Buldan’dan iktidara: İktidarınızın yolunu Rojava’dan geçiremezsiniz

ANKARA -İktidarın ömrünü uzatmak için Rojava’ya yönelik saldırı planladığına dikkat çeken HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Boşuna uğraşmayın. Rojava’dan size Ukrayna hikâyesi çıkmaz, çıkmayacaktır. İktidarınızın yolunu Rojava’dan geçiremezsiniz” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulunuyor. Buldan’ın Rojava’ya yönelik saldırılar, ekonomideki kriz, Kobanê Davası’nda yaşanan hukuksuzluklara değindi.
 
Buldan, Çorum Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anarak, söze başladı. 1938’de Dersim’de başlayan, Maraş, Çorum, Sivas ve Gazi’yle devam eden Alevi katliamlarını unutmadıklarını vurgulayan Buldan, “Unutturmayacağız! Yüzleşme ve adalet mücadelemizden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Alevi toplumunun eşit yurttaşlık hakları kabul edilinceye, halklar ve inançlar üzerindeki baskıcı, ayrımcı uygulamalar son bulana kadar adalet, eşitlik, barış ve demokrasi mücadelemizi yılmadan sürdüreceğiz. Bir kez daha, Çorum başta olmak üzere katledilen tüm Alevi canları saygıyla anıyorum” dedi.
 
Buldan, “2 Haziran, hasretin, sevdanın ve umudun şairi Sevgili Ahmet Arif’in, 3 Haziran da güzel günlerin yolcusu Sevgili Nazım Hikmet’in ölüm yıldönümleri. Saygıyla ve özlemle anıyorum. 3 Haziran aynı zamanda Kürt iş insanları; Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın ölüm yıldönümleri. Buradan saygıyla anıyorum” diye belirtti.
 
‘İKTİDARIN SON ÇIRPINIŞLARIDIR’
 
 
Kaybeden ve siyasi hikayesi tükenen iktidarın son çare olarak baskı, zulmü ve hukuksuzlukları büyüttüğüne dikkat çeken Buldan, “Bugün yaşananlar tam da budur, varlık-yokluk mücadelesindeki iktidarın alacakaranlık iklimidir. Bakın, karşımızdaki düzenin ayaklarını tek tek sıralayalım. 5’li çete bunların ekonomik rant ayağıdır. TÜRGEV’leri para transferi ve kamu arazisini yağmalama ayağıdır. TÜGVA’ları kadrolaşma ayağıdır. Yerli ve milli DAİŞ projeleri olan SADAT paramiliter ayaklarıdır. ÖSO ve IŞİD Suriye’deki çete ayaklarıdır. Trol orduları ve tetikçi basınları medya ayaklarıdır. Yargıdaki ‘Ak’ savcı ve hâkimleri kumpas ayağını yürütmektedir. Güvenlik bürokrasisi siyasi kumpas operasyonlarının ayağı olarak rol oynamaktadır. Mülki idarecileri ve kayyımları yerel darbe ayağının yürütücüleridir. Tam organize işler! Değil mi? Bu yapının kendi bekası için sürekli yaydığı iklim ise yasaklardır, hukuksuzluklardır, yargı kumpaslarıdır, tecrit ve işkencedir, nefret siyasetidir, savaş politikalarıdır, basına sansürdür, istikrasızlık ve huzursuzluktur. Bütün bunlar AKP-MHP ittifakının iktidarda kalmak için yürüttüğü son çırpınışlar olarak karşımızda durmaktadır” diye konuştu.
 
ÖZGÜRLÜK MEYDANLARI KAZANACAK
 
AKP ve MHP iktidarının tiyatro, konser, şenlik, festival, piknik, demokratik etkinlikleri yasaklamasına da değinen Buldan, şunları söyledi: “Sazın telinden, kemanın yayından, piyanonun notalarından, sanatçının sesinden korkuyorlar. İnsanların bir araya gelmesinden korkuyorlar. Evet, bir araya gelişlerden, umudun büyümesinden korkuyorlar. Gerekçelerine bakıyorsunuz, hep aynı terane; ‘kamu güvenliği.’ Hayır, asıl sakladıkları gerçek; suç ve rant düzenlerinin güvenliğidir. Az önce sıraladığım yapının güvenliğidir. Yasaklarla gözdağı veriyorlar, umudu kırmaya çalışıyorlar. Ne yaparsanız yapın bu topraklarda müziği de; sanatı da türküleri de susturamayacaksınız! Halayları durduramayacaksınız. Bir araya gelişleri engelleyemeyeceksiniz. Yasak duvarlarınız değil, özgürlük meydanları kazanacaktır.
 
