Hamzaoğlu: Tecridin amacı insanı yaşarken çürütüp hiçleştirmek

img

İSTANBUL – Tecrit uygulamasının, insanı yaşarken çürütüp hiçleştirmeyi amaçladığını söyleyen HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, bu nedenle insani olarak kabul edilemeyeceğini vurguladı. Hamzaoğlu, HDK olarak yerel seçim hedeflerinin ise, AKP-MHP iktidarının İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde kaybetmesine dönük olduğunu ifade etti.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, Ankara'da yaşanan tren kazası, Meclis'teki bütçe görüşmeleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve buna karşı başlatılan açlık grevleri ile birlikte yerel seçimler, olası Minbiç operasyonu ve Fransa'daki ‘Sarı Yelekliler’ eylemine ilişkin Mezopotamya Ajansı'nın (MA) sorularını yanıtladı. 
 
Ankara’da yaşanan tren kazası faciasından başlarsak, sadece bu yıl içerisinde Çorlu’dan sonra yaşanan ikinci facia. Demiryolu dünyada en güvenli ulaşım sayılırken, Türkiye’de bu kadar sık kazanın yaşanmasının nedeni ne? 
 
Demiryolu seyahati dünyadaki en güvenilir ulaşımdır. Dolayısıyla ölümlü kaza oranının en düşük olduğu bir ulaşım sistemi olarak bilinir. Bizde ise hükümet, modernizasyon çalışmaları adı altında "treni biz hızlı götüreceğiz" dedi. Bunu da inşaat sektöründe olduğu gibi yapacaklarını sandılar. İlk felaketi Pamukova’da yaşadık. Bu yıl yine Çorlu’da aynı felaketi yaşadık. Çorlu’da modernizasyon çalışmalarında şirketin karını artırabilmek adına normal kurallara uygun denetimin yapılmadığını gördük. Ankara’da yaşanan tren kazasının da sinyalizasyon nedeniyle meydana geldiği ifade ediliyor. Son olarak çıkan haberlerde bir aya yakın bir süredir sinyalizasyon sisteminin çalışmadığı ve oradaki görevlilerin telsizlerle işlerini yaptıkları belirtiliyor. 
 
Bu nedenle o anda, o görevlilerin ihmaliyle meydana gelmiş bir kaza değil, doğrudan doğruya AKP hükümeti tarafından kurulan sistemin çöküşüdür. Sistemin insan yaşamına karşıtlığının bir göstergesidir. Sistemi modernize ettiğinde ölümlü kaza artıyorsa, bu teknolojiyi kullanacak kapasitede ekibinin olmadığını gösterir. Bu alanda yetişmiş emek gücünü tasfiye edip, eğitim görmemiş kendi kadrolarını oralara istihdam ettiğinde bu kazaların meydana gelmesi kaçınılmazdır. 
 
Yaşamını kaybetmiş bütün yurttaşlar için ailelerine ve topluma başsağlığı diliyorum. Bunu görünür kılmamız gerekir. Sıradan bir olay değil demiryollarında yaşanmakta olan. Alanın özelleştirilmesi, özel sektöre, kendi yandaş sermaye odaklarına peşkeş çekilmesi bir yana bunun bedeli toplum tarafından ödeniyor. Toplum yararına kurdukları sistem olmadığı gibi aksine kurulmuş sistemleri de bozuyorlar.
 
 
Meclis’te süren bütçe görüşmelerine gelirsek. Bu yıl ilk kez bütçe Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanıyor. Diğerlerinden farkı nedir?
 
2002 yılı bütçesinin büyüklüğü ülke GSYİH’in yüzde 34’ü kadardı. 2017 bütçesi ise, yüzde 22’si. Aradaki bu fark doğrudan doğruya kamusal denetimden, ülkenin öz kaynaklarının nereye nasıl harcanacağının kaçırılmasından meydana geliyor.
 
