Urfa’da 28 Aralık 2016 tarihinde hakkında gözaltı kararı olan oğlunu soran polisler tarafından önce gözaltına alınan ve daha sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Celal Ak, aranan oğlunun gözaltına alınıp serbest bırakılmasına rağmen halen tutuklu. 70 yaşında olan Ak, şeker, tansiyon ve kalp hastası.

 

OĞLUNU BULAMAYINCA ONU TUTUKLADILAR

 

Suruç ilçesinde polislerin kendisini durdurup kayıp olan oğlunu sormasının ardından gözaltına alınıp emniyete götürülen ve emniyette kendisine sadece hakkında gözaltı kararı olan oğlu sorulan Ak, oğlunun nerede olduğunu bilmediğini söyledi. Ev aramasında bir diğer oğluna ait fotoğraflar nedeni ile “Örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamasıyla mahkemeye sevk edilen Ak, aynı iddialarla tutuklandı. Hilvan T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderilen Ak’ın aranan oğlu 6 ay sonra gözaltına alınıp serbest bırakılmasına rağmen kendisinin tutukluluğu devam ediyor. 

 

'KARDEŞİM KAYIPTI BABAMI ALDILAR'

 

Celal Ak’ın oğlu Mustafa Ak, ilaçlarla yaşamını sürdürebilen babasının sağlık durumunun cezaevinde kalmaya elverişli olmadığını ve ailenin endişelendirdiğini söyledi. Babasının aynı zamanda kardeşi Kemal Ak ile aynı koğuşta kaldığını n bilgisini veren Mustafa Ak, “Babam ve kardeşim aynı koğuşta kalıyor. Babam bir diğer kardeşimi soran polisler tarafından gözaltına alındı. Kardeşim kayıptı diye babamı aldılar. Daha sonra kardeşim alındı ve serbest bırakıldı. Ancak babam hala içeride” diyerek babasının hasta ve yaşlı olduğunu dile getirdi. 

 

‘SUÇLAMALAR NEYE DAYANDIRILDI BİLMİYORUZ’ 

 

Ak’ın avukatı İbrahim Halil Badıllı ise, müvekkilinin bir yıla yakın bir süredir tutuklu olduğunu, hakkında gözaltı kararı olan oğlu için önce gözaltına alınıp sonra tutuklandığını hatırlattı. Müvekkilinin “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandığını, ancak ortada bu suçlamayı destekleyen hiçbir delilin olmadığını kaydeden Badıllı, “Üyelik ile suçlanmak için yeterli delil yok. Üyelik olması için, örgüt faaliyetleri kapsamında örgütün hiyerarşik yapısına uygun tipik eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirilmesi gerekir, ayrıca bu eylemlerin örgütün amacına yönelik belirli bir yoğunlukta ve çeşitlilikte örgüt hiyerarşisi içerisinde belirlenebilir bir yoğunlukta kaynaklanması gerekir. Bu ve bunun gibi birkaç madde var. Celal Ak, yaşlı ve hasta. Saydıklarımızı destekleyecek hiçbir delil yok. Bir diğer suçlama da 'silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak'. Celal Ak için herhangi bir propaganda suçu da görünmüyor. Bu suçlamalar neye dayandırıldı bilmiyoruz” dedi. 

 

DOSYA 2 DEFA GERİ GÖNDERİLDİ 

 

Badıllı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu hastalıklarını raporla savcıya iletip bir an önce davasının açılması ve tahliye edilmesi için, ancak bir sonuç alamadık. Yaklaşık bir yıldır dosya savcı da ve iddianame hazırlama aşamasında. Savcılık iki defa dosyayı görevli ağır ceza mahkemesine gönderiyor, yetkisizlikle tekrardan savcıya gönderiliyor. Eksikliklerin olduğu tekrardan düzenlemenin yapılması için iddianame savcıya iade ediliyor. Eğer müvekkilim suçlu ise bir an önce iddianamenin hazırlanıp yargılanmasını, adli kontrol uygulanarak tahliyesini, ya da şuan ki tutukluluk halinin ev hapsine çevrilmesini talep ettik, ancak hepsi aynı bahanelerle geri çevrildi. Biz bununla ilgili aile ile birlikte savcı hakkında suç duyurusunda bulunacağız.”