EN BÜYÜK YALAN SİZSİNİZ
 
Sizin yasakçı diliniz değil, barış türkülerinin dili bu topluma umut olmaya devam edecektir. Bunların yasakçı ikliminin bir diğer ayağı da sosyal medya sansürüdür. Yasasını meclise getirdiler. Bu yasa, aynen Abdülhamit yasası ve yasaklarıdır. O da, basına sansür uygulamıştı, piyesleri, hatta ‘Burun’ kelimesini dahi yasaklamıştı. Bu iktidar da aynı zihniyettedir. Ekonomik kriz, yoksulluk, açlık, işsizlik ve yolsuzluk haberlerini sansürlemeyi planlıyorlar. Gerçekleri halktan gizleyebileceklerini sanıyorlar. Adına da yalan haberleri engelleme yasası koymuşlar. En büyük yalan sizsiniz! Bu ülkenin en büyük yalanı AKP hükümetidir. Her söylediğiniz yalan! Sizden daha büyük dezenformasyon kaynağı olabilir mi?
 
BASINI VE SOSYAL MEDYAYI SUSTURAMAYACAKSINIZ
 
Amacınız eğer yalan haberlerin önüne geçmekse, kendi yalanlarınızı, gazetelerinizdeki yalan manşetlerinizi durdurmanız yeterlidir. ‘Almanya bizi kıskanıyor’ yalanlarını yaymazsanız, yalan haber diye de bir şey kalmaz zaten. Prompteri kaldırırsanız dezenformasyon da sona erer. Ama dertleri başka. Amaç, hakikati yok ederek toplumu kendi yalanlarıyla baş başa bırakmaktır. Ne basını ne de sosyal medyayı susturamayacaksınız. Gerçekleri halktan saklayamayacaksınız. Güneşi balçıkla sıvayamayacaksınız. Bir video, bir tweet, bir paylaşım iktidarınızı sallamaya devam edecektir.
 
KOBANÊ DERT OLDU, KUMPASLARI DERS OLACAK
 
Yasaklarla toplumun nefesini kesmeye çalışırken, kumpas davalarıyla da demokratik siyasetin halka nefes olma gücünü kırmak istediklerini biliyor ve görüyoruz. İşte Kobanê kumpas davası ortadadır. Mevzu sadece HDP değildir. Tüm siyasettir, tüm toplumsal kesimlerdir. Bu kumpas, demokrasiye kurulan bir kumpastır. Mahkeme son olarak bir günlük savunma süresi verilmesi kararını aldı. Baktılar; arkadaşlarımız kumpas gerçeğini bir bir ifşa ediyor, çökertiyor, hemen alelacele karar aldılar. Belli ki aceleleri var. İktidardan düşmeden intikamlarını almak istiyorlar. Kobanê içlerine dert oldu! Kumpasları da ders olacaktır.
 
HDP SUSTURULAMAYACAK
 
Başaramayacaksınız. Hakikatler savunmasız kalmayacak. HDP, susmayacak ve susturalamayacaktır! Kumpas davanızda HDP değil, hakikatler karşısında sizin komplolarınız yargılanacaktır ve bu kumpaslar iktidarınızın sonucu olacaktır. Evet, bu iktidarın korku iklimiyle asıl kendi korkularını bastırmaya çalıştıklarını görmüyor değiliz.
 
DAİŞ’E KORİDOR OLUŞTURMAYA UĞRAŞIYORLAR
 
Irak Federal Kürdistan Bölgesi’nin ardından Şimdi de Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik yeni bir savaş ve ilhak planı peşindeler. Seçim kampanyasını tanklarla yürütmeye hazırlanıyorlar! Miting konuşmalarını da tankların üzerinden yaparsalar kimse şaşırmasın! Evet, ekonomi yangın yeri, halk geçim ve yaşam savaşı veriyor. Bunlar Suriye’de yeni bir savaş peşindeler. Enflasyon ve dolar fırlayınca hadi Suriye’ye saldıralım, belki paçayı kurtarırız diyorlar. İşte, hesap budur. Rojava’da halklar arasında oluşan demokratik, sosyal, kültürel bütünleşmeyi, demokratik yönetimin inşası bozabilir miyiz, bölgeyi Kürtler’den arındırarak acaba IŞİD’e koridor oluşturabilir miyiz, diye uğraştıklarını ve çaba içine girdiklerini biliyoruz.
 
ROJAVA’DAN SİZE UKRAYNA HİKAYESİ ÇIKMAZ
 
Buradan savaş ttifakına sesleniyorum: Boşuna uğraşmayın! Rojava’dan size Ukrayna hikâyesi çıkmaz, çıkmayacaktır. İktidarınızın yolunu Rojava’dan geçiremezsiniz. Geçiremeyeceksiniz. Bu heveslerinizden biran önce vazgeçin. Şimdi kendilerine siyasal ve toplumsal destek yaratabilmek için de operasyonlarla birlikte mültecilerin geri gönderileceği propagandasını yaymaya başladılar.  Toplu göçler, tarihte hiçbir zaman askeri yöntemlerle çözülmemiştir! Aksine askeri yöntemler büyük göçlerin yaşanmasında temel etkendir. Olası Suriye savaşı da daha fazla göçmen demektir. Bu tuzağa kimse düşmemelidir.
 
