Gençleri mutsuzluğa ve umutsuzluğa sürükleyen sistem

img

HABER MERKEZİ - Furkan Celeb’in ardından bıraktığı bir notla yaşamına son vermesi, günümüz gençlerinin yaşadığı sıkışma halinin sarsıcı örneklerinden biri oldu. O’nu ve diğerlerini hayatının en güzel yıllarında böylesi bir çıkmaza sürükleyen nedenleri yaşıtlarına ve uzmanlara sorduk. 

 
Ailesi ile birlikte Kocaeli’nin Darıca ilçesinde yaşayıp, bir kargo şirketinde çalışan 18 yaşındaki Furkan Celep’in yaşamına son vermesi hem küresel hem de yerel ağır siyasi, ekonomik gündemler içerisinde son günlerin en çok konuşulan konularından biri oldu. Furkan’ı gazete sayfaları ya da haber sitelerinde yer dahi bulamadan “unutulan” diğer yaşamlardan ayıran ise arkasında bıraktığı not oldu. Sosyal medya hesabından paylaştığı notta kendisini böylesine bir yola iten nedenleri sıralayan Furkan’ın cümleleri, özellikle gençliği kuşatan kapitalist sistem ve onun neoliberal politikalarına doğrudan bir itiraz niteliği taşıyor.
 
Özgürlükler yerine baskı ve şiddetin, alın teri yerine emek sömürüsünün, ahlak ve vicdanın yerine paranın ikame edilip, özgünlüklerin, farklılıkların, kültürlerin ve doğanın talan edilmesinin meşru kabul edildiği bu sistemin temel hedefi daima gençler oldu. Amaç ise kendisine, çevresine, insanlığa, doğaya ve diğer tüm canlılara gözünü kapatmış, ilgisiz, duyarsız, yaşanan sorunların nedenlerini sorgulamak ve bunları değiştirmek istemekten bile aciz bir gençlik yaratmak. Doğru bilgiye ulaşmanın güçleşip, giderek bir çöp dağına dönüşen içeriğiyle bilgisayar ve cep telefonlarıyla yalnızlaştırılarak “sosyal” kılınmak istenen gençlerin büyük bir kısmı tıpkı Furkan gibi bugün mutsuzluk, geleceğe dair ise umutsuzluk içerisinde.
 
Bunun göstergelerinden biri ise, onunla aynı yaşlardaki sosyal medya kullanıcısı genç bir kadının ardından bıraktığı nota dair yaptığı “Kaç bin kişi bu cümlelerde kendini buldu...” şeklindeki paylaşımının binlerce beğeni alması. 
 
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) "İstatistiklerle Gençlik 2019" araştırmasına göre, ülke genelinde 15-24 yaş grubundaki genç sayısı 12 milyon 955 bin 672 kişi. Bu rakam toplam nüfusun yüzde 15,6'sını oluşturuyor. Bunun yüzde 51,3'ü genç erkek, yüzde 48,7'si ise genç kadın nüfus olarak kayıtlara geçti.
 
GENÇLER MUTSUZ!
 
Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre ise, 18-24 yaş grubundaki genç nüfus içinde kendini mutlu olarak beyan edenlerin oranı yüzde 56,7. TÜİK tarafından açıklanan verilere dair kuşkuların olabildiğince arttığı koşullarda kendisini “mutlu” olarak tanımlayan gençlerin oranı 2016'da yüzde 65.1 iken, 2017'de yüzde 61.3'e, 2018’de ise 55.4'e düştü. 2019’a gelindiğinde mutlu olduğunu ifade eden gençlerin sayısındaki kısmi artışa hangi olumlu gelişmelerin yol açtığı ise bilinmezliğini koruyor.
 
Onları mutsuzluğa ve umutsuzluğa iten nedenleri öğrenmek için gençlere mikrofon uzatmak üzere sokağa çıkıyoruz. 
 
