de insanlar var. Orada insanlar mücadelelerine devam ediyorlar. Benim tek düşüncem annemdir. Çok yaşlı ve bakmak zorunda olduğum bir annem var. Bakmak zorunda olduğum insanlar var. Ben sadece onları düşünüyorum. Yoksa insanlar cezaevinde yaşıyor. Ben de onlardan biri olarak yaşamıma devam edeceğim” diye belirtti.
Keskin’e verilen ve onaylanan cazalar şöyle:
"* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesi’nde onaylanarak, 41 bin 660 TL para cezası verildi.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen diğer bir davadan da 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin TL para cezasına çevrildi. Cezayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi onayladı.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki diğer bir davada da 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin para cezasına çevrildi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi onayladı.
* İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi 11 ay 20 gün hapis cezası vererek bunu 7 bin TL para cezasına çevirdi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onayladı.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 5 ay hapis cezası 3 bin TL para cezasına çevrildi.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 2 bin 180 TL para cezası verildi. Ceza kesinleşti.
* İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada verilen 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin TL para cezasına çevrildi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi onayladı.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, 5 ay hapis cezası verildi. Hapis cezası 3 bin TL para cezasına çevrildi.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin TL para cezasına çevrildi.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin TL para cezasına çevrildi.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin TL para cezasına çevrildi.
* İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11 ay 20 gün hapis cezası, 7 bin 080 para cezasına çevrildi."
Ayrıca İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından Keskin'e verilen ve Yargıtay'da olan 11 ayrı dosyadan toplam 250 bin TL'lik para cezası var.
MA / Sadiye Eser