Tahir Elçi Kürsüsü’nde Sur’daki suçun sorumlusu soruldu

img

DİYARBAKIR – Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü’nün konuğu olan Mimarlar Odası Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Şerefhan Aydın, tarihi Sur ilçesinde kent ve insanlık suçunun işlendiğini belirterek, “Sur’da 89 tane tescilli yapı yıkıldı. En üst mahkeme tarihe dokunulamayacağını söylüyor. Bunların sorumlusu kimdir” diye sordu.

Diyarbakır Barosu, Sur ilçesi Dört Ayaklı Minare önünde 28 Kasım 2015 tarihinde öldürülen başkanları Tahir Elçi'nin faillerinin ortaya çıkarılması talebiyle adliye önünde düzenlediği eylemin 150’ncisini gerçekleştirdi. Açıklamaya, baro yöneticileri ve avukatlar katılırken, Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü’nün bu haftaki konuğu ise TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu temsilcileri oldu. Eyleme katılanlar, üzerinde Elçi'nin fotoğrafının yer aldığı Kürtçe ve Türkçe "Seni unutmayacağız" pankartını taşıdı.
 
‘ETKİN SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEDİ’
 
Eylemde konuşan Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Gazal Bayram Koluman, Tahir Elçi’nin katledilmesinin üzerinden 3 yıla yakın bir sürenin geçtiğini hatırlatarak, bunca zamana rağmen etkin bir soruşturmanın yürütülmediğini ifade etti. Koluman, baronun almış olduğu karar ile öldürülen başkanları Tahir Elçi adına kurdukları “Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü”nde yaşanan hak ihlallerini kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceklerini söyledi. 
 
‘SURDA KENT VE İNSANLIK SUÇU İŞLENDİ’
 
Ardından konuşan Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Şerefhan Aydın, Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağından sonra 104 gün süren çatışmalar sırasında enkaza dönen ilçenin 6 mahallesinde sokağa çıkma yasağı ve yıkımın devam ettiğini söyledi. Aydın, “O günkü karanlık tablo, şekil değiştirmiş olmuşsa da tüm boyutuyla devam etmektedir. Tahir Elçi cinayetinin önüne geçemedik, Sur’da tarihi-kültürel kırımın yaşanmasını engelleyemedik, ama daima bir mücadele içerisindeydik. Kent suçu, insanlık suçu işlendi ve halen de sürüyor. Binlerce yıllık kadim Sur’da tarih, mimari doku, yaşanmışlıklar ve kültürel yaşam, yıkım çalışmaları ile yerle bir edildi” dedi.
 
‘BUNLARIN SORUMLUSU KİM?’
 
Aydın, Bakanlar Kurulu’nun 21 Mart 2016 tarihli kararıyla Sur ilçesindeki yapılar için “acele kamulaştırma” kararı verdiğini ve bu karara karşı, hak sahiplerinin hukuk mücadelesi, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) takıldığını, ancak üst kurula (Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu) yaptıkları itiraz ile Dengbêj Evi üzerindeki kamulaştırma kararının iptal edildiğini söyledi. Aydın, kararın kaotik bir ortamda umut verdiğini belirterek, kamulaştırma kararının yüzlerce tescilli tarihi evin üzerinde de olduğunu söyledi.  Aydın, mahkeme kararının, “acele kamulaştırma” kapsamına alınan kültür varlığı niteliğindeki yapılar için emsal olduğu belirterek, iptal kararının Sur, Nusaybin, Cizre, Yüksekova, Şırnak için de alınması gerektiğini vurguladı. Aydın, “Sur’un 6 mahallesinde 89 tane tescilli yapı yıkıldı. Aynı şekilde yıkım bölgesinde ön inceleme sonucu 247 adet tescile değer tarihi Diyarbakır Evinin yıkıldığını tespit ettik. Bunların sorumlusu kimdir? En üst mahkeme ona dokunulamayacağını söylüyor, bu yıkım kararını kim aldı, bu suçların ortaya çıkması gerekiyor.”
 
Aydın, acele kamulaştırmaya karşı dava açan-açmayan Sur sakinlerinin hukuki yönden bilgilendirilmesini barodan talep ettiklerini söyledi.