GELECEK KAYGISI 
 
Karşımıza ilk olarak arkadaşına ait simit tezgahının arkasında oturmuş vaziyette Yusuf Sağlam çıkıyor. 25 yaşında üniversite mezunu bir işsiz olduğunu öğrendiğimiz Yusuf’a yaşadığı hayattan mutlu olup olmadığını sorduk. “Mutlu değilim” diyen Yusuf, “Neden” sorusuna da şu yanıtı veriyor: “Çünkü yaşam şartları günümüz Türkiye’sinde çok zor. O yüzden mutluyum diyemiyor insan. Mutsuzluğa iten birçok neden var. Kendi ürettiğimiz malzemeleri bile daha fazla para ile alabiliyoruz. Her şeye vergi ödüyoruz. Dışarıya mahkum bir haldeyiz. Çalıştığınız işyerlerinde aldığınız ücrete zam yapılsa da zammın üstüne vergiler artıyor. Devlet 3 veriyorsa 10 alıyor. O yüzden eldeki avuçtaki yetmiyor. Yetmeyince de insan huzur bulamıyor.” 
 
Yusuf, geleceğe dair de yine oldukça kaygılı. Bugün geleceğe dair kaygısı olmayan insan bulunmadığı düşüncesindeki Yusuf, “İyi bir geleceğin olması için, iyi bir birikimin olması gerekir. Amma velakin bu şartlarda zar zor geçinirken, birikim yapmak çok zor. Bu nedenle ister istemez geleceğe dair kaygılar oluyor” diye belirtti. 
 
'BİR SORUN VAR'
 
Yaşıtlarının hemen hepsinin benzer şeyler hissettiğini dile getiren Yusuf, “Hepimiz üniversite okuduk. Devlet herkesi üniversite okumaya teşvik ediyor. Üniversite okumadan bir yere gelemiyorsun, üniversite okuduğunda da bir yere gelemiyorsun. Çevrenizdekiler, ‘Üniversite okusaydın olurdu’ diyorlar ama ben üniversite okudum da olmadı. 15-16 sene okuduğunda bir yere varamıyorsan, anlamı kalmıyor. Bu kadar sene bir sanayide çalışsan bilirsin ki elinde bir meslek var. İlla okul denilip, boşta kalıyorsan bir sorun var demektir” dedi. 
 
Onunla sohbet ederken hemen arkamızda, birkaç adım ötedeki bankta oturan dört genç kadın dikkatimizi çekiyor. Çantalarını kucaklarına almış, öğrenci oldukları her hallerinden belli bu gençlere Yusuf’la sohbetimize kulak misafiri olup olmadıklarının merakıyla yaklaşıyoruz yavaşça. 
 
SINAV STRESİ
 
Sorularımıza yanıt vermeyi kabul eden gençlerden lise son sınıf öğrencisi Güllü Şahin’e (17), “Mutlu musun?” diye sorduğumuzda, üniversite kazanamama korkusu nedeniyle stres yaşadığını ifade ediyor. Üniversite sınavı sonrası, geleceğe dair daha neler düşündüğünü, hissettiğini ve kaygılar duyup durmadığını sorduğumuzda ise, “Geleceğe dair kaygılarım var mı bilmiyorum” diyen Güllü’nün yanı başındaki arkadaşının “sorgulamadım” suflesi ile “Bazen tıkandığımı hissediyorum mutsuzluk sarıyor beni” cümlesi dökülüyor ağzında. 
 
Onun gibi yaşadığı hayattan mutlu olmadığını söyleyen Zeynep Arıcı (18) da nedenini şöyle açıklıyor: “Hayat zor. Bir şeyleri başaramayacağım korkusu var, ailemi kaybedeceğim korkusu var, hep yanımda olmayacaklar. Üniversite sonrası korkutuyor. Okuyayım işim olsun, kimseye muhtaç olmayayım istiyorum.” 
 
ATANAMAMA KORKUSU 
 
Yaşadıkları sınav stresi ve gelecek kaygısı ile birlikte burada neden böyle oturduklarını ise dört arkadaştan Seher Çakmak (17), “Dün deneme sınavına girdik biraz kötü geçti, normalde kütüphanede olmamız gerekirken, şu an burada üzülüyoruz” sözleriyle dile getiriyor. 
 