 
Türkiye’de siyaseten ilk kez bütçe, Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanıp TBMM Genel Kurulu’na gönderildi. Daha önce Başbakanlık tarafından hazırlanıyor, Maliye Bakanlığı tarafından bu işlemler yapılıyordu. Bu yönüyle ilk olmasına rağmen içerik olarak bir farklılığı bulunmamaktadır. Türkiye’de Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın çok küçük bölümü genel bütçede yer alıyor. Kamusal harcama olmasına rağmen, silah sanayisine ayrılan kalemler ise bütçede yer almıyor. 
 
AKP hükümetinden önce 2002 yılı bütçesinin büyüklüğü ülke Gayrisafi Yurtiçi Hasılası'nın yüzde 34’ü kadardı. 2017 bütçesi ise, yüzde 22’si. Aradaki bu fark doğrudan doğruya kamusal sdenetimden, ülkenin öz kaynaklarının nereye nasıl harcanacağının kaçırılmasından meydana geliyor. 
 
Yine bu bütçe görüşmelerinde gördük ki Türkiye’nin 2018 yılı başı itibariyle yaklaşık 134 milyon dolar dış borcu var. Eğer bunu biz 1 Ocak itibariyle dolar bazında ödeyebilmiş olsaydık 509 milyar TL olacaktı. Ama 1 Kasım 2018 tarihi itibariyle bu borca baktığımızda bunun 753 milyar TL’ye çıktığını görüyoruz. Arada 244 milyar TL’lik bir fark var. Bu da Türkiye’de çok tartışılmayan devalüasyonun ne anlamına geldiğini ifade ediyor.
 
Yine TL bazında baktığınız zaman 2019 yılı bütçe önerisinin, 2018 yılından farklılaştığını görüyoruz. 2018 yılı için bütçe 2017’nin Kasım’ında ilan edilmişti. 2019 yılı bütçesi yine Kasım 2018 ilan edilmiş olduğunu düşündüğümüzde, 2019 bütçesi 2018 bütçesinin yüzde 20 altındadır. 2018 bütçesi çalıştığım rakamlar itibariyle 128 milyar dolardı. 2019 bütçesi ise 171 milyar dolar. Aradaki fark 43 milyar dolar.
 
Peki, bu açık nasıl kapatılacak?
 
Patronlardan herhangi bir şekilde vergi almamak konusunda AKP hükümeti büyük kararlılık gösteriyor. AKP hükümetinden önce şirketlerin karının yüzde 46’sı vergi olarak alınıyordu. AKP tarafından bu pay, 2003 ve 2006’da çıkarılan kanunlar ile yüzde 20’ye düşürüldü. Düşünebiliyor musunuz 100 TL’lik kazancın 46 TL’sini vergi olarak alırken, şimdi ise 20TL’si vergi olarak alıyorlar. Patronlardan almadıkları bu bütçe gelirlerini iki yoldan telafi ediyorlar. Bir tanesi emekçiden aldıkları vergiler, diğeri ise küçük esnaftan aldıkları vergiler.
 
Tabi bu da yetmiyor. Ne yapıyorlar vergilendirmiş paralarla yapmış olduğumuz alışverişlerimizi yeniden vergilendiriyorlar. İşte benzin vergili, ekmek vergili, gazete vergili ama pırlantanın KDV’si yok. 
 
 Bildiğiniz üzere HDP Milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 38 gündür açlık grevinde. Bir hekim de olmanız itibariyle tecridin insan sağlığı üzerindeki etkisi nedir?
 
Tecrit, uygulaması bir insanlık suçudur. Çünkü tecridin hedefi insanın içini çürütmek, yaşarken yoksunlaştırıp hiçleştirmektir. O nedenle insani olarak kabul edilemez.
 
