Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Devrimci Parti ve Yeşil Sol Parti 30 Kasım'da İstanbul'da miting düzenleyecek. Miting, "Ekmeğimiz için buluşuyoruz" şiarıyla Pazar günü saat 16.00'da Sancaktepe'de düzenlenecek. Kitlesel gerçekleşmesi beklenen mitingin gündeminde asgari ücret, bütçe, Barış ve Demokratik Toplum Süreci yer alacak. 

 

DEM Parti, TÖP ve EHP il yöneticileri mitinge katılım çağrısında bulundu. 

 

Ekmek ve barış mücadelesinin yan yana olması gerektiğini vurgulayan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Çınar Altan, “Bütçe görüşmeleri sırasında, çalışmalarında açığa çıkan şey süreçle de bağı içerisinde düşünürsek emek, ekmek mücadelesiyle barış mücadelesinin nasıl yan yana geldiğini çok net bir biçimde görüyoruz. Savaşın, çatışmanın olmadığı ve olmayacağı bir durumda, savaşa, savunma sanayine ve buna yönelik yatırımlara ayrılan bütçenin ne kadar devasa boyutlara katlandığını görüyoruz. Gerçekten milyonlarca emekçinin cebinden alınanlar hâlâ savaş siyasetine gidiyor. Bu bağlamda savunma sanayii olarak ve savunma harcamaları olarak tarif edilen her şeye yönelik; emekçilerin cebinden alınıp bunlara yönelik büyük yatırımlar yapıldığını düşünüyoruz. Eğer gerçekten de bir çatışmasızlık, bir barış iddiası varsa, bu iddianın en çok somutlaştığı yer ona ayrılan bütçelerin aynı zamanda oradan alınıp kamuya, emekçilere, yaşamları için harcanmasıdır. Bu taleplerimizi dile getiriyoruz ve çok net bunu ifade ediyoruz. Ekmek ve barış için bütçe istiyoruz. Bunun için barışın sağlanması, savaş ve ‘güvenlik politikaları’ adı altında sermayeyi de yeniden yapılandıran tüm harcamalara son verilmesini istiyoruz” dedi. 

 

‘İŞSİZLİK KONUSUNA ÇÖZÜM GETİRİLMELİ’

 

EHP İstanbul İl Örgütü üyesi Ferhan Yılmaz, mitingde işçi ve emekçinin her gün boğuştuğu ekonomik sorunlara karşı çözüm önerileri dile getireceklerini belirterek, bir yanda asgari ücret süreci başladığını, diğer yanda bütçe görüşmeleri sürdüğünü anımsattı. Yılmaz, “Şu anki asgari ücret düzeyinin ne kadar yetersiz olduğu herkes tarafından dile getiriliyor. Geçen yıl verilen zam bir sonraki zam dönemine gelindiğinde enflasyon etkisiyle açlık sınırının altında kalmış durumda. Asgari ücretliler artık karın tokluğuna bile çalışmış sayılamıyor. Siyasi iktidarın açlık sınırının altında ücretlerle sonuçlanan politikalarına karşı; asgari ücretin milli gelire dayanan ve enflasyona göre güncellenen şekilde düzenlenmesini savunuyoruz. Enflasyonun etkisi de hesaplandığında asgari ücretin bu yıl en az 65 bin lira olması, yıl boyunca da güncellenmesi gerekiyor. Bunun yanında elbette emekli aylıkları da en az asgari ücret kadar olmalı. Asgari ücret sadece asgari ücretlileri değil diğer ücretleri de belirleyen bir konumda. Bu nedenle bu hedefi çok önemsiyoruz. Ek olarak uzun çalışma saatleri de kısaltılmalı ve 6 saatlik iş gününe geçilmeli. Böylece hem emekçilerin çalışma koşulları iyileştirilmeli, hem de işsizlik konusuna çözüm getirilmeli” diye belirtti. 

 

‘YOKSULLUK DAHA DA DERİNLEŞCEK’

 

TÖP İstanbul İl Başkanı Nilay Kuş, iktidarın ekonomik politikalarının patronların taleplerini içeren bir yerde olduğunu belirterek, “Bu şekillendirme ise her sene gerçekleştirilen bütçe görüşmeleri neticesinde belirleniyor. Şimdi de 2026 yılının bütçe görüşmelerinin sürdüğü bir sürecin içerisindeyiz. Her sene olduğu gibi bu sene de uygulanmak istenen bütçe programının halkın beklenti ve ihtiyaçlarından uzak olacağını, kamu hizmetlerine değil sermayeye ve savaşa ayrılacağını öngörüyoruz. Her sene olduğu gibi bu sene de sunulan bütçe teklifinin, halkın yoksulluğunu daha da derinleştireceğini ve geçim sıkıntısını büyüteceğini öngörüyoruz kısacası” diye konuştu.  

 

MİTİNGİN AMACI

 

Mitingin amacına değinen Nilay Kuş, “Bizler 30 Kasım Pazar günü Sancaktepe'de gerçekleştireceğimiz miting ile; bu adaletsizliğe, dayatılmak istenen sefalet ve soygun düzenine karşı ses çıkarmayı, halkın taleplerini öne çıkarmayı ve bu taleplerin hayata geçirilmesini örgütlemeyi hedefliyoruz. Zira biliyoruz ki bir avuç zenginin dışında, halkın büyük bir çoğunluğu açlık ve yoksulluk sınırının altında ücretler ile geçinmeye çalışıyor. Patronlar, holdingler vergiden muaf tutulurken veya vergi borçları silinirken halk vergi yükünün altında eziliyor. Ancak bu, halkın kaderi değil, tam da kurulmak istenen düzenin bir sonucudur” ifadelerini kullandı. 

 

TALEPLER SIRALANDI

 

Nilay Kuş, taleplerini şöyle sıraladı: “Ücretlerin açlık ve yoksulluk sınırının üzerinde insanca yaşanacak bir seviyeye çıkarılması, istihdamın artırılarak işsizliğin önüne geçilmesi, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınması, sermayedarları değil işçilerin, kadınların, gençlerin, çocukların ihtiyaçlarını önceleyen bir bütçenin oluşturulması gibi taleplerle miting alanında olacağız. Eşit, adil ve özgür bir yaşamın kurulabilmesi için birlikte mücadeleyi yükselteceğimiz bu mitinge, içine sürüklendiğimiz yoksulluğun en çok hissedildiği, temel ihtiyaçlara dahi erişilemediği kentlerden biri olan İstanbul'da yaşayan herkesi davet ediyoruz.”