“Sınav sistemi çok zor, sürekli değişiyor. Sınavı kazanıp kazanamayacağım korkusu yaşıyorum. Kazanmazsam seneye nasıl bir psikoloji ile hazırlanacağımı düşünüyorum. Kazanıp atanamama durumu var. Çevremizde üniversiteyi bitirip açıkla kalanlar çok. Tıp bitirip açıkta kalabiliyorsun. Bazıları ‘Okumak artık boş’ diyor. Bazıları iki-üç üniversite bitiyor ama hala bir şey olamamış. Bunların tümü korkutuyor. Sınavı kazanırsam ancak kendime gelirim diye düşünüyorum” diyen Seher, yaşadıkları ya da karşılaşacakları öteki sorunları ise daha sonraya bıraktıklarını ekliyor.
 
Zelal Gezer (17) de yine diğer arkadaşlarıyla benzer kaygılarla tek hedefinin üniversiteyi kazanmak olduğunu anlatıyor. Sınav stresi içerisinde yaşamdan keyif alıp almadığını sorduğumuzda ise, “Hayır, her an stres altındayız. Çok ağır geliyor ama bir şekilde baş etmeye çalışıyoruz. Eğitim sistemi farklı olsaydı daha iyi olabilirdi” yanıtını veriyor. 
 
‘KÜRDÜZ DİYE SIKINTI YAŞIYORUZ’
 
Onlardan biraz uzaklaştığımızda karşımıza bu kez 23 yaşındaki Mahsun Eren çıkıyor. Ekonomik nedenlerle okulu bırakmak zorunda kalan genç, 9 yıldır batı kentlerine gidip inşaatlarda çalışıyor. Mahsun, mecbur kaldığı bu yaşantısına dair duygu ve düşüncelerini şöyle kelimelere döküyor: “Hayatımdan mutlu değilim. Sabahtan akşama kadar inşaatta sürünüyoruz, insan nasıl mutlu alabilir. Memleketimizde iş olmadığı için sürekli gurbette çalışıyoruz. Orada dış görünüşümüzden bile sıkıntı yaşıyoruz, Kürdüz diye sıkıntı yaşıyoruz. Kardeşim üniversite hazırlanıyor, o da inşaata çalışıyor. Kendi memleketimizde bir işimiz olsa sabah gidip akşam evimize gelsek yeter bize.” 
 
‘SİSTEMİN DEĞİŞMESİ LAZIM’
 
Mustafa Gökalp (27) ise, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi mezunu olup, KPSS’ye hazırlanan gençlerden biri. Çalıştığı işten Kovid-19 salgını ile birlikte yakın zaman önce ücretsiz izne çıkarılmış. Yoldan çevireceğiniz her 10 kişiden ancak 2-3’ü mutlu olabileceğini belirtip, “Üniversite mezunu, atanamamış bir insan ne kadar mutlu olabilirse o kadar mutluyum” diyen Gökalp, kendisi gibi üniversite mezunu olan ağabeyinin şu an lokantada çalışması nedeniyle kardeşlerini okul okumasını aslında istemediğini dile getiriyor. 
 
Mutsuz olmasının tek nedeninin işsizlik mi yoksa başka sebepler olup olmadığını sorduğumuzda Gökalp, şunları vurguluyor: “Sadece iş sahibi olmak yetmiyor tabi. Geleceğe dair kaygılar çok fazla. Bölgedeki tansiyonun nasıl olduğunu biliyorsunuz. Tek sorunumuz iş değil, bizim irademiz bastırılıyor ve daha benzer birçok sorun. Baş etmek zorunda kalsan da her şeyin üstesinden gelemiyorsun ama. Baştaki adamın değil, sistemin değişmesi lazım. Tek sıkıntı o.” 
 
