Özgür Ülke'ye atılan bomba bugün herkesi yakıyor

img

İSTANBUL - Özgür Ülke Gazetesi'nin bombalanmasının üzerinden 26 yıl geçti. Gazetenin muhabirlerinden  Zekine Türkeri, bombalamadan sonra attıkları “Bu ateş sizi de yakar” manşetinin bugün yerini bulduğunu söyledi.

Halk Gerçeği, Yeni Halk Gerçeği, Yeni Ülke, Özgür Gündem, Welat ve tekrardan Özgür Gündem gazetelerinin ardından sansür ve saldırı tehditleri altında yeni bir gazete 28 Nisan 1994’te yayın hayatına başladı. 4 yıl gibi kısa bir sürede 6 gazete çıkaran özgür basın, çıkardıkları gazetelerin kapanmasının ardından “Özgür Ülke” ismi ile okuyucuların karşısına çıktı. Yayın hayatına başladıktan 239 gün sonra ise, geleneği olduğu diğer gazetelerin aksine 3 Aralık 1994'te bombalanarak kapatılmak istendi. 2 Aralık'ı 3 Aralık'a bağlayan gece gazetenin İstanbul Kadırga'da bulunan teknik binası, Cağaloğlu'nda bulunan merkez bürosu ve Ankara bürosu aynı anda bombalı saldırıya uğradı. Saldırıda gazetenin ulaştırma görevlisi Ersin Yıldız yaşamını yitirirken, 23 gazete çalışanı ise yaralandı. Olayın faillerine dair hiçbir şey yapılmazken, saldırıda yaralananlar hastanede gördükleri tedavilerinin ardından gözaltına alındı. Saldırıya dair açılan soruşturmada ise hiçbir sonuç çıkmadı. 
 
‘BU ATEŞ SİZİ DE YAKAR’
 
Bombalamaya rağmen ertesi gün okuyucuyla buluşan Özgür Ülke Gazetesi, “Bu ateş sizi de yakar!” manşetiyle bombalanmanın talimatını verenlere yanıt verdi. Yine aynı sayıda "Devletin en yetkili ağızları tarafından hedef gösterilen ve kapatılmak için çare aranan gazetemiz, Çarşamba günü toplanan Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) en önemli gündem maddeleri arasında yer almıştı. Gazetemizi susturma kararının alındığı toplantıda konuşulanlar, gazetemizin ismi anılmadan basına yansımıştı. MGK'nin gazetemize ilişkin son kararının ne olduğu üç gün sonra ortaya çıktı ve Özgür Ülke bombalandı” denilerek faillerin kim olduğuna işaret edildi. 
 
GAZETEYE DESTEK  
 
Özgür Ülke Gazetesi'ne yapılan bombalı saldırının ardından gazeteye destek yağdı. Kimi aydınlar saldırıya yönelik tepkilerini Özgür Ülke'nin köşelerine yazdıkları yazılarla gösterirken, aralarında yazar Orhan Pamuk, Ahmet Altan, Latife Tekin, Murathan Mungan ve Lale Mansur'un da yer aldığı bir grup aydın, sokağa çıkarak gazetenin "Ülke'ne Sahip Çık” manşetli sayısını dağıttı. 
 
GAZETE SALDIRIYI ISPATLADI
 
Gazetenin bombalanmasından sadece 3 gün önce, gazetenin bombalanması kararının alındığı MGK toplantısı gerçekleştirilmişti. Toplantıda Özgür Ülke, “bölücü yayınların susturulması” şeklinde hedef gösterilmişti. Miting alanlarında “ölüm listeleri” ve “bertaraf edilecekler” listesiyle açıklamalar yapan dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in imzasının bulunduğu “Gizli” ibareli belge, bombalanan Özgür Ülke tarafından saldırının üzerinden 15 gün geçmeden yayınlandı. Belgede doğrudan Özgür Ülke gazetesinin ismi verilerek şu ifadelere yer veriliyordu: "Bölücü ve yıkıcı faaliyetlere destek verecek şekilde yayın yapan yayın organlarının faaliyetleri son günlerde devletin bekası ve manevi değerlerine açıkça saldırı şeklini almıştır. Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne yönelik bu önemli tehdidin bertaraf edilmesi maksadıyla Adalet Bakanlığı'nca bu kadar suç duyurusu olmasına rağmen hukuken etkili bir şey yapılamamasının nedenlerinin belirlenerek, giderici önlemlerin alınmasına…"  
 
KENDİ KENDİLERİNİ BOMBALAMIŞ!
 
