HDK: Yanlış politikalar salgının yayılmasını hızlandırdı

img
İSTANBUL - HDK, AKP-MHP iktidarının yanlış politikaları sonucu koronavirüs salgınının hız kazandığı uyarısında bulunarak, cezaevlerindeki tutukluların tahliye edilmesi başta olmak üzere alınması gereken önlemleri sıraladı.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), yapılan resmi açıklamalara göre Türkiye’de bu zamana kadar 131 kişinin hayatını kaybettiği, vaka sayısının ise 9 bin 217 kişiye ulaştığı koronavirüse karşı mücadelede yaşanan eksiklikler ve atılması gereken adımlar konusunda yazılı açıklama yaptı.
 
Salgının yeryüzünde kitlesel ölümlere yol açarak; derin ekonomik, toplumsal ve siyasi krizleri tetikleyerek yayılmasını sürdürdüğü ifade edilen açıklamada, AKP-MHP iktidarının politikaları yüzünden salgının Türkiye’de her geçen gün hız kazandığı belirtildi.
 
HDK açıklamasında, “Hükümet, İran sınırını kapattığını 25 Şubat’ta açıkladığı halde; Van Valiliği sınırın 26 Mart’tan itibaren kapatılacağını hükümet açıklamasından bir hafta sonra duyurdu. Sınırın kapanıp kapanmadığı hala belirsiz. Salgın Çin Halk Cumhuriyeti’nde ve komşumuz İran’da başladıktan günler sonra 21 binden fazla insan Umre’ye götürüldü ve bu insanların sadece son kafilesi karantina altına alındı. Bu kişilere turizm şirketi tarafından ülkeye dönüş yolculuğunda ateş düşürücü parasetamol verildiği ve böylece karantinadan kaçırıldıkları ortaya çıktı. İtalya’da salgın binlerce can aldığı halde İtalya limanlarından İzmir’e Ro-Ro seferleri hala durmuş değil. ABD’de salgının merkezi konumundaki New York’tan İstanbul’a direk uçuşlar 25 Mart’ta durduruldu. Keza diğer yurtdışı uçuşların tamamen durdurulması ve iç hatlarda ciddi bir daralma kararı da ancak 25 Mart’ta verilebildi. Camilerde Cuma namazlarına ve cemaatle namaz kılmaya, salgın başladıktan çok sonra, 16 Mart’ta son verildi” ifadeleri kullanıldı.
 
‘ÖNLEMLER ÖNCEDEN ALINMALIYDI’
 
Salgınla ilgili bilgilerin açık ve şeffaf biçimde toplumla paylaşılması gerektiğini vurgulayan HDK, 11 Mart’ta Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilen Kovid-19’un vahametinin kavranmadığı, ortaya koyulan yaklaşımlar ve salgına karşı yeterince önlem alınmaması ile apaçık görüldüğünü kaydetti. 
 
Açıklamada bu konuda “Devletin, salgının yayılmasını önlemek için alması gereken önlemlerin başında, en başından hastalığın ülke içine girişini engelleyecek sıkı tedbirler olmalıydı. Seyahatler ile ilgili sınırlamalar ülkelerin mevcut salgın durumu göz önüne alınarak peyderpey uygulandı ve yurt dışı seyahatlere yeterince sınırlama getirilmedi. İlk importe olgular ise, hızla tespit edilmeliydi ve gerekli izolasyon önlemleri alınmalıydı. Pandemi öngörülmeli, hastaneler gerek tıbbı malzemeler gerekse yoğun bakım ve yatak ihtiyacı göz önüne alınarak hazırlıklı hale getirilmeli, sağlık personelinin kaygı duymadan çalışmasını kolaylaştıracak kişisel koruyucu donanımlar sağlanmalıydı. Hastalığın ülkemiz içinde yayılmaya başlaması itibari ile TTB ve diğer emek-meslek örgütleri ile beraber süreç şeffaf olarak yürütülmeli, tanı testleri yaygınlaştırılarak vakalar tespit edilmeli ve sıkı izolasyon önlemleri alınmalıydı. Bu çerçevede sağlık, su, enerji, iletişim, temizlik, gıda tedarik zinciri gibi sektörler dışındaki üretim faaliyetinin durdurulması gibi köklü ve akılcı kararlar alınmalı, toplum hareketliliği sınırlandırılmalı idi. Toplumun yaşam için gereksinimleri karşılanmalı ve dayanışma ağlarıyla toplumsal bir mücadele başlatılmalıydı” denildi.
 