TÜRGEV-TÜGVA RANTLARININ GÜVENLİĞİ
 
Tabi bir de işin parasal rantı da var. Dikkat edilirse, yurt dışında milyon dolarları istiflemeleri tam da bu savaş halini canlı tuttuğu süreçlere denk gelmektedir. Beka ve sınır güvenliği söylemini sıkça ortaya attıklarında bilin ki yurt dışından balya balya para istifliyorlar. Tezkerelere kalkan ellerin de özellikle bu hakikatle mutlaka yüzleşmesi gerekir. Sınır güvenliği dedikleri, TÜRGEV-TÜGVA-TÜRKEN ve SADAT düzenlerinin, yolsuzluk ve rant zincirlerinin güvenliğidir.
 
KÜRT DÜŞMANLIĞININ BEDELİ 
 
Bu nedenle herkesin, tüm toplumun, demokratik kamuoyunun savaş politikasının karşısında güçlü ve ortak bir tutum alması gerekir.  İktidarın savaş planlarının esas amacının kendi siyasi ömürlerini uzatmak olduğunu herkesin artık net olarak görmesi gerekir. Emekçi yoksul halkın sırf iktidar ayakta kalsın diye savaşa sürecek tek bir evladı ve kaybedecek bir canı yoktur. İktidarın Kürt düşmanlığı politikasının bedelini tüm Türkiye halkı ödemektedir. Bu gerçeği artık herkesin görmesi ve savaşa hayır demesi gerekir.
 
MUHALEFETE SESLENDİ: SAVAŞA KARŞI ÇIKIN
 
Özellikle parlamentodaki muhalefete seslenmek istiyorum: Savaş politikalarına sessizlik onaylamak demektir. İktidarın tuzağına düşmeyin, iktidarın belirlediği sınırların dışına çıkmaktan korkmayın ve savaş politikalarına karşı çıkın diyoruz. Ve şu uyarıyı da buradan yapıyorum: Olası bir savaşın yol açacağı tüm yıkımlardan en az iktidar kadar, bu savaşın karşısında durma basireti göstermez ise muhalefet de sorumlu olur. Bunu unutmayın.
 
TECRİT POLİTİKASINA KARŞI ÇIKMA ZAMANI
 
İçinden geçtiğimiz zaman, iktidarın savaş ve talan düzenine hep birlikte karşı çıkma zamanıdır. Zaman, Kürt sorunu başta olmak üzere bu ülkenin temel sorunlarını çözümsüzlük sarmalına sürükleyen ve iktidarın varlık gerekçesi olan tecrit politikasına hep birlikte karşı çıkma zamanıdır. Zaman, hem bu topraklarda hem de Suriye başta olmak üzere tüm komşu ülkelerde demokratik çözüm ve kalıcı barış politikalarına, halkların iradesine sahip çıkma zamanıdır. Zamanın ruhuna uymayanlar, aşılmaya mahkûmdur!
 
ERDOĞAN’A KENDİ SÖZLERİYLE CEVAP
 
Yarın 1 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen Dünya Açlıkla Mücadele Haftasının ilk günüdür. Her gün, her saat, her dakika açlığa, yokluğa doğru sürüklenen bir Türkiye yarattılar. Açlık ve yoksulluk sınırı rakamları korkunç seviyededir. Türk-İş’in raporuna göre; Açlık sınırı 6 bin 17 TL, yoksulluk sınırı 19 bin 602 TL olarak hesaplandı. İnsanlar açlıkla mücadele ederken, AKP Genel Başkanı çıktı; ‘Birileri aç kaldık diyor, vicdansızlık yapma aç kalan yok’ diyerek, açız diyen milyonları azarlamayı kendine görev olarak görüyor. Vakti zamanında da şunu söylemişti: ‘Meydanlar açız diye bağırıyorsa, insanlar kirasını, faturasını ödeyemiyorsa, insanlar pazardan artık topluyorsa ülkeyi bu hale mevcut hükümet getirmiştir.’ Nereden nereye değil mi? En büyük vicdansızlığı yapan sizsiniz. Gelmiş geçmiş en vicdansız iktidar olarak tarihe geçtiniz. Zalimsiniz! Zulümde üstünüze yok.
 
SARAYDAN ÇIKIP, SOKAĞA İNDİNİZ Mİ?
 