Saldırıya dair yaptığı açıklamada “bertaraf edin” emrini, doğal emir olarak karşıladığını söyleyen dönemin Hükümet Sözcüsü Yıldırım Aktuna ise gazetenin bombalanmasını, “Türkiye'yi zor durumda bırakmak için kendi kendilerini bombaladıklarını düşünüyoruz" şeklindeki sözlerle açıklamıştı. 
 
247 SAYIDAN 220'SİNE TOPLATMA 
 
Yapılan bu açıklamalarla bombalama meşrulaştırılırken, 2 Şubat 1995 tarihinde gazete bu kez alınan kararla kapatıldı. Yayın hayatına başladığı günden beri sansürün hedefinde olan gazetenin 247 sayısından 220’si hakkında toplatma kararı verilmişti. Özgür Ülke gazetesinden sonra özgür basın geleneğinden 35 gazete daha yayın hayatına başladı. Bazıları günü birlik kapatılırken, bazıları da haftalar içerisinde kapatıldı. Yapılan bütün baskılar, gözaltılar ve kapatmalara rağmen özgür basın geleneği bugün tarihe ışık tutmaya devam ediyor.
 
EMRİ ÇİLLER VERDİ
 
Bu süreçte gazetede muhabirlik yapan Gazeteci Zekine Türkeri, yaşananları anlattı. Türkeri, Cumhuriyetin kuruluşundan beri Kürtlere hep militarist bir şekilde bakıldığını ve hep yok etmeye dönük politikaların izlendiğini söyledi. 1990’lı yılların bu baskıların en yoğun olduğu süreçlerden biri olduğunu dile getiren Türkeri, “Devlet bütün Kürtlere düşmandı. Gazeteyi de bombalama kararı MGK’da alındı. Tansu Çiller bu emri verdi. Çünkü tek tek baş edemiyorlardı. O dönemde gazetenin yaklaşık 100’e yakın çalışanı vardı ve 4’te biri katledilmişti. Hiçbir arkadaşımız o dönemde Kürdistan’da 6 ay boyunca çalışamazdı. 6 ay üst üste çalışanlar katledildi. Pek çok arkadaşımız sürgüne gitmek zorunda kaldı” dedi.
 
GERÇEKLERİ VERDİĞİ İÇİN HEDEF OLDU
 
O süreçte habere doğru düzgün çıkamadıklarını ifade eden Türkeri, “Kürdistan'da habere yalnız çıkamıyorduk, hep iki kişi olarak birlikte gidiyorduk.Çünkü her daim arkamızda ızbandut gibi yüzleri maskeli ve uzun namlulu silahlı adamlar vardı. Bunlar her yerde bizi takip ediyorlardı.. İstanbul'da da mümkünse iki kişi gitmeye çalışıyorduk. Ama Kürdistan'da tek başına çıkan evine ya da gazete bürosuna sağ olarak dönemezdi! Biz böyle bir dönemde gazetecilik yaptık. İyi bir gazetecilik yapmış olmalıyız ki hem devlet hem de o dönemin hükümeti bundan rahatsız oldu. Çünkü bizden başka hiç kimse Kürtlere dair bilgi vermiyordu. Özgür Ülke yaşananları ve gerçekleri verdiği için hedef oldu” ifadelerini kullandı.  
 
HEDEFLERİNE ULAŞAMADILAR
 
Devletin kendilerini susturmak için böyle bir yol izlediğinin altını çizen Türkeri, ama baskıların kendilerini yıldırmadığını vurguladı. Türkeri, “Devlet bombalamayla hedefine ulaşabildi mi? Hayır. Zaten devletin buradaki amacı zarar vermekti. ‘Birkaç tane daha Kürt gencini öldürürsem bu kardır’ diye düşündü. Çünkü onlar da biliyor ki hepimiz orada ölseydik yine başka Kürt gençleri gelip başka bir binada yine gazetecilik yapacaktı. Günlük çözümler aradıkları için böyle yaptılar. Arkasını düşünmediler, yarın ne olacak diye düşünmediler” diye konuştu.  
 
