Ankara Sıhhiye Meydanı'nda 10 Ekim'de düzenlenmesi planlanan Barış Mitingi’ne yönelik DAİŞ’in gerçekleştirdiği ve 102 kişinin yaşamını yitirdiği, yüzlerce kişinin de yaralandığı katliamın 8'inci duruşması, 22-23 Kasım günlerinde Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Duruşma için 10 ve 11. Ağır Ceza Mahkemeleri’nin salonları birleştirilecek.

 

Önceki duruşmada ambulansların GPS kayıtlarına ilişkin avukatların aktardığı bilgiler duruşmanın ana gövdesini oluşturmuştu. Bu duruşmada, kayıtları destekleyen Mezopotamya Ajansı’nın ortaya çıkardığı MOBESE görüntülerinin izletilmesi bekleniyor. Miting için görevlendirilen ambulansın ve alana sonradan gelen ambulansların yaralılara müdahale etmeden alandan ayrıldığı ortaya çıkmıştı. 

 

POLİSLERİN DİNLENMESİ BEKLENİYOR

 

Mahkemenin suç duyurusunda bulunmasına rağmen İl Sağlık Müdürlüğü'nün düzenlediği ön inceleme raporu ile dosya ekine gönderilen bilgi, belge ve dosyaların incelenmediği de edinilen bilgiler arasında. Yarın görülecek duruşmada ise, bu belgeleri incelemeyen kamu görevlileri ve yeni çıkan kayıtlara göre sorumlu sağlık görevlileri hakkında da suç duyurusunda bulunulması bekleniyor. Ayrıca 4 duruşmadır davet edilmesine rağmen duruşmaya gelmeyen ve olayın yaşandığı dönem Antep Emniyeti’nde görevli olduğu öğrenilen 2 polisin de dinlenmesi bekleniyor.

 

‘SAVCI DOSYANIN KAPAĞINI DAHİ AÇMAMIŞ’

 

10 Ekim Avukat Komisyonu'ndan Ziynet Özçelik, “Savcıya, İl Sağlık Müdürlüğü'nün yaptığı ön incelemeye ilişkin belge ve bilgiler gönderildi ancak savcı gelen dosyaların kapağını dahi açmadan itiraz etme gereği bile duymadı” dedi.

 

‘YARALILARIN YÜZDE 10’U AMBULANSLA TAŞINMIŞ’

 

Edindikleri bilgiler ışığında ön inceleme raporunu düzenleyen Ali Kolpay’ın gerçeğe aykırı rapor düzenlediğini kaydedin Özçelik, düzenlenen raporda çelişkilerin olduğunu ifade etti. Özçelik, “Ortaya çıkan görüntülerde olay yeri için 4 ambulans görevlendirdiklerini söylüyorlar ancak olay yerinde görevli bir ambulans var ve o da olaydan sonra kimseye müdahale etmeden olay yerinden gidiyor. Saat 11’e kadar olay yeri yakınından taşınan vaka sayısı 55 ve bunların içinde olayda yaralanmamış bir polis memuru da var. Ayrıca ölmüş insanları taşımış bu ambulanslar. Savcılık belgelerine göre olayda 474 kişi yaralanmış, yani olaydan 1 saat sonra yaralıların sadece yüzde 10’u ambulanslarla taşınmış” ifadelerini kullandı. 

 

'AMBULANSLAR OLAY YERİNE 1 KİLOMETRE MESAFEDE BEKLETİLDİ'

 

Yine ön inceleme raporuna göre, ilk 5 ambulansın bir dakika içinde olay yerine geldiği bilgisinin kaydedildiğini hatırlatan Özçelik, “Biz telsiz konuşmalarında gördük ki komuta merkezi ‘Olay yeri sıcak olay yerine 1 kilometre mesafede bekleyin, polis girmeden alana girmeyin’ anonsu geçerek ambulansları olay yerine 1 kilometre mesafede bekletmişler” bilgisini paylaştı.

 

‘UMKE, RAPORLARDA YALAN BEYANLARDA BULUNMUŞ'

 

Olay yerine Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) yetkilisinin en kısa sürede gitmesi gerektiğinin altını çizen Özçelik, “UMKE ekibi kendi raporlarına olay yerine saat 10.21’de ulaştıklarını yazmışlar ancak ulaştığımız WhatsApp yazışmalarına göre saat 10.41’de hala yolda olduklarını olay yerine ulaşmadıklarını görüyoruz” dedi. Özçelik, “Bu görevlerini yapmadıkları gibi düzenledikleri raporlarda da yalan beyanlarda bulunmuşlar” diye konuştu.

 

ERDOĞAN İÇİN ALINAN ÖNLEMLER

 

İl Sağlık Müdürlüğü’nün 2014 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın düzenlediği bir açık hava toplantısı için aldığı önlemlere ilişkin bilgi veren Özçelik, şöyle dedi: “Bu katliamlar zinciri gerçekleşmeden yani olası bir risk olmamasına rağmen 2014 yılında yapılacak bir açık hava toplantısı için İl Sağlık Müdürlüğü 6 büyük hastaneyi teyakkuzda tutmuş, toplam 141 sağlık personeli, 24 ambulans, 4 UMKE çadırı ve 6 motorlu ambulans görevlendirmiş. Ancak bir yıl sonra üst üste katliamlar olmasına rağmen barış isteyen insanların düzenleyeceği miting için sadece bir ambulans olay yerine gönderilmiş ve o ambulansta da hekim yok, sadece 1 tane acil tıp teknisyeni görevlendirilmiş. Bu ambulans da yaralılara müdahale etmeden olay yerini terk etmiş.” 

 

‘KAMU GÖREVLİLERİNİN CEZALANDIRILMASINI TALEP EDECEĞİZ’

 

Özçelik, yarın görülecek duruşmada tüm bu bilgileri paylaşarak sorumluluğu olan tüm kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ifade ederek, "Bizce suç delili olan savcı kararlarını ve yalan beyanları sıralayıp hepsinin cezalandırılmasını talep edeceğiz” diye belirtti.