Tarihçi Bayrak: 2022 Newrozu 2013'ü aratmayacak

img

ANKARA - Newroz’un, mazlum halkın zalim yönetimlere başkaldırısını simgelediğini belirten tarihçi Mehmet Bayrak, bu yıl 2013 Newrozu’nu aratmayacak bir kutlamanın olacağını söyledi. 

Tarihi bin yıllara dayanan Newroz’un coşkusu, geçen zamana karşı hiç dinmedi. Demirci Kawa, her dönem halkın zalimlere karşı verdiği mücadelenin simgesi olurken, Dehak da karşısında mücadele edilecek zalim oldu. Araştırmacı Tarihçi Mehmet Bayrak, çeşitli dergi, yayın ve televizyon programlarında farklı boyutlarıyla ele aldığı Newroz’a dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulundu. Kürtler gibi siyasal ve toplumsal kurtuluş arzusunu iliklerinde hisseden halkların Newroz’u, daha çok yeniden doğuş, kurtuluş ve özgürleşme bayramı olarak algıladığını söyleyen Bayrak, Newroz’un Kürt halkı için özellikle önemi üzerinde durdu. Bayrak, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın mektubunun okunduğu 2013 Diyarbakır Newrozu’na dair bir etkinliğe gönderdiği yazının, bugüne de denk düştüğünü söyledi.
 
ÖCALAN’IN VERDİĞİ MESAJ
 
Bayrak, 2013 Newrozu’na ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: "Kürt halkının kadim şehri Amed’te bir milyonu aşkın insanın katılımıyla kutladığı Newroz, belki de bu etkinliğin tarihinde bir aşamadır. Öte yandan Öcalan’ın birçok önemli mesajlar veren konuşması, bana ünlü Kürt aydını Dr. Abdullah Cevdet’tin 1909’daki hitabesini, Dr. Şükrü Mehmet Sekban’ın Ankara hükümetine gönderdiği muhtıra mektubu ve nihayet diasporadaki Kürt aydınlarının 1926’da İsmet Paşa şahsında hükümete verdiği memorandumu hatırlattı. Özellikle bir ret ve inkarın ardından verilen son bildirge dikkate alınsaydı, sonraki olumsuzlukların hiçbiri yaşanmayacaktı ve ülke demokrasisi bugün önemli bir yerde olacaktı. Öcalan’ın verdiği mesaj, umarım yerini bulur ve halkların özgürleşerek kardeşleşeceği gerçek bir demokrasiye ulaşırız.”
 
TOPLUMUN VİCDANI   
 
Çıkardığı dergi ve yayınlarda Newroz’u değişik boyutlarıyla işlediğini hatırlatan Bayrak, Newroz’un birçok gelenek örf gibi geçmişini eski mitolojik kaynaklardan alan bir bayram olduğunu söyledi. Tarihinin 2600 küsur yıl öncelere dayandığını belirten Bayrak, “Elimizdeki yazılı kaynaklar, veriler bunu gösteriyor. Daha geçmişe dayanan mitolojik kaynakları da belki vardır. Ama 2600 yıl önce birçok halkın yaşadığı İran coğrafyasında vuku bulduğuna inanılan bir olaydan kaynaklanıyor Newroz. Zalim Dehak’tan toplum ve onun yakınındakiler giderek rahatsız oluyorlar, huzursuzluk doğuyor. Bu diktadan, despotizmden, gaddarlıktan kurtulmak amacıyla toplumda büyük bir bilinç ve arzu oluşuyor. Demirci Kawa da buna ön ayak olan, toplumun adeta vicdanını temsil eden ve Dehak’ı yok ederek, toplumu kurtuluşa götüren bir kahraman olarak tarihe geçiyor” dedi.
 
KURTULUŞ BAYRAMI
 
Newroz’un Kürtler gibi kurtuluş arzusu ve çabası içinde olan halklarda daha çok anlam kazandığına işaret eden Bayrak, “Bu nedenle bazı Türki devletlerde, topluluklarda bir bahar bayramı gibi kutlanan Newroz, Kürtlerdeki kutlanışı diğer halklardan farklıdır. Alevi toplumunda da Ali’nin doğum günü olarak kutlanır. Yani baskılardan bıkan, kurtuluş arzusu içinde olan toplulukların tümünde Newroz’un böyle bir imajı var. Bu nedenle de Kürtlerin mitolojisinde var olduğu gibi tarihinde de var. Başta Mem û Zîn’deki anlatımlar olmak üzere birçok Kürt şairi Newroz’a hep kurtuluş bayramı, yeni gün, aydınlanma olarak bakmış ve bunu şiirleştirmiştir. Kürt şarkılarında da Newroz ayrı bir yer tutuyor. Bu nedenle özellikle manzum ürünlerden oluşan önemli bir edebiyat külliyatına da kaynaklık ediyor” şeklinde konuştu.
 
