İşinsanı Osman Kavala’nın da aralarında bulunduğu 16 sanıklı Gezi davasının 6’ncı duruşması Silivri Cezaevi Kampüsü içinde bulunan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Duruşmanın olduğu salona giden tüm yollar sağlı sollu jandarma bariyerleri ile kapatılırken, yollarda 3 ayrı kontrol noktası kuruldu. Duruşma salonunun çevresi ve içerisinde yoğun önlem alındığı görülürken, duruşmayı izlemeye gelen gazeteci ve yabancı heyetler didik didik arandıktan sonra salona alındı.

 

Duruşmaya yurtdışından ve yurtiçinden çok sayıda heyetin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri, insan hakları savunucuları, çok sayıda STÖ temsilcisi, Gezi direnişi döneminde polis tarafından öldürülen Berkin Elvan’ın ailesi katıldı. 

 

SAVCI TALEPLERİN REDDİNİ İSTEDİ 

 

Savcı ara celsede sunduğu mütalaasında 840 gündür tutuklu olan Osman Kavala ile Yiğit Aksakoğlu, Mücella Yapıcı hakkında ağırlaştırılmış müebbet cezası isterken, 6 kişi hakkında ise 15 yıl ile 20 yıl arasında hapis cezası talep etti. Osman Kavala, tutuksuz sanıklar ve avukatlarının hazır bulunduğu duruşma kimlik tespitlerinin ardından başladı. İddia makamı esasa ilişkin mütalaanın özetini okudu. Ara celsede sunulan mütalaanın aynısını tekrar eden savcı, avukatların süre taleplerinin reddedilmesini, Osman Kavala, Mücella Yapıcı ile Yiğit Aksakoğlu’nun ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırılmasını, Kavala’nın tutukluluk halinin devamını istedi. 

 

USUL TARTIŞMASI

 

İddia makamının ardından Kavala’ya söz vermek isteyen mahkeme heyetine itiraz eden savunma avukatları ile başkan arasında kısa süreli tartışma yaşandı. Avukatlar duruşmada usulsüzlük yapıldığını söylerken, mahkeme sanıkların savunmasının alınmasını istedi. Buna itiraz eden avukatlar talep dilekçelerini yeni gönderdiklerini ve bu dilekçelere iddia makamının bakmadığını belirterek taleplerinin dinlenmesini istedi. Bunun üzerine avukatlara söz veren mahkeme heyeti avukatların taleplerini almaya başladı.

 

EKSİK HUSUSLARIN DOSYAYA EKLENMESİ İSTENDİ

 

İlk olarak söz alan Yiğit Aksoy’un avukatı eski İstanbul Baro Başkanı Turgut Kazan, savcının taleplerini görmediğini belirterek, “Savcı hiçbir şey bilmiyor. Ne istediğimizi bilmeden duruşmayı uzatma amacıyla verilmiş deniliyorsa o iddia makamı değildir” dedi.

 

Oyuncu Mehmet Ali Alabora’nın avukatı Kaan Karcılıoğlu ise dosyadaki telefon dinleme kayıtlarının kendilerine verilmesini istedi ve bunlar üzerinde oynanıp oynanmadığına bakmak istediklerini söyledi. Müvekkili hakkında sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarıyla ilgili daha önce takipsizlik kararı olduğunu hatırlatan Karcılıoğlu, bunların da dosyaya eklenmesini istedi.

 

İnan Emekçi’nin avukatı Aynur Tuncel Yazgan ise şöyle dedi: “Toplanmasını istediğim delillerle ilgili bir karar vermediniz. Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre tanık hazır edilmişse, belge sunulduysa mahkeme kabul etmek zorundadır. Tanığımız buradadır. Bizim için dinlenmesi gerekli bir tanıktır. Dinlenmesini talep ediyorum” dedi.

 

‘VERİLECEK KARARIN EKSİKSİZ OLMASI GEREK’

 

Avukat Bahri Belen ise yargılamanın bu aşamasında yerine getirilmesi, tamamlanması, duruşma aşamasında yargılama faaliyetinin tamamlanabilmesi için yasadaki normların ve normların ötesinde CMK'nın temel ilkelerine uygun bir sürecin izlenmesi gerektiğini söyledi. Bu normların yerine getirilmediği takdirde ceza muhakemesi sürecinde kuralları ihlal edenlerin cezalandırılması gerektiğini vurgulayan Belen, “Bulunduğumuz noktada yargılama faaliyeti, savunma ve mahkemenin vereceği hüküm faaliyetinin eksiksiz olması gerek. Peki, biz hangi aşamadayız? Bu iddianame ve delillere göre, sanıkların sorgusunu aldınız. Bu tamamlandı. Ondan sonra sanıkların savunmasına yönelik deliller nerede? Bunlar toplandı mı? Bize göre deliller yok. Biz de mecbur bırakıldığımız için savunma delillerini sunmak istiyoruz. Mahkeme önüne getirilmiş delillerle hüküm kurar diyor CMK. Bunlar dosyaya konulduktan sonra kanuna göre ne olması gerekiyor.” 

 

‘TAHKİKAT AŞAMASI TAMAMLANMADI’

 

Tahkikat aşamasının tamamlanmadığını dile getiren Belen, “Usule aykırı dinlenen bir tanık var. Size göre usule uygun olabilir. Ancak bizim tanıklarımız dinlenmedi. Yazılı belgeler tartışılmadı. Mütalaa aşamasına böyle gelinir. İki tane polis ve Murat Papuç tanık dinlendi. Gaz maskesinden bahsetti ifadesinde Papuç. Bu maske salona getirilmedi. Bu maskeyi kim satın aldı, kim kullandı, Gezi'ye katılanlarına maskesine benziyor mu? Bunlar sorulmadı çünkü mahkeme önüne getirilmedi. Eğer bu maske ile Türkiye halkının özgürlükler ve demokrasi konusunda akıl almaz bir tarihi deney yaşadığı Gezi olayının yargılamak istiyorsanız bu dosya, hakimler, savcılar ve biz bu Papuç'un altında kalırız. Aslında bu dosya muhteşem Gezi eyleminin altında kalır” diye konuştu.

 

‘TALEPLERİNİ SIRALADILAR’

 

Sanık avukatları, dinlenmesini istedikleri tanıkların salon dışında beklediklerini ve bunların dinlenmesini istedi. Davada eksik olan birçok hususun olduğunu belirten avukatlar, müvekkilleri Osman Kavala’nın başkanı olduğu vakıfla ilgili doğru dürüst delillerin toplanmadığını ve bunların toplanmasını istediler. Avukatlar, iddia makamının davayı uzatma yönünde taleplerin reddedilmesini istediğini, ancak davada toplanması gereken çok fazla delil olduğunu ve bunlar usulünce toplanmadan davanın bitirilemeyeceğini belirtti. Avukatlar, getirdikleri tanıkların dinlenmesini, dosyada olan eksik hususların giderilmesini, ses kayıtlarının taraflarına iletilmesi ve esasa ilişkin savunma için süre talebinde bulundu.

 

Avukatların beyanlarının ardından mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi. Aranın ardından Osman Kavala’nın savunması ile duruşma devam edecek.