Leyla Güven yoldaşımı buradan sevgi ve dostlukla selamlıyorum. Kendisiyle değişik dönemlerde yine halklar için daha iyi neler yapılabiliriz tartışmalarını, birçok toplantıda beraber yürüttük. Devletlerin kendi hukukları var. Bunlardan bir tanesi de ceza hukukudur. ‘Ben bunları suç sayarım. Bunlar işlendiğinde de seni kişisel özgürlüğünden alıkoyar hapishaneye atarım’ diyor. Şimdi kişisel özgürlükleri engellemek insanı ıslaha yöneliktir. Hukuksal kavramda bunu böyle bir ilişkisi vardır. Bunu anlayabiliyoruz, bu evrensel bir uygulama. İşlenen suça göre hangi hapis cezası uygunsa, o süre zarfında cezaevinde kalıyorsunuz ve günlük yaşamsal özgürlüğünüz kısıtlanıyor. Ama tecrit dediğiniz zaman sizin insan olma melikeleriniz elinizden alınıyor. 
 
Yani doğrudan doğruya kendiniz dışında birileriyle temas etmenizi, kitap, gazete okumanızı, çağımız itibariyle televizyonda haberleri izlemenizi, yakınlarınızla görüşmelerinizi hukuksal anlamda size savunmanlık yapabilecek avukatlarınızla görüşmelerinizi engelliyor. Bu da doğrudan doğruya bir insan olarak varlığınızı korumanızı engelliyor. Yani tecrit, sizi yaşarken öldürmek demiyorum, yok etmek anlamına gelir, yoksunlaştırmak anlamına gelir. Sizi niteliksiz bir hale getirmek, her şeyden azade ederek her şeyin dışında tutmaktır. 
 
Bir insanın, insan olarak kalabilmesi için dışarıdan uyaranlara gereksinimi vardır. Bu sestir, ışıktır bir yönüyle, ısıdır. Ama bunun dışında bilgidir, tanıdıklarının sesidir, görüntüsüdür. Bilgi dediğimiz de haber kaynaklarıyla olur, kitaplarla olur, haberlerle, televizyonlarla olur. Şimdi bu dış uyaranlardan insanları yalıtmak, insani özelliklerinden yoksunlaştırmak, içini çürütmek hedefini gütmektir ve bu doğrudan doğruya insanın sağlığına bir müdahaledir. 
 
Tecrit, uygulaması bir insanlık suçudur. Çünkü tecridin hedefi insanın içini çürütmek, yaşarken yoksunlaştırıp hiçleştirmektir. O nedenle insani olarak kabul edilemez. 
 
 Yerel seçime gelecek olursak, 31 Mart'ta yapılacak bu seçim, diğer seçimlerden ne kadar farklı. Varsa bu farkı oluşturan nedenler neler? 
 
31 Mart’ta sadece belediye başkanları, meclis üyeleri ya da muhtarlar seçilmeyecek. Bu sandık kurulduğunda siz ‘Bu sisteme devam edelim mi, etmeyelim mi?’ diyeceksiniz.
 
Öncelikle yerel seçimler çok erken gündeme geldi. Bu da ekonomik kriz, özgürlük sorunları, hapishanedeki tutuklular ve hapishanelerdeki yaşam koşulları gibi çok sayıda hayati konunun gündem olmasına şans vermedi. Bu konuda özel çaba göstermemeyi bir eksiklik olarak ifade etmek isterim. 
 
Yapılması planlanan bu yerel seçim, bildiğimiz diğer sıradan yerel seçimler gibi değildir. 16 Nisan 2017’de fiilen uygulanan Başkanlık sistemi, yapılan referandum ile kabul edildi. Ama bu sistem resmen 24 Haziran seçim sonuçlarıyla beraber yürürlüğe girmiş oldu. İşte bu yerel seçim bu uygulamanın gerçekten vatandaş tarafından kabul edilip, edilmeyeceğinin oylaması olacaktır. Yani biliyorsunuz referandum süreci OHAL koşullarında, doğrudan doğruya hukuk dışı ve gayrimeşru bir zeminde gerçekleşti Ve AKP-MHP, anayasa değişikliği paketinin içeriğini halktan gizledi. O dönem ‘evet’ oyu verenlerin yüzde 90’ının bu metni görmediklerini biliyorum. Metin çünkü kamuoyuyla paylaşılmadı. Merkez medya hiçbir şekilde bu metni tam olarak yansıtmadı. Onun için uygulamaya başladığı tarih itibariyle pek çok uygulama biçimleri insanlar tarafından görünür hale geldi. İşte bizim ‘hayır’ vermişlere ve ‘evet’ verip pişman olanlara bunu anlatmamız lazım. 
 