Açlık nasıl yok? Sarayınızdan çıkıp da hiç sokağa indiniz mi? Çarşıyı pazarı hiç gezdiniz mi? Çöp konteynerlerinden ve pazar yerlerinden yiyecek toplayan insanları gördünüz mü?  Bayat ekmek kuyruklarına tanıklık ettiniz mi? Market raflarındaki kelepçeli mamaları, sütleri gördünüz mü hiç? Sizin bildiğiniz tek kelepçe insanların eline vurduğunuz kelepçedir! Günlük masrafı 20 milyon olan Toksaray’dan bakınca tabi ki sokağın gerçeklerini görmezsiniz, göremezsiniz!
 
VİCDANLARINIZ KURUMUŞ
 
Evine bir gram et alamayan insanların halini bilmezsiniz. Ekmek için çalışmak zorunda kalan 70-80 yaşındaki insanların halini bilmez, görmezsiniz. Okula aç giden, akşam süt içemeden yatan, çileği, kirazı sadece hayal eden boynu bükük çocukların halini görmez bilmezsiniz. Çünkü zalimsiniz. Çünkü vicdanlarınız kurumuş. ‘Tok açın halinden anlamaz’ sözü tam da bugünler için söylenmiş! Basına da yansıdı. AKP Genel Başkanının kendisini halktan korumanın, bakın altını çiziyorum, kendisini halktan korumanın günlük maliyeti 1,3 milyon lira. Bu rakamı aya vurduğunuzda 9 bin çalışanın asgari ücret maaşına karşılık gelmektedir. Yani 9 bin gencin işsiz kalması demektir. İşte açlığın sebeplerinden biri budur.
 
5’Lİ ÇETEYİ KORUMANIN BEDELİ  
 
Saray korumalı sistem tabi bitmiyor, devam ediyor: Kur korumalı mevduatla zengini korumanın bedeli 90 milyar TL’dir. 5’li çete ve yandaşlarını korumanın bedeli 220 milyar TL vergi affı. Yandaş dernek ve vakıfları korumanın bedeli 10 milyar TL’yi aşmış durumda.. Peki, yurttaş cephesinde durum nedir? Yurttaşı korumamanın bedeli ise 1,1 trilyon TL’nin üzerinde bireysel borçtur. Çiftçiyi korumamanın bedeli 200 milyar TL’nin üzerinde borçtur. Öğrenciyi korumamanın bedeli 6 milyar TL borçtur. İşte açlığın, yoksulluğun tablosu ortadadır.
 
YOKLUK İÇİNDE MİLYONLARCA İNSAN VAR
 
Asgari ücrete yüzde 50 zam yapıldı ama temel gıdaya, kiraya, eğitime, faturalara, akaryakıta, her şeye de yüzde 200 ile 350 oranında zam geldi. Açlık ve yoksulluk değil, doğrudan ‘yokluk’ içinde yaşayan milyonlarca insan var. Asgari ücret 4 bin 253 TL. Kalem kalem harcamaya bakarsak, 2 bin TL ev kirası. bin TL elektrik, su, doğalgaz, internet ve telefon faturaları. Ulaşım bin TL. Mutfak Harcamaları bin TL. Asgari ücret yaşamak için değil, nefes almak için harcandığında tükendi. Daha eğitim ve sağlık harcaması yapmadık, dışarı çıkıp yemek yemedik, çay içmedik. Konsere gitmedik. Pardon, konserler yasaktı. Misafir ağırlamadık. Bugün asgari geçim ücretinin adı, yetersiz beslenme ve yokluk ücretidir.
 
ASIL GÜÇ DEĞİŞİM İSTEYEN MİLYONLAR
 
Evet, insan onuruna yaraşır bir ücret ve yaşam isteyen işçiye, emekçiye nankör diyen zihniyeti göndermenin zamanı çoktan gelmiştir. Bu ülkeyi soyguncuların, vicdansızların, zalimlerin insafına asla bırakmayacağız. Ülkeyi tümden çökertmenize asla izin vermeyeceğiz. Tüm bu anlattıklarım tabi ki iktidarın yarattığı karanlığın bir tablosudur. Ama bir de aydınlık günlerin, umudun tablosu vardır. Geleceği tayin edecek olan esas güç de budur. Hiç kimse iktidarın güçlü görünmek için yaptığı hukuk dışılıklara ve tehditlere veya yaydığı ‘bunlar gitmez’ propagandasına bakarak asla umutsuzluğa kapılmasın. Asıl güç, değişim isteyen milyonların iradesidir. Yani bizleriz, emek ve demokrasi güçleridir. Direnişimizdir. Birlikte mücadelemizdir. Korkusuzca yan yana gelişimizdir. İktidarın halkla ve demokrasi güçlerinin örgütlü mücadelesiyle baş etme gücü yoktur. Ama bizim bu iktidar düzeniyle, faşizmle baş etme gücümüz fazlasıyla vardır.  
 
