ANKARA - HDP’ye aday adaylığı için yaklaşık 800 kadın başvuru yaptı. En çok kadın aday adayı başvurusunda Diyarbakır ilk sırada. HDP MYK Üyesi Bedia Akkaya, özellikle genç kadınların HDP’ye ilgisinin arttığını söyledi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, 22 Mayıs’ta kadın adaylarını açıklayacak. Yaklaşık 800 kadın aday adaylığı için HDP’ye başvurdu. Başvuru tarihinin sona erdiği 8 Mayıs’tan sonra da kadınlar aday adaylığı için başvurularını sürdürdü. Kadın aday adayı sayısında ilk sırada olan Diyarbakır’da 50 kadın başvuru yaptı.
‘GENÇ KADINLARIN BAŞVURU SAYISI FAZLA’
HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Bedia Akkaya, önceki seçimlere göre genç kadın sayısının arttığını belirtti. Akkaya, “Özellikle bölgede genç kadınların başvuru sayısının fazla olması dikkatimizi en çok çeken noktaydı. Bu, genç kadınların siyasete atılma noktasında daha fazla özgüvene sahip olduklarını gösteriyor. Ankara gibi yerlerde ise partimizin teşviki dışında bireysel başvuru yapan kadınlar arasında akademisyen ve yazarların ilgili olması dikkatimizi çekti” diye konuştu.
KADINLAR NEDEN HDP’Yİ TERCİH EDİYOR?
7 Haziran seçimlerine göre bu dönem kadın başvuru sayısının fazla olduğunu belirten Akkaya, “Kadınlar bize ‘seçilebilir yerde olmasam bile dosyamı bırakıyorum’ diyerek bir yerde seçim çalışmalarına kendilerini dahil ettiler. Biz bunu çok anlamlı buluyoruz” dedi.
Kadınların neden HDP’yi tercih ettiklerine dair ise Akkaya şöyle konuştu: “Kadınlar çok farklı taleplerle geldi partimize. Adaylık için yaptığımız çağrılara ‘Yaşım 18 değil ama bu çağrıya cevap vermek için başvuracağım’ diyenler oldu. Ya da ‘HDP kadın adaylardan başvuru parası almadı. Bu benim dikkatimi çekti. Bu kadar eşitsiz koşullarda kadına pozitif ayrımcılık yapılması ekonomik anlamda bu dengesizliğe bir cevaptır’ diyen kadınlar var. Yine HDP’nin Meclis’teki kadın profilinden ve eşit temsiliyetten etkilenenler var. Aynı zamanda şiddet mağduru olan kadınlar, Meclis’te bu şiddeti dile getiren ve çözüm arayışları olan kadın profilimiz olduğu için bu mücadele hattında olmak isteyen kadınlar var. İhraç edilen kadın emekçiler var. Mağduriyetten ziyade buna karşı politik mücadele alanı olarak görüp gelen kadınlar var. Kayyumlardan etkilenip gelen kadınlar var. Ezilen, dışlanan, mağdur edilen kesimler, politik mücadele alanı olarak görüp geliyorlar aslında.”
‘EN FAZLA KADIN BAŞVURUNUN OLDUĞU PARTİ HDP’
Akkaya, HDP’ye yönelik baskıların yoğun olduğu bu süreçte başvuru ve ilginin fazla olduğunu ifade ederek, “Bize kongremiz için ‘Salon boş kalacak üç beş kişiyi bir araya getiremeyecekler’ diyorlardı. Ama biz 11 Şubat’taki kongremizde halkın baskılara rağmen partimizi nasıl sahiplendiğini gördük. Başvuru açısından da aynı şey. Bu sahiplenme süreçlerinden sonra başvurular açığa çıktı. Baskın seçim olmasına rağmen. Çünkü kadınlar bu seçimi isteme noktasında değiller. Seçimin kararını kadınlar almadı. Ama toplumsal iradelere rağmen siyasetin üst perdesi bu kararı aldı. Bize düşen de en üst düzeyde sahiplenme ve örgütlenerek bu süreci geçirmek. Başvurularda da gördük. ‘Bize ihtiyaç var mı? Dosya bırakayım mı?’ diyenler oldu. Türkiye’de en fazla kadın başvurusunun olduğu parti HDP’dir. Diğer partilerde kadınların kendilerini içinde bulabileceği ne bir siyaset tarzı var ne de eşit temsiliyet var” diye konuştu.
‘SİYASATE DAİR KARARLARI HAYATA GEÇİRECEK NOKTADAYIZ’
Tüm kadınların kendilerini içinde bulabilecekleri politik bir perspektif oluşturduklarını belirten Akkaya, şunları söyledi: “Yaptığımız çalışmalarda kadınların sisteme dönük eleştirilerini ve önerilerini dinledik. İşsizlik, ekonomi, şiddet, sisteme dönük eleştiriler, her konuda başlığın bulunduğu ve kadınların eleştirilerinin ve önerilerinin bulunduğu bir politik perspektif açığa çıkardık. Biz bunu kadınlarla birlikte açığa çıkardık. Siyasete dair o kararları hayata geçirecek bir noktadayız. Yine kadınlara nasıl bir parlamento sorusunu yönelttik. Bunun cevaplarını oluşturmaya çalışıyoruz bu seçimde. Çünkü kadınların temel eleştirilerinden biri şu eril siyaset ve erkek koalisyonunu istemedikleri yönünde. Bu soruyu yönelttiğimizde de kadın sözünün geçtiği, kadın perspektifinin etkin olduğu, eşit temsiliyetin yansıdığı aynı zamanda sadece erkek görünümlü Meclis değil, kadın renginin yansıyacağı bir meclisin toplumsal ihtiyaçlara cevap olacağının görüşünü aldık. Meclise feminist kadın bakış açısını da yansıtacağız, genç kadınlar, anneler, bir tarla işçisi, savaş mağduru olmuş kadınlar, ihraç edilen akademisyenlerden ve OHAL mağdurlarından oluşan bir Meclis profilimiz oluşacak.”
‘200 BİN SANDIĞA 200 BİN KADIN’
Bir diğer önemli nokta olan seçim güvenliği konusuna da değinen Akkaya, sandık güvenliği çalışmaları kapsamında, “200 bin sandığa 200 bin kadın” şeklinde bir kampanya başlattıklarını ve kampanyaya kadınların katılımının yoğun olduğunu söyledi. Akkaya, şöyle konuştu: “500 bin kadının resmi bilgileri ile sandığa sahip çıkması konusunda bir kampanya hedefledik. Şu anda neredeyse her gün iller aranıyor ve kaç kadının bu konuda dönüş yaptığı üzerinden bir gözlem yapma durumumuz var. Her gün artan bir sayı var. Neredeyse her ilde kadın koordinasyonu oluşturuldu. Bu kadın koordinasyonunun temel çalışmalarından bir tanesi de kadınların sandıkların güvenliğini alması konusunda başvurularını alma. Örneğin; kampanya kapsamında Muğla’dan çok ciddi dönüşler var. Yine Antalya, İstanbul, Malatya, Dersim, Diyarbakır, Van gibi illerde bu konuda kadınlardan ciddi bir ilgi ve başvurusu var.”
MA / Diren Yurtsever