31 Mart’ta sadece belediye başkanları, meclis üyeleri ya da muhtarlar seçilmeyecek. Bu sandık kurulduğunda siz ‘bu sisteme devam edelim mi, etmeyelim mi?’ diyeceksiniz.
 
HDK olarak sizin yerel seçimlere dair yaklaşım ve hedefleriniz ne yönde? 
 
HDK’nin temel hedefi, AKP-MHP iktidarının kaybetmesi olmalıdır ya da geriletilmesi olmalıdır. Ne demek bu? İstanbul’da AKP kaybetmelidir, Adana’da MHP kaybetmelidir, Ankara’da AKP kaybetmelidir, Bursa’da, Antalya’da, Balıkesir’de kaybetmelidir. Buralar iktidar tarafından kaybedilirse, bu ülkede taşlar halklar için, emekçiler için, yoksullar için yeniden yerine oturmuş olur. En azından oturmanın olanakları ortaya çıkar. O nedenle en azından Kürt illeri dışındaki bu illerde bunu çok açık söylemek lazım. Bu hedefe ulaşmak için tam da referandumda olduğu gibi yerelden, meclislerden yönetimin önceleneceği vurgusunu büyük bir heyecan ve inanarak yapmak gerekir.
 
Bunun HDP’yi görmezden gelen muhalefete de bir yanıt olacağını vurgulamak istiyoruz. Özellikle Hayır Meclisleri’nde doğal olarak sol ve sosyalistler bir araya gelerek çalışmışlardır. Herhangi bir aidiyeti olmayıp, orada çalışanlar vardı. Şu anda yine bu bileşenlere ulaşılabilinir. Yeter ki biz yetkinin oralarda olduğunu ve oralardan meclislerin kendilerini belirleyeceğini anlatalım. Bu Türkiye’de seçime katılımı da arttıracaktır.
 
Yerel seçimler bölgede belediyelerine kayyum atanan kentler için ne anlam ifade ediyor?
 
Kürt kentleri için tabi ki çok daha başka. Kürt kentlerinin sandığa yansıyan özgür iradesine el konulmuştur. Kürt halkı da bunun farkında. Kürt halkının politikleşme düzeyi Türkiye toplumunun tamamen üzerindedir. Neyin ne olduğunu biliyor ve fark ediyor. O bakımdan her türlü devlet müdahalesine rağmen, Kürt halkı tehditlere aldırış edecek bir halk değildir ve iradesini sandığa yansıtacaktır. Eğer siyaseten büyük hatalar yapılmazsa referandumun daha gerisinde bir oy çıkacağını düşünmüyorum. O nedenle de Kürt illerinde seçmen el konan iradesini tekrar geri alacaktır. 
 
AKP Hükümeti, 24 Haziran seçimleri öncesi milliyetçi oyları konsolide etmek amacıyla Efrin’e yönelik bir operasyona girişti. Şimdi yerel seçimler öncesi bu kez Fırat’ın doğusuna dönük operasyon tehditlerinin dillendirilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
 
Fırat’ın doğrusuna yönelecek bir operasyon, Afrin’de olduğu gibi yerel seçimleri hedefleyen, MHP-AKP tabanını konsolide etmeye çalışan bir faaliyettir. 
 