SORUMLULUK HALKA YÜKLENDİ
 
Fakat AKP-MHP iktidarının ‘herkes kendi olağanüstü halini kendisi uygulasın’ gibi ciddiyetsiz açıklamalarla sorunu hafife almaya devam ettiği vurgulanan açıklamada,  “Çünkü bu yönde bir karar alınması halinde evinde kalacak milyonlarca emekçinin yaşamını sürdürmesi için gerekenlerin sorumluluğunun devlet tarafından üstlenilmesi ve bu ailelere doğrudan gelir transferi sağlanması yükümlülüğünden kaçınmayı tercih ettiler. Üstelik böylece salgının durdurulamamasının sorumluluğu da halkın omuzlarına yüklenmiş oldu” diye belirtildi.
 
'AKP-MHP’NİN KÜRDİSTAN HASSASİYETİ!'
 
Açıklamanın devamında “Salgına karşı Batı’da gösteriliyor gibi yapılan hassasiyet, Kürdistan’da bu boyutlarda bile söz konusu değil” diyen HDK, şunları kaydetti: 
 
“Toplumun salgın önlemleri noktasında beklentileri bir yana, alışılagelmiş politikalar hız kesmeden devam ediyor, hatta salgın fırsata çevrilerek HDP belediyelerine kayyımlar atanıyor, operasyonlar yapılmaya devam ediyor. Tüm dünyada salgının vahameti çarpıcı bir boyutta sergilenip çözüm arayışları söz konusu iken, AKP-MHP iktidarı Kürtler açısından değişen bir şey yok algısı oluşturuyor ve saldırılarına devam ediyor. AKP-MHP iktidarı, Kürt halkının bir de salgına maruz kalarak insani bir trajedi yaşamasının koşullarını muhafaza ediyor.” 
 
Yine salgının hızı, boyutları, sonuçları ve ülkenin hangi yörelerinde görüldüğüne dair bilgilerin gizli tutulmaya devam ettiğine yer verilen açıklamada, “Salgın nedeniyle hastanelere giden yurttaşlara test yapılmadı, hastalıklarına ve gerçekleşen ölümlere başka teşhisler konuldu. Var denilen sağlık malzemelerinin olmadığı; temin edildi denilenlerin temin edilmediği görüldü. Aynı gün Sağlık Bakanı’nın verdiği hasta sayısı ile Erdoğan’ın verdiği sayı arasında üç kat farklılık mevcuttu. Bütün bu tutumlar, devlet kurumlarının paylaştığı resmi bilgilendirmeye güven olmayacağı konusunda halkların kadim deneyimini bir kez daha doğruladı. Demokratik muhalefetin doğru ve gerçek bilgi kaynağı olacak bir odak yaratması derin bir ihtiyaç olarak görünür oldu” ifadelerine yer verildi. 
 
HALKA DEĞİL SERMAYEDARLARA DESTEK
 
İktidarın, salgını rant ve irade gaspı için bir fırsat olarak gördüğünü söyleyen HDK, bu konuda şunları belirtti:  “AKP-MHP Hükümeti’nin salgına karşı açıkladığı ‘destek paketi’ ise, kime hizmet edildiğini ve kimin gözden çıkarıldığını gösterdi. 100 milyar lira olduğu ilan edilen paketten, desteğe muhtaç emekçi aileleri için ayrılan kısım paketin sadece yüzde 2’sini oluşturdu. Bu destekten faydalandırılacak 1,8 milyon aileye, bir yıl boyunca ödenecek yardım miktarı sadece 1.100 TL idi. Pakette bu rakama en düşük emekli maaşının 1.500 TL’ye çıkarılması gibi küçük bir ek yapılmıştı.  Buna karşılık, konut kredilerinin oranının yükseltilmesi; işçilerini ücretsiz izne çıkaran veya düpedüz işten atan patronların yerine, asgari ücretin yüzde 60’ı kadar desteği devletin karşılaması, patronlara sicil affı getirilmesi, böylece kredi kullanabilir hale gelmeleri, kamu bankalarının kredi musluklarını bir kere daha açması gibi önlemler, başta iktidara en yakın 5 müteahhit firma olmak üzere, sermayeye hizmet paketinin asıl gövdesini oluşturuyordu.” 
 
