Başaran: Tecrit bu ülkede savaş ve yoksulluğun ismi oldu

img
ANKARA - Kadın özgürlükçü ve ekolojik yaşam iddiasının iktidarı sarstığını belirten HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “Tecrit bu ülkede savaşın, yoksulluğun ismi oldu. Bu yaklaşım iktidarı her gün biraz daha çıkmaza sürüklüyor” dedi. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, HDP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 2020 yılının saldırı ve siyasi soykırım operasyonlarıyla geçtiğini belirten Başaran, “2021 yılı, başlangıcından itibaren bir taraftan bu saldırıların devam edeceği ama bir taraftan da mücadelenin yükseleceği, bu faşist tekçi sisteme karşı kazanımların büyütüleceği bir yıl olacak” dedi.
 
GÜNDEM TECRİT
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride karşı cezaevlerinde başlatılan açlık grevi eylemine işaret eden Başaran, “Uzun yıllardır ülkenin gündeminde olan ama iktidarın ısrarla görmek istemediği ya da başka gündemlerle çözmek istediği tecrit, yine ülkenin en esaslı gündemlerinden biri. Türkiye cezaevlerinde 56 gündür yüzlerce politik tutsak tecride ve cezaevindeki insanlık dışı koşullara karşı süresiz-dönüşümlü açlık grevinde. Leyla Güven öncülüğünde başlatılan açlık grevleri yine aynı sebeplerle aynı sorunların ve aynı gündemlerin çözülmesi için başlatılmıştı. O dönem Adalet Bakanı, iktidarın sözcüleri çıkıp açıklamalar yapıp Sayın Öcalan üzerinde sürdürülen tecridin herhangi bir hukuki temeli olmadığını, görüşme için herhangi bir hukuki engelin olmadığını ısrarla ifade etmişlerdi. Yapılan görüşmelerden sonra maalesef tekrardan ülkenin gündemi tecrit oldu. Uzun yıllardır ısrarlı bir biçimde ifade etmemize rağmen iktidar bu problemi, bu hakikati görmezden gelerek siyaset üretmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
 
İktidarın en temel sorunları yok yasarak siyaset üretmeye devam ettiğini dile getiren Başaran, “Tecrit, Sayın Öcalan şahsında İmralı'dan başlayarak ülkenin tümünde bir yönetim biçimi haline geldi. Bugün tecridin yarattığı sonuçları halk ama öncelikli olarak kadınlar çok yakın ve sıcak bir biçimde hissediyor, yaşıyor. Tecrit bu ülkede savaşın ismi oldu. Tecrit bu ülkede yoksulluğun ismi oldu. Tecrit Türkiye’nin uluslararası alanda kendisini izole etmesinin ismi oldu. Tecrit bu ülkede işkencenin, tecrit bu ülkede Kürt sorununu yok saymanın ismi haline geldi. İktidar ısrarla bu hakikati görmeden ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Bu ülkede adalet reformundan söz edilirken iktidarın, devletin kendisi AKP-MHP ittifakının kendisi insanlık suçunu işlemeye devam ediyor” dedi. Başaran, Türkiye’nin de imzacısı olduğu uluslararası sözleşmelere göre tecridin insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, “Bu insanlık suçunu işleyenler bugün ülkeyi yönetme, bu ülkede reformlar yapma iddiasını taşıyor. Ama biz bu yolun yol olmadığını, bu yaklaşımın çözüm getirmediğini, tecridin iktidarı da her gün biraz daha çıkmaza sürüklediğini bir kez daha ifade ediyoruz” diye belirtti. 
 