PSİKOLOG GÜLDİKEN: DEĞERLERİNİ UNUTAN BİR GENÇLİK OLUŞTU
 
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şube Eşbaşkanı olan Psikolog Şiyar Güldiken, Türkiye’deki Y ve Z dejenerasyonlarının yaşadığı zorlukların beklenmedik şeyler olmadığını ifade etti. Özellikle son 10-15 yılda büyük oranda değerlerinden uzaklaştırılmış, bir bütün olarak toplumun öz değerlerini unutmuş bir gençliğin oluştuğunu dile getiren Güldiken, bütün dünyayı etkileyen kapitalist sistemin yansı sıra bugün AKP-MHP tarafından yönetilen Türkiye’deki gençlerde gelecek kaygısının tavan yapmış durumda olduğunu vurguladı. Öyle ki neredeyse ilkokula yeni başlayan bir öğrencinin bile sınav kaygısı içerisinde olduğunu belirten Güldiken, “Türkiye’nin geldiğimiz noktada neoliberal politikalara daha fazla teslim olduğunu görüyoruz. Sağlıkta, eğitimde bir bütün olarak kamu kaynaklarının özelleştirmeye aktarıldığını görüyoruz. Bu beraberinde daha çok bireyselleşmeyi, kolektif yaşamdan uzaklaştırmayı getiriyor. Herkes kendisini kurtarmaya çabasında. Camide vaaz veren vaiz ‘her koyun kendi bacağından asılır’ı referans alırken; siyasetçi ‘gemisini kurtaran kaptan’ diyor. Ticaretteki yine kendine göre yontuyor bir şeyleri. Bu beraberinde hak ve emek gaspını getiriyor” dedi.
 
Bu tablo içerisinde gençlerin kendi başlarına bırakılmış halde olduğunu söyleyen Güldiken, şunları ekledi: “Onlara nasıl bir gelecek planlayacaklarını, doğru, dürüst ve etik olanı aktaran da çok nadir. Aileler ise gençleri kendi başlarına bırakmış açıkçası. Herkes kendi ihtiyacının ne olduğunu karar vermek yerine daha lüks, daha şatafatlı bir hayatımız nasıl olurun derdine düşmüş durumda. Böylece herkes kapitalizmin çarklarından biri haline geliyor.” 
 
SİSTEMİ SORGULAYANLAR TEHLİKELİ GÖRÜLÜYOR
 
Güldiken, kapitalist sistemin daha kolay yönetmek için böyle bir kitle ve toplum istediğini de vurguladı. Sorgulayan, soru soran, muhalefet eden bir kitle istemeyen mevcut sistemin bunu isteyenleri cezalandırmaya çalıştığını belirten Güldiken, bu noktada gençleri yalnız bırakmamak gerektiğini kaydetti. Güldiken, “Gençliği mevcut dünyanın içerisinde muhalif kılmak gerekiyor. Ama şimdiki duruma bakınca görüyoruz ki neredeyse bir nesli yok ettik. Son nesil bihaber her şeyden. Evet sistem çok büyük saldırıyor. Önce şiddet içerikli filmler, çizgi filmeler, bilgisayar oyunları yapıyor, sonra da o oyunların aynısı şekilde başka bir ülkeyi işgal ederek yapıyor. Dolayısıyla gençler savaşı bir oyun zanneder hale geliyor” diye belirtti.
 
AİLELERE VE GENÇLERE TAVSİYELER
 
Sistemin bu yönlü saldırılarını bertaraf etmek için ailelere, çocuklarının mahremine girmeden gözlemleyip, onları birey olarak karşılarına alıp sohbet etmeleri, doğru ve yanlışı önlerine koyması gerektiğini belirten Güldiken, gençlere ise şu tavsiyelerde bulundu: “Bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir dönemde mutlaka kendilerinden yaşta büyüklerle sohbet etmesi tarihi geçmişini bilmesini gerekir. Şimdi neden böyle bir dünya var, neden bunları yaşıyoruz diye sorgulaması gerekiyor. Yoksa içerisinde bulundukları zorluklardan daha tehlikeli, daha mutsuz bir gelecekleri olacak. Bu kendi yaşamları. Gençler bunu sorgulayıp, dünyanın geleceği benim geleceğim demeli, ona sahip çıkmalı. Bu dünyanın geçmişinde, tarihinde ne var deyip, ders çıkarmalı. İçerisinde bulunduğumuz sürecin yanlışlarının nelerden kaynaklandığını iyi sorgulamalı. Birbirini boğazlayan, didişen, günün çıkarlarını öne çıkaran sistemden başka bir nedeni de yok. Bunu siyaseten oy vererek sorgulamalı, içerisinde bulunduğu sistemin eleştirisini yaparak sorgulamalı. Bu gelecek, bu hayat onların ne kadar sorgularlarsa o kadar iyi bir gelecek onları bekliyor.” 
 