Salgın hakkında bilgi paylaşan binlerce kişinin gözaltına alınması üzerinde de durulan açıklamada, “Diyanet İşleri Başkanlığı her gece, salgın nedeniyle dini törenle gömülmeyen cenazeleri bahane ederek, bütün camilerin minarelerinden olabildiğince yüksek sesle konuşmalar, ilahiler ve salalarla topluma tehditkar mesajlar veriyor” denildi.
 
‘CEZAEVLERİ MUHALİFLERLE DOLDURULACAK’
 
HDK, AKP ve MHP’nin tarafgir politikalarını cezaevlerinde bulunanlara ilişkin düzenlemeye çalıştığı ‘İnfaz Yasası’nda da ortaya koyduğunu belirtti. Bütün tutukluların tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılması yoluna hala gidilmiş olmasını eleştiren HDK, “Uyuşturucu suçları, cinayet, kadınlara karşı şiddet, çocuk istismarı gibi suçlar tasarıda infaz indirimine konu olabiliyorken; muhalif siyasetçiler, basın mensupları ve düşüncelerini ifade ettikleri için cezaevlerinde bulunanlar tasarının kapsamı dışında bırakılıyor. Dahası, hükümetin niyeti tasarı yasalaştığında tahliye olacak 100 bin civarında adli suçludan boşalan yerlere de muhalifleri doldurmak gibi görünüyor. AKP-MHP hükümeti, salgının varlığını resmen kabul etmediği esnada Yunanistan ve Bulgaristan sınırına yığdığı; sahil kasabalarında insan tacirlerinin ve denizin insafına teslim ettiği mültecileri, AB’ye bu yolla baskı yapamayacağını anladıktan sonra, zorla sınıra yığdığı gibi; gene zorla otobüslere doldurarak Anadolu şehirlerine gönderdi.  Umreden dönenlerin yanı sıra, her türlü sağlık hizmetinden yoksun olarak, devlet zoruyla oradan oraya sürüklenen mülteciler de salgının hem kurbanı hem de muhtemelen taşıyıcısı oldular” dedi.
 
EV İÇİ ŞİDDET ARTTI
 
Yine salgın süresince dünyada yapılan araştırmalarda kadına yönelik şiddet vakalarının ve çocuk istismarının ‘evde kal’ çağrılarıyla eş zamanlı olarak yükseldiğine dikkat çeken HDK, bu konuda şunları kaydetti: “Ancak şu ana kadar ülkede bu konuyla ilgili bir tedbir olmadığını görüyoruz.  Bununla beraber evde kalın çağrılarıyla toplumun en yoksul olan kesimi kadın yoksulluğunun arttığı da görülmektedir. Çünkü kadınlar olağan koşullarda bile güvencesiz bir biçimde çalışıyordu ve bu süreçte birçok kadın ücretsiz izne ayrılmak zorunda kaldı ya da işlerinden çıkarıldı. Dolayısıyla bu da kadınların ekonomik olarak kendilerine yetmeyecek durumda olmaları söz konusu olduğundan ev içi şiddet söz konusu olunca buna katlanmak zorunda kalmalarını getiriyor.  Kadın kurumlarıyla birlikte yapılan araştırmalarda, salgın süresince sığınaklara mevcut durumda yalnızca çok yüksek can güvenliği riski olan kadınların alındığı ortaya çıktı. Bu kriterler de maalesef şeffaf olmadığı için kadınlar sığınma evlerine giderken hangi koşullarda gidebileceklerini bilmiyorlar. Yine sığınma evlerine gitmek için darp raporu ve korona testi isteniyor ve bunlar polis aracılığı ile yapılıyor. Kadınlar bu yollara başvurma konusunda tedirginlik yaşıyor.”
 
KANAL İSTANBUL İHALESİ
 
Açıklamada üzerinde durulan bir diğer gelişme salgına rağmen yapılan Kanal İstanbul ihalesi oldu. HDK, açıklamasında bu adıma “Salgının Türkiye toplumunu kasıp kavurmaya başladığı; hasta ve salgından ölen sayısının tırmanışa geçtiği günlerde; yoksul emekçilere doğrudan gelir desteği vermekten kaçınan hükümetin Kanal İstanbul ihalesi yapması ve bu proje için sadece bu yılın bütçesine 8 milyar lira ödenek koymuş olması, hükümetin niteliği ve niyeti konusunda son şüpheleri de ortadan kaldırdı” sözleriyle tepki gösterdi.
 
