'Simko'nun tek gayesi Kürdistan'ın özgürlüğüydü' 2018-07-21 09:07:52   VAN - Kürt halkının özgürlüğü için direnen isimlerden Simkoyê Şikak'ı öldürülmesinin 88'inci yılında anlatan kızı Hediye Zirekbilek, "Bugün Kürtler ne istiyorsa o zaman da Simko aynı şeyleri istiyordu" dedi.    Kürt halkının İran'daki bağımsızlık mücadelesini yürüten Simkoyê Şikak (Simko), 21 Temmuz 1930 yılında uğradığı ihanet sonucunda İran askerleri tarafından öldürüldü. Simko, ölümünün üzerinden geçen 88 yıla rağmen verdiği mücadelesiyle anılıyor. Simkoyê Şikak'ın hayatta kalan tek çocuğu olan Hediye Zirekbilek ve Şikak hareketi hakkında önemli araştırmalar yapan Yazar Kakşar Oramar, Şikak hareketi ve bilinmeyenleri Mezopotamya Ajansı'na (MA) anlattı.   Şuan 95 yaşında olan ve Van'da yaşayan Simkoyê Şikak'ın kızı Hediye Zirekbilek (Hedê Ana), babasının öldürülmesinin ardından annesi Eşret ile birlikte Özalp ilçesine bağlı Rumoğlu (Şehittepe) köyüne yerleştiklerini söylüyor. Hedê Ana, babasının mücadelesini şu sözlerle anlattı: “Bütün dünya onu tanıyor. İngiliz, Türk ve İran askerleri onlara sürekli saldırılar düzenliyor ama babam ve kardeşleri ömürleri boyunca zulme karşı savaştı. Babam zulmü, hakareti asla kabul etmiyordu. Zaten savaşmasının nedeni de buydu. Halen babamın mezarının nerede olduğunu bilmiyoruz. Mezarının Tahran’da olduğu söyleniyor ama biz bilmiyoruz. Babam sürekli 'Kürtler olarak kazanacağız' derdi."   SİMKO'DAN GERİYE KALAN TEK HEDİYE: KOFİ   Babasının mücadele ederken ortaya koyduğu taleplerin hala Kürtlerin talebi olduğunu söyleyen Hedê Ana, babasının ölümünün ihanet soruncunda olduğunu belirtiyor. Simko’nun eşi Eşret Hanım’a aldığı sarı, kırmızı ve yeşil renklerin ağırlıkta olduğu kofiyi halen saklayan Hedê Ana, bunun babasından geriye kalan tek hediye olduğunu dile getirdi.     'SİMKO KÜRT BİRLİĞİNİ SAĞLAMAK İÇİN ÇABALADI'   Şikak Hareketi ve bunun lideri Simko hakkında araştırmalar yapan Yazar Kakşar Oremar ise, Simko'nun aydın, mücadeleci yönlerinin Kürtler tarafından çok iyi bilinmediği ve analiz edilemediğini belirterek, Simko'nun halkına çizilen yapay sınırları tanımadığını söyledi.   Simko'nun Kürtlerin bulunduğu tüm bölgeyi gezerek birlik sağlamak için çaba gösterdiğini aktaran Oremar, "Bu birlikteliğin sağlanması için Şêx Ehmedê Barzanî ve Şêx Mehmûdê Berzencî'nin yanına giderek Kürt birlikteliğinin sağlanması için fikir alışverişinde bulundu. Simko'nun o gün yaptığı şey aslında bugün Kürtlerin yapması gereken ulusal kongrenin benzeridir. Simko Kürtler tarafından iyi tanınmıyor ama onun tek gayesi Kürdistan'ın özgürlüğüydü" diye ifade etti.    MUAZZAM BİR HAMLE   Simko'nun Xoy'da bir ilkokul açması, dergi ve gazete çıkarmasının önemine değinen Oremar, bu yaptıklarının bile Simko'nun ne kadar aydın olduğunu ortaya koyduğunu söyleyerek, "Biz gazete ve dergiden söz ederken yüz yıl önceki koşulları gözlerimizin önüne getirmemiz gerekiyor. O dönemin önemli bir örneği var. Mesela o dönem İran'ın tamamında okumuş kişi sayısı belki nüfusun yüzde 5'i bile değildi. Kürtlerde ise bu oran yüzde 2 bile değildi. Öylesi bir ortamda Simko Kürt aydınları Mihemed Turcanîzade, Ehmed Turcanîzade, Ebdulrezaq Bedirxan, Cemaledîn El-Hekarî, Sêyf El-Qozat gibi birçok kişiyi yanına alarak kültür, sanat ve edebiyat konularında tartışmalar yürüttü. Bu durum o günün koşullarında muazzam bir hamledir" diye konuştu.    DEVLETLERİN YAKLAŞIMLARINI GÖRÜYOR   Simko'nun bu hareketi başlatmadan önce İran'daki Kürtlerin zulüm altında yaşadıklarını ifade eden Oremar, İran'ın Kürtleri hep "öteki" bir halk olarak tanımladığını söyledi. Simko'nun Kürt aşiretlerini bir araya getirerek büyük bir ordu kurmaya çalıştığını aktaran Oremar, Simko'nun Kürtlerin ancak bir araya gelerek kazanabileceğini, bundan başka da şansının olmadığını iyi bildiğini söyledi. İngiliz ve Amerika'nın o bölgede bir devlet kurmak istediğinden Simko'nun haberdar olduğuna işaret eden Oremar şunları söyledi: "O dönem Simko iki devlet hakkında; 'İngiliz ve Türkler Kürdistan'ın özgürlüğü ve bir devlet kurma yaklaşımıyla ilgili yalan söylüyorlar. İngilizler, Kürtleri kendisine köle olarak almak ve maymun gibi oynatmak istiyor. Onlar bizi vatanımızda rezil etmek istiyorlar. Türkler ve İngilizler bir birinden kötüdür ama en çok Kürtler birbirlerine kötüdür' diyor."    MA / Müjdat Can