 KAMUOYUNA ÇAĞRI
 
Başaran’ın konuşmasının devamında öne çıkan noktalar şöyle: “İnsanlık dışı uygulamaya son verin. Bu işkence yönetimine son verin. Kürt sorununu saldırgan ve güvenlikçi politikalarla çözmekten son verin, tecridi kaldırın diye ses yükseltiyorlar. Politik tutsakların talepleri bizlerin talebidir. HDP’nin talebidir. Kürt halkının talebidir. Ama sadece Kürt halkının ve HDP'nin problemi olmamalıdır. Yansıması nasıl bütün ülkeye oluyorsa, bütün ülke buna karşı ses yükseltmeli, tüm demokratik kamuoyu tecridin kaldırılması için üzerine düşen görevleri yerine getirmelidir. Geç olmadan bu konuda bütün Türkiye kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz.
 
 ERKEKLİK BAKANI
 
Bu ülkede bütün mekanizmalar erkekliği savunma mekanizmaları haline gelmiş durumda. İçişleri Bakanı, Türkiye'de son yıllarda ortaya çıkan kadın katliamlarını görmezden geldi. Sadece 2020 yılında 300'den fazla kadın katledildi. Bunların büyük bir çoğunluğu birinci derecede yakınları erkekler tarafından katledildi. Ama İçişleri Bakanı bir ‘erkeklik bakanı’ olarak, çıkıp her gün bu istatistikleri çarpıtarak, bu katliamları meşrulaştırarak çözüm bulmaya çalışıyor. Toplumu, kadınları sindirmeye çalışıyor. Yüzde 21 düşüş olduğunu söylüyor ama biz hakikatin bu olmadığını biliyoruz. Keşke ifade ettiği bir biçimde olsa ama değil. Keşke İçişleri Bakanı erkekliği savunmak yerine kadınları savunsa, koruma sağlasa.
 
ÖZSAVUNMA HAKTIR
 
Özsavunmalarını gerçekleştirdiklerinde ne olduğuna dair örneği geçen haftalarda yaşadık. Melek isminde bir kadın, bir erkeğin şiddetine uğradı, saatlerce işkenceye uğradı. Kendini korumak için özsavunmasını gerçekleştirdi ama bu ülkede kadınlar kendilerini savunduklarında onlara cezaevlerinin kapıları gösteriliyor. Melek özsavunmasını gerçekleştirdiği için, kendisini ve çocuklarını koruduğu için şu anda cezaevinde. Devletin yapması gerekeni yapmadığı için cezaevinde. Eğer gerçekten kadınlar bu ülkede korunabilse belki kendileri kendilerini korumak zorunda kalmayacak. Biz buradan bir kez daha sesleniyoruz. Özsavunma haktır, meşrudur. TCK’da bile meşru savunma diye bir madde vardır. Bunu yok sayarak kadınların kendilerini korumak için tutuklanmasını kabul etmiyoruz. Ve en önemli savunma gücümüzden örgütlülük olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
 
LEYLA GÜVEN KARARI
 
Bu mekanizmalardan en önemlisi yargı. Cinsiyetçi ve militarist bir yargı ile karşı karşıyayız. Kadınları kendini korurken cezalandıran yargı, özgürlük mücadelesi yürüten kadınları da cezalandırmaya devam ediyor. Bunlardan biri bildiğiniz gibi DTK Eşbaşkanı Leyla Güven arkadaşımız. 2020 yılının sonunda ifadesi dahi alınmadan hukuksuz bir biçimde kadın özgürlük mücadelesi yürüttüğü için, bu topraklara barış gelmesi için mücadele yürüttüğü için 23 yıl cezaya çarptırıldı. Geçenlerde gerekçeli kararı açıklandı. Gerekçeli karardan kısa bir pasaj okumak isterim. Bu gerçekten Türkiye'deki yargının suçu değil, kadın mücadelesini yargıladığının belgesi olarak karşımızda duruyor. İfadeyi aynen okuyorum; ‘Söylemlerinin, insanlığın aynı kök atadan gelme tespiti inkarı içerikli, anlam ve içerik derinliğinden yoksun, sistematik şekilde anasoycu hitap tarzına dayalı olduğu, söylemlerin insanda saldırgan duygular oluşturacak biçimde anlamsız bir nefret yaratan içeriği olduğu…’tespit edilmiş.
 
