Peköz: ENKS’li ittifak Ankara’yı yeni politika belirlemeye zorlayacak

img

ANKARA - Ortadoğu Uzmanı Mustafa Peköz, Kuzey ve Doğu Suriye’de ENKS’nin de dahil olduğu ulusal ittifakın Ankara’yı yeni bir politika belirlemeye zorlayacağını belirterek, “Birkaç yıl içerisinde haritaların değişeceği bir sürece girilecektir” dedi. 

Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan Kürt partileri arasında ulusal birliğe dair uzun bir süredir devam eden görüşmeler geçtiğimiz günlerde meyvelerini vermeye başladı. 25 parti ve oluşumun bir araya gelmesiyle kurulan Kürt Ulusal Birliği Partileri (PYNK) ile Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) arasında yapılan görüşmeler uzlaşıyla sonuçlandı. Yapılan açıklamalarda, kısa bir süre içerisinde genel bir anlaşmanın yapılacağı duyurularak, görüşmelerde yer alan Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Ebdi ile ABD'ye teşekkür edildi. Yine, bu süreçte özellikle Fransa’nın rolü dikkat çekti. 
 
Söz konusu anlaşmaya Türkiye’den de tepki gecikmedi. Hükümet yetkilileri ENKS’yi hedefe koyarken, eş zamanlı olarak Irak Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki Mahmur, Şengal ve Kandil’deki birçok alan bombardıman altına alındı. Gelinen aşamada başta Fransa ve ABD olmak üzere birçok NATO ülkesi Kürtlerle ilişkilerini üst seviyeye çıkartırken, bir diğer NATO müttefiki Türkiye ise yıllardan bu yana sürdürdüğü savaşı derinleştirme arayışında. 
 
Türkiye’nin Kürtlere dönük politikaları, ABD ile Fransa’nın Kuzey ve Doğu Suriye Kürtleri arasındaki birlik görüşmelerinde rol üstlenmesinin amacı ve Kürtlerin Ortadoğu’daki geleceğine ilişkin Ortadoğu Uzmanı Dr. Mustafa Peköz ile konuştuk.  
 
 ABD ile Fransa’nın Kürt ulusal birliği konusundaki çabalarını nasıl yorumluyorsunuz?
 
ABD ve Fransa’nın Rojava’da ‘ulusal birliğin’ kurulmasında önemli bir etkisi olduğunu belirtmek gerekir. Bu durum özellikle ABD’nin Suriye politikasının somutlaştırılması bakımından önemli bir adımdır. ABD’nin stratejisi önümüzdeki birkaç yıl içerisinde Irak Kürdistan Bölge Yönetimi ile Rojava’yı birleştirmeye dayanıyor. Bunun için Rojava’nın elde edeceği politik pozisyon oldukça önemlidir. Rojava’da ulusal ittifakın kurulmasına paralel olarak ‘özerk ya da federasyon’ bölgenin resmileştirmesi yani anayasal statüye kavuşturulması için Esad rejimiyle yapılacak olan politik pazarlıkların netleşmesi kaçınılmazdır. Bundan sonra orta vadede uygulanacak plan için şunu söylemek mümkün: Afrin ve El Bab dahil olmak üzere Türkiye’nin Hatay sınırından Iğdır’ın İran sınırına kadar uzanan bir koridorda bölgesel dengeleri değiştirecek ‘Kürdistan’ bölgesinin oluşturulması, yani Irak Kürdistan Bölgesi ile Rojava/Kuzey Doğu Suriye’nin birleştirilmesi hedefleniyor. Bu planın uygulanabilir koşulu güç dengelerinin alacağı biçime ve Kürtler arası ittifakın kurulmasına bağlı olarak çok daha fazla gündemleştirilecektir. Bunun için Rojava’da Kürtler arasındaki ittifakın kurularak tek merkezli bir güç haline getirilmesi, ABD ve AB tarafından belirlenen 21’inci yüzyıl Kürt bölgesel stratejisinin başarılı olması nedeniyle önemseniyor. Küresel güçler bölgesel dengeleri yeniden şekillendirirken, Kürtlerin giderek merkezde olacağı bir planı uygulamak istiyor.
 