Siyasi bir harekâttır. Yani yerel seçimleri hedefleyen, yerel seçimlerde seçmenini MHP-AKP tabanını konsolide etmeye çalışan bir faaliyettir. Onun ötesinde bir girişim olarak görmek mümkün değil. Afrin’de de benzer bir şey olmuştu. Barışçıl bir yaşam alanı bölgesi olan Afrin’e müdahale neyse, şimdi yaşanan gelişmeler de aynıdır. Afrin’e yapılan tamamen siyasi bir harekâttı. Afrin’e girilmesiyle orada bir talan yaşandı. Kenti terk edenler hala kentlerine dönemedi. Şimdi Minbiç’te de yaşanan budur. Yani yeniden seçmenin konsolidasyonu için böyle bir şey dillendiriliyor. Afrin’deki süreçte Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından bir zat; ‘Rusya bize müsaade etmeseydi bırakın uçakları, insansız hava araçlarını dahi sınırın ötesine çıkartıp, burnumuzu gösteremezdik’ demişti. Şimdi yaşanan gerçeklik bu… 
 
Türkiye’nin oradaki askeri varlığı nelere bağlı, nasıl yürüyor meselesi, uluslararası arenada bu şekilde görülüyor. Dolayısıyla egemenliğimiz meselesi başka ülkelerin topraklarında yürüyecek bir iş değildir. Uluslararası belirlenmiş kurallar var. Ülkemizin de bu kurallara uyması gerekir. Suni gerekçeler yaratarak kamuoyunu yanıltmak ya da insanların yaşamı üzerinden oy devşirmeye çalışmak her zaman deşifre olmuştur. Tarih buna benzer uygulamalarla doludur.
 
Son olarak Fransa’da gelişen "Sarı Yelekliler" eylemini nasıl okumak lazım?
 
2013’te başlayan Gezi isyanı, 81 ilin 79’unda yaşanmıştı. Onun için önemli bir isyan. Tek bir günde, haftada, ayda veya yılda yaşanan olumsuzluklara tepki olarak olmamıştı. 
 
29 Ocak 1980’de neoliberalizmin uluslararası ağına ekonomik olarak bağlandı. Yani işçiden emekçiden, yoksuldan, çiftçiden alınıp uluslararası sermayeye aktarılmaya başlandı. O günden 2013’e kadar ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi olarak kaybedenlerin esasında isyanıydı. 1980’den beri kaybedenlerin öfkesinin dışavurumuydu. 
 
Şimdi Fransa’da yaşananları anlamaya çalışırken de, bu pencereden bakmak gerekir. Fransa’da yaşanan bu son gelişmeleri Macron döneminin bütünlüğü itibariyle ellerinden alınmaya çalışılan her türlü haklara bir tepki olarak görmemek lazım. Bu insani bir yaşam talebi olarak görülmelidir. Bunu lehte olanlar da aleyhte olanlar da böyle görmeliler. Bu talepleri işçinin, emekçinin, köylünün doğrudan doğruya günlük hayatında olumlu değişikliklere dâhil olmasını düşünüyorsak son on yılda yaşananların sonucu olarak ortaya çıktığını görmemiz ve bu nedenle gerçekten insan olmanın doğasından gelen eylemlilikler olduğunu görmek gerekir. O nedenle de bu sınıfsal bir eylemdir. Bu doğrudan doğruya emek gücünü satarak yaşamak zorunda olanların talebidir.
 
MA / Sadiye Eser - Ferhat Çelik
 
 

