'Doğa katliamına karşı sessiz kalmayacağız'

img

İSTANBUL - Munzur'da yaşanan doğa katliamına sessiz kalmayacaklarını belirten Munzur Çevre Derneği üyesi Alibaba Ben, "Doğanın ve sınıf mücadelesinin bir parçası olan çevre mücadelesinde birleşelim" dedi.

Munzur Çevre Derneği (MÇD), Dersim'de bulunan Munzur Nehri'nin Hidroelektirik Santralleri (HES), Jeotermal Santralleri (JES) ve Nükleer Santraller ile yok edilmesine ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde yaptıkları basın toplantısı ile protesto etti. Basın açıklamasının yapıldığı salona  "Baskılar bizi yıldıramaz" pankartı asıldı. Toplantıya Cumartesi Anneleri de destek verdi.
 
Basın açıklamasını okuyan MÇD yönetim kurulu üyesi Alibaba Ben, kapitalist sistemin insanlığın kendinden evvel tarihiyle karşılaştırılamayacak ölçüde doğayı tahakküm altına aldığını belirterek, "Bugün doğanın can çekişmesi üzerine konuştuğumuz her şeyin kaynağı kapitalist sistem, onun doymak bilmez kar hırsı ve tüketiciliğidir. Üzerinde yaşadığımız dünyada insana ve doğaya dair ne varsa kapitalizmin tek var olma biçimi olan yağma ve talanın, sömürünün kuşatması, saldırısı altındadır. Doğa bu kuşatma ve saldırıyla geri dönülmez bir aşamaya gelmiş son sınırına dayanmıştır. Yaklaşan felaketin farkında olarak yaşam alanlarına ve geleceğine sahip çıkanlar ise terörize edilerek kıyımdan geçirilen ormanlar gibi sesi kısılmaya yok edilmeye çalışılıyor. Diz çökmeyenlerin direnişini  engelleyemeyenler baskı, gözaltı ve tutuklamalar ile halkı mücadelenin dışına itmek istiyorlar" dedi.
 
'ÇEVRE MÜCADELESİNDE BİRLEŞELİM'
 
Geçmişten bugüne bu yöntemin devrimci ve demokrat insanların üzerinde uygulandığını belirten Ben, "Suyunu, toprağını ve yaşam alanını koruyanları coplayarak yerlerde sürüklerken, şirket sahiplerini ise  koruma altında tutmaktadırlar. Şu bilinmelidir ki bu saldırılar bizi yıpratmak yerine güç vermektedir. Gördüğümüz gibi çevre yönelik saldırılar insan yaşamının bugünü ve geleceği için mücadelemizi ortaklaştıracağımız sözümüzü söylemekten, harekete geçmekten geri durmayacağımız bir öneme sahiptir. Bizler sustuğumuzda yaşayabileceğimiz bir doğa olmayacak. İşte bu bilinçle Munzur Çevre Derneği olarak, kesilmek istenilen her bir ağacın, yakılmak istenilen ormanlarını kurutulmak istenilen akar suların, talan edilmek istenilen yaylalarımızın, ovalarımızın ve vadilerimizin sesi olmaya devam edeceğiz. Bir kez daha yineliyor ve çağrı yapıyoruz. Yapılan talanı yağma ve saldırı politikalarına karşı sessiz kalmayacağız. Doğanın ve insanlığın yok oluşu karşısında fısıltı değil tek yürek olup çığlık olalım. Sınıf mücadelesinin bir parçası olan çevre mücadelesinde birleşelim" diye belirtti.
 
'İHD'YE BAŞVURU YAPSINLAR'
 
Açıklamadan sonra söz alan avukat Fırat Vural, son zamanlarda ailelere yönelik bu tür tehditlerin arttığını belirterek, İHD olarak bu tür baskılara yönelik her sene bir rapor hazırladıklarını söyledi. Baskıya uğrayanların İHD'ye başvurması gerektiğini belirten Vural, bu olayların kamuoyuna açıklandıkça önüne geçilebileceğini söyledi.