Haber-Kamera: Ömer Çelik - Mehmet Erol / MA

Diğer başlıklar

18:18 Küçük Elif’e istediği akülü tekerlekli sandalye temin edildi
18:12 Danıştay ‘ses ve görüntü kaydı alınması’ konulu genelgeyi iptal etti
18:07 DBP PM sonuç bildirgesi: Tecridi mutlaka kıracağız
17:59 Özel Sektör Öğretmenleri TED önünde
17:49 DEM Parti ve Saadet Parti görüşmesi sonrası ortak açıklama
17:42 AKP'li belediyedeki ‘yolsuzluk davasında 1 kişi tahliye edildi
17:13 Efrîn davasında 6 siyasetçiye beraat
16:59 Tutsak yakınları Ankara'da: Kabul etmeseniz de tecrit var
16:58 Meclis'te 'kayyım' tartışması
16:47 Kamu görevlilerinin yargılandığı Soma davası ertelendi
16:21 İşçiler hak gaspına karşı eylem başlattı
16:09 Uğur ve Örkmez için cezaevi önünden seslendiler
15:40 Bakırhan: Bizi haklı davamızdan vazgeçirecek bir güç yoktur
15:38 Aile hekimlerinden 'vergide adalet' eylemi
15:18 Riha'da 17 kişi serbest bırakıldı
15:17 Şirnex’teki STÖ’lerden sel açıklaması
15:14 Kayyımın fazladan kiraladığı araçlar iade edildi
15:12 Kürt Dil Bayramı programının startı verilecek
15:05 Eğitim Sen: Şiddetin sorumlusu bakanlıktır
15:00 Sağlıkçılardan muayene süresini 2 dakikaya düşüren hastaneye protesto
14:59 'Kanun Hükmü' sansürüne karşı sinemacılardan çağrı
14:26 Yargıtay'da 35'inci turda da başkan seçilemedi
14:24 SMA hastası Mirza bebek için çağrı
14:09 YNK seçim komisyonunun erteleme kararını reddetti
13:32 DEM Parti'ye saldırı protesto edildi: Korkmuyoruz, buradayız
13:27 Partizan ve YDG’den 1 Mayıs tutukluları için çağrı
12:43 DEM Parti saldırısında Begit'in ağabeyi gözaltına alındı
12:32 Peace in Kurdistan’dan CPT’ye İmralı mektubu
12:18 Singapur'da F-16 savaş uçağı düştü
11:34 Polisin çarptığı Öztürk toprağa verildi
11:32 Kurdistan Bölgesi parlamento seçimleri hazırlıkları durduruldu
11:31 İsrail saldırılarında 7 sivil yaşamını yitirdi
09:55 Birçok kentte ev baskınları
09:21 Bêrecûk'te DEM Parti binasına saldırı
09:21 Cezaevlerinde ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eylemi
09:18 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 197 gündür haber yok
09:15 Bakanın 'uyuşturucuyla yakalandılar' dediği kişiler polis çıktı
09:10 Bakanlığın 'tecrit' yanıtına tepki: Yokmuş gibi davranamazsınız
09:07 Gazeteciler dosya savcısı izindeyken tutuklandı
09:04 'Sığınmacı kadınlar ırkçılık, baskı ve tacize maruz kalıyor'
09:02 Gazeteciler tecridi değerlendirdi: Buna karşı çıkmadan özgürlüklerden bahsedilemez
09:02 Begit’in istifaya zorladığı meclis üyesi: Rüşvet teklif etti
09:00 08 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
08:18 Polisin çarptığı Öztürk yaşamını yitirdi
07/05/2024
22:49 Türkiye ile Kuveyt arasında 6 anlaşma imzalandı
21:50 İran’da 5 Kürt aktivist gözaltına alındı
21:02 Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nden CPT’ye yüzlerce mektup
20:26 Polisin çarptığı Öztürk yoğun bakımda
18:53 Silopiya’da Kürtçe dil kursu açıldı