Diğer başlıklar

26/03/2024
15:20 DEM Parti hasta tutsaklar için Meclis araştırması istedi
15:17 Riha’da bir kadını katletme girişimi
14:54 Öğretmenevi’ndeki yolsuzlukla ilgili davada savcı değişikliği!
14:43 Sedyeyle cezaevine götürülen Yıldız için AYM'ye başvuru
14:27 516 isim ve kurumdan DEM Parti’ye destek açıklaması
14:26 Akademisyen Sirman'ın telefon görüşmesi suçlama konusu
14:17 Eski vekil Demirel ‘Cumhurbaşkanına hakaretten’ beraat etti
13:54 Kameraman Akkaya’nın tutukluluğunun devamına karar verildi
13:52 Tarihi Mêrdîn'de istinat duvarı çöktü
13:28 Yargıtay seçimleri: 5'nci turda da sonuç çıkmadı
13:18 Gazeteciyi hedef gösteren Yeni Şafak muhabirine tazminat cezası
12:30 DEM Parti'den Ahmet Saymadi'ye ilişkin açıklama
12:10 Kavak S Tipi’nde keyfi disiplin cezaları
11:35 3 yıldır haber alınamayan Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusu
11:14 Hatay'da sağanak ve fırtına: Konteynerleri su bastı, çatılar uçtu
10:57 Bakırhan’dan Erdoğan’a: Muhatap Newroz alanlarındaki milyonlardır
10:45 Öcalan’ın özgürlüğü için 3 milyon imza toplandı
10:21 KYK yurdunda şüpheli ölüm
10:03 Kaçak maden ocağında iş cinayeti
10:00 Churchill House’da Newroz resepsiyonu verildi
09:57 Bedlîs ve Tetwan'da eğitime bir gün ara verildi
09:40 Şirnexli kanaat önderleri: DEM Parti'ye sahip çıkalım
09:31 Dünya Tiyatro Günü: Kürt oyuncular yasaklara direniyor
09:19 Gençlerin umudu DEM Parti!
09:12 Kürt gazeteci 154 gündür KDP istihbaratının elinde
09:10 Cezaevlerindeki açlık grevi eylemi 5'inci ayına girdi
09:09 Sönük: Kadın iradesini tanımayanlara cevabı 31 Mart'ta vereceğiz
09:06 '31 Mart zaferinin resmini Newroz’da verdik’
09:04 Katledilen 7 sivil için de ‘zaman aşımı' kararı alınmış!
09:04 Eşbaşkan adayları Bedlîs'te tempoyu arttırdı
09:03 Dep için bin hareketli seçmen hedefi
09:02 Dêrgul'de seçmene asker baskısı
09:01 Gazeteci Drewş: KDP Türkiye'ye gardiyanlık yapıyor
09:01 'Dilovası'nı kadının rengiyle görünür hale getirelim'
09:00 Qamûşan ve Pazarcix’ta rüzgar DEM'den yana
09:00 26 MART 2024 GÜNDEMİ
25/03/2024
23:59 AKP Şirnex’te gıda kolisi dağıtmaya başladı
22:44 Moskova’daki saldırıda 139 kişi hayatını kaybetti
20:53 Demokratik kurum ve partilerden Agrobay işçilerine destek açıklaması
20:37 Cezaevinden izinli çıkan Uğur Falay, 2 kadını katletti
20:32 Şenyaşar ailesine Halkevleri ve KESK’ten destek
19:43 Serêkanîyê’de halk buluşması mitinge dönüştü
19:37 DBP Eş Genel Başkanı Uçar, Dêrsim’de halkla buluştu
19:34 Licê'de askeri operasyon
19:16 Dîlok’da 2’si çocuk 3 kişi tutuklandı
18:55 BMGK, Gazze'de ateşkes talep eden karar tasarısını kabul etti
18:28 22 kurumdan çağrı: 1 Mayıs'ı Taksim’de örgütleyelim
18:02 Ferit Şenyaşar: Hiçbir makam insan hayatından önemli değildir
17:46 SOHR: İdlib’te ‘silahsız bölgede’ 49 kişi öldürüldü
17:31 Hatimoğulları: İrademizi çalmalarına asla müsaade etmeyeceğiz
