DİYARBAKIR – Diyarbakır Barosu, bireysel silahlanmaya dikkat çekmek amacıyla düzenledikleri açıklamada, devletin öncelikle toplumdaki şiddet eğilimini ve bunun aracı olan silah kullanımını ortadan kaldıracak tedbirleri alması gerektiğini vurguladı.
Diyarbakır Barosu avukatları Müzeyen Boylu ile Armanç Arkaş'ın silahlı saldırı sonucu öldürülmesinden sonra öne çıkan bireysel silahlanmaya dikkat çekmek amacıyla basın açıklaması yaptı. Kayapınar ilçesine bağlı Mahabat Bulvarı üzerinde bulunan Azel Çetin Plaza önünde düzenlenen açıklamaya çok sayıda baro avukatları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. “SilahlanMa” pankartının açıldığı açıklamada Armanç Arkaş’ın resminin olduğu döviz açıldı. Eyleme katılan avukatlar Müzeyen Boylu ile Armanç Arkaş'ın resimlerinin olduğu çıkartmaları taktıkları açıklamayı avukatlar adına Baro Başkanı Cihan Aydın okudu.
‘4 AVUKAT SİLAHLI SALDIRI SONUCU HAYATINI KAYBETTİ’
Avukat Armanç Arkaş’ın, 22 Haziran tarihinde iki grup arasında çıkan kavgayı ayırmak isterken taraflardan birinin silahından çıkan kurşunla yaşamını yitirdiğini belirten Aydın, 1 ay önce ise avukat Müzeyyen Boylu’nun sokak ortasında boşanmak istediği eşi tarafından vurularak yaşamını yitirdiğini hatırlattı. Dün İstanbul Barosuna bağlı olarak görev yapan avukat Hüseyin Yama’nın silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybettiğini hatırlatan Aydın, 2019 yılı içerisinde Aksaray Barosuna bağlı olarak görev yapan avukat İbrahim Ergin’in de dahil olmak üzere toplam 4 avukatın silahlı saldırı sonucu kaybettiğini söyledi.
‘GÜNDE 6 KİŞİ YILDA 2 BİN 187 KİŞİ HAYATINI KAYBEDİYOR’
İnsan topluluklarında şiddetin daima var olduğunu belirten Aydın, Türkiye’de şiddetin, ürkütücü bir şekilde artarak hayatın her alanında yayılmış bulunduğunu ifade etti. Her gün evlerde, okullarda, sokaklarda şiddetin farklı ve dehşet verici yüzüne tanıklık ettiklerini söyleyen Aydın, “Bunun en temel sebeplerinden biri de bireysel silahlanmadır. Silahlanma ne kadar artarsa bu silahların kullanımı da o derece artar. Türkiye’de son 10 yılda ruhsatlı veya ruhsatsız silah sayısı en az 10 kart arttı. Umut Vakfı'nın hazırlamış olduğu ‘Türkiye’de Silahlı Şiddet Haritası-2018 raporuna göre; Günde 6 kişi, yılda 2 bin 187 kişi bireysel silahlanma sebebiyle hayatını kaybederken, birçoğu ağır olmak üzere, 3 bin 529 kişi yaralandı. İçişleri Bakanlığı’nın 2017 Mayıs verilerine göre ise, 2016 yılının sonu itibari ile ruhsatlı tabanca sayısının 308 bin 296’sı sivil vatandaşa ait olmak üzere toplamda 692 bin 921 ruhsatlı tabanca olduğunu açıkladı. Yine İçişleri Bakanlığı, sadece 2018 yılı içerisinde, toplamda 77 bin 185 silah ruhsatı verildiğini açıklamıştır. Ayrıca yüzde 85’i ruhsatsız olmak üzere toplamda 25 milyon civarı bireysel silah bulunmaktadır” diye belirtti.
‘DEVLETİN KONTROL VE DENETİM GÜCÜ YETERSİZDİR’
Aydın, Türkiye’de son yıllarda bireysel silahlanmanın artmasındaki en büyük etkenlerden birinin silah ruhsatı almanın kolaylaştırılması ve bireysel silahlanma üzerindeki denetimin az olduğunu vurguladı. Toplumda silah bulunduran insanların sayısındaki artışın ülkeden ülkeye değişiklik gösterdiğin ifade eden Aydın, “Bireysel silahlanma Türkiye’de işlenen birçok suçun artmasına neden olmuştur. Ayrıca ruhsatsız silahların kolay temin edildiği hatta ruhsatsız silahların internetteki bazı satış firmaları aracılığıyla kargo yolu ile bile satın alındığı; yetişkinler dışında çocukların da bu ruhsatsız silahları edinerek eğitim gördükleri kurumlara bu silahlarla gittikleri bilinen bir gerçektir. Devletin bu sorun karşısındaki kontrol ve denetim gücü ise oldukça yetersizdir” şeklinde konuştu.
‘TEDBİRLER ALINMALI VE DENETİLMELİDİR’
Kamu gücünü elinde bulunduran devletin, toplumun huzuru ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğunu ifade eden Aydın, devlet öncelikle toplumdaki şiddet eğilimini ve bunun aracı olan silah kullanımını ortadan kaldıracak ya da en aza indirecek tedbirleri alması gerektiğini vurguladı. Ruhsatlı ya da ruhsatsız silah edinmeyi zorlaştıracak, caydıracak düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirten Aydın, “Bununla ilgili eğitim ve denetim mekanizmasını devreye sokmalıdır. İnternetten satış gibi işlemleri engellenmelidir. Televizyon programları, dizi, film, reklam gibi medya içeriklerinin silah kullanmaya teşvik edici yayınlarıyla ilgili daha ciddi tedbirler almalı ve denetlemelidir. Bireysel silahsızlanmaya yönelik programlar yapılmalıdır. Siyasiler, sanatçılar, bilim insanları ve toplumda söz sahibi diğer kişiler silahsızlanma programlarına dahil edilmelidir. Ulusal ya da uluslararası silah ticaretinin denetiminin arttırılmalı ve suça karışanlarla ilgili etkin soruşturmalar yapılmalıdır” dedi.
‘MÜCADELE ETMEYE ÇAĞIRIYORUZ’
Alkollü eğlence mekanlarının denetimlerinin sıklaştırılmalı ve eğlence mekanlarına silah ile giriş yasaklanması gerektiğini belirten Aydın, şunları söyledi: “Yine eğlence mekanlarında silahların konulacağı kasaların işyeri açma ruhsatı ile birlikte zorunlu hale getirilmesi, kolluk görevlilerinin görev saatleri dışında eğlence mekanlarına silahları ile girişlerinin yasaklanması, kentin işlek caddeleri ve ana arterleri boyunca trafik denetimlerinin arttırılması gerekmektedir. Ayrıca, buradan toplumun tüm bileşenlerine bireysel silahlanmaya dur demek ve silahsız bir toplum için ortak bir platform kurarak mücadele etme çağrısında bulunuyoruz, çünkü biliyoruz ki bir toplumun yarınlarını kurtarmak için bugünden işe başlamak gerekir.”
Açıklama Armanç Arkaş'ın silahlı saldırı sonucu öldürüldüğü yere gül bırakıldıktan sonra son buldu.
Baro sosyal medya üzerinden de bireysel silahlanmaya karşı kampanya başlattı.