İDEOLOJİK TESPİT
 
Biz daha önce de iddianamelerde 8 Mart'ın suç kabul edildiğini görmüştük. Daha önce de kadınların 'kadına yönelik şiddet politiktir' söyleminin yargılama konusu yapıldığını TJA operasyonunda görmüştük. Gülistan Doku'nun nerede olduğunun sorulmasının yargılama konusu yapıldığını görmüştük. Ama bu kadar aleni bir biçimde ideolojik bir tespitin yapıldığı bir dosya var karşımızda.  Leyla Güven suç işlediği için cezaevinde değil. Leyla Güven mücadele ettiği için bu tekçi militarist erkek egemen sisteme karşı mücadele ettiği için yargılandı. Benzer bir biçimde Şevin Alaca arkadaşımız Kars Belediye Eşbaşkanımızla ilgili 133 sayfalık bir iddianame hazırlanmış. Bu iddianamenin tümü eşbaşkanlık sistemi üzerine kurgulanmış. Ne eş aşkanlık sistemi ne bu erkek egemen sisteme ve ideolojiye karşı mücadele suç kabul edilemez.
 
 KADIN ÖZGÜRLÜKÇÜ SİSTEM
 
İktidar, yargısıyla, savcısıyla ve polisiyle kadınların mücadelesini ortadan kaldırmaya çalışıyor. Biz bu zihniyeti aslında tarihte çokça gördük. Orta Çağ’da kadınlar engizisyon mahkemelerinde yargılandılar. Bugünkü 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde kadınlar cadı olarak yakılmıyor olabilir ama 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde kadınlar erkek egemen sisteme karşı mücadele ettikleri için yargılanıp 23 yıl ceza alıyorlar. Kadın özgürlükçü sistem nefret yaratıyor gibi bir algı yaratıyorlar. Eğer gerçekten kadın özgürlükçü sistem kurulabilse aslında bugün yaşadığımız hiçbir problemi yaşamayacağız. İktidarın yarattığı suni algılara rağmen hakikati çarpıtma çabalarına rağmen bunu örneğini Rojava'da model olarak gördük. HDP belediyelerinde eşbaşkanlık sistemiyle bir model olarak hep beraber gördük.
 
ROJAVA ÖRNEĞİ
 
Rojava modelinden sadece birkaçına baktığınız zaman aslında bu sistemin alternatifi olduğu için hedef alındığını, iktidarın kendi sistemini sarstığı için yargılama konusu olduğunu görebiliriz. Bakın Rojava'da kadınların öncülüğünde özgür ekolojik demokratik bir toplum inşası söz konusu. Burada kadınlara Türkiye'deki gibi kadın üniversiteleri adı altında toplumdan izole bir eğitim sistemi öngörülmüyor. Orada Kadın Akademileri ile kadınların, jineolojide, kadın tarihine birçok alanda kendini geliştirebilmesi için bir sistem var. Yine kadın evleri inşa edildi Rojava'da. Bu merkezlerin temel amacı, kadınlara yönelik her türlü şiddeti sonlandırmak. Rojava'daki kadın öncülüğünde, bugün iktidarın yargılama konusu yaptığı sistem böyle bir sistem. Rojava'da, daha geçen günlerde Kobanê'de, Hüda El Ali ve çocuğunu işkenceyle katleden Hasan Abdi Abbas yargılandığı halk platformunda müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Peki Türkiye'de ne oluyor? ‘3 yıl sonra çıkarım’ gibi söylemlerde bulunuluyor. İşte iktidarın hedef aldığı esasında kadın özgürlükçü sistem bu. Kadın özgürlükçü sistem kendi iktidarlarını sarsıyor. Çünkü kendileri, bu sistem toplum içinde örgütlenirse, kendi alternatifleri olarak kurumsallaşırsa iktidarlarını yürütmeyecekler. Nefret söylemi ile ayakta duramayacaklar.
 
MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ
 
En büyük nefret söylemi her gün kadınları hedef gösteren, kadınları tehdit eden iktidarın kendisi gerçekleştiriyor. Açtığınız bütün TV'lerde kadınlar hedef gösteriliyor. Şu anda da özellikle Kürdistan'da bunun altyapısı oluşturulmaya çalışıyor. Evlilik Kursları adı altında kadınlara makul ve makbul kadın olma öğretiliyor. Ama biz bunun karşısında mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Eşbaşkanlık çizgisini de savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Erkek egemenliğine karşı kadın özgürlük mücadelesini yürütmekten de vazgeçmeyeceğiz. Sizin yürüttüğünüz tecrit politikalarına karşı özgürlüğünü savunmaktan da vazgeçmeyeceğiz. Çünkü hakikat olan bu. 5 bin yıldır erkek egemenliğinin ortaya çıkardığı çarpıtma mutlaka son bulacak. Örneğin şu anda Rojava'daki modelin tüm saldırılarınıza rağmen dünyanın tümünde yerleşeceğine inanıyoruz.
 
Biz 2021 yılına girerken Kadın Meclisimizde seri toplantılar gerçekleştirdik. Bütün bu saldırı politikalarına ve yok etme siyasetine karşı alternatif yaşamımızı, geleceğimizi korumak için yeni bir planlama çıkarttık. Biz biliyoruz ki bugün yargının oluşturduğu adaletsiz ortamdan en fazla etkilenen kadınlardır. Tecritten en fazla etkilenen kadınlar, pandeminin oluşturduğu ekonomik krizden en fazla etkilenen kadınlar. Bunun karşısında neler yapabileceğimizi yoğunluklu olarak tartıştık. Önümüzdeki günlerde daha geniş bir planlamayla alanlarda sokaklarda kadın özgürlük mücadelesini yükseltmeye devam edeceğiz. Kadın özgürlük mücadelesini yükseltmeye devam edeceğiz. Buradan her defasında çağrıda bulunuyoruz. Bu mücadele hepimizin mücadelesi. Kazanımlar bütün kadınların kazanımları. Türkiye'deki feminist kadınların, sosyalist kadınların, Kürt kadın hareketinin ve bu kazanımlarımız korumak geleceğimiz inşa etmek için bir arada olmaktan başka şansımız yok. Bu savaş ve erkeklik siyasetine karşı kadın özgürlükçü, ekolojik bir yaşamı hep beraber inşa edebiliriz.”
 