 ENKS’nin sürece dahil olması Rojava bölgesindeki sorunun uluslararası çözümünü hızlandıracak ve kazanımların çok daha fazla somutlaşmasını sağlayacaktır. Hem de Güney’de ciddi bir etkisi olacaktır.
 
ENKS ile ittifaka dönük bir kısım eleştiriler ve itirazlar geldi. Siz bu süreci nasıl okudunuz?
 
Rojava’da yürütülen yaklaşık 10 yıllık savaşın içerisinde hemen hemen hiç yer almamış, bugün elde edilen kazanımlara en ufak bir katkısı olmamış, Barzani geleneğini temsil eden ENKS’nin sürece dahil edilmesi birçok parti ve kişi tarafından tepkiyle karşılansa da uluslararası ve bölgesel ilişkiler ve dengeler dikkate alındığında kurulan ‘ulusal’ ittifakın politik etki alanının çok daha büyük olacağı açıktır. Bu nedenle bazen ‘küçük’ olan politik parti ya da güçlerin yaratacağı etki düşündüğümüzden daha fazla olabilir. Bu nedenle ENKS’nin sürece dahil olması, Rojava ya da Kuzey Suriye bölgesindeki sorunun uluslararası çözümünü hızlandıracak ve kazanımların çok daha fazla somutlaşmasını sağlayacaktır. Rojava’da Kürtler arasında bir merkezi ittifakın kurulmuş olmasının hem Güney’de ciddi bir etkisi olacaktır hem de Kandil dâhil olmak üzere bütün Kürt politik hareketlerinin ‘ulusal’ ittifak için daha somut adımlar atmasını sağlayacaktır.
 
 Kuzey Suriye’de oluşan ‘özerk’ bölgenin ‘hukuki’ bir statüye kavuşturulması ve uluslararası alanda ‘meşruiyet’ kazanması için önümüzdeki süreçte ciddi gelişmeler yaşanacaktır. Birkaç yıl içerisinde haritaların değişeceği bir sürece girilecektir.
 
 ABD Beyaz Saray eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un kitabında, Trump’ın Kürtleri sevmediği ve karşı olduğu belirtildi. Trump da birkaç kez Suriye’den çıkacaklarını açıkladı. Buna rağmen Pentagon, Kürtlerle olan ittifakını devam ettirdi. Kürtlerin politik temsilcileri arasında ‘ulusal birliğin’ kurulmasını nasıl değerlendirebiliriz?
 
ABD’nin Suriye politikasında atılan yeni adımlar, Trump’ın ‘Suriye’den çekiliyoruz’ gibi açıklamalarının bir öneminin olmadığını, Savunma ve Dışişleri Bakanlığının belirlediği stratejinin uygulanmaya çalışıldığını gösteriyor. ABD’nin Irak ve Suriye politikasının merkezinde Kürtler bulunuyor. Kürtlerin gelecekte Ortadoğu politikasında etkin bir güç olabilecek şekilde hazırlanan planların aşamalı olarak uygulamaya konulduğuna dair çok sayıda veri bulunuyor. Her ne kadar bu iki ülkede belirlediği strateji istenildiği gibi uygulanamazsa da sürecin kesintisizce devam ettirildiğini gözlemlemek mümkün. ABD’nin oluşturduğu stratejinin halkalarından biri Suriye’de Kürtlerin politik bir statü elde etmesidir. Bölgesel dengeleri esastan değiştirecek olan bu stratejinin uygulanmasının kolay olmayacağı ve büyük güçlükler doğuracağı da açıktır. Kuzey Suriye’de oluşan ‘özerk’ bölge alanının hem ‘hukuki’ bir statüye kavuşturulması hem de uluslararası alanda temsil edilerek ‘meşruiyetinin’ kabul görebilmesi için önümüzdeki süreçte ciddi gelişmeler yaşanacaktır. Çünkü önümüzdeki birkaç yıl içerisinde haritaların değişeceği bir sürece girilecektir.
 