17:17 MHP'li belediyeden mera ve ormanlık alana taş ocağı
17:15 Wêranşar’da onbinlere seslenen Zana: Kürtler Medine dilencisi değil
17:07 TMMOB Amed: Kaçak yapılardan ev almayın
17:02 Yargıtay seçimi üçüncü tura kaldı
16:54 Qers mitingine katılım çağrısı
16:11 Pîranşar’da kulübesi yıkılan ayakkabı tamircisi intihar etti
16:01 Kadir İnanır’ın tetkik sonuçları olumlu çıktı
15:37 Adalet Nöbeti’nde tutuklularla dayanışma çağrısı
15:19 Hatimoğulları: İktidar barış çağrılarına savaş zirveleri ile yanıt veriyor
15:15 Zehirlenen öğrencilere ziyaret
15:07 Dilovası’da DEM adaylarına yoğun ilgi
14:53 Gözaltında darp edilen Kaval serbest bırakıldı
14:52 Gabar Dağı’nda yasak 7’nci kez uzatıldı
14:48 Sedyeyle tutuklanan Yıldız cezaevinde fenalaştı
14:43 DEM Partililer barikatları aşa aşa geliyor
14:35 İzmir'de 396 şoför kontak kapattı
14:29 Zana: Direndik milyonlara ulaştık, bu coşku iktidarı korkutuyor
14:25 Bakırhan Agirî’de: Yardım kolilerini alın oyunuzu vermeyin
14:17 Kozan’da imam istismardan tutuklandı
14:08 Akdeniz’e taşınan seçmenler arasında üç ‘paralı gazeteci’ çıktı!
13:46 Asrın Hukuk Bürosu’ndan açıklama: İmralı Adası giz perdesi ardında tutuluyor
13:22 FETÖ’den cezaevi yattı AKP için oy topluyor
13:16 DEM Parti’nin Sultançiftliği’nde stant açması engellendi
13:06 Ring kazasında yaralanan tutsak cezaevine götürüldü
12:35 Yargıtay başkan seçimi ikinci tura kaldı
11:31 Fırtına Deresi'ne taş kırma tesisi
11:26 Agirî'de onbinler alanı doldurdu
10:46 Adana’da CHP'ye çağrı: Dedikodulardan vazgeçin
10:21 ‘Mart seçimleri gölgesinde Kürtlere karşı soykırım hazırlığı’
09:33 Kayyım talanı sürüyor: Taşınmazlar yetmedi, paraşüt ekipmanlarını dahi devretti
09:24 Sedyeyle cezaevine götürülen Yıldız’ın oğlu: Cezaevinde kalamaz
09:17 Rojnews editörü Ahmet 153 gündür KDP istinbaratının elinde
09:16 120 gündür açlık grevindeler
09:15 Türkdoğan: DEM Parti Ankara için gerçek bir sol seçenektir
09:11 Peköz: IKBY operasyon onayı verirse kazanımlarını kaybedebilir
09:06 Ordu'da belediye eliyle doğa tahribatı
09:05 3 yıldır Abdullah Öcalan’dan haber alınamıyor
09:01 25 MART 2024 GÜNDEMİ
08:43 Xwebûn’un yeni sayısı çıktı: Agirê Newrozê li ezman jî vêket
07:47 Êlih’te binlerce genç şölende bir araya geldi
07:37 KYK yurdunda çok sayıda öğrenci zehirlendi
07:31 Colemêrg’te polis şiddeti
01:30 Mêrdîn’de DEM Parti’ye destek yürüyüşleri
24/03/2024
23:17 Temelli: Öcalan’ın bir cümlesi birçok şeyi değiştirmeye muktedirdir
22:31 Enternasyonalist gençler DEM Parti’yi ziyaret etti
22:12 Şirnexli gençlerden DEM Parti’ye destek yürüyüşü
21:58 Bayındır: Onların güçleri varsa bizim de halkımız var
21:36 Metîna alanı bombalandı
21:04 Akademisyen Sirman gözaltına alındı
20:45 Qileban’da gençler sordu, eşbaşkanlar yanıtladı
20:10 Şenyaşar ailesine ÖHD ve Ankaralı yurttaşlardan destek ziyareti
19:50 Batman Petrolspor karşılaşmasında Sönük’e yoğun ilgi
