İZMİR - Orman yangınları ve su krizinin özelleştirme politikalarının sonucu olduğunu belirten DEM Parti Ekoloji Komisyonu, kentteki susuzluğa karşı da acilen su meclisinin oluşturulması gerektiğini söyledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Ekoloji Komisyonu, kentte yaşanan orman yangınları ve su krizine ilişkin parti binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, "Yangın, su krizi, özelleştirme yıkımdır" pankartı asıldı.
Açıklamayı yapan DEM Parti İzmir Ekoloji Komisyonu Eşsözcüsü Mukadder Vatansever, yangınlar ile iktidarın gerek ekipman, gerekse kadro açısından ne kadar hazırlıksız olduğunu, kamu alanlarını özel şirketlerin insafına terk ettiğini birkez daha gösterdiğini aktardı.
YASALAR ÖZEL ŞİRKETLER İÇİN
Maden ve Mera yasası ile kamu alanlarının özel şirketlerin istekleri ve çıkarları doğrultusunda talan edileceği uyarısında bulunan Mukadder Vatansever, "İktidar yasal düzenlemeler ile 300 000 üretici köylüyü yaşam alanlarından uzaklaştırıp, kentlerde ucuz işgücü yaratmanın yolunu açıyor. Bu durum yerlerinden ayrılmayan küçük çaplı tarım ve hayvancılıkla geçinmeye çalışan ailelerin yoksulluk ve açlığa mahkûm olmalarını kaçınılmaz kılıyor" dedi.
İZMİR YANGINLARI
26 Haziran'da Foça ilçesinde başlayan yangınların daha sonra Seferihisar, Ödemiş, Buca, Gaziemir, Karabağlar, Çeşme, Menemen ve Urla’da devam ettiğini anımsatan Mukadder Vatansever, bu yangınlarda binlerce hektar doğal yaşamının yandığını, binlerce canlının yok olduğunu söyledi.
'ACİL SU MECLİSİ OLUŞTURULMALI'
Yangınların söndürülememesinde özelleştirme politikalarının da payı olduğunu belirten Mukadder Vatansever, "Başka boyutu İzmir’in içme suyunun büyük bölümünün sağlandığı Tahtalı barajı havzasında Efemçukuru maden işletmesi nedeniyle verim alınamaması sonucunu oluşturuyor. Bu alandan yeterli su alınamayınca da çok çok uzaklarda olan Manisa Gördes ilçesinden yüksek maliyetle su sağlanmaya çalışılıyor. Bu yüksek maliyet, İzmir halkının suya daha yüksek ücret ödemesine neden oluyor.
İzmir’in yer altı ve yerüstü su kaynakları uzun süredir özel şirketlere peşkeş çekilmektedir. 'İzmir su meclisi' acilen oluşturulmalıdır. Bunun için kentteki dinamikler bir an önce harekete geçmelidir" diye konuştu.