ABD ve Fransa gibi güçler geçmişte Kürtlere karşı ciddi haksızlıklar yaptı. Hatta Kürtlerin bugünkü pozisyonu, bu ülkelerin Ortadoğu politikalarıyla ilişkilidir. Bugünkü durum ise farklı görünüyor. Ne değişti?
 
Hiç şüphesiz ki ABD’nin belirlediği strateji kendi planlarını başarılı bir şekilde yaşama geçirmektir. Kürtlerin dahil olduğu plan, Kürtleri sevdiği veya tarihsel bir haksızlığı düzeltmek için değil, kendi planları açısından Kürtlerin bölgesel bir rol üstlenmesini sağlamaktır. Bu nedenle ABD veya AB gibi küresel güçlerin Kürtlerle ilişkileri, bütünüyle bölgesel planlarıyla doğrudan ilişkilidir. Ancak bölgesel gerçeklikler, oluşan dengeler ve kurulan ittifaklar dikkate alındığında; Kürtler ya bu plana uyar küresel dengelerde kendilerine bir yer açar, ya kendi hamlelerine uygun adımlar atarlar, ya da reel politik dengelerin dışında ütopik hayaller içerisinde daha sarsıcı bir yenilgi yaşarlar. Rojava sürecinde ortaya çıkan denge, Suriye’deki Kürtlerin politik manevralarını doğru yaptıklarını, süreci iyi okuduklarını ve oluşan dengeler içerisinde kendilerine alan açtıklarını gösteriyor. 
 
 Son dönemlerde Mazlum Ebdi’nin Kürt ulusal birliği konusundaki çabaları ve uluslararası politik aktör olma konumunun artmasını neye bağlıyorsunuz? Mesele Mazlum Ebdi mi yoksa Kürtlerin Ortadoğu’daki paradigması mı?
 
Mazlum Kobanî’nin partiler üstü üstlendiği misyondur. Ulusal birliği oluşturan güçlerin ABD Özel Temsilcisine ve Mazlum Kobanî’ye teşekkür etmiş olmaları, Kobanî’nin Kuzey Suriye’deki partiler üstü rolünün tescili anlamına geliyor. Bunun bir başka anlamı uluslararası alanda tanınma sürecine giren Kuzey Suriye’deki özerk/federasyon bölgesinin ‘resmi’ başkanının Mazlum Kobanî olacağı çok açıktır. Yani artık Mazlum Kobanî ile Mesut Barzani eş değer liderler olarak ön plana çıkacaklardır. 
 
Politik liderlerin tarihsel misyonunun değişeceğini mi söylüyorsunuz?
 
Elbette. Rojava’da ortaya çıkan yeni dönemde, liderliğin zihinsel ve politik olarak  aşamalı bir şekilde Irak Kürdistan Bölgesinde de etkili olacak gibi görünüyor. Bu nedenle önümüzdeki birkaç yıl içerisinde 21’inci yüzyılın ekonomik, sosyal, politik ve bilimsel gelişmelerinin ruhuna uygun yeni genç dinamik liderlerin ön plana çıkmaları ve mevcut politik liderlerin tarihsel misyonlarını doldurmaları kaçınılmaz hale gelecektir.
 
Peki, bu durumun Güney Kürdistan’daki yansıması nasıl olabilir?
 
Rojava’da ortaya çıkan tablonun hem bugün hem de gelecekte ciddi etki yaratacak birkaç noktası var. Rojava’da oluşturulan ittifak esasen politiktir. Yani ENKS’nin ayrı bir askeri güç olarak Rojava’da bulunması kabul görmedi ve buna izin verilmeyeceği anlaşılıyor. Bir başka ifadeyle Güney Kürdistan’da olduğu gibi YNK ve KDP iki merkezli pêşmerge gücü olmayacak. Partiler üstü bir konuma ve tek merkezli bir askeri güç haline getirilen YPG modelinin ABD tarafından Güney Kürdistan’da yaşama geçirilmesi için yoğun bir çalışma yürütülüyor.
 