19:39 Kışanak'ın memleketinde kadınlardan dayanışma
19:09 TJA'dan 'Güneşin Sofrası' etkinliği
18:58 Dersim İttifakı’ndan mahalle çalışması: Dersim biziz, kazanacağız
17:35 ‘Abdullah Öcalan’ın masaya koyduğu çözümün önünde durabilecek güç yok’
17:20 Dilovası’nda halk buluşması: DEM Parti kirli zihniyetinize son verecek
17:14 Midyat ve Çelê'de Newroz ateşi yakıldı
17:08 Çewlîg’de AKP’li aday evini su basan yurttaşı darp etti
17:07 Kırsal mahallelerde halk buluşmaları: Zaman birlik olma vakti
17:01 DEM seçim çalışmalarını yoğunlaştırdı
16:47 Antalya'dan seslendiler: Newroz Deklarasyonu'nun arkasındayız
16:36 Taşımalı asker ve polisler kargo uçaklarla Îdir'e getirildi
16:31 Amedspor, Erzincanspor’u 4-1 mağlup etti
16:23 'Özgürlük ve çözüm' talebiyle aylardır eylemdeler
16:18 DEM Parti’li Koçyiğit Erxenî’de: 31 Mart’ta hesap soralım
15:31 Hatimoğulları Cihanbeyli’de: Newroz ateşini sandıklara taşıyacağız
15:25 Ankara'daki Newroz kutlamasında tecride tepki
15:11 Adana'da coşkulu Newroz: Barışın anahtarı İmralı'da
14:59 Agrobay işçileri yürüyüşün 7'nci gününde
14:16 Kışanak'tan Newroz’a mesaj: Ayağa kalk Ankara, DEM geldi!
13:32 Leyla Zana Curnê Reş’ten seslendi: Kürtler kazanacak
13:12 Kütahya'da 1 günde 3 madene onay
13:06 Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri açıklandı
12:32 Birçok kentte Newroz kutlaması
12:23 Adana ve Antalya'da onbinler Newroz halayında
11:51 Kadir İnanır hastaneye kaldırıldı
11:49 Rihalıların Newroz talebi: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü
11:26 DEM Parti Gençlik Meclisi’nden şölen etkinliği
11:00 Agirî Newrozu yarın
10:53 Jin ‘Demokratik ve özgür bir toplum için eşit temsiliyet’ başlığıyla çıktı
09:57 Alıkonulan gazeteciye dair 152 gündür açıklama yapılmıyor
09:40 Yıldız’ın tutuklanmasına tepki: Baştan sona hukuksuzluk
09:29 Açlık grevi eylemi 119'uncu gününde
09:11 Hezo ve Elkê'nin sorunlarına çözüm sözü
09:10 'Kaçakçılık ve rüşvet' davası: Binbaşıya beraat, astsubaya ceza
09:09 DEM Parti'den Rêya Armûşê ve Tuşba'da hummalı çalışma
09:08 Pazarcix seçmenleri: AKP’li adayın bavulunu hazırladık!
09:07 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' eylemleri AK önüne taşınacak
09:03 Hareketli seçmen kayıtlarında son 3 gün
09:02 Mehmet Öcalan: İmralı kapıları açılmalı
09:00 24 MART 2024 GÜNDEMİ
23/03/2024
23:59 Sêrt'te 6 bin 643 'kaçak' seçmen oy kullanacak!
22:33 Almanya ve Fransa’da Newroz kutlamaları
20:28 Akdeniz: Irkçılığa prim verildiği an zehir sizi de başkalaştırır
20:16 Şenyaşar Ailesi’ne İHD ve Barış Anneleri'nden destek
18:23 DEM Parti sahada: Helal oylarımızı kullanıp sahte seçmenleri durdurmalıyız
18:15 DEM Parti’den seçim filmi: DEM Parti bu toprakların mayasıdır
18:02 Ankara Newroz’una katılım çağrısı: Kışanak’ı sahiplendiğimizi gösterelim
17:49 Zana: Birlikte yaşamak istiyorsanız Kürtlerin aklıyla ortaklaşacaksınız