DİYARBAKIR - Lice'nin kırsal mahallerinde son yıllarda yoğunlaşan askeri operasyonlar nedeniyle hayvancılık bitme noktasına geldi. Daha önce 200 bin civarında olan küçük ve büyükbaş hayvan sayısı 30 bine düşerken; yurttaşlar, hayata geçirilen uygulamalarla göçe zorlandıklarını söyledi. 

 

Diyarbakır'ın Lice ilçesinde hayvancılık ile geçimini sağlayanlar yurttaşlar, ilçenin kırsal kesiminde son yıllarda yapılan yoğun askeri operasyonlar, ilan edilen sokağa çıkma yasakları ve birçok alanın “güvenlik bölgesi” ilan edilmesi sonucu hayvancılık yapamaz duruma geldi. İlçede, son 10 yıl içerisinde yaklaşık 200 bin küçükbaş ve büyükbaş hayvan beslenirken, bugün bu sayı 30 bine düştü. İlçenin kuzey kesiminde meşe ağaçlarının yoğunlukta olmasından kaynaklı mahalle ve mezralarda ikamet eden yurttaşlar, hayvancılık yaparken; askeri operasyonlar ve “yasaklı bölge” kararları sonucu bölgeye giriş ve çıkışların yasaklanıyor olmasından kaynaklı yurttaşlar, hayvanlarını satmak zorunda kalıyor. 

 

'HAYVANLARI SATMAK ZORUNDA KALDIK'

 

Yine kırsal mahallelerde hayvancılık yapan yurttaşlar, her gün ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor.  En çok askeri karakollardan yapılan top atışlarından çekinen yurttaşlar, her an ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Ölüm tehlikesine rağmen bazı yurttaşlar, bölgede kalarak hayvancılık ile yaşamlarını sürdürmeye devam ediyor. Ömrünü neredeyse hayvancılık ile geçiren Karahasan (Xanuk) mahallesi sakinlerinden Halis Erol (57), yaklaşık 200 küçükbaş ve büyükbaş hayvanının olduğunu; ancak bölgenin sık sık askeri yasaklı bölge ilan edilmesi ve yapılan askeri operasyonlardan kaynaklı hayvanlarını satmak zorunda kaldığını ifade etti. Kırsal alana gidememesinden kaynaklı küçükbaş hayvanlarını satmak zorunda kaldığını ifade eden Erol, geriye kalan 10 büyükbaş hayvanla da geçimini zor koşullar altında sağladığını kaydetti. 

 

'KISITLANIYORUZ'

 

İlçenin 4'te 3'nün 10 yıl önce hayvancılıkla geçimini sağladığını belirten Erol, ilçenin kuzey kesiminde bulunan bölgenin sık sık askeri yasaklı bölge ilan edilmesinden kaynaklı hayvancılığın bitme noktasına geldiğini vurguladı. Yasak ilan edilen dağlık ve ovalık kesime gidilemediğini kaydeden Erol, "Ovaya çıktığımız zaman askerler tarafından engelleniyoruz. Bizleri çeviriyorlar. Bizlere, 'gittiğiniz taktirde yaşanacaklardan sorumlu değiliz' diyorlar. Ama her şeye rağmen bazen girmeye çalışıyoruz. Kısıtlanıyoruz" dedi. 

 

'BİRÇOK KİŞİ HAYVANCILIĞI BIRAKTI'

 

Yasaklı bölgelere girildiğinde ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Erol, "Yasaklı bölgede, her an top atışı yapılabiliniyor. Uçak bombalayabilir" diyerek, bölgede hayvancılık yapanların karşılaştığı zorluklara vurgu yaptı. Geçim şartlarının her geçen gün daha da ağırlaştığını ifade eden Erol, son iki yıldır çok yoğun askeri operasyonların yapılmasından kaynaklı bölgedeki birçok yurttaşın hayvancılığı terk etmek zorunda kaldığını söyledi.  

 

'ASKERİ OPERASYONLAR SON BULSUN'

 

Bölgede ilan edilen yasakla birlikte evlerinin önüne bile çıkamadıklarını kaydeden Erol, geceleri dışarı çıkamadıklarını, yasak ilan edildiği gün de evlerinin önünden 50 metre uzaklığa gidemediklerini söyledi. 

 

Yapılan yoğun askeri operasyonlarla yurttaşların temel geçim kaynağı olan hayvancılığın bitirilmek istendiğine işaret eden Erol, "Burada hayvancılığı bitirmek istiyorlar. Bizleri buradan göç ettirmek istiyorlar. Ama her şeye rağmen bizler bu topraklarımızdan göç etmeyeceğiz" diye konuştu. 

 

Her şeyden önce huzur istediklerini belirten Erol, "Bir an önce bu askeri operasyonlar son bulsun, başka da bir şey istemiyoruz. Huzur istiyoruz" diye konuştu.

 

MA / Mehmet Şah Oruç