Türkiye, oluşan ittifak karşısında Rojava ve Irak Kürdistan Bölgesi’ne dönük saldırıları ve operasyonlar yoğunlaştıracaktır. Hem ABD ve Rusya’nın göstereceği tepkiyi ölçecek hem de ABD seçimleri öncesi kendisine yeni bir pozisyon yaratmak isteyecektir.  
 
 Kürtler arasındaki gerçekleşen ulusal birlik mutabakatından sonra, Türkiye'nin Mahmur, Şengal ve Kandil'e yönelik hava saldırıları arttı. Bunu nasıl değerlendirmek gerekir?  
 
Trump yönetiminin iç politikaya yöneleceğini ve bölgesel ilişkileri ikinci plana iteceğini düşünen Ankara, Rojava ve Irak Kürdistan bölgelerine yönelik operasyonlarını arttırabilir. Dahası Rojava’da oluşan ulusal ittifak karşısında Rojava ve Irak Kürdistan Bölge yönetim alanları dahil olmak üzere saldırılarını ve operasyonlarını yoğunlaştıracaktır. Burada hem ABD ve Rusya’nın göstereceği tepkiyi ölçecek hem de ABD seçimleri öncesi kendisine yeni bir pozisyon yaratmak isteyecektir.  Bu bakımdan Mahmur, Şengal ve Kandil'e yönelik saldırıları artarak devam edebilir. Hatta, Rojava bölgesinde yeni alanların ele geçirilmesine yönelik bir kısım hesapların yapıldığı tahmin ediliyor. Ankara’daki iktidar gücü: ABD, Rusya ve hatta AB’ye rağmen böylesi bir adım atabilir mi? Bu nispeten zor görünen bir durum.
 
Türkiye bu tarz saldırılarla amacına ulaşıyor mu?
 
Rojava’da ilan edilen ‘ulusal ittifak deklarasyonu’ hem Türkiye’nin politikalarını hem de uluslararası görüşmelerde temsili durumunu da etkileyecektir. ABD ve Fransa’nın ENKS’yi sürece dahil etmesi, AKP iktidarının uluslararası alanda Kürtlerin temsiliyetine karşı oluşturduğu bloğun kırılmasını sağlayacaktır. AKP iktidarı ile yakın ilişkileri olan ve hatta doğrudan aktif destek verilen ENKS’nin Rojava ulusal ittifakının bir parçası haline getirilmesi, Ankara’yı yeni bir politika belirlemeye zorlayacaktır. 
 
 Yani Kürt Ulusal Birliği’ni tanımak zorunda mı kalacak Ankara?
 
Ankara’nın atacağı askeri adımlarla Rojava merkezli ulusal ittifakı dağıtması pek mümkün görünmüyor ve Kasım sonrası ABD’nin bölgesel politikalarına uyum sağlamak zorunda kalacaktır. Rojava’da kurulan ittifak, uluslararası alanda özellikle başlatılması planlanan Cenevre görüşmelerine Kürtlerin ‘ulusal’ düzeyde bir heyet olarak katılmasının önündeki engellerin kaldırılmasında önemli bir faktör olacaktır. Türkiye, kaçınılmaz veya zorunlu olarak Kürt ulusal ittifakının varlığını ve sürece dâhil olmasını kabullenecektir.
 
 “Sezar Yasası” Şam ile ticari ilişki içinde olan İran, Rusya ve Çin kökenli şirketlerin hareket alanını sınırlamak ve bu üç ülkenin Suriye’de yarattığı ekonomik ayrıcalıkları bitirme çabasıdır.
 
ABD’nin Esad rejimine karşı yürürlüğe koyduğu “Sezar” yasalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? 
 