Bombayı patlatanların ceza almayacaklarını çok iyi bildiklerini bu nedenle bu işi yaptıklarının altını çizen Türkeri, “Kürtleri vurmanın bu ülkede cezası yok. İstanbul’un göbeğinde siz patlayıcılar yerleştireceksiniz bir binanın altına orada bombayı patlatacaksınız. Orada 20’den fazla kişi vardı, hepsi ölüyor olabilirdi. Bu umurlarında bile değildi. Çünkü ceza almayacaklarını biliyorlardı. O gün bu böyleydi çok acıklı bir şekilde bugün de böyle” ifadelerini kullandı.  
 
‘BİRŞEYLER OLDUĞUNU HİSSETTİM’
 
Bombalamadan 10 gün önce Diyarbakır’dan İstanbul’a geldiğini belirten Türkeri, Diyarbakır’da yaşadıklarından dolayı bunalıma girdiğini ve sürekli takip ediliyor korkusuyla arkasına baktığını söyledi. Bundan dolayı önünün polisler tarafından da kesildiğini belirten Türkeri, şöyle devam etti: “Sürekli polis ve paramiliter güçler arkamızdaydı. Polisler beni durdurup ‘neden böyle yürüyorsun dediler?’ Kürdistan’dan geldiğimi söyledim. O süreçte Küba’ya bir heyet gidiyordu. Gazete yönetimi de halimden dolayı bir iyilik yapmak istedi. Bana sen de git dediler. Gazetenin öyle bir lüksü yoktu ama yine gönderdiler. İspanyolca bildiğim için heyet benim biletimi aldı gazete de bana 100 dolar verdi ve gittim. Beni havaalanına Ersin götürdü. Giderken de ‘Ersin bir şey istiyor musun?’ dedim. ‘Oranın puroları ünlü, getir bir şey’ dedi bana. Dönüşte de beni Ersin aldı. Tam da bombalamanın gecesinde dönmüştüm. Gittik valizimi büroya bıraktım ondan sonra bir arkadaşın evine gittim. Sabah Kadırga’ya geldiğimde bir şeyler olduğunu hissettim. Herhalde yine arkadaşları gözaltına aldılar diye düşündüm. Saat 9’a geliyordu. Normalde her gün büroya giderken polis kontrol yapardı. Ama o gün yapmadılar. Büronun önüne geldim başımı kaldırdım ve baktım, bina yok. Bina yerle bir olmuş. İlk önce binanın o halini gördüm, ondan sonra arkadaşım Gülsen’i, sonra diğer arkadaşları. Ardından Ersin’in öldüğünü ve 20 kadar arkadaşın hastanede olduğunu öğrendim.”
 
O ATEŞ HERKESİ YAKIYOR
 
Bombalamadan sonra boş durmayarak ertesi gün “Bu ateş sizi de yakar” manşetiyle çıktıklarının altını çizen Türkeri, o ateşin bugün herkesi yaktığını söyledi. O ateşin bir çürüme olarak Türkiye’yi yaktığının altını çizen Türkeri, “Türkiye Kürt sorununun çözümünü erteleye erteleye çürüdü. O ateş bu ülkeyi şöyle yaktı; AKP gibi faşist bir iktidara herkesi mahkum etti. Bundan daha iyi bir ateş mi olur?” diye sordu.
 
BİR KİŞİ BİLE KORKMADI
 
Bombalamadan sonra Atılım gazetesinin kendilerine kapılarını açtığını ifade eden Türkeri, son olarak şunları söyledi: “Bu ateş sizi yakar’ manşeti orada atıldı. Biz günlerce Atılım’da yere battaniye sererek yattık. O koşullarda çalıştık. Bunları yakınmak için söylemiyorum. Çünkü arkadaşlarımız öldü, hala başka şeyler de yapabilirlerdi. Ama bu devletin ve hükümetin anlaması gereken bir tek şey var. O bombalamadan sonra gazetede çalışan bir tek kişi bile ben ayrılıyorum, korktum demedi. Ondan sonra başka gazeteler çıktı, gazeteler sansüre uğradı. Bazen sayfaların yarısının boş çıktığı günler oldu. Fakat hala o gazete ve ardıllar bir şekilde çıkıyor. Binlerce Kürt gazetecisi var. Dolayısıyla bombayı patlatanlar hiçbir şekilde amaçlarına ulaşamadı” diye konuştu.
 
