Seçim bildirgelerinde kadını özne gören tek parti HDP

  • kadın
  • 09:18 6 Haziran 2018
  • |
img

İSTANBUL - Seçim bildirgelerinde kadınlara yer veren siyasi partiler, vaatte bulundukları kadınları nasıl tanımladıklarına da yer veriyor. CHP, MHP, AKP kadını, "ailenin bireyi" ya da "anne" olarak tanımlarken, HDP ise, kadını yaşamın her alanında özne olarak gören tek parti oldu. 

Seçim bildirgelerinde yer alan kadınlık hallerinin partilerin ideolojik yaklaşımından ve toplumsal cinsiyet rollerinden bağımsız ele alınmadığını söyleyen akademisyen Aslı Aydemir, “Kadınların taleplerine karşılık bulabileceği yer HDP’dir” dedi. 
 
Siyasi partiler, milletvekili adaylarını açıkladıktan sonra en çok tartışılan konu kadınların siyasetteki eşit temsiliyeti oldu. Bu tartışmalar devam ederken Halkların Demokratik Partisi (HDP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile diğer partilerin seçim bildirgelerinde kadına yer verme biçimleri ve vaatleri de ayrı bir inceleme konusu. Söz konusu partilerin bildirgelerinde kadınlık hallerinin toplumsal cinsiyet rollerinden bağımsız ele alınmadığı, partiler arasında kimi farklılaştırıcı ve ayrıştırıcı noktaların olduğu gözlenirken, bildirgelerde; vaatte bulundukları kadınları nasıl tanımlandıkları da önemli bir yerde duruyor.
 
KADINA EN FAZ YER VEREN PARTİ HDP 
 
Buna göre CHP 240 sayfalık bildirgesinde toplam 25 sayfada 65 kez (yüzde 10.4), AKP 360 sayfalık bildirgesinde 38 sayfada 138 kez (yüzde 10.5), MHP 132 sayfalık bildirgesinin 7 sayfasında (yüzde 5.3) 16 kez ve HDP 92 sayfalık seçim bildirgesinin 22 sayfasında (yüzde 24) 76 kez kadın kelimesini kullandı.
 
Bildirgelerde kadınların hangi başlıklar altında yer aldıkları ise şöyle sıralanabilir: 
 
* MHP’nin bildirgesinde sadece “Kadın, Çocuk ve Aile” başlığı altında kadınlara yer verildi.
 
* CHP seçim bildirgesinde “Sağlık/Sağlığa Eşit Erişim” ,“Kadınlar ve Çocuklar”, “Toplum Kesimleri” başlığı ve “Kadınlar” alt başlığı ve bu başlık altında da, “Eşitlikçi Düzenlemeler”, “Kadın ve Ekonomi”, “Ekonomik Destekler”, “Kadın İstihdamı”, “Çalışma Koşulları”, “Bakım Yükü”, “Eğitim”, “Yasal ve Kurumsal Düzenlemeler” alt başlıklarını içeren  “Şiddet” başlığı ve “Toplumsal ve Siyasal Katılım” başlığına yer verildi.
 
* AKP seçim bildirgesinde ise sadece “İnsan ve Toplum” başlığı altında “Kadın” alt başlığına yer verildi.
  
* Sadece HDP Kadın Meclisi, bildirgesiyle kadınlara yönelik vaatlerini, “Kadın Bildirgesi” olarak ayrıca açıklayan tek parti oldu.
 
KADINLAR NASIL GÖRÜLDÜ VE TANIMLANDI?
 
Bir diğer başlık ise, kadınların seçim bildirgelerde nasıl görüldükleri ve tanımlandıkları kısmı. Dikkat çeken bu başlıklar ise özetle şöyle sıralanabilir: 
 
* Eşit temsiliyet konusunda CHP’nin İstanbul 2. bölgede seçilebileceği yerde hiçbir kadın adayının olmaması en çok tartışılan ve kadınlarda tepki uyandıran kısım oldu. 
 
* Kadın ve ekonomi konusunda HDP, CHP ve AKP istihdam edilmeyen, yönetici olabilecek kadın ve güvencesiz olan kadınlık hallerinde ortaklaşırken, HDP tek başına işçi kadına, KHK’li kadına ve çalışmayan kadına seslendi. 
 
* Kadın ve Aile temasında 4 partinin de seslendiği kadınlık halleri “şiddet gören kadın” ve “anne kadın” oldu.
 
* MHP, CHP ve AKP; kadını aile içinde ele alırken, HDP bu noktada kadını eşinden, babasından yani; aileden ayrı, bağımsız olarak tek başına ele alıp bunu özellikle vurgulayan tek parti olarak karşımıza çıktı.
 
* Doğum koşullarını iyileştirmek adına kadına seslenen CHP, AKP ve HDP’nin seslendikleri bir diğer kadınlık hali de bakım veren kadın. Eşi vefat etmiş kadına seslenen 2 parti ise HDP ve AKP oldu. Boşanmış kadına seslenen tek parti ise HDP oldu. 
 
* CHP kadın dostu kentler ifadesiyle kentli kadına, AKP ise kırsalda yaşayan kadına vaatlerde bulunurken, MHP, AKP ve HDP’nin sığınmacı, mülteci, göçmen kavramları ile seslendiği kadınlar da mevcut. 
 
* HDP, tutuklu ve engelli kadını gündemine alan ve  “kadın emeği” kavramını kullanan tek parti oldu.
 