SALGIN KIYIMA DÖNÜŞMEDEN...
 
“Salgının kıyıma dönüşmemesi için zorunlu önlemler derhal alınmalıdır” çağrısında bulunan HDK, “AKP-MHP iktidarının Türkiye toplumunu yalnız bıraktığı, gözden çıkardığı; halka karşı zerre sorumluluk duymadığı ortadadır. Ülkeyi sadece bir sömürü ve yağma alanı olarak gören ve sadece sermayeye; en çok da yandaş 5 müteahhit firmasına hizmet eden bu hükümetin karar vericileri “sürü bağışıklığından’ söz ederek toplumu salgının insafına ve kıyımına terk eden iktidarların başında gelmektedir. Bu bilinçle iktidarı topluma karşı sorumluluklarının yerine getirmeye davet etmek; bunu yapmaya zorlamak, sorumlu davranmadığı ölçüde varlığının meşruiyetini sorgulanır hale getirmek doğru bir yaklaşımdır” dedi.
 
TALEP VE ÖNERİLERİ
 
HDK, salgınla mücadele atılması gereken adımları ise şöyle sıraladı:
 
“* Devlet özellikle gıda tedarik zincirinde bir kopma yaşanmasına karşı tedbirli olmaya zorlanmalı, zaruri ihtiyaçlar dışındaki üretim faaliyetleri durdurulmalı, toplumun fiziksel hareketliliğinin asgari düzeye indirilmesi için kamu emekçilerine, işçilere ücretli izinler verilmeli ve serbest meslek sahipleri ekonomik teşviklerle evde kalmaya özendirilmeli ve özel hastaneler dahil bütün hastanelerde salgınla ilgili sağlık hizmetleri herkes için parasız olmalıdır.
 
* Cezaevlerinde bulunan bütün tutuklular, tutuksuz yargılanmak üzere derhal salıverilmelidir.
 
* Kadınların ve çocukların ev içi şiddete ve istismara daha çok ve daha yoğun uğrayacağı göz önünde bulundurularak şiddetle mücadeleye yönelik daha etkili ve çok dilli mekanizmalar kurulmalı ve var olan mekanizmaların etkinleştirerek kadınların başvuru yapmasının önü açılmalıdır.
 
* Toplumu, kıyıcılığı kanıtlanmış bir iktidarın vicdanına terk edemeyiz.
 
* “Üretimin ve ihracatın devamı en önemli önceliğimiz” diyen Erdoğan rejimine karşın bize düşen görev, insan yaşamını ve toplum sağlığını öncelemenin yollarını toplumsal dayanışmayla oluşturmaktır. Bu bilinçle oluşturulan halk dayanışma ağları ve benzeri çabalar yeni bir yaşamı inşa etmenin hem deneyimleri hem de umut kaynağı olarak kendini gösterecektir.
 
* İnsanlarımız, özellikle Kürt şehirlerinde “sokağa çıkma” yasağı ile ilgili kötü hatıralara sahiptir. Sokağa çıkma yasağını değil; sağlığımızı koruyabilmek için, çok katı izolasyon ve karantina şartlarının sağlanması gerektiğini özenle anlatmaya devam edeceğiz.
 
* İnfaz yasasında değişikliklerde insanilik etiği, eşitlik ve adalet ilkeleri yegane kriter olmalıdır. Muhalif siyasetçiler, basın mensupları ve düşünceyi ifade suçlamasıyla cezaevlerinde tutulanlar ve siyasi hükümlüler ayrımcılığa maruz bırakılamaz.
 
* İktidarın, sanki salgının yayılmasının sorumlusu onlarmış gibi topluma hedef gösterdiği yaşlılar, kronik rahatsızlıkları olanlar ve mülteciler bu sinsi saldırının hedefi yapılamaz.
 
* Biz Halkların Demokratik Kongresi olarak toplumun her kesimiyle birlikte insanlar arasında fiziki mesafeyi genişletirken bütün gücümüzle sosyal mesafeleri daraltmaya, toplumsal dayanışma ağlarını oluşturmaya ve/veya geliştirmeye; mevcutlara eklemlenerek yaygınlaştırmaya devam edeceğiz. Mümkün olduğu ölçüde hiçbir emekçiyi, yoksulu ve yardıma ihtiyaç duyan hiç kimseyi yalnız ve çaresiz bırakmayacağız. Mahallelerde kimsenin aç ve açıkta kalmaması için dayanışma ağlarını örmeyi sürdüreceğiz.
 