18:29 Kültür merkezinin devrine tepki: Bu bir işgaldir
17:57 Şenyaşar’ı ziyaret eden Karaca: Hem Meclis’te hem sokakta bu sesi büyüteceğiz
17:40 DEM Parti Curnê Reş'te seçim startı verdi: Birkez daha kazanacağız
17:19 Üç hesaba Türkiye’den erişim engeli
17:09 Bakanlığın ‘İmralı’da tecrit yok’ sözlerine karşı komisyon talebi
15:58 Düğünde açılan ateş sonucu anne karnındaki bebek öldü
15:42 Babasının yaraladığı Buse Erkin yaşamını yitirdi
15:35 Tutsakların yemeğinden mermi çıktı
15:22 Gazetecilerin de aralarında olduğu 7 kişi serbest bırakıldı
15:07 Özel: Milletten kanuna uymasını isteyenler önce anayasaya uysun
15:02 Gazeteci Dal ‘güvenlik gerekçesi’ iddiasıyla tecritte tutuluyor
15:00 Riha’daki sürgünlere tepki: Tecridi derinleştiriyor
14:46 Amed’te gözaltılar protesto edildi
14:38 Mısır, İsrail'in saldırısını kınadı
14:33 Gazeteciler adliyeye çıkartıldı
14:29 Begit'e dönük tepkiler sürüyor: Hırsıza ve ihanete geçit vermeyeceğiz
14:05 'Para karşılığında tahliye' operasyonunda 9 tutuklama
13:49 Bahçeli ve Özel Meclis'te bir araya geldi
13:08 Mêrdîn’de yılının ilk hasadını yapan çiftçiye altın hediye edildi
12:52 Çevre yolu mağdurları Van Valiliği önünde eylem yaptı
12:46 Hatimoğulları: Demokratik Cumhuriyet’i üçüncü yolla inşa edebiliriz
12:31 Kavala’nın avukatlarından yeniden yargılama talepli başvuru
12:01 Bahçeli 1 Mayıs’a katılanları hedef aldı
11:50 JINNEWS: Nisan'da 30 kadın katledildi
11:39 Sanatçı Aydınlar’a hapis cezası
11:38 MKG: Nisan ayında 10 gazeteci gözaltına alındı
11:35 Kayyımın harabeye çevirdiği tiyatro salonu yenilenecek
11:25 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
10:54 Bakan Tekin 20 bin öğretmen ataması yapılacağını duyurdu
10:10 İstanbul Tabip Odası: Hasta randevu aralığı 2 dakikaya düştü
10:00 Abdullah Öcalan’a 3 aylık yeni bir aile görüş yasağı
09:49 Riha’daki cezaevlerinden 45 günde 35 sevk
09:34 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 196 gündür haber yok
09:32 Tutsaklar ‘özgürlük’ eyleminde
09:30 İsrail askeri araçları Refah Sınır Kapısı’nda
09:26 Riha’da ev baskınları: En az 14 gözaltı
09:24 Emniyet çalışanı çocuğunu ve eşini katletti
09:23 30 yıllık tutsağın müddetnamesinin neden uzatıldığı bilinmiyor
09:22 Türkiye’nin utanç tarihine ışık tutan sergi: Cem, Cemaat, Cemiyet
09:15 14 yıldır bitmeyen yolun çilesini hak sahipleri çekiyor
09:14 Kerboran JİTEM Davası: İstinaf beraat kararını ‘yerinde’ buldu
09:12 ‘Özgürlüğe ses ver’ eylemi: Hedef Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü
09:09 Gülistan Doku Futbol Turnuvası: Bağımlılığa karşı takımını kur
09:06 Bilirkişi raporu: Mermer ocağı inanç merkezine zarar verir
09:02 Baskılara tepki: Özgür Basın halka uzanan bir köprü
09:02 Mücadeleden vazgeçmeyen Aycan'ın hikayesi
09:01 PEN Norveç 29 gazetecinin iddianamesini inceledi: Mesnetsiz
09:00 07 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
06/05/2024