MA / Ferhat Çelik 

Diğer başlıklar

18:34 Tişrîn ve çevresinde çatışma
18:16 Azerbaycan: Kazakistan'da düşen uçağı Rus füzeleri düşürdü
18:05 Hukukçu Dayanışması: İstanbul Barosu’nun yanındayız Nazım ve Cihan gazetecidir
17:40 ‘Umut hakkı için bir an önce yasal düzenleme yapılmalı’
17:32 Rusya'da havalimanları uçuşlara kapatıldı
17:28 Dêrazor'da 4 DAİŞ'li yakalandı
17:24 DBP: Suriye’deki yeni katliamlara seyirci kalmayacağız
17:19 Irak Federal İstihbarat Dairesi başkanı Şam’ı ziyaret etti
16:41 DEM Parti Türkiye’nin SMO'ya desteğini Meclis’e taşıdı
16:39 Alpalı’daki taş ocağının faaliyetleri durduruldu
16:31 Amed Büyükşehir Belediyesi dil çalışmalarını arttıracak
15:41 Narin Güran davası: Narin'in katilleri bulunursa kamuoyu vicdanı rahatlar GÜNCELLENİYOR
15:35 Qamişlo sınırında nöbet 14'üncü gününde: Rojava’nın kalbiyiz
15:31 Merkez Bankası politika faizini indirdi
15:21 Emek ve Demokrasi Güçleri’nden asgari ücret tepkisi
15:18 Yeni Yaşam gazetesi çalışanı Akören serbest bırakıldı
14:55 Rojin’in babası: Niye kimse sormuyor, onu katlettiler
14:51 İHD'den ağır hasta tutsak için hayati risk uyarısı
14:44 Kobanê sınırında konuşan Mehmet Öcalan: Rojava'daki yaşama sahip çıkacağız
14:25 HDK: Demokratik bir toplum kurma hedefimizi sürdüreceğiz
14:22 GÖÇİZDER’i kapatma kararına tepki: Hak arama mücadelesine darbedir
14:07 Amed ve Êlih'te 'Vergide adalet' talebi
14:02 Katliamlarla yüzleşme çağrısı
13:55 İmralı'daki tutsağın 'telefon' başvurusuna AYM’den ret
13:16 ‘Artık yeter birlikte ses olma zamanı’ mitingine çağrı
13:10 Asgari ücrete ironik tepki: Emekli maaşını da kaldırırsalar tam olur!
13:07 ‘Kürt dili eğitimi ve bugünkü imkanlar ile engeller’ forumu
12:52 Tutsak kadın gazeteciler: Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in mirasını sürdüreceğiz
12:50 Zaman aşımı riski taşıyan davaya çağrı
12:43 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
11:51 Özerk Yönetim’den çatışmalara karşı ‘demokratik ulus’ vurgusu
11:35 Özgür Gündem davasında ceza
10:37 Hak ihlallerini aktaran tutsak: Görüşme sonrası başıma neler geleceğini bilmiyorum
10:26 Uluslararası PEN Başkanı: Basın egemenlerin sesi olsun istiyorlar
10:08 Kadınlar adliyede: Narin ve Rojin’in davasının takipçisiyiz
09:51 Sanatçılardan çağrı: Rojava'ya sahip çıkalım
09:47 Gazeteciler: Hakikati yazmaktan vazgeçmeyeceğiz
09:46 PYD'li yönetici: Elimizdekileri savunabilecek güçteyiz
09:45 2 çocuğunu kaybetti, 1 çocuğu tutsak, kendisi direnişte
09:34 HDK 2025’te halklar ve inançları buluşturacak
09:28 İşkence dosyası '7 yıl geçti' gerekçesiyle kapatıldı
09:25 Bakanlık 3 ayda 175 taş ocağına onay verdi
09:22 Mobilya fiyatları katlandı
09:08 Zêbarî: Rojava'ya tehdit dört parçayı etkiler
Berwarî: Tek çözüm Türkiye'nin bölgeden çıkması
09:05 Katliamda kardeşini, adalet mücadelesinde annesini yitirdi
09:02 709 ölüm, 8 bin 521 tahliye engeli, sayısız ihlal
09:00 26 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:57 Narin Güran davası: Duruşmaya ara verildi