Uluslararası Koalisyon gücünün yoğun çabaları sonucunda kurulan ‘ulusal’ ittifakın ilanına paralel olarak ABD’nin Esad rejimine karşı uyguladığı ‘ekonomik’ ambargonun politik arka planı doğru okunmalıdır. Aralarında Esat ve eşinin de olduğu 39 kişi ve şirketi kapsayan ve kamuoyunda ‘Sezar Yasası’ olarak bilinen ambargo, öncelikli olarak Şam yönetiminin hareket alanını ciddi oranda sınırlamayı hedefliyor.
 
 Bu karar neden şimdi uygulanıyor?
 
Öncelikli olarak Şam ile ticari ilişki içinde olan İran, Rusya ve Çin kökenli şirketlerin hareket alanını sınırlamak ve bu üç ülkenin Suriye’de yarattığı ekonomik ayrıcalıkları bitirme çabasıdır. Aynı şekilde Rojava bölgesinde çıkan petrolün önemli bir kısmı Şam rejimi tarafından satın alınıyordu. Ambargo ile bu ticari ilişki kesiliyor. Ambargonun doğrudan etkileneceği ülkelerden biri de Lübnan’dır. Böylelikle Esad rejimi ekonomik olarak baskı altına alınarak hareket alanının sınırlandırılması amaçlanıyor. 
 
“Sezar” yasalarının yürürlüğe girmesi Kuzey ve Doğu Suriye’yi hangi düzeyde etkiler?
 
ABD’nin önceliği Esad rejimini iktidardan uzaklaştırılması değil, Kürt ulusal ittifakı ile politik ilişkiye zorlamak ve diplomatik süreci başlatmaktır. Böylelikle Cenevre sürecinde Kürtlerin resmi temsiliyetini sağlamak ve yeni anayasanın yazılımında Kürtlerin özerklik ya da federasyon biçimindeki statüsünü resmileştirmektir. Yeni anayasada Kürtlerin politik durumunun kabul edilmesiyle ABD’nin Şam’a yönelik uyguladığı ambargoyu da büyük bir olasılıkla kaldıracaktır. Demokratik Suriye Güçleri’nin, ambargodan muaf tutulması için ABD ile görüşeceği söyleniyor. Sanırım DSG, özellikle petrolü Şam rejimine satıyor. Ekonomik boyutları bakımından bazı zorlukları olabilir ama muaf olmak nedeniyle ısrarcı olmaması gerekir.
 
 Peki Trump sonrası süreçten bahsettiniz. Olası bir Trump sonrası ABD’nin Suriye politikasındaki değişiklikleri hangi boyutta olur?
 
Şunu belirtebiliriz; ABD’nin Suriye politikası Trump’a rağmen Pentagon tarafından aşamalı olarak uygulanıyor. Kasım 2020’de yapılacak seçimlerde ABD’nin Suriye stratejisinde ciddiye alınabilecek bir kısım değişiklikler olacak ve ABD daha aktif bir şekilde sahada yerini alacaktır. Bu durumdan belki de en çok etkilenecek ülke İran ve Türkiye olacaktır.
 