* Dünyada yükselen özneleşmenin belirtilerinin, salgın vesilesiyle henüz oluşan veya var olanların geliştirildiği yerel dayanışma ağlarının gücüyle neoliberalizme ve otoriterizme karşı yükselen seslerin bir parçasıyız. Salgına karşı dayanışmayla, toplumu savunmaya devam edeceğiz.”

Diğer başlıklar

13:08 Açlık Grevi İzleme Koordinasyonu: Tutsakların talepleri karşılanmalı
12:55 DEM Parti'nin Silopiya mitingi başladı | CANLI
12:48 Mûş'ta vali, kaymakam ve komutandan seçim çalışması
12:22 Esenyurt'ta 5 katlı binada yangın çıktı
12:21 Kütahya ve İstanbul’da erkek şiddeti
11:57 AKP'li belediyenin taş ocağına 'ÇED gerekli değil' kararı
11:42 ÖHD’den iki bakanlığa başvuru: Sağlık hakkı ihlaline sebep olan uygulamalar son bulsun
11:33 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından yeni görüşme başvurusu
11:06 Zafer işareti gerekçesiyle seçim görevi iptal edildi
10:42 Kantinden para ile satın aldıkları eşyalara el konuldu
10:41 Agrobay işçileri ilk kazanımlarını elde etti
10:29 Cisim patlaması raporu: Dayan ailesi mağdur edildi
10:23 Ertak: Şirnex'te 2004 ruhuyla sandık başına gidelim
09:37 DEM Parti'ye destek yürüyüşü
09:13 Gazeteci Ahmet’in akıbetine dair 156 gündür açıklama yok
09:12 Tutsaklar 123 gündür açlık grevinde
09:11 DEM Parti Cihanbeyli için seferber
09:09 Xinûs eşbaşkan adayları: Herkese eşit hizmet vereceğiz
09:08 Abdullah Öcalan'ın avukatı: CPT güven veren bir kurum olmaktan çıktı
09:07 Wêranşar DEM'den yana
09:06 Ebexliler 2019’un hesabını soracak!
09:04 'Taşıma' hilesine karşı binlerce hareketli seçmen başvurusu
09:02 Tutsak yakınlarından hukuksuzluğa karşı dayanışma çağrısı
09:01 Tuncel: Sandığa gidelim, gasp edileni geri alalım
09:01 28 MART 2024 GÜNDEMİ
08:51 Ahlat T Tipi’nde provakatif saldırı
08:42 Beyaz Saray’dan İsrail’i görüşmeye ikna çabaları
27/03/2024
23:59 Riha’da kitlesel halk buluşmaları: Halka hizmet DEM Parti ile gelecek
23:56 Halk buluşması mitinge dönüştü: Hiçbir kuvvet Êlih’in kafasını karıştıramaz
23:22 Riha’da gözaltına alınan 7 kişi serbest bırakıldı
21:41 Barikat Riha’dan DEM Parti’ye destek yürüyüşü
21:34 Agirî ve Wan'da gençlik şöleninde tecrit vurgusu
21:08 Serüven Kültür Dünya Tiyatro Günü’nde sokakta
20:53 Memurlar AKP çalışmalarına götürülüyor
20:36 Mêrdîn adayları sahada: Sesimiz sandıklardan güçlü çıkmalı
20:30 Tiyatro oyuncularından DEM Parti’ye destek
20:22 Haber Sen: TRT anayasal suç işliyor
20:05 Zana: İmralı kapıları açılsın
19:47 Emine Şenyaşar’ı ziyaret etmek isteyen EMEP’lilere engel
19:43 İzmir'de kadın katliamları protestosu: Örgütlenelim
19:38 Colemêrg’teki final mitingine kitlesel yürüyüşle çağrı yapıldı
19:15 İstanbul’da çok sayıda gözaltı
19:09 KHK eylemi 287’nci haftasında
18:54 Sêrt’te silahlı kavga: 4’ü ağır 8 yaralı
18:28 Bodrum’da kadınlar çocuk istismarını protesto etti
18:04 Erdoğan Êlih’de Ankara ve İstanbul için oy istedi
17:57 İHD Ankara Şube Ekoloji Komisyonu Yıllık Ekoloji Raporu’nu açıkladı
17:02 Türkdoğan TİHV ve İHD’yi ziyaret etti