KADINLARIN GÜCÜ 
 
İşte HDP tüm baskı ve engellemelere rağmen mücadelesini her geçen gün daha da büyütmektedir. Kadınların mücadelesi her yerde günden güne yükselmekte ve umudu da cesareti de daha da arttırmaktadır. Ama bu iktidarın kadınlardan büyük bir korkusu var. O kadar çok korkuyorlar ki, özellikle HDP’li kadınlardan ve HDP’li kadınların yanında duran kadınlardan da oldukça korktuklarının farkındayız. Bu sabah Batman’da aralarında belediye eş başkanlarımızın da bulunduğu 11 kadın arkadaşımızı haksız ve hukuksuz bir şekilde gözaltına aldılar. Bunu buradan şiddetle kınıyorum.  Ne yaparsanız yapın. Kadınların gücü karşısında kaybetmeye mahkûmsunuz. Kaybedeceksiniz.  Kadınların mücadelesi sizin o koltuklarınızı sallamaya yeter de artar bile. Kadın arkadaşlarımıza selamlarımı ve sevgilerimi gönderiyorum.
 
KORKUSUZLARIN SAYISI MİLYONLAR
 
Evet, gençler özgürlüğü için biz geliyoruz demektedir. Emekçilerin, ezilenlerin, geçinemiyoruz diyenlerin mücadelesi sokaklardan, meydanlara, çarşıdan pazara, tarladan fabrikalara hayatın her alanında yükselmektedir. İktidarın doğa talanına karşı İkizdere’den Kazdağları’na her yerde ağaca, ormana, derelere, ırmaklara sahip çıkma mücadelesi dalga dalga büyümektedir. Yasaklar karşısında sanatın, tiyatronun, müziğin, sazın, sözün sesi daha gür çıkmaktadır. Korkutmak isteyen iktidara karşı korkusuzların sayısı milyonlar olmaktadır. Sansür tehditlerine karşı hakikatin peşindeki özgür basının ve sokak muhalefetinin merkezi olan sosyal medyanın gücü günden güne artmaktadır.
 
GEZİ MÜCADELESİ BÜYÜYECEK
 
Gezi direnişinin yıl dönümündeyiz. Buradan Berkin, Ali İsmail ve Ethem Sarısülük şahsında Gezi’de kaybettiğimiz tüm canları bir kez daha saygıyla, özlemle ve minnetle anıyorum. Gezi tutuklularına selam ve sevgilerimi yolluyorum. 9 yıl önce Taksim’de başlayan dayanışma bugün tüm ülkenin ortak dayanışmasına dönüşmüştür. İktidarın korkuyla, sindirmeyle, cezalarla yok etmek istediği umut Gezi dayanışmasının ve ortak mücadelesinin ruhuyla daha fazla büyümektedir, büyüyecektir.
 
DEMOKRASİ İTTİFAKI
 
8 Mart, Newroz, 1 Mayıs ülkenin faşizme asla teslim edilmeyeceğinin meydanlardaki teminatı ve sözü oldu. Buradan çıkan mücadele ve kararlılık büyük değişimin kapısını açacaktır. Şimdi büyük değişim için büyük buluşmayı gerçekleştirme ve en güçlü demokrasi ittifakını oluşturma zamanıdır. Demokrasi ittifakı, bugünün, yarının ve seçim sonrasının temel sigortası ve güvencesidir. Bu büyük değişimde HDP olarak en önde yer alacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu ve kaygısı olmasın. Yapmak için, değiştirmek için geleceğiz. Bu topraklarda demokrasi ve barış umudunun kurutulmasına asla izin vermeyeceğiz.
 
TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ DEMOKRATİK SİYASETTİR
 
Türkiye halklarının çıkarı ve ortak geleceği; NATO koridorlarındaki kirli savaş pazarlıklarında değildir. Savaş kararlarının alındığı iktidar kurullarının toplantılarında hiç değildir. Türkiye halklarının çıkarı ve ortak geleceği çürümüş siyasette değil, demokratik siyasettedir. Demokrasi, barış, adalet ve eşitlik mücadelesindedir. HDP’nin yürüttüğü mücadele ve halklara sunduğu üçüncü yol seçeneğindedir.
 
