ÊLIH - ÖHD Êlih Şube Eşbaşkanı Şirin Şen, Abdullah Öcalan'ın "umut hakkı"nın herhangi bir şarta bağlanmadan uygulanması gerektiğini vurguladı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) 18 Mart 2014'te PKK Lideri Abdullah Öcalan'a "şartlı salıverilme hakkı tanımaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesinin "umut hakkı ihlali" olduğu yönündeki kararı, aradan geçen 10 yıla rağmen uygulanmadı. AİHM'in, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) "işkence ve kötü muamele yasağı" kapsamında değerlendirdiği "umut hakkı ihlalinin" ortadan kaldırılması için Türkiye'den istediği yasal düzenlemeler, yapılması ise Türkiye tarafından yerine getirilmedi. Son dönemde, Suriye'deki gelişmelerle bağlantılı olarak AİHM'in PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkında verdiği umut hakkı kararının uygulanıp uygulanması yönünde tartışmalar başlatıldı.
Yürütülen tartışmalara değerlendiren Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Êlih Şube Eşbaşkanı Şirin Şen, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi gündeminde de olduğunu, Komitenin Türkiye'den bu konuda gerekli adımları atmasını istediğini hatırlattı. Bakanlar Komitesi'nin Türkiye'ye 25 Eylül 2025'e kadar süre tanıdığını anımsatan Şen, Türkiye'yi uluslararası hukuka uymaya ve bu konuda yasal düzenleme yapmaya çağırdı.
'İŞKENCE YASAĞIAN AYKIRI DAVRANMAKTIR'
"Umut hakkı" kararının uygulanmamasının işkencenin devam ettirilmesi anlamına geldiğini dile getiren Şen, "MHP Lideri Devlet Bahçeli umut hakkı ile ilgili bir beyanı oldu. Umut hakkı, adı üzerinde bir haktır. Bir hakkın tanınması başka bir şarta bağlanamaz. Bu hukuki değildir. AİHM, ölünceye kadar hapiste kalma durumunu işkence yasağını aykırı buluyor. Bu hakkı tanımamak işkence yasağına aykırı davranmaktır" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin 10 yıldır henüz bu konuda adım atmadığını vurgulayan Şen, bu hakkın pazarlık konusu yapılmadan derhal devreye konulması gerektiğinin söyledi.