Kavala: Beraat kararının yarattığı umut Cumhurbaşkanı'nın müdahalesiyle engellendi 2020-02-21 12:09:40 İSTANBUL - Gezi davasında beraat eden, ancak başka bir soruşturmadan tutuklanan iş insanı Osman Kavala, beraat etmesinin onarıcı bir etki sağlayacağını ümit ettiğini, ancak Cumhurbaşkanı’nın müdahalesi ile bunun engellendiği mesajı verdi.  Gezi Parkı eylemlerine ilişkin aralarında iş insanı Osman Kavala'nın aralarında bulunduğu 1'i tutuklu 16 sanığın yargılandığı davanın karar duruşmasında firari sanıkların dosyaları ayrılarak diğerleri hakkında beraat kararı verilmişti. Kavala henüz tahliye edilmemişken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, hakkında, “15 Temmuz darbe girişimi soruşturması” kapsamında gözaltı kararı verildi, önceki gün Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen Kavala, 7 ay önce dosya üzerinden tahliye edildiği soruşturma kapsamında yeniden tutuklandı.   Kararın ardından ilk kez açıklama yapan Osman Kavala, “Her ne kadar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının gereğini yerine getirmeyip tutukluluğumu sürdürmesi ciddi bir hak ihlali olduysa da İstanbul 30'uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği beraat kararları olumlu yönde bir adımdır. Ben, Gezi Davası’ndaki temelsiz kurgunun, hukuksuzlukların, tutuklama uygulamasının, yargıdaki sorunların anlaşılmasına katkıda bulunacağını ve böylelikle onarıcı bir etki sağlayacağını ümit ediyordum” dedi.   ‘BU İDDİALAR DAHA ÖNCE ÇÜRÜTÜLMÜŞTÜ'   Kavala mesajının devamında şunlara dikkat çekti; "Ancak maalesef Cumhurbaşkanı’nın müdahalesi bu imkanı engelledi, bunun arkasından ilkinden çok daha hukuksuz biçimde ve mantıksız bir suçlamayla yeniden tutuklandım. İki buçuk yıl önce bana yöneltilen bu suçlamanın tek dayanağı olan Henri Barkey ile yoğun irtibatım olduğu iddiası Emniyetten gelen iletişim kayıtlarıyla uzun zaman önce çürütülmüştü. Benim 15 Temmuz darbe girişiminin planlayıcısı olduğum iddiası, Gezi Protestolarını planladığım ve organize ettiğim iddiasından çok daha mantıksızdır ve yoğun bir art niyeti göstermektedir. Maruz kaldığım bu yeni hukuksuzluğun uzun sürmeyeceğini, yargıya verdiği zararın kalıcı olmayacağını ümit ediyorum.”