BAŞKALDIRININ SİMGESİ
 
Bir halkın toplumsal vicdanı neyi öngörüyorsa geleneksel töre ve törenlerinin de ona özgü bir biçim ve içerik kazandığına vurgu yapan Bayrak, “Nitekim tarih boyunca kurtarıcı özlemi duyan tüm halklar gibi Kürt halkı ve Alevi toplumu da kurtuluş özlemini dile getirmek, haykırmak için, 2600 küsur yıl önceye tarihlenen kötülüğü ve despotizmi simgeleyen zalim Dehak’ı (Alevi’likte aynı zamanda tüm katliamcı halife ve yöneticiler özdeşleştirilir), hak devrimcisi Demirci Kawa’ya (Alevilik’te bunun yerine Ali ve Hızır kültü geliyor) öldürterek, onların kişiliğinde mazlumun zalimden kurtuluşunu yansıtan bir bayram ve buna bağlı şiirsel bir destan ve edebiyat yaratıyor. Kısacası Newroz, mazlum bir halkın zalim yönetimlere başkaldırısını simgeliyor” ifadelerini kullandı.
 
HER GECENİN BİR GÜNDÜZÜ 
 
Zalim yönetici Dehak’ın kendisini kurtarmak için tüm toplumu harcadığını dile getiren Bayrak, bunun karşısında vezirlerinden başlayarak adım adım tabana doğru tepkinin yayıldığını söyledi. Bayrak, şunları söyledi: “Bir kişinin yararına toplum feda ediliyordu. Toplumun temsil eden Demirci Kawa, Dehak’ı ortadan kaldırdı. Her gecenin bir gündüzü vardır, baskı, yıldırma her zaman tepkisini birlikte getirir. Bu tarihsel ve toplumsal gelişmelerle sabittir. Günümüzün Newroz’u da bu tarihsel ve toplumsal gerçekliğe denk düşen bir süreçte yaşanıyor. Zulmün, zalimin ebediyen devam edeceği görülmemiştir. Ondan dolayı şairler, düşünürler; ‘her gecenin bir gündüzü vardır’ demiştir.”
 
TOPLUMSAL İÇERİK KAZANDI
 
Newroz’un Kürt halkı için daha politik bir içeriğinin olduğunu ve bu nedenle yıllarca yasaklandığını kaydeden Bayrak, “Bahar bayramı diye sunulmaya çalışılırken, bunun Kürtlerde farklı bir şekilde algılandığını ve kutlandığını gören çeşitli zihniyetler, bunu da yasaklamaya çalıştılar. Fakat bu halkta elbette büyük bir tepkiye yol açtı, benimsemesi söz konusu olmazdı. Çünkü söz konusu olan binlerce yıla tarihlenen bir gelenek. Hele ki Kürt toplumu ve ezilen halkların şimdiki vicdanıyla buluşunca kutlanması kaçınılmaz oldu. Geçmişte dağ başlarında ateş yakmalarla bilince çıkarılırken, günümüzde bu daha da politik ve toplumsal bir içerik kazanmış olarak büyük şehirlerde kutlanmaya başlandı. 2013 kutlaması milyonları aşan bir kitleyle yapıldı. O dönemde Öcalan’ın yaptığı açıklamalar da buna ayrı bir anlam katıyordu” dedi.
 
ANKARA NEWROZU
 
Büyük şehirlerde çok eski tarihlerden bu yana Newroz’un kutlandığını kaydeden Bayrak, 1976 yılında Özgürlük Yolu Hareketi’nin gençlik örgütü DHKD ile Türkiye Sosyalist İşçi Partisi'nin (TSİP) gençlik örgütü Sosyalist Gençlik Birliği'nin (SGB) Ankara’da ilk kitlesel Newroz’u Makine Mühendisleri Odası salonunda kutladığını hatırlattı. Kendisinin de o kutlamada yer aldığını ifade eden Bayrak, “Koma Dengê Azadî diye bir müzik topluluğu sahne almıştı. Ama daha sonraki süreçlerde toplumun daha da politize olmasıyla paralel olarak büyüdü ve büyükşehirlerde meydanları dolduracak, sayısı milyonlara varacak kutlamalara ulaştı” diye belirtti.
 
2013 NEWROZU
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün görkemli kutlanışının Newroz’a da yansıyacağını söyleyen Bayrak, bu yıl 2013 Newrozu’nu aratmayacak bir kutlamanın olacağına inandığını söyledi. 
 
MA / Zemo Ağgöz