Rusya’ya yaptırımın ‘bumerang’ etkisi

img

HABER MERKEZİ - Batılı ülkelerin Rusya’ya yaptırımları ters tepiyor. Enerji, tarım, ulaşım, kimya vb. alanlarda bumerang etkisi yapıyor. 

Neo-liberal dünya düzeni, yaptırımlar karşısında cömert davranıyor. Rusya’yı izole etmeye çalışan Batılı şirketlerin zararı büyüyor. Savaşın şiddeti arttıkça, Rusya’ya yönelik yaptırımların sayısı da artıyor. Batı bloğu ve Rusya’nın “hibrit savaşı” devam ediyor. Yaptırımlar doğal olarak Rus piyasasını olumsuz etkiliyor. Ruble değer kaybediyor. Fiyatlar genel seviyesi yükseliyor. Halkın alım gücü düşüyor. Firmaların Rus piyasasındaki ticari faaliyetini durdurmasıyla birlikte işsizlerin sayısı artıyor. Son rakamlara göre 150 bine yakın kişinin işsiz kaldığı söyleniyor. Panik halindeki Rusya halkı ise tıpkı Türkiye’de ayçiçek yağında olduğu marketlerdeki ürünleri evde stoklamaya çalışıyor. Bu da ayrı bir ürün tedarik krizi yaratıyor. Şu ana kadar Batı bloğunun hayalini kurduğu ekonomik istikrarsızlık kendini hissettiriyor. Peki, Rusya’da böyle bir tablo söz konusu iken, Batı ülkelerinde “cennet-i ala” mı yaşanıyor? Neo-liberal sistemin tek bir ülkeyi cezalandırması veya izole etmesi mümkün müdür? 
 
HAWAİİ VE CALİFORNİA’DA ZAM
 
Bu konuya kafa yoran Rus gazeteci Yelena Odintsova, Komsomolskaya Pravda gazetesinde kaleme aldığı “Rus karşıtı yaptırımlar Batı’yı nasıl etkiler: fiyatlar yükselecek, fabrikalar duracak, uçaklar uçmayacak” başlıklı yazısında bazı tespitlerde bulunuyor. İlgili makalede öncelikle ABD’nin son dönemde Rusya’ya uyguladığı petrol ve doğalgaz yaptırımlarının etkisi ele alınıyor. Buna göre yaptırımın hemen açıklandığı gün ABD’nin Hawaii ve California eyaletlerinde akaryakıt zamlandı ve 2008 yılından bu yana en yüksek fiyata ulaştı. Rusya’dan ithal edilen petrolün verildiği eyaletler Hawaii ve California olduğu için direkt onlar etkilendiler. 
 
ALMANYA’DA GAZ KRİZİ
 
Yelena Odintsova’nın dikkat çektiği hususlardan biri de Almanya’daki enerji piyasası. Rusya’ya yaptırımların açıklanmasından sonra doğalgazın bin metreküpünün 2 bin dolardan 3 bin dolara yükseldiğini aktaran Odintsova, 1 Mayıs’tan itibaren bu dalgalanmanın halka yansıyacağını, doğalgazın yüzde 25 zamlanacağını ve Alman şirket GASAG’ın 170 yıllık ticari hayatında ilk defa yüksek zam yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kalacağını belirtiyor. Avrupa’nın maruz kaldığı yüksek zamlardan birinin de tahıl ürünlerinde yaşandığını ifade eden Yelena Odintsova, buğday fiyatlarının yaptırımlardan sonra yüzde 50 oranında yükseldiğini ve yine ayçiçek yağının da yüksek oranda zamlandığını aktarıyor. 
 
HAVAYOLU ŞİRKETLERİ
 
Yaptırımların havayolu şirketlerini de olumsuz etkilediğini belirten Rus gazeteci Odintsova, birkaç örnek veriyor. Buna göre Avrupa’nın en büyük havayolu şirketlerinden Finnair, kâr etmediği gerekçesiyle Asya’ya olan uçuşlarını durdurdu ve yüzlerce çalışanını ücretsiz izne ayırmak zorunda kaldı. Yine Rusya’ya yaptırımlara katılan Japon havayolu şirketleri, devletten finansal destek talebinde bulunuyor. 
 
KİMYA SANAYİ
 
Avrupa’da zamların uygulanacağı alanlardan birinin de kimya sanayi olacağını kaydeden Rus gazeteci, Rusya’nın Avrupa’daki metanolün yüzde 50’sini tedarik ettiğini yazıyor. Özellikle plastik, boya ve ev kimyasalları üretiminde hammadde olarak kullanılan metanoldeki fiyat artışı veya ithal sorununun mevcut piyasada ciddi sıkıntılar doğuracağı tahmin ediliyor.  
 
ELEKTRİK KRİZİ
 
Yaptırımların Avrupa’ya etkisini inceleyen bir diğer Rus gazeteci Ria Novosti haber ajansından Sergey Savçuk’tur. Savçuk’un verdiği bilgiye göre bazı fabrikalar, elektrik enerjisinin fiyatının yükselmesinden dolayı üretimde sorun yaşıyor. Örneğin Almanya’da çelik fabrikası Lech-Stahlwerk ve İspanya’da çimento fabrikası Portland Valderrivas Cementos kazan kaldırdı. Çok sayıda çalışanını ücretsiz izne çıkarmak zorunda kaldı. Elektrik zammının temel sebebi doğalgazdaki fiyat artışıdır. Doğalgaz yakılarak elektrik üretildiği için fabrikaların üretim maliyeti de artıyor. 
 
‘BATI NAKAVT OLACAK’
 
Rusya’yı izole etme politikasından İngiltere’nin de çok zarar göreceğini düşünen Sergey Savçuk, Ukrayna savaşının hemen öncesine kadar İngiltere’nin Rusya’dan yaklaşık 3 miyar Sterlin tutarında enerji taşıyıcısı ithal ettiğini, 1 milyar Sterlinlik bir miktarın ise benzin ve dizele harcandığını belirtiyor. Savçuk, Avrupa ülkelerinin savaşın bundan sonraki evresinde Rusya’yı “nakavt” etmeye çalışırken, kendilerinin nakavt olacaklarını dile getiriyor. 
 
MA / İsmet Konak