08:50 İsrail saldırısında 5 gazeteci hayatını kaybetti
08:21 Kar, sel ve fırtına uyarısı
07:44 Narin Güran davası: Sanıklar adliyeye getirildi
25/12/2024
23:28 Hewlêr’in bir köyüne saldırı
22:54 QSD’deden Minbic’teki son duruma ilişkin açıklama
22:20 Kazakistan'da yolcu uçağı düştü: 38 kişi hayatını kaybetti
21:31 Süveydalı kadınlar: Yeni Suriye inşasında aktif rol almalıyız
21:25 Suriye’deki Aleviler'den kitlesel protesto: Humus’ta sokağa çıkma yasağı
19:27 Gençlerden tutsaklara dayanışma mektupları
19:15 KHK eylemi 311’inci haftasında
19:05 Asgari ücret protestosu: Genel grev şart
18:05 DEM Parti’den asgari ücret için araştırma komisyonu talebi
17:47 DEM Partili kadın seçilmişlerden Berrin Sönmez’e tepki
17:08 Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Akören gözaltına alındı
17:05 Kürt siyasetçi Kurhan yaşamını yitirdi
15:52 MKG ve DFG'ye dayanışma ziyareti
15:48 11 kişinin öldüğü patlamayla ilgili 10 gözaltı
15:45 KESK: İktidar sermayeyi korudu, işçiyi yok saydı
15:40 Sınırdaki direniş 13'üncü gününde: Son muhteşem olacak
15:40 DFG ve MKG: Tutsak gazetecileri serbest bırakın
15:38 İHD'den 'katliamlarla yüzleşin' çağrısı
15:30 Gözaltında asker işkencesine 'düşerken oldu' kılıfı
15:13 Kobanê sınırında nöbet: Statüsüz bir yaşamı kabul etmiyoruz
14:47 Bakanlık önünde 'Nihadioğlu için adalet' eylemi
14:15 Emekçilerden asgari ücrete tepki
13:52 Balıkesir'de kaza: 28 yaralı
13:52 Erdoğan asgari ücret zam oranını övdü
13:46 Belediye çalışanlarından TİS eylemi
13:44 ‘Rojava Kadın Devrimi etrafında kenetlenelim’
13:24 İhraç edilen belediye eşbaşkanın istifası istendi
13:09 DEM Parti’den hasta tutsaklar için İHİK’e başvuru
12:53 Daştan’ın taziyesine katılanların araçlarına para cezası
12:52 DEM Parti Noel ve Yaldo Bayramı'nı kutladı
12:32 Gazeteci Akyüz ev hapsine karşı AİHM'e başvurdu
11:17 Xeznewî: İttifaka dair büyük bir umut var
10:50 Kazakistan Sağlık Bakanlığı: Düşen uçakta 28 kişi sağ kurtuldu
10:47 Tülay Hatimoğulları: Yapılması gereken şey İmralı kapılarının açılması
10:40 ‘Tüm çocukların güvenliği için Narin'in davasına sahip çıkalım’
10:17 Mahkeme GÖÇİZDER'in feshine karar verdi
10:09 Salih Müslim: Suriye’nin parçasıyız ve çözüme dahil olmak istiyoruz
09:55 Türkiye'nin işlediği savaş suçları
09:34 Giyadîn’de hayvan hastalığına karşı seferberlik başlatılıyor
09:32 Portekizli parlamenter Pinto: Öcalan’ın özgürlüğü Kürt sorunun çözümüne katkı sunacaktır
09:27 Suriye’de Aleviler tehlikede: Saldırılara karşı birleşmeliyiz
09:17 Evi tarandı, ifadesi değiştirilmek istendi ama davasından vazgeçmedi
09:11 Gazeteci Aykol: Rojava'ya saldırılar halka vergi olarak geri dönecek
09:08 MEDYA-DER yeni döneme hazırlanıyor
09:02 2024’te kadınların mesajı netti: Jin, jiyan, azadî
09:00 25 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:10 17 il için sarı ve turuncu kodlu uyarı
24/12/2024
23:58 İsrail, Kuneytire halkına silahlarını bırakmaları için 48 saat süre verdi