Diğer başlıklar

18/11/2025
23:43 Sevilay Çelenk: Türkiye’nin dış politikası ölüm ve yıkım getiriyor
23:23 Komisyon'dan Kurtulmuş için 'ortak tavır' bildirisi
22:33 Wan Barosu Başkanı, Rojin Kabaiş dosyası başsavcı vekili ile görüştü
22:17 Özel: Komisyon'da görevli arkadaşlarımız perşembe günü toplanacak
21:17 Tanhan'dan Fidan'a: Türkiye'nin Efrîn'deki rolü ne?
21:07 Komisyon, 21 Kasım'da 'İmralı'ya gitme' gündemiyle toplanacak
20:39 Mazlum Ebdî ve İlham Ehmed Duhok’taki foruma katılacak
20:28 Komisyon İmralı kararını verecek: CHP engel mi?
19:10 111 gündür direnen işçiler: Gasp edilen haklarımızın iadesini istiyoruz
18:46 Gazeteci Hamdullah Bayram tahliye edildi
18:43 Böcek ailesinin ölümüne ilişkin ön rapor çıktı
18:17 DEM Partili Temelli: İmralı’ya sırtınızı dönemezsiniz, o vapur kalkacak
18:01 Gelecek Partili Torun: Türkiye Adem-i Merkeziyetçilikten korkmamalı
17:39 Kadınlardan 25 Kasım eylemleri: Şiddeti birlikte durduracağız
16:51 Yücel 31 yılın ardından tahliye oldu: Başaracağız
16:49 Gazeteci Aykol’un tedavisi devam ediyor
16:46 Özgür Özel’den AİHM kararlarını uygulama çağrısı
16:28 HPG’li Garan’ın taziyesine ziyaret: Süreci onurlu barışla taçlandıracağız
16:18 EMEP Genel Başkanı Aslan, gazetecilerle bir araya geldi
16:15 İnternet sitelerine erişim sağlanamıyor
15:42 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadınların emeğiyle bu süreci büyütebiliriz
15:37 KESK'ten Adana bölge mitingi için çağrı
15:24 Komisyon’un 17’nci toplantısı başladı: Hep birlikte kazanacağız
15:03 Öztürk: Suriye politikanızın gelecekteki sonuçlarını görmek istiyorsanız Kıbrıs’a bakın
14:59 Sanal medya platformu X çöktü
14:56 Dêrsim’de baz istasyonu tepkisi
14:53 Siyaset bilimci Köker: Komisyonun İmralı'ya gitmesi ciddi bir beklenti haline gelmiştir
14:39 Rosa Kadın Derneği: Nilay Esmer’in yanındayız
14:38 Ekoloji örgütlerinden Avrupa Komisyonu'na mektup
14:35 ‘Kadın Kurtuluş İdeolojisi’ atölyelerinin raporu: 25 kentte 3 bin kadına ulaşıldı
14:34 DAKAP'tan 25 Kasım açıklaması: Barışı kadın mücadelesi getirecek
14:32 Gazeteci Kaya’nın duruşması ertelendi
14:31 İHD’den, Hatice Onaran çağrısı
14:27 7. Mezopotamya Gurme Fuarı açıldı
14:15 Kadınlar, sergiye yapılan baskını protesto etti
14:13 Silifke'de atık deposuna tepki: Köylerimizde çöplük istemiyoruz
14:09 Figen Yüksekdağ’dan Önder adına yapılan turnuvaya mesaj
14:04 Bakırhan: Komisyon İmralı’ya giderse sürecin zemini güçlenir
13:38 750 kurum ve kuruluştan açıklama: Kürt dili resmen tanınsın
13:06 Gazeteci Bayram’a 7 yıl 6 ay hapis
12:48 DEM Parti’den cezaevi katliamına yönelik zaman aşımı kararına tepki
12:43 Bakırhan: Bahçeli tarihi sorumluluk alma cesaretini gösterdi
12:40 Berivan Kutlu uğurlandı: Yarım bıraktığı barış şarkısını tamamlayacağız
12:21 Tunç’tan İmralı ziyareti açıklaması: Takdir komisyona ait
11:49 Kolombiya’da askeri operasyonlarda 15 çocuk yaşamını yitirdi
11:41 Tülay Hatimoğulları ve Özgür Özel'in olduğu 11 vekil için dokunulmazlık fezlekesi
11:03 Zelenski Türkiye'ye geleceğini açıkladı
11:00 Bahçeli: 3 arkadaşımla İmralı’ya gitmekten imtina etmem
10:29 25 Kasım sergisine polis baskını: 7 fotoğrafa el konuldu
