MANİSA - Silopiya'daki yasaklar döneminde katledilen Sêvê Demir’in annesi Sakine Demir, “Kzım ölmedi, hayalleri ve mücadelesi Rojava kadın devriminde yaşatılıyor” dedi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Meclisi (PM) üyesi Sêvê Demir, Kongreya Jinên Azad (KJA) aktivisti Fatma Uyar ve Silopiya Halk Meclisi Eşbaşkanı Pakize Nayır, 4 Ocak 2016 tarihinde zırhlı araçtan keskin nişancılar tarafından açılan ateş sonucu katledildi. 2015-2016 yılları arasında ilan edilen sokağa çıkma yasakları döneminde saldırı ve abluka altındaki halka yardım için Karşıyaka Mahallesi’nden Yeşilyurt Mahallesi’ne geçmek isterken katledilen 3 kadının ölümünün üzerinden 9 yıl geçti. Otopsi raporunda, Fatma Uyar’ın 3, Pakize Nayır’ın 5, Sêvê Demir’in 11 kurşunla katledildiği ortaya çıktı. Sêvê Demir ise direkt kafasından hedef alınarak vuruldu. Öyle ki yakınları Sêvê Demir'i kıvırcık saçlarından teşhis edebildi.
Sözde soruşturulan davaya Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı “yetkisizlik” kararı vererek dosyayı Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Mahkeme de 3 kadın siyasetçinin katledilmesinin "şüphe" üzerine gerçekleştiğini belirterek dosyanın üzerini kapattı.
BASKI, GÖÇ VE CEZAEVİ
Katledildiğinde 38 yaşında olan Sêvê Demir, baskı ve asimilasyon politikalarıyla da karşı verilen mücadeleyle de daha çok yaşta tanıştı. Mêrdin’in Stewr ilçesine bağlı Şûtê (Şenocak) köyünde 1977 yılında doğan Sêvê Demir, henüz 5 yaşındayken maruz kaldıkları baskı nedeniyle ailesiyle Amed’in Bismil ilçesine göç etti. 5 yıl Bismil'de yaşayan Demir ailesi, baskıların artması nedeniyle 1995’de Manisa’nın Salihli ilçesine göç etmek zorunda bırakıldı. Burada Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) çatısı altında örgütlenmeye başlayan Sêvê Demir, yönetimde yer aldı, HADEP Kadın Kolları’nda uzun yıllar çalışma yürüttü.
İleriki yıllarda mücadelede aktifleşen Sêvê Demir, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Kadın Komisyonu’nda çalışmalarını sürdürdü ve Amed’e yerleşti. Bölge merkezli çalışmalarını sürdüren Sêvê Demir’in, Kürdistan’da gitmediği kent, ayak basmadığı köy kalmadı, gittiği yerlerde ise kadınları dinledi, erkek egemenliğe karşı mücadelenin önemini anlattı. 18 Nisan 2009'de “KCK" adı altında gerçekleştirilen operasyonlar kapsamında gözaltına alınarak tutuklanan Sêvê Demir, 5 yılın ardından cezaevinden tahliye oldu. 2011 yılında PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması, talebiyle başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde yer alan Sêvê Demir, cezaevinden çıktıktan sonra Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi’nde yer alarak, çalışmalarına Mêrdin ve Şirnex’te devam etti.
‘ÖZGÜRLÜK İÇİN MÜCADELE ETTİ’
Anne Sakine Demir, kızına olan özlemini ve hasretini yükselen kadın mücadelesiyle giderdiğini söyledi. Kızının mücadelesini onlarca kadının devraldığını belirten Sakine Demir, "Seve'nin gönlü geniş, dürüst ve çalışkandı. Çalışmalarında başarılı ve öncü bir kadındı. Diline, kültürüne, toprağına sevdalı bir kadındı. Dört parça Kürdistan'ın özgürlüğü için mücadele etti. Halkın çalışanıydı" diye belirtti. Özgürlük mücadelesine öncülük eden binlerce kadının katledildiğini dile getiren Sakine Demir, “Anneleri olarak çocuklarımızın verdiği mücadelenin arkasındayız. Kızımla başım dik, gururluyum. Nefes alana kadar mücadelesinin arkasında olacağım. Çünkü kızım haklı bir dava için mücadele etti ve bu nedenle de katledildi" ifadelerini kullandı.