16:51 DEM Partili adaylar: Adana için yeni bir tarih yazma vakti geldi
16:49 DEM Parti seçim çalışmasında: 1 Nisan'da zaferi kutlayacağız
16:47 Zana'dan Adalet Nöbeti'ne ziyaret: Annelerin mücadelesi olmasa dilimiz yok olurdu
16:38 Eğitim Sen: Cumhur İttifakı adayları okullarda propaganda yapıyor
16:22 Erdoğan Amed'de: Bu kardeşinize yüzde 28,5 oy çıkmışsa durup düşünmemiz lazım
15:50 Hatimoğulları'ndan Erdoğan'a: Çık sen kendini ıspatla
15:47 Emekliler: Sandıkta hesap soracağız
15:40 ÖHD, Marmara Bölgesindeki cezaeevlerine dair raporunu paylaştı
15:37 Hareketli seçmenler Muğla'dan yola çıktı
15:15 Mahkeme kararı verdi: Devletin öğrencilere yemek sağlama yükümlülüğü yoktur
15:12 Trabzon’da göçük: 3 işçi yaşamını yitirdi
15:10 Uçar: Bu seçim Şêx Seîd'e hakaret edenler ile Şêx Seîd'in torunları arasında
14:49 Belediyeden 'Yardıma muhtaç' kuyumcuya 70 bin TL yardım!
14:43 Cezaevinde rahatsızlanınca hastaneye kaldırıldı
14:30 Bayındır Qereyazî’de: Bu seçim, Kürtlerin dili, kimliği için referandumdur
14:20 DEM Parti'den Elkê'de sandık güvenliği eğitimi
14:18 Türkiyeli yetkili: Rusya saldırganlarını tutuklama talebi yoktu
13:49 Hrant Dink davası sanığı: İstihbaratı cinayetten bir gün sonra almış gibi rapor düzenledik!
13:44 Çewlig'de miting
13:40 Akkuyu'da maaşlarını alamayan işçiler iş bıraktı
13:28 Öğrenciler Erdoğan’ın mitingine taşındı
13:16 Baro ve STÖ’lerden CPT’ye İmralı çağrısı: Çözüm için adım atın
12:54 Açlık grevinde olan 5 tutsağa hücre cezası
12:37 Licik bilirkişi raporu: Zehirli kimyasalın Fırat’a taşınma riski var
12:18 Yargıtay Başkanı 6'ncı turda da seçilemedi
12:02 YNK: Kerkük'te Türkmen Cephesi ile anlaşan KDP ulusal değerleri sattı
11:35 Bakırhan: Üçüncü yol ağacının altında birleşelim
11:13 Yaşlı nüfus 5 yılda bir buçuk milyon arttı
11:00 Sınırdaki saldırılarda 10 kolber yaralandı
10:28 Roboskîliler: AKP'ye giden her oy üstümüze bomba olarak yağacak
10:27 Şirnex ve Riha'da ev baskınları
09:52 Hezro kırsalında askeri operasyon ve abluka
09:23 HRW ve Yurttaşlık Derneği: Depremle ilgili yetkililerin soruşturulmasına izin verilmeli
09:10 Gazeteci Ahmet’ten 155 gündür haber yok
09:09 Açlık grevi eylemi 122'nci gününde
09:08 'Bize ulaşan herkesi sandığa taşıyacağız'
09:07 Kayyım kadın merkezini yıllık bin 500 TL'ye kiraya verdi
09:06 AKP'liler ‘oy verme’ sözü karşılığında rüşvet dağıtıyor
09:04 Eşbaşkan adaylarından 'sandığa sahip çık' çağrısı
09:04 DAİŞ saldırıları: 2015 öncesi konumuna dönmek istiyor
09:03 Ege'den binlerce kişi kayyımları göndermeye gidiyor!
09:02 Hak savunucuları: Yıldız'ın tutuklanması insan hakkı ihlalidir
09:02 Kuzey ve Doğu Suriye'de yerel yönetim
09:01 Ayşe Gökkan: Merhamet dilemiyor, ataerkil yargıya baş eğmiyoruz
09:00 Dilovası’nda seçmenler değişim için sandığa gidecek
09:00 27 MART 2024 GÜNDEMİ
26/03/2024
23:59 Zana: Kürt halkı baskılara karşı boyun eğmedi, eğmeyecek
23:52 30 yıl sonra 'Bijî berxwedana zindanan' sloganıyla karşılandı
23:02 WHO: Dêrazor’daki saldırıda bir çalışanımız yaşamını yitirdi
