Vekillikleri düşürülen HDP'lileri görmezden geldi 2020-06-04 17:37:32   HABER MERKEZİ - CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, biri partili 2’si HDP’li üç ismin milletvekilliğinin düşürülmesine dair attığı tweette HDP’li isimleri görmezden geldi. Selahattin Demirtaş, ilk gündeme geldiğinde “Dokunulmazlık teklifi Anayasa’ya aykırı ama evet oyu vereceğiz” diyen Kılıçdaroğlu’nun Genelkurmay’dan brifing aldığını iddia etmişti. Haklarında kesinleşmiş yargı kararları Meclis Genel Kurulu’nda okunan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu ile HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları ve aynı zamanda Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı olan Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in milletvekillikleri düşürüldü. 3 ismin milletvekilliklerinin düşürülmesinin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tepkisini Twitter hesabından yaptığı paylaşımla gösterdi. Ancak Kılıçdaroğlu, paylaştığı mesajda vekillikleri düşürülen HDP’li Güven ve Farisoğulları’nın adını anmadı. Kılıçdaroğlu, şu paylaşımda bulundu: “Enis Berberoğlu'nun Milletvekilliğinin düşürülmesi, içinde yaşadığımız 20 Temmuz Sivil Darbe sürecinin bir sonucudur, millet iradesinin yok sayılmasıdır. Adaleti, hakkı ve hukuku sağlamak için demokrasi mücadelesine devam edeceğiz.” Aralarında tanınmış isimlerin de bulunduğu birçok sosyal medya kullanıcısı, bu paylaşımını alıntıladıkları Kılıçdaroğlu’na yönelik tepkilerini gösterdi. Bu paylaşımlardan bazıları şöyle: Prof. Dr. Gazi Çağlar : "Anayasaya aykırı, ama evet diyeceğiz" diyerek meclise darbeye onay vermiştiniz, bugün de sadece Berberoğlu'nun değil, iki de HDP milletvekilinin seçmen iradesine darbe yapıldı. Anmıyorsunuz bile. Demokrasi mücadelesi mi? Cesur ve kararlı olur. Kumru Başer: onlarca seçilmiş yerel yönetime kayyum atanması gibi bugün 3 (yazıyla ÜÇ) milletvekilinin vekilliklerinin düşürülmüş olması türkiye'nin dolayısıyla ana muhalefetin meselesi olmak zorunda Hayko Bağdat : Leyla Güven ilginizi çekmiyor mu mesela? Ohannes Kılıçdağı: Şu durumda bile HDP ismini zikretmekten çekinen bir parti başına gelenlerin ve geleceklerin yolunu açıyor demektir. HDP’lilerin vekilliklerinin düşürülmesi milletin iradesinin yok sayılması değil mi? Ayıptır. ‘ASIL MESELE HDP'LİLERİ YARGILAMAK’ DEMİŞTİ Tepkilerin hedefindeki Kılıçdaroğlu, dokunulmazlıklar gündeme geldiği dönemde 14 Nisan 2016’da katıldığı bir TV yayınında “Asıl mesele HDP'lileri yargılamak. Biz ‘hayır' desek, ‘vay HDP'lileri destekliyorlar' diyecekler” ifadelerini kullanmıştı. O programda dokunulmazlıkların kaldırılması için Meclis’e üç ayrı teklif götürdüklerini belirten Kılıçdaroğlu “Anayasanın 83. maddesini yeniden kaleme alalım kürsü dokunulmazlığı hariç dokunulmazlıkları kaldıralım' dedik. Yolsuzluğu parlamentoda milletvekili yapmaz. Kim yapar, bakan yapar. ‘Bakanların da dokunulmazlığını geçici olarak kaldıralım' dedik, o teklifi verdik, ‘biz hemen evet deriz' dedik. Bakanları bunun dışında tutalım diye bir teklif geldi. Biz buna ‘evet' diyeceğiz. Neden diyeceğiz? Gerekçesi AKP’lilerin yüzlerini ortaya çıkarmak. Niye getiriyorlar bunu. Asıl mesele HDP'lileri yargılamak. Biz ‘hayır' desek, ‘vay HDP'lileri destekliyorlar' diyecekler. Bağımsız olmayan bir yargı herhangi bir yazarı çizeri hapse atıyor biz buna itiraz ediyorsak, bir siyasetçi de bunu göze almalı. Biz bunu göze aldık. 4 akademisyen hapiste bildiriye imza attılar diye. Terör örgütünün üyesine taziye ziyareti yaptılar. Ee AKP'liler de gitti niye itiraz etmediler. Biz bunu göze aldık. Bu süreci daha sert geçiştirmezsek geniş kitleleri ayağa kaldıramayız. Nasıl bu ülkede demokrasi mücadelesi verilirken aydınlar bedel ödüyorsa, biz de bedel ödemeye hazır olmak istiyoruz. Bakanların dokunulmazlıklarının kaldırılması lazım. Biz korkmuyoruz diyor. Sen korkuyorsun. Sen yukarıdan talimat aldığın için korkuyorsun. Eğer yürekliyseler bakanların dokunulmazlıkları kaldırıyoruz, hodri meydan desinler. Anayasaya aykırı bir düzenleme geliyor. Buna rağmen diyoruz ki bir bedel ödeyeceksek biz bu bedeli ödeyeceğiz” diye konuştu. KILIÇDAROĞLU’NIN GENELKURMAY’DAN BİRİFİNG ALDIĞI İDDİASI O dönem HDP Eş Genel Başkanı olan cezaevindeki Selahattin Demirtaş ise, dokunulmazlık teklifi Anayasa’ya aykırı olsa da ‘Evet’ oyu vereceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu’nun Genelkurmay’dan brifing aldığını ileri sürmüştü. Demirtaş, 30 Mayıs 2016’da verdiği demecinde CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda takındığı tutumu eleştirmiş, CHP’nin ana muhalefet partisi olarak dokunulmazlık tartışmalarıyla birlikte son yılların en büyük hamlesini yapma fırsatı yakaladığını ama bunu değerlendiremediğini dile getirmişti. Demirtaş, dokunulmazlık teklifine dair şunları söylemişti: “Klasik devlet politikasının Türkiye’deki her siyasi partiye bir miktar sinmiş rengi vardır. CHP’de bu renk daha ağırdır. HDP’lilere dokunmak, HDP’lilere bir şekilde vurmak gündeme gelmiş ise bunu AKP’den önce devlet adına CHP yapmalıdır. CHP’ye göre AKP zaten devleti temsil etmiyordur. CHP’deki birçok arkadaşı tenzih ederek söylüyorum. Mutlaka farklı yönde düşünen birçok insan var orada. Ancak kurumsal akıl böyle…. CHP ‘evet’ demeseydi bu konu komisyona bile gelemezdi. Sayın Kılıçdaroğlu’nun “evet oyu vereceğiz” açıklamasından sonra AKP cesaret edip, Meclis’e bu teklifi getirmiştir. Dolayısıyla teklifin sahibi AKP değil, Kılıçdaroğlu’dur. Bu çok nettir. Çünkü Erdoğan dayatmasına rağmen Davutoğlu cesaret edemedi. Muhalefet partisinin desteğini alana dek beklettiler, ondan sonra parlamentoya geldi. Şimdi kıvırmanın hiçbir anlamı yok. Bu teklif doğrudan CHP’nin teklifi olarak tarihe geçti.”