MA / Selman Güzelyüz

Diğer başlıklar

25/08/2025
21:41 Cizîr’de kadınlardan 'barış' buluşması
21:24 TOKİ’de iş cinayeti
20:14 Yenişehir ilçesinde yangın: 3 yaralı
20:08 Binden fazla aktivistten Şerife Muhammedi için çağrı
19:29 DEM Parti Eş Genel Başkanları'ndan Bengi Başer hakkında suç duyurusu
16:58 Yousefi’nin ‘Ronahiya Jin’ sergisi Wan’da açıldı
16:27 Mêrdîn’de yüksek fatura protestosu
15:58 Riha ve İzmir'de ‘Demokratik toplum için barışa ses ver’ çağrısı
15:18 Tecrit sürüyor, toplum adım bekliyor: Erdoğan'dan 'sabır' açıklaması
14:56 33 yıllık tutsaklığın ardından kardeşinin mezarına ziyaret
14:23 Komisyonun 6 ve 7'nci toplantılarının programı belli oldu
14:07 Geri gönderme merkezinde tutulan Nanaxanim Babazade için eylem
12:53 Wan'da kaza: 2 ölü, 3 yaralı
12:52 DBP Kadın Meclisi: Şiddet artıyor, devlet kurumları sessiz
12:52 Kadın tutsaklardan Meclis Komisyonu’nda Kürtçe engeline tepki
12:25 DEM Parti İmralı Heyeti bu hafta İmralı'ya gidecek
12:00 Temelli: Öcalan ile görüşmeyen komisyon yol alamaz
11:39 Bursa'da 3.4 büyüklüğünde deprem
11:38 Bedlîs’teki yangın söndürüldü
11:32 İmalat sanayisi kapasite kullanımı son 5 yılın gerisine düştü
10:59 Gazze'de 2'si çocuk 11 kişi daha açlıktan hayatını kaybetti
10:54 İran'ın nükleer programı görüşmesi Cenevre'de yapılacak
09:57 Foza Yûsif: Türkiye yapıcı bir rol üstlenmeli
09:46 Alevilerin beklentisi eşit yurttaşlık
09:37 Avrupa'daki belediye başkanları İmamoğlu için İstanbul'a gelecek
09:16 Taraftar cezalara karşı Amedspor'un yanında
09:13 Xwebûn 'Dil kırmızı çizgidir' manşetiyle çıktı
09:07 Diyanet hutbesine tepki: Kadınlar etkin mücadele vermeli
09:05 'Tecridin 7 penceresi' 3 dile çevrildi
09:03 Kızıl Parti Sekreteri Yağan: Öcalan'ın özgür tartışma koşulları oluşturulmalı
09:01 Spor ve sohbete 'personel eksikliği', kitaba 'sakıncalı' engeli
09:00 25 AĞUSTOS GÜNDEMİ
24/08/2025
23:55 Tülay Hatimoğulları: Tarihi fırsat elde etmiş durumdayız
23:37 Amedspor'dan farklı galibiyet
22:19 Sındırgı’da 4,8 şiddetinde deprem
22:06 31 yıl sonra tahliye olan Gülten Akgül’e ziyaret
21:51 Amedspor-Sivasspor maçı başladı
21:06 İsrail’den Yemen’e hava saldırısı: 2 ölü, 5 yaralı
20:52 Halk Amedspor’u LED ekrandan izleyecek: İşte taraftar, işte şampiyon
20:23 Pirsûs’ta yürüyüş: Barış gelmeden hiçbir sorun çözülmez
19:55 Kadınlardan barış zinciri ve serbest kürsü
19:29 İstanbul’da 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinliği
18:00 Kahire’de ‘umut hakkı’ ve tecrit tartışıldı
17:46 İspanya’da Ağustos'ta aşırı sıcaklar rekor kırdı
17:13 Gimgim’daki inanç festivali halaylarla sona erdi
17:00 Bangladeş ve Pakistan ilişkileri normalleştirme kararı aldı
16:50 Bakırhan: Kürt halkının hafızasını dengbêjler korudu
16:44 Bekçilerin darp ettiği genç 'mukavemetten' tutuklandı
16:00 'Kürtler ve Türkler tarihsel bir eşikte: Barış tereddütsüz desteklenmeli'