23:01 Wan Belediye Eşbaşkanları: Sorunları birlikte çözeceğiz
22:38 Hamas ateşkes önerisini kabul etti
19:47 11 aylık bebeğiyle gözaltına alınan Polat serbest
19:39 Tahliyesine 6 ay kala sürgün edildi
19:33 Şenyaşar Meclis’ten seslendi: 24 Mayıs'ta herkes bakanlık önüne gelsin
19:19 Gina Mercimek davasında karar: Fail Boğuç'a ağırlaştırılmış müebbet
18:51 Mêrdîn’de 13 siyasetçiye hapis cezası
18:39 Şenyaşar’dan çağrı: Wan’daki kalabalık buraya da gelsin
18:33 1 Mayıs tutuklamaları 49’a yükseldi
18:00 Birçok kentte Üç Fidan anması
17:38 Örkmez ve Uğur için cezaevi önüne gidilecek
17:27 Yargıtay’ın Kozağaçlı ve Timtik kararına Mersin’den tepki
16:47 Seçimlerin kesin sonuçları açıklandı
16:35 İran bir kolberi katletti
16:25 Yönetmen Kesik serbest bırakıldı
16:07 Bêrecûk Belediye Meclisi toplantısında Begit protesto edildi
15:35 Cizîr’deki selden 198 ev ve 93 iş yeri zarar gördü
14:59 Cezaevleri önünde 'özgürlüğe ses ver' eylemi
14:55 KESK: Tutuklananlar ve gözaltındakileri serbest bırakın
14:31 Cezaevleri raporu: Kurullar kendilerini yargı yerine koyuyor
14:13 Amed’de ‘Ebeler Günü’ açıklaması
14:12 Islahiye'de kaza: 8 kişi hayatını kaybetti
14:11 Gazeteci Başlangıç Köln’de toprağa verilecek
13:57 11 aylık bebeğiyle karakolda tutuluyor
13:48 Hukukçulardan Yargıtay’a Kozağaçlı ve Timtik tepkisi
13:43 TTM davasında 'eksik inceleme' ertelemesi
13:37 DBP Kadın Meclisi: Yaşam ve barış siyasetini sürdüreceğiz
13:36 Belediye önünde Begit'i istifaya çağırdılar
13:32 Temelli: Bir inceleme heyeti İmralı’ya gitmeli
12:48 Üç Fidan mezarları başında anıldı : Mücadele kazanacak
12:23 Kozan'da sağlık çalışanlarına saldırı
12:17 Yeniden görülen Hiranur Vakfı’nın duruşması ertelendi
12:16 Brezilya’da selde ölenlerin sayısı 78’e çıktı
12:04 DFG ve MKG'den gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki
12:01 Yönetmen Kesik’in gözaltı süresi üçüncü kez uzatıldı
11:53 Barzani'den İran'a 'seçim' ziyareti
11:46 Milletvekilleri Licik’te incelemelerde bulunacak
11:18 DEM Parti: 68’de yakılan meşale özgürlük yolunu aydınlatıyor
10:50 Samsun'da bir kadın katledildi
09:57 İsrail operasyona hazırlanıyor: Refah tahliye ediliyor
09:42 195 gündür kayıp olan gazeteciye dair yapılan başvurular yanıtsız
09:32 Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için eylemdeler
09:26 Xwebûn 'Düşman hukuku' manşetiyle çıktı
09:12 Komplonun ilk adımı: Abdullah Öcalan’a bombalı suikast
09:05 TÖP Sözcüsü: Sosyalistler kriminalize edilmeye çalışılıyor
09:05 Eren Keskin: Her türlü eleştirinin yasak olduğu süreci yaşıyoruz
09:04 Avukata 'neden avukatlık yaptın' davası
09:01 06 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
08:34 Erkek şiddeti: Eşini ve 3 çocuğunu katletti
07:55 Amed'de ev baskınları: Gazeteciler gözaltına alındı
05/05/2024
23:16 Wan’da 3.9 büyüklüğünde deprem
22:17 Minbic’e yönelik saldırıda bir çocuk yaralandı
20:21 1 Mayıs gözaltı ve tutuklamalarına tepki: Kurtuluş yok tek başına