‘Dicle Vadisi ve Hevsel Bahçeleri betonlaştırılıyor’

img

DİYARABAKIR - Hevsel’e Dokunma Platformu tarafından Dicle Vadisi ve Hevsel Bahçeleri’nin durumuna ilişkin düzenlenen panelde konuşan akademisyen Zeki Kanay, Dicle Vadisi ve Hevsel Bahçeleri’nin betonlaştırıldığına dikkat çekerek canlı yaşam alanının yok edilemeye çalışıldığını belirtti.

Hevsel’i Koruma Platformu tarafından Hevsel ve Dicle Vadisi’nin durumuna ilişkin panel düzenlendi. Diyarbakır Eğitimsen 1 No’lu Şube binasında düzenlenen panele, Dicle Üniversitesinden ihraç edilen akademisyen Zeki Kanay panelist olarak yer alırken, panele birçok yaşam savunucusu katıldı. Panel’de konuşan Kanay, Dicle Vadisi ve Hevsel Bahçeleri’nin canlılar için önemli bir yaşam alanı olduğuna vurgu yaparak bu yaşam alanının yok edilmeye çalışıldığına dikkat çekti. 
 
Kanay, Dicle Vadisi ve Hevsel Bahçeleri üzerine yaptığı sunumda Dicle Nehri’nin binlerce medeniyete ev sahipliği yaptığını ve canlıların önemli bir yaşam alanı olduğunu söyledi. Diyarbakır’ın önemli bir şehir olmasında Dicle Vadisi’nin büyük bir rolü olduğuna değinen Kanay, Hevsel Bahçeleri’nin doğal bir yaşam parkı alanı olmasının yanı sıra zengin tarım alanı olduğunu da aktardı. 
 
‘CANLI TÜRLERİ BİZİ KORUYUN DİYE ÇIĞLIK ATIYORLAR’
 
Dicle ve Fırat hafızalarının endemik türlerin yaşam alanı olduğunu söyleyen Kanay, ancak vadi ekosistemin barajlar ve betonlaşma politikalarıyla birlikte yok edildiğine dikkat çekti. Dicle Vadisi’nde büyük bir ekolojik kırım yaşandığını dile getiren Kanay, Dicle Vadisi’nde barajlar nedeniyle toplu balık ölümlerinin yaşandığını hatırlatarak, "Canlı türleri bize hep hatırlatıyorlar. Onlar bizi koruyun diye adeta çığlık atıyor ama duyan kim" diye sözlerine ekledi.
 
Hevsel Bahçeleri ile Diyarbakır Kalesinin birbirinden ayrılmaz bir bütün olarak görüldüğünün altını çizen Kanay, özellikle yaşanan çatışmalardan sonra Hevsel Bahçeleri’nde tarım arazilerinin betonlaşmaya açıldığına işaret ederek tepki gösterdi.
 
‘DİCLE ÜNİVERSİTESİ VADİ EKOSİSTEMİNİ BETONLAŞTIRDI’
 
UNESCO’nun Dünya Mirası listesine aldığı ancak çatışmalar sürecinde koruyamadığını da eleştirerek, koruyamadığı Hevsel Bahçeleri ile ilgili de rant alanın genişlediğini ifade ederek tepki gösterdi. 
Dicle Vadisi üzerindeki tahribata değinen Kanay, HES'lerin, kum ocakları, tarımsal arazilerin betonlaştırılması,  ağaç kesimi, zoraki ve yanlış yapılaşmanın yanı sıra UNESCO ve turizmin de vadi için tehdit oluşturan unsular olduğunu aktardı.  Dicle Üniversitesi Yönetiminin Dicle Vadisi üzerinde ekolojik tahribat yarattığı projeleri ve uygulamalarını da anlatan Kanay, Dicle Üniversitesi yönetimi tarafından Dicle Vadisi üzerinde Dicle Vadisi ekosistemini tehdit eden onlarca projenin yapıldığını ve canlı yaşam alanının betonlaştırıldığını kaydederken, son dönemlerde Dicle Vadisi Üzerinde artan kaçak kum ocaklarının da doğal yapıyı bozduğunu söyledi. 
 
‘DİCLE VADİSİ VE HEVSEL BAHÇELERİ İÇİN MÜCADELE GELİŞTİRİLMELİ’
 
Kanay, son olarak, Dicle Vadisi ve Hevsel Bahçeleri’nin dünyada canlı yaşamı için nadir gösterilebilecek bir ekosisteme sahip olduğunu yineleyerek, Dicle Vadisi ile Hevsel Bahçeleri için mücadelenin geliştirilmesi çağrısında bulundu.