* Kadınlardan “kadınlarımız” diye bahseden tek parti olan AKP, bu ifadeyle kadınların kendisine aidiyetini belirten noktada hegemonik bir ilişki kurdu.
 
* Çocuk bakımından sadece kadını sorumlu görmeyip erkeği de bu sorumluluğa dahil eden iki parti HDP ve CHP.
 
* HDP ve CHP kadınlara hak temelli bakışla yaklaşırken AKP yardım politikalarının nesnesi olarak gördü. 
 
KADINI ÖZNE OLARAK GÖREN TEK PARTİ HDP
 
* HDP’nin bildirgesinde; kadının genel temsili diğer 3 partiden farklı olarak erkek egemen zihniyete karşı çıkan, değiştiren ve güçlü kadın imgesi oldu. Yaşamın hiçbir alanında nesne değil, her alanında özne olan kadını bildirgesine taşıyan HDP, mücadeleci kadın profilini de görünür kılan tek parti oldu.
 
* Diğer partilerden farklılaşarak kadının aile içindeki konumuna vurgu yapan MHP, kadını, “Kadın, Çocuk ve Aile” başlığı altında ailenin bir üyesi olarak ele aldı. MHP’nin vaatte bulunduğu kadınlar diğer partilerin seslendiği kadınlara nazaran az ve sadece “anne kadın, doğuran kadın, eşit olmayan kadın, şiddet gören kadın, sığınmacı kadın” adıyla 5 kadın hali karşımıza çıktı.
Sonuç olarak; seçim bildirgelerinde var olan kadınlık halleri, “Kadın ve Ekonomi”, “Kadın ve Aile”, “Kadın ve Mekan”, “Kadın ve Göç”, “Kadın ve Mücadele” temaları ve bu temaların dışında kalan kadınlık halleri olarak ele alınabilir.
 
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ihraç edilen ve aynı zamanda Barış Akademisyeni olan Aslı Aydemir ile seçim bildirgelerinde kadınlara vaat edilenlerin gerçekçi ve yeterli olup olmadığını konuştuk. 
 
‘VAAT EDİLENLER İKNA EDİCİ DEĞİL’
 
Kadınların temsiliyetinin başlı başına sorun olduğu bir ülkede bildirgelerde belirtilen vaatlerden daha fazla talepleri olduğunun altını çizen Aydemir, “Gerçekten vaat ettikleri şeyleri gerçekleştirmiş olsalardı yüksek oranda sorunlarımız belki çözülmüş olurdu; ama şu an kadın bildirgelerini açıp kadınlar nasıl yer ediniyor diye bakmış olmam bile kadınların asla bize vaat edilen konumda olmadığını göstergesi. Temsiliyette de bunu görüyoruz. Bildirgede bir sürü kadın olabilir; ama ben beni temsil edecek kadınları seçilebilecek yerlerde göremezsem bu vaatlerin gerçekleştirilebileceğine inanmam da zor. Çünkü sen bana alan açmayı görmezden geliyorsun; ama bana bu vaatlerde bulunuyorsun. İkna edici değil. Pratik ile vaat edilenler ikna edici değil” dedi.
 
'CİNSİYET ROLLERİ DIŞINA ÇIKILMIŞ DEĞİL’
 
Partilerin bildirgelerinde kadına yer veriş biçimleriyle cinsiyet rolleri dışına çıkmadığını belirten Aydemir,  kadının tek başına özne olarak kabul edildiğinde ve bu politikayla anıldığında toplumsal cinsiyet rolündeki eşitsizliğin aşılabileceği görüşünde. Aydemir, “Kadın güçsüz değil, hayatın her alanında değiştiren, dönüştüren, ev ekonomisini yönetendir. Kadınlar; kendilerinden alınmış haklarını istiyor sadece. Eşitsizlik aşılmak isteniyorsa, bunu ısrarla dile getirmek gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
'KADINLAR BİLİNÇLE SANDIĞA GİTMELİ’
 
Sorunların çözümünde ve hayata geçirilmek istenen olgularda erkek aklına değil, kadın aklına ihtiyaç olduğuna vurgu yapan Aydemir, muhatapların da kadınlar olması gerektiğini söyledi. Aydemir, kendi sorunlarını doğrudan bilen ve ona en iyi çözümü bulacak olanların da kadın olduğunu belirtti. Aydemir, ayrıca; "Kadınların öznel varoluşlarıyla ilgili hakları, talepleri var. Bu talepleri doğrudan çoğunlukla var eden parti HDP gibi geliyor. Kadınların kendilerini daha çok varlık olarak görebilecekleri ve taleplerine karşılık bulabilecekleri yer HDP. Her kadın kendi özgün koşullarına göre partilerine vaat ettikleri ve gerçekleştirme potansiyellerini değerlendirerek sandığa gitmeli” diye konuştu. 
 
'KHK’Lİ BİR KADIN OLARAK TERCİHİM HDP’
 
Kendisi gibi KHK’li olan kadınlara yer veren tek partinin HDP olduğuna dikkat çeken Aydemir, sandıktaki tercihini de, “Evli bir kadınım; ama boşanmış bir kadın olarak da sorunlarımın ciddiye alınmasını arzu ederim. Buna yer veren parti yine HDP. Kendi bedenim hakkında söz söyleyebileceğim tek parti HDP. Ben, tek başıma karar verebilmeyi önemli buluyorum. Dolayısıyla beni tek başına var eden bir parti benim için önemli. O yüzden de tercihim HDP” sözleriyle dile getirdi.
  
MA / Necla Demir