HDP ÇIKIŞIN EN GÜÇLÜ YOLUDUR
 
Bakın, iktidarın uluslararası alanda ve içeride yürüttüğü politikalarda ülkenin geleceğini aydınlatan değil, daha da karartacak kararlar alınmaktadır. Bunun karşısında HDP’nin ve demokrasi güçlerinin ortak toplantılarında yine yaptığımız konferanslarda yeni, eşit, ortak yaşamın, barışın, demokratik Türkiye’nin inşası tartışılmakta ve mücadele kararı alınmaktadır. 6-7 Haziran’da büyük konferansımızı 3 Temmuz’da da büyük kongremizi gerçekleştireceğiz. İşte gelecek bu iradeyle kurulacaktır.  Halkı her gün azarlayan, taleplerini yok sayan iktidarın karşısında, her gün halkı dinleyen, halkla birlikte karar alan, halkla birlikte yürüyen bir HDP var. HDP bu yüzden siyasetin güvenilecek sözüdür, dönülecek yüzüdür. Çıkışın en güçlü yoludur.
 
HDP’NİN MÜCADELESİ 
 
Hiç kimse başka adres ve kurtarıcı aramamalıdır. Direnerek, mücadele ederek, ağır bedeller ödeyerek korkmadan, yılmadan bugünlere gelen ve dimdik ayakta olan HDP’nin onurlu mücadelesiyle bu ülkenin geleceği kurtulacaktır. Bunun için herkesin yüzü ve yönü kesinlikle HDP’ye dönük olmalıdır. İçinden geçtiğimiz bu tarihi süreçte savaşın, ölümün, açlığın siyasetine, halk iradesini rehin siyasetine ve bunun karşısında inşallah bile demekten bile imtina edenlerin korkak siyasetine karşı barışı, demokrasiyi ve refahı hedefleyen HDP’nin onurlu siyasetinde hep birlikte buluşalım diyorum. Kimse sizin inşallahınıza kalmadı, maşallah bizim halkımızın da bizim de sizin önünüze geçecek gücümüz de sözümüz de var.  Bu bize yeter de artar diyorum.”
 
 