22:50 Mêrdîn’de kayıp gencin cesedi suda bulundu
22:35 Hezex’te coşkulu halk şöleni
22:06 Mêrdîn’de çalışmalarını hızlandıran adaylardan ilçe ve köy ziyaretleri
21:18 Kerboran’da yurttaşlardan AKP’li belediyeye tepki
20:54 Agrobay işçileri: Emeğimiz ve alınterimizi istiyoruz
20:45 Uçar: Atacağımız her adım herkesin geleceğini belirleyecek
20:15 Emine Şenyaşar’ın Adalet Nöbeti 62’nci gününde
20:07 Akademisyen Sirman serbest bırakıldı
19:25 Xana Axpar'da husumetli aileler barıştırıldı
19:00 AKP’nin Amed adayları oy karşılığında BİM kartı dağıtıyor
18:19 Ankara’da bir öğrenci yaşamına son verdi
17:51 DEM Parti'den Silopiya’da konvoy ile mitinge çağrı
17:42 ‘DEM Riha’ya, Riha DEM Parti’ye çok yakışacak’
16:21 Zana: Belediyeler zihinlerin temizlenmesi için önemli bir yer
16:15 Keskin ve Yarkın hakkında ceza istemi
16:05 Adalet Nöbeti’nde mücadele vurgusu
15:52 Colemêrg'teki polis şiddetine dair soru önergesi
15:32 DEM Parti sahada: İrademizi kayyımlardan geri almaya geliyoruz
15:20 DEM Parti hasta tutsaklar için Meclis araştırması istedi
15:17 Riha’da bir kadını katletme girişimi
14:54 Öğretmenevi’ndeki yolsuzlukla ilgili davada savcı değişikliği!
14:43 Sedyeyle cezaevine götürülen Yıldız için AYM'ye başvuru
14:27 516 isim ve kurumdan DEM Parti’ye destek açıklaması
14:26 Akademisyen Sirman'ın telefon görüşmesi suçlama konusu
14:17 Eski vekil Demirel ‘Cumhurbaşkanına hakaretten’ beraat etti
13:54 Kameraman Akkaya’nın tutukluluğunun devamına karar verildi
13:52 Tarihi Mêrdîn'de istinat duvarı çöktü
13:28 Yargıtay seçimleri: 5'nci turda da sonuç çıkmadı
13:18 Gazeteciyi hedef gösteren Yeni Şafak muhabirine tazminat cezası
12:30 DEM Parti'den Ahmet Saymadi'ye ilişkin açıklama
12:10 Kavak S Tipi’nde keyfi disiplin cezaları
11:35 3 yıldır haber alınamayan Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusu
11:14 Hatay'da sağanak ve fırtına: Konteynerleri su bastı, çatılar uçtu
10:57 Bakırhan’dan Erdoğan’a: Muhatap Newroz alanlarındaki milyonlardır
10:45 Öcalan’ın özgürlüğü için 3 milyon imza toplandı
10:21 KYK yurdunda şüpheli ölüm
10:03 Kaçak maden ocağında iş cinayeti
10:00 Churchill House’da Newroz resepsiyonu verildi
09:57 Bedlîs ve Tetwan'da eğitime bir gün ara verildi
09:40 Şirnexli kanaat önderleri: DEM Parti'ye sahip çıkalım
09:31 Dünya Tiyatro Günü: Kürt oyuncular yasaklara direniyor
09:19 Gençlerin umudu DEM Parti!
09:12 Kürt gazeteci 154 gündür KDP istihbaratının elinde
09:10 Cezaevlerindeki açlık grevi eylemi 5'inci ayına girdi
09:09 Sönük: Kadın iradesini tanımayanlara cevabı 31 Mart'ta vereceğiz
09:06 '31 Mart zaferinin resmini Newroz’da verdik’
09:04 Katledilen 7 sivil için de ‘zaman aşımı' kararı alınmış!
09:04 Eşbaşkan adayları Bedlîs'te tempoyu arttırdı
09:03 Dep için bin hareketli seçmen hedefi
09:02 Dêrgul'de seçmene asker baskısı
09:01 Gazeteci Drewş: KDP Türkiye'ye gardiyanlık yapıyor
09:01 'Dilovası'nı kadının rengiyle görünür hale getirelim'
09:00 Qamûşan ve Pazarcix’ta rüzgar DEM'den yana