15:27 İstanbul’da şüpheli kadın ölümü
15:25 Afganistan’da kamuya açık kırbaç cezası
15:17 NADA’dan Hesfa Vadisi için uluslararası soruşturma çağrısı
15:04 ABD Irak’taki güçlerini çekiyor
14:35 Tülay Hatimoğulları: Komisyon zaman kaybetmeden Öcalan’la görüşmeli
13:06 İran’da idam cezası verilen üç tutsaktan haber alınamıyor
12:46 Licê’deki yangın kontrol altına alındı
12:13 Özerk Yönetim: Şam Hükümeti inkar siyasetini meşrulaştırmaya çalışıyor
11:22 Kadınlara yeni anayasa çağrısı: Gelin sözümüzü ortaklaştıralım
11:18 MSD: 25 Ağustos’taki anayasa çalıştayı ertelendi
11:11 Öğrencileri taşıyan minibüs TIR'a çarptı: 2 ölü, 10 yaralı
11:03 14 yaşındaki çocuk ateşli silahla yaşamını yitirdi
10:26 Alevi sanatçılar süreçten umutlu
09:53 Jin dergi kadın gazetecilerin mücadelesini kapağına taşıdı
09:07 Licik’te 30 yıldır bêrîvanlık yapıyor: Jeotermal doğamızı yok edecek
09:06 Fazla mesai dayatmasına tepki: Sağlıktaki sorunlar kökten çözülmeli
09:05 Gabar’daki petrol faaliyetleri nedeniyle 3 binden fazla insan aylardır susuz
09:03 Komisyonda konuşan İHD Başkanı Yılmaz: Öcalan’ın dinlenmesi gerekiyor
09:02 Kayyım mağduru işçiler 25 gündür direnişte
09:02 İncirde verim düştü
09:00 24 AĞUSTOS 2025 GÜNDEMİ
08:54 Meteoroloji’den sağanak yağış uyarısı
07:00 Mereş’te 4 büyüklüğünde deprem
23/08/2025
23:44 Hums’taki hastaneler hizmet dışı
22:34 Gimgim’da inanç festivali 2’nci gününde
22:26 İstanbul'da halk şöleni: Barış için Abdullah Öcalan’ın koşulları değişmeli
22:11 Kerboran'da müzik festivali sona erdi
21:53 Seyircisiz oynanacak Amedspor maçı için LED ekran kurulacak
21:47 Süveyda'da 'ulusal ordu' kuruldu
21:13 Mamak'ta halk buluşması
20:38 Bakırhan: Sayın Öcalan ile yapılan görüşmeler azaldı, bu yaklaşımdan vazgeçin
20:06 Gültan Kışanak: Komisyon Öcalan’ı dinlemeli, bu bir dayatma ve siyasi talep değildir
20:01 Jandarma, Önder ve Demirtaş’ın fotoğraflarını söktü
19:47 Bayındır: Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün zamanıdır
19:03 Wan mitinginde Öcalan posterleri
18:35 Meletî’de yangın devam ediyor
18:17 Onbinlerin katıldığı Wan mitingi: Komisyon Sayın Öcalan ile görüşmeli
17:56 Geçiş Hükümeti: Kuzey ve Doğu Suriye ile Süveyda’da öngörülen seçimler iptal edildi
17:51 Hakem kurulu zam oranını belirlemek için toplandı
17:45 Gülistan Tara’nın mezarı başında anma: Bizi güçlü tutan hakikat mücadeleleri
17:40 Wanlılar miting alanına gelmeye başladı
16:59 Yangından etkilenen mahallelerde inceleme ve anket
16:37 Bakırhan, mesire alanının açılışını yaptı
16:16 KESK’ten Gazze protestosu: Katil İsrail Filistin'den defol
16:00 Munzur Gözeleri'nde 'mescit' protestosu: Rızasız her iş zulümdür
15:20 Katledilen gazeteciler anıldı: Mücadeleleri yol gösteriyor
15:01 GGM'de tutulan Nanaxanim Babazade deport edilmek isteniyor
14:56 Bahçeli'den 'çatlak' iddialarına yanıt
14:53 İstanbul'da kadınlardan ‘barış zinciri’ eylemi