Diğer başlıklar

16:09 Jineolojî'ye Giriş kitabına el konuldu
16:01 İran'da 1 kolber katledildi
15:59 Nobel ödüllü isimlerden Erdoğan’a İmralı mektubu
15:38 Kürtçe şarkı ve halay gözaltılarında 1 tutuklama
15:05 2 yıl ömür biçilen tutsağın tahliyesini istediler
14:58 Sebahat Tuncel: Ya özgürlüğü seçeceğiz ya da köle olacağız
14:37 Sêrt'teki hastaneye 4 kişinin cenazesi getirildi
14:33 75 yaşındaki tutsak için uyarı: Yaşamı tehlikede
14:19 Milas'ta 2 bölgede orman yangını
14:17 Ağır hasta tutsak Menteş için 'özgürlük' talebi
14:13 Cumartesi Anneleri 32 yıl önce katledilen Öztürk’ün faillerini sordu
13:52 İstanbul’da 11 kişiye 'Kürtçe halay' gözaltısı
13:51 İran’da 10 günde 27 idam
13:36 Muğla'nın 3 ilçesinde ormanlara maden
13:31 AYM’den Emine Şenyaşar için ihlal kararı
12:56 Sinpaş davasında bilirkişi raporu: Mevzuata uygun değil
12:29 'Türkleştirme Genelgesi' devrede: Kürt'ün halayına da yasak
12:20 Kayıp yakınları eylemleri: Failler yargılanana dek mücadele sürecek
10:34 Çewlîg için deprem uyarısı
09:48 Kürtlere halay çekmek de yasak: 6 gözaltı
09:43 Munzur Festivali: Doğa talanıyla mücadele herkesin sorumluluğu
09:30 Karakuş: Eşbaşkanlık güvende hissettiriyor
09:26 Elektrikten çıkan yangın evlerini kül etti
09:25 Almanya'da 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' eylemleri başlatılacak
09:24 Eyşe Şan’da yeni dönem kursları
09:19 Hafıza kaybı yaşayan tutsak tedaviye erişemiyor
09:13 DBP’li İnce: İşgale karşı herkes ses yükseltmeli
09:10 Diyaliz hastası tutsakların yaşamları tehlikede
09:06 Çorum L Tipi Cezaevi’nde Meclis TV de yasak!
09:04 Tek traktör ve iş makinasıyla kapı kapı hizmet
09:01 '33 Kurşun’un son tanığı: Katledip kadınlara ekmek pişirttiler
09:00 27 TEMMUZ 2024 GÜNDEMİ
26/07/2024
22:19 Kayyım nöbetleri: Toplumsal direniş olmazsa bu ateş herkesin evine düşecek
21:20 Festivalde çocuk etkinliği ve tiyatro gösterimi
21:17 Bolu F Tipi Cezaevi’ndeki tutsaklar zehirlendi
21:14 TJA’nın okuma etkinlikleri sürüyor
21:07 Ataşehir’de halk buluşması: İmralı’da büyük bir direniş var
20:24 BM Türkiye’den İmralı’daki tecridin kaldırılmasını istedi
20:04 Ege Denizi’nde 4.5 büyüklüğünde deprem
20:00 DEM Partili Özperçin tahliye edildi
19:39 DEDAŞ protestosunda yüzde 96 engelli yurttaş darp edildi
19:34 Suruç'ta katledilen Özkan’ın annesi defnedildi
19:28 İntihar eden işçi Yavuz için mücadeleyi büyütme çağrısı
19:18 Gabar’da kesilen ağaçları taşıyan TIR şarampole yuvarlandı
18:59 Mezopotamya Ajansı’na erişim engeli
17:51 DEM Parti MYK üyesi Birol cezaevine götürüldü
17:37 Hatay’da Befesa işçileri greve çıktı
17:33 'Dilimiz, asimilasyon ve biz' paneli: Anadilde konuşmalıyız
17:19 DEDAŞ’a karşı çıkan 4 kişi gözaltına alındı
17:11 Irkçı yazılama kaldırıldı, 'Pêşî Peya' yeniden yazıldı
17:10 İzmir'de orman yangını
17:07 57 vekilden Adalet Bakanı’na 'tecavüz' soruları
16:20 Tutsak yakınlarından uluslararası kurumlara 'sorumluluk alın' çağrısı
16:03 Mutlu: Aleviler asimilasyona karşı mücadele vermeli
14:27 31 yıllık tutsak köyünde coşkuyla karşılandı
14:18 Marmara cezaevlerinde 2 bin 916 hak ihlali
13:33 İzBB'ye çağrı: Emekçileri enflasyona ezdirmeyin
13:27 Şii lider Necefi: Türkiye'nin operasyonlarını reddediyoruz
13:14 Gece boyunca 15 köy bombalandı
12:37 DEM Parti ve TJA heyeti, Hewlêr’de kadınlarla buluştu
12:35 9 gündür kayıp olan kadının şüpheli ölümü
12:11 Nobel ödüllü isimlerden 'Abdullah Öcalan' mektubu
11:37 Türkiye’den Berwarî Bala’da kimlik kontrolü!
11:15 Abdullah Öcalan'ın ailesinden görüşme başvurusu
11:11 Paris Olimpiyatları öncesi demiryoluna saldırı
10:56 SOHR: Türkiye 400 paralı askeri Suriye'den Federe Kurdistan’a taşıdı
10:35 Seçim öncesi tutuklanan 6 siyasetçi tahliye edildi
10:20 15 il için sarı ve turuncu kodlu uyarı
09:32 'Pêşî Peya'yı silip ırkçı yazılama yaptılar
09:25 Yeni vergi teklifinin 18 maddesi Meclis'ten geçti
09:21 Çıplak arama dayatılan tutsak anneler: Bu yaşımıza kadar böyle bir şey görmedik
09:10 İmralı 13 yıldır avukatlara yasak: Sonucu toplumsal mücadele belirleyecek
09:08 İklim krizi dünyayı yok oluşa götürüyor
09:07 Siyaset bilimci İnsel: Savaşın ülkeye bir getirisi yok
09:05 2 yıl ömür biçilen tutsak tahliye edilmiyor