23:00 KESK ve DİSK'ten asgari ücret tepkisi: Tek kelimeyle rezalet
22:48 CHP 'asgari ücret' gündemiyle olağanüstü toplanacak
21:58 Özgür Özel’den grev çağrısı
21:05 AKP’lilere tepki: Gazetecileri katleden SİHA’larla övünüyorsunuz
20:57 Asgari ücret açıklandı: 22 bin 104 lira
20:34 Savaş kalıntılarından dolayı 64 kişi yaşamını yitirdi
20:27 Gazetecilerin katledilmesinin araştırılması önergesi reddedildi
20:11 Suriye’de 3 hakim öldürüldü
20:04 Minbic’te patlama: 2 kişi hayatını kaybetti
19:44 Yurttan uzaklaştırılan öğrenci açlık grevinde
19:24 Semsûr ve Kırşehir'de şüpheli kadın ölümleri
18:34 Paramiliter gruplardan 'silah' anlaşması
18:25 Sağanak yağış Muğla sokaklarını göle çevirdi
18:21 KESK’ten MA ve JINNEWS’e dayanışma ziyareti
18:19 Halk, JES toplantısını yaptırmadı
18:11 Katledilen gazetecilerin fotoğrafları Meclis’te: Hakikatin izindeyken katledildiler
18:03 Temelli: Kürtlerle sağlanacak barışla Ortadoğu’nun geleceği biçimlenecek
17:49 ‘Sağlıkta çeteleşmeye neden olan koşullar ortadan kaldırılmalı’
17:21 DİSK Genel-İş Genel Sekreteri Remzi Çalışkan tahliye edildi
17:15 Gar Katliamı Davası: 5 DAİŞ'li sanık Suriye’de, iade edilsin
17:00 Til Temir’de kamikaze İHA düşürüldü
16:52 İşçiler çoğunluğu aldı, patron TİS’ten kaçıyor
16:51 QSD’den Minbic açıklaması
16:50 ÖHD’den Özgür Basın’a dayanışma ziyareti
16:09 Şüpheli ölüm için kamuoyundan destek talebi
16:01 Hesekê’de binler QSD’ye destek için yürüdü
15:27 Qamişlo sınırından seslendiler: İmralı kapıları açılmalı
15:21 18 aylık Uytun’u katleden gaz fişeği bulunamıyor!
15:01 Pirsûs-Kobanê sınırında nöbet: Halk iradesine saygı duyulmalı
14:45 Girê Spî’de tahıl silosu bombalandı
14:24 Bakırhan: Oyalamadan vazgeçip görüşme sağlanmalı
14:14 Emekliler: Bize yüzyılın ayıbını yaşattılar
14:08 Eşme’de altın madeni içme sularını tehdit ediyor
13:10 IFJ: Gazetecileri serbest bırakın
12:50 Kazı çalışmasında patlatılan dinamit tedirginlik yaratıyor
12:44 Bakırhan: 205 ülkeden sadece Türkiye Kürtlerin haklarına karşı
12:32 Kurdistani İttifak partileri: Kürtler birlik olursa muhatap alınır
11:28 DEM Parti: Abdullah Öcalan'la görüşme için oyalama süreci yürütülüyor
11:23 Arkadaşları Nazım’ı anlattı: Nerede hak ihlali varsa oradaydı
11:18 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
11:17 Diyarbakır 2 No’lu Cezaevi’nde tutsaklar darp edildi
11:11 Ortak çağrı: Gün Rojava’nın statüsünü koruma günüdür
10:11 Balıkesir'de fabrikada patlama: 12 ölü, 3 yaralı
09:57 Yolcu otobüsü devrildi: 2 ölü, 16 yaralı
09:57 Temel: Çözüm perspektifine yanıt verebilecek bir devlet aklı var mı?
09:53 'Kobanê'yi 2014'te nasıl savunduysak yine savunuruz'
09:49 Çöken duvarın altında kalan işçi hayatını kaybetti
09:14 Kırşehir Cezaevi’ndeki 37 tutsağa verilen cezalar onandı
09:12 Şiddet arttı, hekimler göçtü, sağlıkta çürüme ortaya çıktı
09:11 Ağır hasta tutsaklar için duyarlılık çağrısı
09:08 Abdullah Öcalan 23 Ekim'deki görüşmede Suriye için ne dedi?