14:33 Sındırgı'da 4.1 büyüklüğünde deprem
14:24 700'üncü F Oturması eylemi: Tüm hasta tutsaklara özgürlük
13:36 İktisatçı Eğilmez: Facianın büyüklüğü 60 milyar doları aştı
13:24 Derince'deki yangın baraka ve konteynerlere sıçradı
13:22 Cumartesi Anneleri eylemi: Barış hakikati konuşarak gelir
13:12 Kayıp yakınlarından komisyona çağrı: Pratik zamanı
13:10 Şimşek: KKM'de yeni hesaplar açılmayacak
12:39 Euro'dan yeni rekor
10:54 Wan'da miting günü: Temel talep Öcalan'a özgürlük
10:22 Rezan'da halk 'Katılımcı Bütçe'nin projelerini belirledi
09:36 İki kardeşin şüpheli ölümünde özel savcı görevlendirildi
09:14 Milas'ta bir kadın katledildi
09:13 Uzman çavuşun vurduğu astsubay hayatını kaybetti
09:12 22 taşınmazı satan kayyıma dava
09:11 Gençlerle iklim anketi: Yerel yönetimler ve STÖ'lerin çalışmaları yetersiz
09:10 Komisyonda dinlenen Batı: Öcalan ile görüşülmesi süreci hızlandırır
09:09 'Kadınların güvenliği barışın temel taşıdır'
09:05 DEM Parti gençliği özel savaşa karşı mücadelede
09:04 50 derecede mesai
09:03 Geçmez: Herkes dinlenmeli, süreç hukuki zemine oturtulmalı
09:02 Egîdê Cimo'da kayıt dönemi
09:01 Dinamitlerle doğayı tahrip eden karayolları çalışanları: Yerle bir ettik!
09:01 250 hastaya tek onkolog, o da izinde
09:00 23 AĞUSTOS 2025 GÜNDEMİ
08:59 Kur Korumalı Mevduat uygulaması sona erdi
22/08/2025
23:56 Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn katledildikleri yerde anıldı
22:36 Silêmanî’deki çatışmaların ardından 200’ü aşkın gözaltı
22:31 Husiler, İsrail'e saldırdı
22:24 Kerboran'da festival ikinci gününde
21:57 Azerbaycanlı öğrenciye gözaltı: Çıplak arama ve aç bırakma iddiası
21:35 Suriye Geçiş Hükümeti, yeni paralarını Rusya’da basacak
21:27 Trump: Fed üyesi Lisa Cook istifa etmezse görevden alacağım
21:20 Peri Tekstil İşçilerinin eylemi 17’nci gününde: Mücadeleyi büyütelim
21:14 Gimgim’da 3 gün sürecek inanç festivali başladı
20:42 223 işçi 24 gündür direniyor
20:07 ‘Kadınlar olarak demokratik toplumu inşa etmeliyiz'
18:48 Doktorlar Birliği: Uluslararası bir heyet İmralı'ya gitmeli
18:20 Memur-Sen: Hakem Kurulu'na başvurmama kararı aldık
18:11 Meletî'de orman yangını
17:56 Cizîr’de uzman çavuş şüpheli şekilde öldü
17:27 Pasur Belediyesi halk Lokantası açtı
17:24 Yenişehir ilçesinde silahlı kavga: 1 ölü 4 yaralı
17:18 Wan, 'özgürlük' mitingine hazır: Amaç iktidarı adım atmaya çağırmak
17:03 Beyoğlu belediye başkanvekili belli oldu
16:50 İran polis devriyesine pusu: En az 5 polis öldü
16:37 Birlik İnisiyatifi: Ortak bir gelecek inşa etmemiz lazım
16:25 Lahur Şêx Cengî'nin kanalı kapatıldı
16:00 Mevsimlik tarım işçisi kadınların çalışma koşulları Meclis gündeminde
15:47 Mûş’ta 'birlik' buluşması: Çıkarlar bir kenara bırakılmalı
15:37 Özel: Meclis'i olağanüstü toplantıya çağıracağız
15:26 İzmir'de orman yangını
14:39 Sosyalist tarihçi Liakos’tan Öcalan’ın çağrısına destek