Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Kent A.Ş.’de kayyum döneminde İnsan Kaynakları Müdürü olarak görevlendirilen polis memuru Ercan Uysaler’in kadın çalışanları fuhuşa zorladığı ve İtfaiye Daire Başkanlığı’nda müdür olarak görev verilen eski uzman çavuş E.I. ile birlikte fuhuş şebekesi kurduğu ortaya çıkmıştı. 

 

Konuya dair suç duyurusunda bulunmak ve konunun takipçisi olmak amacıyla Mardin’e gelen bölgedeki kadın örgütleri temsilcileri ile İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, adliye önünde açıklama yaptı. Katılan kurumları adına Mardin Barosu avukatlarından ve Mardin Şahmeran Kadın Platformu Üyesi Jiyan Abdussametoğlu açıklama yaptı. 

 

‘OLAY ÖRGÜTLÜ BİR ORGANİZASYON’ 

 

Polis memuru Uysaler’in bulunduğu makamın kamu gücünü kullanarak, aynı şirketin kadın çalışanına daha iyi bir görev vaadiyle alenen tacizde bulunduğunu belirten Abdussametoğlu, kadın çalışanın fuhşa telkin edildiğini kaydetti. Ortaya çıkan kayıtların olayın çetrefilli ve örgütlü bir organizasyon olduğunu gösterdiğini belirten Abdussametoğlu, “Başka birçok kadın çalışanın da bu tür muamelelere maruz kaldıklarının işaretlerini taşımaktadır. Basına yansıyan bu olay göstermiştir ki; son 5 yıldır uygulamaya konulan özel savaş politikalarının sonucunda Kürdistan’da 97 belediyeye atanan kayyumlarla birlikte kapatılan ve işlevsizleştirilen kadın kurumları, KHK’ler veya kayyumların idari işlemleri ile işten atılan kadınların kamusal alanın dışına atılarak, bir nevi tecride maruz bırakılmalarının yanı sıra kendi yarattıkları gasp sisteminin de kadın bedenine yönelik bir sömürü aracına dönüştürülmüştür” diye vurguladı. 

 

‘TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’

 

Uysaler’in ses kaydını alarak savcılığa suç duyurusunda bulunan kadının büyük bir cesaret örneği sergilediğini kaydeden Abdusametoğlu, şöyle devam etti: “Kadın yoldaşımızın gösterdiği cesaret ve üstün duruşu nedeniyle sevgiyle kucaklamaya ve destek olmaya geldik. Biz kadınları baskılarla, tehditlerle, tecrit ve savaş politikalarıyla yıldıramayacaklarını göstermek için buradayız. Kürdistan’daki bütün kadın örgütleri ve sivil toplum örgütleri, kadın meclisleri olarak kadın yoldaşımızın baskı ve tehditle geri çektirilmesinin ve bu kültürel kıyımın kadına yönelik her gün artan şiddeti besleyen ve bu gaspçı sistemin karşısında mücadelemizi büyütmek için burada Mardin Adliyesi’nde suç duyurusunda bulunuyoruz. Kadın arkadaşımızın yanında olacak davanın takipçisi olacağız.” 

 

KESKİN 90’LI YILLARI HATIRLATTI 

 

Daha sonra söz alan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin de, çatışmalı ortamların birinci mağdurlarının kadınlar olduğuna vurgu yaparak, “90’lı yıllarda Kürdistan’da çok yoğun bir çatışma ortamı vardı ve Mardin bölgesi kadına yönelik şiddetin, kadına yönelik cinsel şiddetin en yoğun işlendiği bölgeydi” dedi. 90’lı yılarda Mardin’in Derik ilçesinde, Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı olan Musa Çitil’in emrinde cinsel saldırıya maruz bırakılan Şükran Aydın’ı hatırlatan Keskin, “O tarihlerde Musa Çitil başkanlığında kadına yönelik şiddet bir devlet projesi olarak uygulanıyordu. Anlıyoruz ki; bu projede bir değişiklik yok. Son olarak kayyumun atadığı polis tarafından kadın arkadaşımız bir cinsel tacize maruz kaldı” diye konuştu. 

 

‘POLİS TUTUKLANMALI’

 

Polis memuru Uysaler’in tutuklanmamış olmasına dikkat çeken Keskin, tutuklanması ve davanın da anında açılmış olması gerektiğinin altını çizdi. Uysaler’in halen görevinin başında olmasının kabul edilemeyecek bir durum olduğuna vurgu yapan Keskin, “Burada çekinmesi gereken polis memuru olması gerekirken, bizim arkadaşımız bugün baskı altındadır. Biz arkadaşımızın sonuna kadar yanında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. 

 

GÖKKAN: KAYYUMLAR HESABINI VERECEK 

 

TJA aktivisti Ayşe Gökkan da, kadınların her türlü saldırıya karşı mücadele ettiklerini dile getirerek, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit uygulamalarına karşı açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven ve cezaevlerindeki tutukluları hatırlattı. Öcalan’a uygulanan tecridin toplumun her alanında kendini hissettirdiğini kaydeden Gökkan, “Belediyelere kayyum atanmamış olsa bu taciz olayı yaşanmamış olacaktı” dedi. Kadınlara karşı Mardin’de başlatılan savaşın adının “kayyum” olduğunu ifade eden Gökkan, “Bu özel savaşın adı kayyumdur; kayyumlar yaptıklarında boğulacaklar ve bunun hesabını da verecekler” diye vurguladı. 

 

Açıklama sonrası “Jin, jîyan, azadî” sloganları eşliğinde adliye binasına giren kadınlar, polis memuru Uysaler hakkında suç duyurusunda bulundu. 

 

KATILIMCILAR

 

Açıklamaya;  Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Rosa Kadın Derneği, Şahmeran Kadın Platformu, İnsan Hakları Derneği (İHD), Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Danışma ve Uygulama Merkezi, HDP Kadın Meclisleri, Özgür Kadın Hareketi (TJA), KESK Kadın Meclisleri, Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) temsilcileri ile HDP Mardin Milletvekili Ebru Günay, HDP’li Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Figen Altındağ,  Mazıdağı Belediye Eşbaşkanı Nalan Özaydın, Kızıltepe Belediye Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz, Savur Belediye Eşbaşkanı Gülistan Öncü, Derik Belediye Eşbaşkanı Mülkiye Esmez, Nusaybin Belediye Eşbaşkanı Semire Nergiz katıldı.