KIZINDAN ANNESİNE MÜCADELE MİRASI
Kızının genç yaşta mücadeleyle tanıştığını vurgulayan Sakine Demir, “Hem ailede hem de halkta büyük bir etki bıraktı. Ege'nin Kürdistan'ın her bir karışında emeği var. Nereye gitse örgütleyen, bilinçlendiren, emek veren biriydi. Bugün böyle konuşabiliyorsam ona borçluyum. Bu gücü kızımdan aldım. Onu yitirmem ile sanki tüm kadınları kaybetmiş gibiydim. Ama gördüm ki onun gibi binlercesi var. Evet kızımı çok özlüyorum, hasret çekiyorum. Ama onun gibi binlercesi var ve onlarla bu özlemimi gideriyorum” dedi.
HEDEF ÖNCÜ KADINLAR
Öncü ve devrimci kadınların her zaman hedefte olduğunu söyleyen Sakine Demir, "Bugün Rojava'ya yönelik saldırılarda da 3 öncü ve devrimci kadın katledildi. Çünkü Türkiye devrimci kadınlardan korkuyor, o yüzden hedef alıyor. Kadıların öncülük ettiği mücadelenin başarılı olacağını biliyorlar. Ancak toprakları ve özgürlükleri için mücadele veren kadınlar başarıya ulaşacaktır” dedi.
'HAYALLERİ ROJAVA YAŞIYOR'
Kızının mücadelesinin dört parça Kürdistan'da devam ettiğinin altını çizen Sakine Demir, şunları belirtti: “Kzım ölmedi, hayalleri ve mücadelesi Rojava kadın devriminde yaşatılıyor. Sêvê Kürt kadınların aklında, bilincinde, mücadelesi ve geleceğinde yer alıyor. Binlerce kadın, verdiği mücadeleyi miras aldı. Kürt halkı bunu iyi görsün, başarı bizim olacaktır. Yeter ki birliğimizi ve mücadelemizi büyütelim. Erdoğan, Kürtleri yok etmek için bütün savaş taktiklerini kullandı. Ama yok edemedi ve Kürt halkı daha da güçlendi. Kürtleri katlederek bitiremeyecekler. Erdoğan bir yandan Kürt halkı için ‘kardeşim’ diyor, diğer yandan Rojava'da Kürtleri katlediyor. Ne yaparlarsa yapsınlar Kürtler bilinçlenmiş ve hakları için mücadele ediyor. Çağrım Kürt halkınadır; bu mücadelede onlarca çocuğumuzu yitirdik artık birliğimizi sağlamamız gerekiyor. Çocuklarımızın verdiği mücadele bugün daha da güçlendi ve dünya tarafından tanınıyor.”
BABADAN KIZINA EZGİ
Baba Aziz Demir de, kızına olan özlem ve hasretini klamla dile getirdi.
Kadın çalışmalarında tanıştığı Sêvê Demir ile 15 yıl aynı mücadelede yer alan Fadile Göktürk ise, şunları belirtti: "Sêvê ilk çalışmalarda ilçe yönetiminde yer aldı. Mücadele açısından belli bir potansiyeli vardı ve kendisini sürekli eğitiyordu. Cins kimliği noktasında kendisini oldukça geliştirdi. Önemli özelliklerinden biri sürekli kendini yenilemesiydi. Çok özverili bir kadındı. Toplumsal tabu ve feodal yönlerini yıkmıştı. Kendini özgür kadın bilinci ile var etmişti. Şunun farkında değiller; bir Sêvê gider ama binlercesi gelir. Bıraktıkları miras her bir kadının mücadelesinde yaşıyor ve yaşayacak. Katledilen kadınların arkasında binlerce kadın ayağa kalktı ve kalkmaya da devam edecektir.”
MA / Semra Turan