10:13 CHP Genel Merkezi avukatı Çağlayan: İBB iddianamesi hukuki değil siyasi bir dosya
10:10 Fransa Ukrayna’ya savaş uçağı gönderecek
10:07 BM, ABD’nin Gazze tasarısını kabul etti
10:06 Hüseyin Özsoy: Örgütlü toplumlar özgür toplumlardır
09:34 Êzidî komutan Dilvîn Şengalî: Erkeklerin ve yasaların korumadığını öğrendik
09:27 Anadolu Üniversitesi’ndeki kadın öğrenciler: Güvende değiliz
09:12 ‘Bir fotoğrafla hayatımızı kararttılar’
09:07 SMF’li Gürz: Barış bütün ezilenlerin ortak mücadele programıyla gelişebilir
09:05 ÖHD'li Aktaş: 'Umut hakkı'nın uygulanmasının önünde engel yok
09:02 Wan otlu peynirin fiyatı cep yakıyor
09:00 18 KASIM 2025 GÜNDEMİ
17/11/2025
23:59 ‘Kamu görevlileri tarafından uyuşturucu dağıtımı yapılıyor’
23:37 Irak seçimlerinin nihai sonuçları açıklandı
23:20 Çiçek Otlu: Bakanlık ve ATK, Rojin Kabaiş'in cinayetine ortaktır
23:11 ‘İçişleri Bakanlığı bütçesinde barışa, adalete ve ekmeğe tek bir kuruş yok’
22:24 'Bîra Sûrê' Rojava Film Festivalinde
21:51 Süveyda’nın batısı ağır silahlarla bombalanıyor
21:29 Kayseri'de 74 kişi gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvurdu
20:44 Dilek İmamoğlu'ndan 'toplumsal sorumluluk' çağrısı
20:38 Tanhan: Kayyım ve bürokratlar hakkında mali soruşturma açılsın
20:13 Zehirlenme faciasında baba Servet Böcek de hayatını kaybetti
19:40 Kadınlardan Berk Akand protestosu
19:35 DEM Parti Kadın Meclisi'nden direnişteki işçilere ziyaret
19:16 DEM Parti Eş Genel Başkanlarından Berivan Kutlu için taziye mesajı
18:53 Suriye’de Alevi evleri işaretlendi, evleri boşaltma çağrısı yapıldı
18:49 Kuzey Ege için fırtına uyarısı
18:47 Devrilen kepçenin altında kalan Akkaya yaşamını yitirdi
18:43 Gazeteci Aykol'un tedavisi ek ilaçlarla devam ediyor
18:33 Kadınlar şiddete karşı mücadele yöntemlerini konuştu
18:30 Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu: Susmayacağız
17:36 ‘Hayata Dönüş Operasyonu’ katliamı davasında ‘zaman aşımı’ kararı
17:26 Tutsakların tahliyelerinin engellenmesi Meclis gündeminde
17:20 Ayşe Tokyaz cinayetinde iddianame hazırlandı
17:16 Cizîr Belediyesi eski Eşbaşkanı Berivan Kutlu hayatını kaybetti
16:55 Irak'ta seçimi kazanan 6 adayın oyları iptal edildi
16:48 Meclis tutanaklarda yer verdiği Kürtçe ifadeleri sildi
16:10 'Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu' kuruldu
15:34 İZBB işçileri: İşimizi geri istiyoruz
15:13 Meclis tutanaklarında ilk defa Kürtçe ifadeler yer aldı
14:51 TTB Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu: Çözüm demokratikleşme programıyla mümkündür
14:41 Bütçe görüşmelerinde Yerlikaya'ya tepki: Huzur bu mu?
14:39 Eğitim Sen’den rapor: 2026 Eğitim Bütçesini kabul etmiyoruz
14:36 Kadın tutsaklar için birçok kentte açıklama: Dayanışmayı büyütelim
14:35 Fadime Elkan’ın taziyesi kitlesel ziyaret
14:05 Asistan hekimler eylemde
13:49 Barış İçin Toplumsal Girişim: 'umut hakkı'nın uygulanması talep edilmeli
11:56 Qamışlo'da ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ yürüyüşü
11:02 Temelli: Komisyon özel yasa hazırlanması için rapor hazırlayacak
10:58 Çöpte buldukları para ve ziynet eşyalarını sahibine teslim ettiler
