Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine Bursa 1. İnfaz Hakimliğinin PKK Lideri Abdullah Öcalan ile İmralı’da kalan diğer tutuklular Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş hakkında yeni bir karar verdiği öğrenildi. Hakimlik 2 Mart 2018 tarihinde, ziyaretçi kabulünün yasaklanmasına, yazılı haberleşmeleri ile telefonla görüşmelerinin kısıtlanmasına, avukatları ile görüşmelerinin yasaklanmasına ve avukatlarının vereceği belgelerin kısıtlanmasına karar verdi. 

 

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebinde, Öcalan hakkında 2005 ve 2009 yılları arasında verilmiş olan 11 ayrı hücre cezası ve 2009 yılındaki 156 sayfalık mektubuna dair disiplin kurulu kararı, 15 Temmuz darbe girişimi ve Efrin operasyonunu gerekçe gösterildi. "PKK'nin lideri konumunda olan ve yıllarca ülkemizde ve yurtdışında kanlı eylemler yapan hükümlülerin bu aşamada terör örgütüne ülkemizi zora sokacak emir ve talimatlar verebileceği değerlendirilmekte" ifadelerinin yer aldığı başsavcılığın talebinde, Öcalan ve diğer tutuklular hakkında 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 114/2-3, 115/1-b ve 59/4-5-7-8 fıkralarında belirtilen önlem ve kısıtlamalar uyarınca karar verilmesi istendi. 

 

İNFAZ HAKİMLİĞİ TALEBİ KABUL ETTİ 

 

Talebi 2 Mart’ta kabul eden Bursa 1. İnfaz Hakimliği ise kararında, "Ülkemizde OHAL’in ve terör örgütlerine yönelik operasyonların halen devam etmesi, İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu'nda barındırılan PKK terör örgütü lideri konumunda bulunan hükümlülerin terör örgütlerine emir ve talimat verebileceği, açık ve şifreli mesajlar iletebileceği kanaatine varılmakla, usul ve yasaya uygun olan Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebinin kabulüne karar verilmiştir" ifadelerini kullandı. 

 

ÖCALAN'IN AVUKATLARI İTİRAZ ETTİ 

 

Bursa 1. İnfaz Hakimliğinin kararına dair Öcalan'ın avukatları Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulundu. Avukatlar itirazlarında, kararın her yönüyle hukuka aykırı olduğunu belirtilerek, hukuksuzluğun ortadan kaldırılmasını istedi. Avukatlar, "01.02.2018 tarihli 7070 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun üzerinden 5275 Sayılı Yasanın 59. Maddesinin 5-7-8. fıkralarının iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne iptal davasının açılmasına karar verilmesini" talep etti.  

 

İtiraz dilekçesinde, kararda gerekçe yapılan 5275 Sayılı Yasanın 114 ve 115. maddelerinin tutuklulara özgü olduğu, aynı yasanın 59. maddesinin OHAL'de çıkarılan 667 ve 676 Sayılı KHK maddesi olduğu, Anayasa'ya aykırı olarak yasallaştırıldığı ve OHAL'in daimi hale getirilmek istendiği vurgulandı. 

 

Ayrıca OHAL'in konu, süre sınırlamasına uyulmadığını, aynı maddenin aradığı kanuni hiçbir şartın yerine getirilmeden yürürlüğe girer girmez jet hızıyla karar verildiğini ifade eden avukatlar, 7 yıla yakın bir süre boyunca avukat görüşünün gerçekleştirilmediğini, ileri sürülen gerekçelerin varsayımlara dayandırıldığını, aile ziyaret yasağını gerekçe gösterilen kanun maddeleri dahil hiçbir mevzuatta düzenlenmediğini, 10 yıl öncesine ait infaz edilmiş hücre cezalarının geçerli olamayacağını ve tekerrür cezaya dönüşeceğini, İmralı'daki mutlak tecridin modern çağda görülmemiş insanlık dışı bir uygulamaya dönüştüğünü vurguladı.

 

YASAKLAR ZAMANA BAĞLANDI

 

Avukatların itirazını reddeden Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi, "Ziyaretçi kabulünün 6 ay süreyle yasaklamasına, yazılı haberleşmeleri ile telefonla görüşmelerinin 3 ay süre ile kısıtlanmasına, avukatları ile görüşmelerinin 6 ay süreyle yasaklanmasına ve avukatlarının vereceği belgelerin 3 ay süreyle kısıtlanmasına" yönünde düzeltme yaparak, Bursa 1. İnfaz Hakimliği'nin kararını onayladı. 

 

Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 Nisan tarihli ret kararında şu ifadelere yer verdi: "5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 49/2 Madde düzenlemesi de dikkate alınarak, Bursa 1. İnfaz Hakimliği'nin 02/03/2018 tarih, 2018/2 D. İş sayılı kararında usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği, yasaklama ve kısıtlamalara ilişkin gerekçelerin yasaya uygun ve yerinde olduğu anlaşıldığından, hükümlülerin vekilinin itirazlarının reddine karar verilmesini gerektiği kanaatine varılmıştı. Ancak, Bursa 1. İnfaz Hakimliği'nin 02/03/2018 tarih, 2018/2 D. İş sayılı kararında öngörülen yasaklama ve kısıtlamalar ile ilgili bir sürenin öngörülmesinin; Anayasa ve konuyla ilgili diğer yasal düzenlemeler ile uyumlu olmayacağı, koşulların oluşması halinde söz konusu yasaklama ve kısıtlamaların yeniden talep edilip karara bağlanabilme ihtimalinin mevcut olması gibi hususlar ve 5275 sayılı Kanunun ilgili madde düzenlemeleri de nazara alınarak, her bir yasaklama için belirli sürelerin öngörülmesi gerektiği değerlendirilmiştir." 

 

Bursa 1. İnfaz Hakimliği, 21 Temmuz 2016 tarihinde OHAL'e dayandırdığı kararı ile İmralı'daki tüm ziyaret ve iletişim haklarını kısıtlayıp yasaklamıştı. Bunun üzerine avukatların yaptığı itirazı Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi 22 Temmuz 2016 tarihinde çıkarılan 667 Sayılı KHK'yi baz alarak, avukatların itirazını reddedip, hakimliğin kararını onayladı. 1 Şubat 2018 tarihinde TBMM'de 7070 Sayılı Yasanın 6. maddesinin 5285 Sayılı Yasanın 59. maddesine eklenecek şekilde yasallaştı.

 

MA / Yasin Kobulan