09:03 Av. Ergül: Türkiye 'disiplin cezaları' sorularını yanıtlamadı
09:01 Ekolojistlere '28 Temmuz'da Şirnex'te buluşalım' çağrısı
09:00 Gazeteci Oremar: Saldırılardaki bir başka hedef yeraltı kaynakları
09:00 26 TEMMUZ 2024 GÜNDEMİ
25/07/2024
23:14 Münih’teki hayvan hakları savunucuları: Kanlı yasayı derhal geri çekin
23:06 DEM Parti: Kürtlere karşı nefret ve ırkçılık suçu işlemekten vazgeçin
22:23 Hayvan hakları aktivistleri: Gelin beraber ses çıkaralım
22:13 Kayyım nöbetinde KDP’ye ‘ihanet çizginden vazgeç’ çağrısı
21:59 Kürtçe şarkılar eşliğinde halay çeken 6 kişi gözaltına alındı
21:25 Hatimoğulları: Barış ve adalet için il il, ilçe ilçe gezeceğiz
20:49 DEM Parti'den Gülsever ve Toktaş hakkında suç duyurusu
20:18 Mêrdîn’de arazi kavgası: 2 ölü
20:13 Wan'da gözaltına alınanlar serbest
20:04 Uçar: 2’nci yüzyılın savaş yüzyılı olmasına izin vermeyeceğiz
20:04 Festivalde irade gaspına karşı yürüyüş
19:47 Ahmet Zenger, 31 yılın ardından tahliye edildi
19:05 Çêwlîg’de özel savaş politikalarına tepki gösterildi
18:36 Munzur festivalinde ‘Horasan’dan Dêrsim’e, Dêrsim’den Horasana’ paneli
18:17 Halayda olmayanlar da tutuklandı: Talimat verilmiş!
17:21 Gazeteci Karakoç’un Almanya’ya iade talebi 7 Ağustos’ta açıklanacak
17:07 DEM Parti ve HDP’den Hewler’e ziyaret
16:30 'Kayyım Türkiye halklarının iradesini gasp etme girişimidir'
16:29 Wêranşar Kent Konseyi kuruluyor
16:05 Elektrik kaçağı soruşturmasında İZSU müdürü gözaltına alındı
15:45 Halay çeken 9 genç tutuklandı
15:34 İran rejimi Kürt tutsağı idam etti
15:30 Hatimoğulları Gürbulak Sınır Kapısı’nda konuştu: Amaçları halkı yoksullaştırmak
14:01 Milletvekilleri Dışişleri Komisyon toplantısından çıkarıldı
13:59 'Taşımalı asker' görüntüsü paylaşan gazeteciye soruşturma
13:50 Depremzedelerin kaldığı konteynerlerde yangın
13:24 Kaya: Amed'de kayyım çetesi devrede
13:13 AYM'den polis saldırısında yaralanan vekil için ihlal kararı
13:10 Putin ve Esad Moskova’da görüştü
13:06 Mersin’de erkek şiddeti: 3 ölü
13:02 Belediyelere ‘borcunuzu ödeyin’ bildirimi
12:01 AYM'den 3 ayda 529 ihlal kararı
12:00 'Kadın Stratejik Plan Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı
11:51 İstanbul'da toplu ulaşıma zam
11:45 Avukatlar İmralı'ya gitmek için başvurdu
11:39 8 gazeteciye cezanın gerekçesi: Algı oluşturma!
11:33 Wan’da ‘Stratejik Plan Çalıştayı’ başladı: Halk başardı, sıra bizde
11:24 FMF hastası tutsağın eşi: Böbreklerini kaybedebilir
11:18 22. Munzur Kültür ve Doğa Festivali başladı
10:43 Kayyım vergi borcuna karşılık parkı devretmiş
10:12 Çewlîg'deki saldırıda ölü sayısı 4'e çıktı
10:00 Amedliler saldırılara tepkili: KDP'nin tutumu Kürtlere kaybettiriyor
09:52 Hayvan hakları aktivistleri serbest
09:46 Muğla'da bir kadın katledildi
09:41 Müdür değişti baskılar arttı
09:34 Jîn Art'ta yeni dönem: Kayıtlar başladı, Ağustos takvimi belli oldu
09:24 Yönetmen ve kameraman serbest: Gözaltı gerekçesi Demirtaş tişörtü
09:09 İmralı tecridi 41’inci ayında: 574 başvuru yanıtsız
09:07 Tecride karşı yeni eylem planı
09:02 Baro orman kıyımına karşı bakanlığa dava açacak
09:01 Temelli: Savaşta ısrar edilirse sofradaki çeyrek ekmek de kalmayacak
09:00 25 TEMMUZ 2024 GÜNDEMİ
24/07/2024
23:29 Yönetmen Leventoğlu ve kameraman Altürk’ten haber alınamıyor
22:10 Kayyım nöbetinde iktidara ‘belediyeyi kazananlara ver’ çağrısı
21:51 Cisim patlaması sonucu yaşamını yitiren Düzen, defnedildi
21:35 Dep’teki yangın kontrol altına alındı
21:29 Hayvan hakları eyleminde 4 gözaltı
19:44 Denizli D Tipi Cezaevi'nde zehirlenme: Ailelere bilgi verilmiyor
19:07 DEM Partili Bozan’a Meclis’te yumruklu saldırı
18:47 2 kişiyi öldüren Zazaoğlu’nun babası 8 ay önce tedavisi için başvuruda bulunmuş
18:08 Özel savaş politikaları: Fuhuş ve madde bağımlılığı arttı
18:01 Halay çeken gençlerin emniyet ifadeleri alındı
16:44 CHP’den Erdoğan’a: Kaybetmeye mecbursun
16:31 Ankara'da ulaşıma yüzde 40 zam yapıldı
16:10 Efrîn'de gasp edilen evini isteyen kişi kaçırıldı
15:47 DEM Partili Özperçin’in tutukluluğuna itiraz
15:40 Çewlîg'de saldırı: 2 ölü, 7 yaralı
15:38 İYİ Parti'den istifalar sürüyor
15:18 Pasûr'da maden protestosu
14:28 İzmir'de belediye memurları iş bıraktı
14:11 Bakırhan’ın annesi toprağa verildi