10:20 Dêrsimli yurttaşlar: Doğa talanına izin vermeyeceğiz
09:34 Şiyar Be Platformu Sözcüsü: Sadece bizimle sonuç alınmaz, tüm dinamiklerin sözü olmalı
09:30 ‘Komisyon Abdullah Öcalan’la görüşmeli’
09:22 Kerboran'da bir genç öldürüldü
09:19 ‘Topyekun mücadele erkeklerin dönüşümünü zorunlu kılar’
09:11 Hareket Yönetimi: Zap güçlerimizi uygun sahalara çektik
09:10 Wan Baro Başkanı Özaraz: Entegrasyon yasaları düzenlenmeli
09:02 Foza Yûsif: Dünyada kadın perspektifiyle örgütlenmeli
09:00 17 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:47 Trump’tan, ‘Epstein dosyaları’ çağrısı
08:45 Birçok kentte kuvvetli kar yağışı ve sağanak bekleniyor
16/11/2025
23:15 Riha Barosu: İki çocuğun öldüğü iş cinayeti denetimsizliği göstermiştir
22:44 Tuncer Bakırhan, Barış Akademisyenleri ile bir araya geldi
22:34 BMGK, Gazze’ye ‘çokuluslu güç konuşlandırılmasını' yarın oylayacak
22:19 Gazeteci Alican Uludağ'ın Akand paylaşımına soruşturma açıldı
21:29 Ahmet Kaya’nın 1996’daki sözleri yayınladı
20:44 Bakanlıktan Şule Çet'in faillerinden Berk Akand hakkında açıklama
19:47 Annesi kızı Rojbin Sönmez’i ağıtlarla andı
18:54 Ekoloji Kervanı 2'nci gününde: Talana karşı sesimizi yükseltiyoruz
18:50 Reqa'da 2 Kürt genci kaçırıldı
18:46 İHD’nin yeni Eş Genel Başkanları belli oldu
18:36 Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yılını kutlandı
18:29 Riha'da iş cinayeti: 2 çocuk yaşamını yitirdi
17:54 Kayyımın kapattığı Şamiran Kadın Yaşam Merkezi yeniden açıldı
17:36 TJA, 25 Kasım startını Kadifekale'de verdi
17:24 Kadınlar barış için buluştu: Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz
17:15 Colemêrg-Wan Karayolunda kaza
17:12 Qamişlo'da Abdullah Öcalan için yürüyüş düzenlenecek
16:48 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadının özgür olmadığı bir toplum demokratik olamaz
16:37 Mûş'ta kar yağışı: 14 köy yolu ulaşıma kapandı
16:34 Sırrı Süreyya Önder Barış Futbol Turnuvası başladı
16:10 Yaşamını yitiren 5 HPG’li için anma
15:48 Kadınlardan fuhuş ve uyuşturucuya karşı mücadele çağrısı
15:30 YPG'li Yıldız'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:47 Beton dökümü sırasında inşaat çöktü: 2 işçi yaşamını yitirdi
14:24 TJA’dan Dîlok’ta ‘şiddetle mücadele’ atölyesi
14:16 Silêmanî’de 25 Kasım’ın startı verildi
14:08 Wan'da Rojin Kabaiş Ormanı oluşturuldu
14:00 Tülay Hatimoğulları: Ey iktidar Dêrsim'den elini çek
13:57 Dêrsim’de miting öncesi kitlesel yürüyüş
13:39 Demirtaş: Eşit ve adil geleceği birlikte kuracağız
13:24 15 yaşındaki çocuktan 3 gündür haber alınamıyor
13:23 11’inci Yargı Paketi’nin bu hafta Meclis’e sunulması bekleniyor
12:47 Şule Çet'in faillerinden Berk Akand tahliye edildi
12:43 Saadet Partisi Grup Başkanı Kaya: Süreçten umutluyuz ama AKP yeteri katkı sunmuyor
12:17 OECD'nin sağlık raporunda Türkiye sonuncu
11:20 Jin dergi 'Dêrsim Katliamı'nı kapağına taşıdı
11:07 Riha’da işkence edilen çocuk ağır yaralandı
09:42 İki başarı hikayesi
09:35 25 Kasım Kadın Platformu: Taksim'e isyana çağırıyoruz
09:26 AKP’nin 23 yıllık 'suç' kaydı: En az 8 bin 33 kadın katledildi
09:23 Tutsak yakını: Devletin maskesi zindanlarda düşüyor